Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/414 E. 2019/933 K. 19.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/414 Esas
KARAR NO : 2019/933

DAVA : İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/04/2018
KARAR TARİHİ : 19/09/2019
G.KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 24/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın müvekkilinden almış olduğu borç miktarına karşılık davalı tarafın müvekkiline icra takibine konu çeki verdiğini, verilen çekin yasal süresinde bankaya ibraz edilmesi üzerine çekin karşılıksız bırakıldığının anlaşıldığını, bunun neticesinde davalı aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibinin başlatıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini, davalı adına yapılan icra takibinde ödeme emrinde borcun sebebi kısmında çekin vadesi “15.08.2011”yazılacağı yerde sehven “15.05.20144″yazıldığını, davalı tarafin icra takibine karşı bulunduğu beyanda takibe konu çekin kendisine ait olduğunu hatta kabul etmekle birlikte bir de zamanaşımına uğradığını ileri sürdüğünü, davalı tarafın yapmış olduğu itirazda sehven yapılan tarih hatasından faydalanmaya çok açık olduğunu, davalının müvekkiline olan asıl borcunun 14.345,00 TL olduğunu, işbu bakiye borcun davalı tarafından müvekkiline halen ödenmediğini, davalının borcunu ödediğine ilişkin herhangi bir ödeme belgesi ibrazın bulunmadığını, itirazın iptaline, takibin devamına, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle davalı tarafın aleyhine takip miktarının % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafayükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davalı taraf süresi içerisinde cevap dilekçesi ibraz etmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, cari hesap alacağına istinaden başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık; icra takibine konu edilen çek bedelinden davalının sorumlu olup olmadığı, davalının icra takibine itirazına göre, dava konusu çekin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı, , davanın zamanaşımı nedeniyle reddinin gerekip gerekmediği hususlarındadır.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası celbedilmekle, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı 14.345,00-TL’nin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, süresinde itiraz ile takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının iddiası, davalının icra dosyasındaki itirazı, icra dosyası ile ticari defter ve kayıtlar ile tüm dosya kapsamına göre, davacının dava konusu çek nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, taraflar arasında ticari ilişkinin olup olmadığı, bu ilişki kapsamında dava konusu çekin davacıya davalı tarafça verilip verilmediği hususlarının tespiti ile bilirkişi raporu tanzimi için tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde inceleme günü belirlenerek SMMM bilirkişisinden rapor tanzimine karar verilmiş olup, 15/05/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafından sunulan ticari defterlerden 2011 ve 2016 yılları ticari defterler haricinde diğer yılların sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğunu, incelenen ticari defterlere göre davacının takip tarihi 31.03.2017 itibariyle davalıdan alacağının bulunmadığını, ancak dava konusu çek bedelini cari hesap borcundan bedeli ödenmiş gibi tenzil ettiğini, çekin karşılıksız çıkması sonucunda çek bedelinin muhasebe tekniği çerçevesinde şüpheli ticari alacaklar hesabına virmanın yapılmadığını, ayrıca sunulan defterlere göre çek bedelinin tahsil edilememiş olduğunu,davalı tarafın incelemeye katılmadığını ve defter ibrazında bulunmadığını, taraflar arasındaki borç/alacak ilişkisini tespit etmenin mümkün olmadığını, davalı tarafından sunulan itiraz dilekçesinde 2011 vadeli bir çeki düzenlediğini kabul ettiğini, ancak takip dayanağında belirtildiği gibi 2014 vadeli bir çek keşide etmediğini ifade ettiğini, bunun üzerine davacı yanın söz konusu takip dayanağı çekin sehven “15.08.2014” yazıldığı, aslında çekin keşide tarihinin 15.08.2011 olduğunu ifade ettiğini, taraflar arasındaki oluşan bu ihtilafa ilişkin hukuki değerlendirmenin mahkemeye ait olduğunu, ancak çek ile takip dayanağı karşılaştırıldığında Muhatap Bankasının, Banka şubesinin, çek tutarının ve çek numarasının uyumlu olduğunun görüldüğünü, dosya kapsamı ve davacı defterleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde çek bedelinin 14.345,00-TL tutarlı kısmının ödendiğine ilişkin herhangi bir kayıt/belgeye rastlanmadığını, davacı talebinin kabulü halinde davalıdan talep edebileceği tutarın 14.345,00-TL olabileceğini beyan etmiştir.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller hep birlikte değerlendirilmiştir. Davacı taraf, davalının borcuna karşılık davacıya vermiş olduğu dava konusu çekin karşılıksız çıkması nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiş, davalı taraf ise davaya cevap vermemiş, icra dosyasına yaptığı itiraz dilekçesinde ise icra dosyasına konu 15/08/2014 vadeli çekin kendisinin verdiği çek olmadığını, 15/08/2011 vadeli çeki verdiğini, takip konusu çekten dolayı borca ve ferilerine itiraz ettiğini, 15/08/2011 vadeli çekin zamanaşımına uğradığını beyan etmiştir. Tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmekle, davalı tarafın inceleme gününde defterlerini sunmadığı, davacı ticari defterlerinde cari hesap alacağının 2011 yılı öncesine dayandığı, davalıya düzenlenen faturaların davalıyı borçlandıracak şekilde kaydedildiği, dava konusu …bank A.Ş. …. şubesine at …. çek numaralı 15/08/2011 keşide tarihli ve 15.000,00-TL bedelli çekin 17/03/2011 tarihinde kayıtlarına alarak davalı borcundan tenzil ettiği ve çekin ödendiğine ilişkin defterlerde herhangi bir kayda rastlanmadığı anlaşılmıştır. Davalı taraf zamanaşımı itirazında bulunmuştur. Çeklerde zaman aşımı süresi TTK ‘nın 814. maddesine göre 3 yıldır. Dava konusu çekin keşide tarihinin 15/08/2011 olduğu, icra takip tarihinin 31.03.2017 olduğu nazara alındığında, dava konusu çekin zaman aşımına uğradığı anlaşılmıştır. Fakat; davacı taraf davalı ile aralarındaki temel ilişkiye dayanarak ilamsız icra takibinde bulunduğundan ve taraflar arasındaki temel ilişki 10 yıllık zaman aşımına tabi olduğundan, mevcut icra takibi ve dava açısından zaman aşımı süresinin dolmadığı anlaşılmaktadır. Davacı taraf icra takibine dayandırdığı çekin 15/08/20144 vadeli göstermiş ise de dava dilekçesinde sehven 15/08/20144 olarak yazıldığını, çekin 15/08/2011 vadeli olduğunu beyan etmiş, Dava konusu çek aslının icra müdürlüğünden istenerek incelenmekle, dava dilekçesinde belirtmiş olduğu çek ile icra takibine dayanak çekin banka şubesi, çek tutarı ve çek numarasının uyumlu olduğu, davalı tarafından keşide edildiği, ciro yolu ile davacıya geçtiği, 655-TL çek bedelinin davacıya ödenerek 14.345,00-TL’lik kısmının karşılıksız kaldığı, çekin 15/08/2011 tarihinden karşılıksız olarak arkasına yazdırıldığı anlaşılmıştır. Davacının taraflar arsındaki temel ilişki kapsamında alacaklı olduğu, yazılı delil başlangıcı olan zamanaşımına uğramış çek ve çekin davalıdan alındığını ispatlayan ticari kayıtlar ile, davalının icra takibine itiraz dilekçesinde 2011 vadeli çek verdiğini fakat zaman aşımına uğradığını beyan etmesi birlikte değerlendirildiğinde davacının iddiasını ispatladığı anlaşılmış, davacı tarafça bildirilen tanıkların dinlenmesine gerek duyulmamıştır. Buna göre davacının ispatlanan davasının kabulüne, alacak faturaya dayılı olup likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatı verilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- Davanın KABULÜNE
2- Bakırköy …. İcra müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında yapılan takibe davalının itirazının iptaline, takibin devamına,
3- Asıl alacağın %20 oranında 2.869,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gereken 979,99-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan ve icra veznesine depo edilen 244,98-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 734,93-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri ile icra veznesine yatan harç toplamı olan 280,88-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarf edilen tebligat ve müzekkere gideri ile bilirkişi sarf gideri olmak üzere toplam 719,45-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 19/09/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır