Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/386 E. 2019/535 K. 17.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
BAKIRKÖY
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/386 Esas
KARAR NO : 2019/535

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/04/2018
KARAR TARİHİ : 17/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; müvekkili alacaklı şirket ile davalı arasında 06.05.2015 tarihinde temizlik hizmet sözleşmesinin imzalandığını, bu sözleşmeye istinaden müvekkili şirketin davalı şirkete temizlik hizmeti verdiğini ve verdiği hizmetlere karşılık olarak da alacağını faturalandırdığını, faturalandırılmış alacaklarının ödenmemiş olması sebebi ile müvekkili şirketçe Büyükçekmece … İcra müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasında icra takip işlemleri başlatıldığını, borçlu şirketin icra takibine 12.04.2017 tarihinde haksız olarak itiraz ettiğini beyanla itirazın iptaline, alacağın en az %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, müvekkili şirketi ile davacı arasında 06.05.2015 tarihli temizlik hizmet sözleşmesinin imzalandığını, sözleşme uyarınca davacının belirtilen işyerindeki temizlik hizmetleri için 1 personel istihdam etmeyi müvekkilinin de sözleşmede yazılı hizmet bedelini ödemeyi taahhüt ettiğini, sözleşme uyarınca en belli başlı ve tartışmasız yükümlülüğün SGK’lı personel istihdam etmek ve çalıştırmak olmasına rağmen bu yükümlüğüne aykırı hareket ettiğini, davacının sözleşme uyarınca müvekkili şirketin işyerinde görevlendirdiği personel….’ın uzunca bir süre SGK bildirimini yaptırmadığını ve sigortasız çalıştırdığını, adı geçen çalışanın 01.01.2016-01.10.2016 tarihleri arasında 9 aylık dönemde ne sigortasının yapıldığını ne de priminin ödendiğini, çalışanın 2016 yılı için toplam 90 gün prime esas hizmetinin gösterildiğini, adı geçen….’ın 02.01.2017 tarihinde davacıyla iş akdini feshettiğini ve işten ayrıldığını, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından davacıya ihtarname keşide edilerek sözleşmenin haklı ve tek taraflı olarak feshedildiğini, davacı şirketin fesih döneminde kesmiş olduğu faturaların da davacıya iade edildiğini, müvekkili şirketin icra takibine konu edilen fatura dönemleri için davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını beyanla açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Uyuşmazlığın taraflar arasında imzalanan 06/05/2015 tarihli sözleşme gereğince davacının edimlerini sözleşmeye uygun olarak ifa edip etmediği, SGK’sız işçi çalıştırmasının söz konusu olup olmadığı, davalının sözleşmeyi feshinin haklı olup olmadığı, tüm bu durumlara göre davacının alacağının bulunup bulunmadığı hususlarına ilişkindir.
Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı 15.878,34-TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup bilirkişi raporunda özetle; dosya kapsamında yapılan inceleme esnasında taraflarını davacı … ile davalı …’nin oluşturduğu 06.05.2015 tarihli ve altında tarafların kaşe ve üzerinde bir imzanın bulunduğu Temizlik Hizmeti Sözleşmesinin mevcut olduğunu, davacı vekilinin yerinde inceleme talebinde bulunduğu, incelemenin gerçekleşmesi için davacı vekili ile irtibata geçildiği ancak davacı vekilinin müvekkili şirketin defterlerinin muhasebecide kaybolduğunu bildirdiğini, bu nedenle defterleri ibraz edemeyeceklerini beyan ettiğini, bu nedenle davacı defterlerinin incelenemediğini, davalı tarafından sunulan ticari defterlerin T.T.K ve V.U.K hükümleri doğrultusunda sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğunu, taraflar arasında ticari ilişkinin cari hesap şeklinde olduğu ve davalının davacıya 29.03.2017 takip tarihi itibariyle herhangi bir borç alacak bakiyesi vermediğini, bununla birlikte davacının takibe ve davaya konu ettiği ve 30.11.2016-31.01.2017 dönemlerinde düzenlenen faturalara ilişkin herhangi bir kayda rastlanmadığını, davalı tarafından taraflar arasındaki sözleşmenin çalışan….’ın SGK’sının davacı şirket tarafından yaptırılmaması nedeniyle feshedilmiş olduğunu, ancak SGK’dan gelen 09.11.2018 tarihli cevabı yazıdan çalışanın 25.05.2015 -30.01.2017 tarihleri arasında davacı şirketin çalışanı olduğunun tespit edildiğini, sözleşmenin feshine ilişkin hukuki değerlendirmenin mahkemeye ait olduğunu, davacı talebinin kabulü halinde talep edebileceği tutarın 15.618,67 TL asıl alacak ve 259,67 TL faiz olmak üzere toplamda 15.878,34 TL olabileceği sonuç ve kanaatine varılmış olduğunu beyan etmiştir.
Büyükçekmece … . İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyasında takibin dayanağı olarak 30/11/2016 tarihli ve 2.740,12 TL, 30/11/2016 tarihli ve 2.498,34 TL, 30/12/2016 tarihli ve 2.740,12 TL, 30/12/2016 tarihli ve 2.417,75 TL, 31/01/2017 tarihli ve 2.611,17 TL ve 31/01/2017 tarihli ve 2.611,17 TL’lik faturaların gösterildiği, dosya kapsamında ise …. numaralı 30/11/2016 tarihli ve 2.498,34 TL, ….. numaralı 30/12/2016 tarihli ve 2.417,75 TL,…. numaralı 31/01/2017 tarihli ve 2.611,17 TL ve …. numaralı 31/01/2017 tarihli ve 2.611,17 TL tutarlı faturaların bulunduğu, bunun dışında takip konusu yapılan başka bir faturaya rastlanmadığı, davacı tarafın ticari defter ve belgelerini kaybolduğunu belirterek bilirkişi incelemesine sunmadığı da dikkate alındığında yalnızca dosya kapsamında bulunan faturalara itibar edilebileceği, davalı taraf davacının sözleşme uyarınca müvekkili şirketin işyerinde görevlendirdiği personel….’ın uzunca bir süre SGK bildirimini yaptırmadığını ve sigortasız çalıştırdığını, adı geçen çalışanın 01.01.2016-01.10.2016 tarihleri arasında 9 aylık dönemde ne sigortasının yapıldığını ne de priminin ödendiğini, çalışanın 2016 yılı için toplam 90 gün prime esas hizmetinin gösterildiğini, adı geçen….’ın 02.01.2017 tarihinde davacıyla iş akdini feshettiğini ve işten ayrıldığını, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından davacıya ihtarname keşide edilerek sözleşmenin haklı ve tek taraflı olarak feshedildiğini, davacı şirketin fesih döneminde kesmiş olduğu faturaların da davacıya iade edildiğini belirtmiş ise de dosya kapsamında bulunan hizmet döküm cetveline göre….’ın 25/05/2015-02/01/2017 tarihleri arasında davacı şirketin sigortalı işçisi olarak görüldüğü, 01/01/2016-30/09/2016 tarihleri arasında bir sigortalılık kaydının görülmediği, … Sosyal Güvenlik Merkezinin 09/11/2018 tarihli cevabi yazısına göre….’ın 25/05/2015-30/01/2017 tarihleri arasında davacı şirket, 02/01/2017-29/07/2017 tarihleri arasında ise davalı şirket bünyesinde çalıştığının bildirildiği, davacı tarafından sunulan deliller arasında yer alan …. Sosyal Güvenlik Merkezinin 30/11/2016 tarihli yazısından davacı şirketin e-bildirge şifresinin 01/01/2016-30/09/2016 tarihleri arasında bloke edilmesi sebebiyle davacı şirketin bu tarihler arasındaki aylık prim hizmet belgelerini kağıt ortamında kuruma sunmuş olduğunun, 2016/01-2016/09 tarihleri arasındaki aylık prim belgelerinin işlenmesi için nakil işyeri dosyası açılması gerektiğinin belirtildiği, bu açıklamalara göre….’ın 01/01/2016-30/09/2016 tarihleri arasında sigortasının yapılmadığı ve priminin de ödenmediğine yönelik davalı tarafın savunmalarına itibar edilemeyeceği, zaten …. Sosyal Güvenlik Merkezinin 09/11/2018 tarihli cevabi yazısında böyle bir eksikliğe ilişkin açıklamaya da yer verilmediği, dolayısıyla bu şartlar altında davalının davacı ile aralarında ki sözleşmeyi feshetmesinin haksız olduğu, davacı taraf her ne kadar ticari defter ve belgelerini bilirkişi incelemesine sunmamış ise de dosya kapsamında bulunan faturalar sebebiyle davalıdan alacaklı olduğunun kabulünde zorunluluk bulunduğu çünkü davalı taraf, davacı taraf ile aralarındaki sözleşmeyi haklı nedenle feshettiği inancıyla davacı tarafından kesilen faturaları iade ettiğini belirttiği, Mahkememizce davalı tarafından yapılan feshin haksız olduğunun değerlendirilmesi sebebiyle faturalara konu hizmetin davalıya verildiğinin anlaşılması sebebiyle davacının davasında haklı olduğu, icra takibine dayanak olarak gösterilen faturaların tamamının sunulamamış olması sebebiyle sadece dosya kapsamında bulunan faturalar sebebiyle davacının, davalıdan talepte bulunabileceği, dosya kapsamında bulunan faturalardan ise …. numaralı 31/01/2017 tarihli ve 2.611,17 TL ve …. numaralı 31/01/2017 tarihli ve 2.611,17 TL tutarlı faturaların her ikisinin de aynı döneme ilişkin olması sebebiyle davacının bu faturalardan da sadece birisine dayalı olarak talepte bulunabileceği, bu durumun ise …’ın söz konusu dönemde hem davacı hem de davalı bünyesinde sigorta kaydının bulunmasından kaynaklanmış olabileceği anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile, davalının Büyükçekmece …. . İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasında yaptığı itirazının kısmen iptaline, takibin 7.527,26 TL asıl alacak, 155,90 TL işlemiş faiz üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, alacağın faturaya dayanmış olması sebebiyle likit olduğu değerlendirilmekle davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile, asıl alacağın % 20’si oranında hesaplanan 1.505,45-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar vermek gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-Davalının Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasında yaptığı itirazının KISMEN İPTALİNE, takibin 7.527,26 TL asıl alacak, 155,90 TL işlemiş faiz üzerinden DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin KABULÜ ile, asıl alacağın % 20’si oranında hesaplanan 1.505,45-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 514,68 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 271,17 TL’ nin mahsubu ile eksik kalan 243,51 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Yapılan yargılama gideri olarak 35,90 TL başvurma harcı, 271,17 TL peşin harç, 600,00 TL bilirkişi ücreti, 95,00 TL müzekkere ve tebligat masrafı olmak üzere toplamda 1.002,07 TL’den kabul-red oranına göre(%48 kabul, %52 red) hesaplanan 480,99 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/05/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır