Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/381 E. 2019/1333 K. 09.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/381 Esas
KARAR NO : 2019/1333

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/04/2018
KARAR TARİHİ : 09/12/2019
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 09/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili kooperatifin 3 binin üzerinde üyesi bulunan bir toplu işyeri ve konut yapı kooperatifi olduğunu, davalı borçlunun, müvekkili kooperatifin …. nolu ortağı olduğunu ve kooperatif aidat bedellerini ödememiş olduğunu, ödenmeyen iş bu aidat bedellerinin tahsili amacıyla müvekkili tarafından Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olduğunu, davalı borçlunun takip konusu meblağı ödememiş olduğunu ve 21.07.2017 tarihinde takibe karşı haksız olarak itiraz etmiş olduğunu ve takibin durmuş olduğunu beyanla; itirazın iptaline, davalının icra inkar tazminatı ödemesine, masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; 06.06.2015 tarihinde yapılan genel kurulda; aidat ve miktarın toplanmasına karar verilmemiş olduğunu, Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında davacıların görevlerine devam kararının iptal edilmiş olduğunu, genel kurulda seçim yapılmamış olduğunu, bu durumda davacıların sıfatlarının ortadan kalmış olduğunu, 03.04.2016 tarihinde yapılan genel kurulda; Aidat ve miktarın toplanmasına karar verilmemiş olduğunu, genel kurulda gündemin sekizinci maddesinde yeniden yönetim kurulu seçilmiş olduğunu, Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında yönetim kurulu seçiminin batıl olduğunu tespit ederek iptal edilmiş olduğunu, bu durumda davacıların sıfatlarının ortadan kalkmış olduğunu, 31.03.2018 tarihinde yapılan genel kurulda; Aidat miktarı üzerinde açıklık olmadığını, mevcut aidatların aynen devam denmekte olduğunu, mevcut aidatların ne olduğunun açıklanmadığını, yönetim kurulu ve denetim kurulunun nisap olmadan seçilmiş olduğunu, genel kurulun iptali için Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyasıyla dava açıldığını, derdest olduğunu, bekletici mesele yapılmasını talep ettiklerini belirterek; yapılan ödemelerin ve faizin nazarı itibara alınmasına, davanın esas yönünden reddine, dava açıma yetkisi olmayan sıfatı bulunmayan davacının açtığı davanın reddine, davacının faiz talebinin reddine, davacının %20 icra inkar tazminatı talebinin reddine, kötü niyetli davacının %20 den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, ücreti vekalet ve muhakeme masraflarının davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, kooperatif aidat borcunun tahsili istemiyle başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının celbi talep edilmiş, dosya Mahkememize fiziki olarak gönderilmiş olup; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 1.619,37 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı takip borçlusu tarafından takibe itiraz edildiği ve takibin durduğu anlaşıldı.
Dosyanın kooperatif uzmanı bilirkişiye tevdii ile rapor tanziminin istenmesine karar verilmiş olup; Kooperatif uzmanı bilirkişi … 01/11/2018 tarihli raporunda özetle; davalının davacı kooperatif ortağı bulunduğunu, bu hususta taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığını, davalıya üyeliği gereği işhanı, çarşı ve ara blokta bulunan işyerinin tahsis edildiğini, Genel kurul kararlarından açıkça anlaşıldığı ve davacı kooperatif tarafından yerleşik ve benimsenen uygulamanın, site işletme aidat ödemelerinin genel kurulca belirtilen tarih aralığında ortaklardan tahsil edilmesine yönelik olduğunu, diğer bir değişle genel kurullarca ortaklardan alınacak aylık taksit tutarlarının başlangıç ve bitiş süresi açıkça belirtilmek suretiyle ve belirli tarih aralığında ödenmesi her bir genel kurulca kararlaştırıldığından, her bir genel kurulun son ödeme tarihinden sonraki dönemler için yeni bir genel kurul kararının alınması gerekeceğini, genel kurulca kararlaştırılan son ödeme tarihinden sonra yeni bir genel kurul kararı olmaksızın harcama yapılmasının mümkün olmaması ve genel kurulca kararlaştırılmaksızın üyelerden her ne nam altında olursa olsun ödeme alınmayacağından, davacı kooperatifin ancak genel kurul kararı ile kararlaştırılan site işletme aidatlarının, tahsilini davalıdan isteyebileceğini, Kooperatif ana sözleşmesinin 23.maddesinin 6 fıkrasında düzenlendiği üzere, ortaklardan tahsil edilecek taksit miktar ve ödeme esaslarını tespit etme görevinin, en yetkili organ olan genel kurula ait bulunduğunu, Genel kurul kararı olmadan yönetim kurulu kararı ile ortaklardan para toplanamayacağı gibi, genel kurulun 1163 sayılı kanunun 42.maddesiyle belirlenen bu yetkisini yönetim kurluna devredemeyeceğini, yönetim kurulu kararı ile ortaklardan ne nam altında olursa olsun para tahsil edilemeyeceğini, davacı kooperatifin icra takibinde alacak dayanağı olan 06.06.2015-03.04.2016 ev 21.06.2017 tarihinde yapılan genel kurullarda ortaklardan, site işletme aidatının tahsil edilmesine yönelik genel kurul kararının alınmadığını, davacı kooperatifin 05.07.2017 tarihinde başlattığı icra takibine konu alacakların tümünün genel kurluca kararlaştırılmaması nedeniyle bu alacakların tahsilinin 1163 sayılı kanununun 42.mad ve ana sözleşmenin 23.mad hükmü gereği davalıdan talep edemeyeceğini bildirmiştir.
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin itirazları, 31/12/2016 tarihli se4net, 02/01/2017 tarihli dekont içeriği dikkate alınarak ilgili ödemelerin aidatlara ilişkin olup olmadığının ve tüm itirazlarınn değerlendirilmesi için dosyanın bilirkişiye ek rapor yönünden tevdine karar verilmiş olup; kök raporu hazırlayan bilirkişi 21/11/2019 tarihli ek raporunda özetle; davalının davacı kooperatif nezdinde …,…,… ve … nolu olmak üzere 4 üyeliğinin bulunduğunun kooperatif tarafından beyan edilmiş olduğunu, bu nedenle öncelikle davalının hangi üyeliği gereği bu ödemeyi yaptığını, kooperatifin de hangi üyelik borcu sebebiyle aidat alacağının tahsilini talep ettiğinin taraflarca açıklanması gerekeceğini, davalının, iptal edilmeyerek kesinleşen genel kurul kararları gereği kararlaştırılan site işletme aidatlarına ilişkin olarak 31.12.2016 tarihli senede istinaden 02.01.2017 tarihli dekontla 18.659,98 TL yi davacı kooperatife ödediğini belgelediğini, ancak davalı yanca yapılan bu ödemenin kooperatifin muhasebe defter ve kayıtlarında hangi üyelik hesabından mahsup edildiği veya davalı yanca hangi üyeliğe ilişkin olarak ödendiğinin bu konuda uzman mali müşavir bilirkişi tarafından tespit edilmesi gerekeceğini, uzmanlık alanı içinde olmaması nedeniyle kooperatif ticari kayıt ve muhasebe defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapmanın mümkün olmadığını, Kooperatif ana sözleşmesinin 23.maddesinin 6 fıkrasında düzenlendiği üzere, ortaklardan tahsil edilecek taksit miktar ve ödeme esaslarını tespit etme görevinin, gneel kurula ait bulunduğunu, davacı kooperatifin tüzel kişilik adından da açıkça anlaşıldığı üzere bir YAPI kooperatifi olup, işletme kooperatifi olmadığını, Genel kurul kararları olmadan yönetim kurulu kararı ile ortaklardan para toplanamayacağı gibi, genel kurulun 1163 sayılı kanunun 42.maddesiyle belirlenen bu yetkisini yönetim kuruluna devredemeyeceğini, Genel kurul kararı alınmaksızın veya genel kurul kararının hemen alınmasının mümkün olmadığını, acil ödeme yapılması gereken hallerde ise kooperatif yönetim kurulu kararı ile üyelerin ödemelere mali katkı sunmasının istenebileceği istisna niteliğinde bulunan bu borçların ise mahkeme kararına ve icra takibine dayanan kesinleşmiş borçlar, resmi kurum nezdindeki kesinleşmiş vergi, sigorta, belediye, ceza ödemeleri gibi kooperatifin ve tasfiyenin devamı, hizmetin sürekliliği için gerekli olan ve geciktirilmesi halinde kooperatife ve üyeye büyük bir mali yük getirecek olan vergi, sigorta vb. Borç niteliğinde olması gerekeceğini, davacı kooperatifin icra takibine konu, alacaklarının 06.06.2015 03.04.2016 ve 21.06.2017 tarihinde yapılan genel kurullarda bir kararı alınmadığı gibi, bu dönem içinde tahsili istenen alacakların da istisna niteliğindeki kooperatif ortaklarından yönetim kurulu kararı ile istenebilecek kalemlerden (borçlardan) bulunmadığını, davacı kooperatif tarafından tahsili istenen alacakların bu kalemlerden bulunduğunun da davacı kooperatif tarafından ispatlanmaması karşısında davacı kooperatifin ancak genel kurul kararları ile kararlaştırılan yıllara ilişkin alacakların tahsilini davalıdan talep edebileceğini, genel kurulca kararlaştırılmayan yıllara ait site işletme aidat alacaklarının davalıdan tahsilinin istenemeyeceğini, Genel kurulda karar alınmamış olması halinde daha önceki yıllardaki genel kurul kararları ile kararlaştırılan aidat ödemelerinin değiştirilip iptal edilmediği müddetçe ilerideki yıllarda da aynen devam ederek uygulanamayacağını, zira her yıl için yapılacak genel kurul kararıyla ve kabul edilen tahmini bütçeye göre ancak üyelerden para toplanabileceğinden kök rapordaki bilirkişi görüş ve kanaatinin değişmeyeceğini bildirmiştir.
Dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde, davacı kooperatifin karar defterindeki kayda göre davalının kooperatif ortağı olduğu, bu konuda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, dava konusu kooperatifin yapı kooperatifi olduğu, Kooperatiflerde üyelerden tahsil edilecek ödemelerin genel kurulca kararlaştırılmasının zorunlu olduğu, genel kurulda alınan kararların bir sonraki yıl genel kurulunda değiştirilmediği müddetçe aynen devam etmekle birlikte genel kurulca ödemelere ilişkin taksit tutarlarının başlangıç ve bitiş süresi ve hangi aylarda ödeneceğinin açıkça belirtilmek suretiyle ve belirli tarih aralığında ödenmesinin kararlaştırılması halinde ise son ödeme tarihinden sonraki dönemler için yeni bir genel kurul kararının alınması gerekeceği, genel kurulca kararlaştırılan son ödeme tarihinden sonra genel kurul kararı olmaksızın harcama yapılmasının mümkün olmaması ve genel kurulca kararlaştırılmaksızın üyelerden her ne nam altında olursa olsun ödeme alınamayacağından, davacı kooperatifin de dava konusu aidat ödemelerini alamayacağı, davacı kooperatifin icra takibine konu, alacaklarının 06.06.2015 03.04.2016 ve 21.06.2017 tarihinde yapılan genel kurullarda bir kararı alınmadığı gibi, bu dönem içinde tahsili istenen alacakların da istisna niteliğindeki kooperatif ortaklarından yönetim kurulu kararı ile istenebilecek kalemlerden (borçlardan) bulunmadığı, davacı kooperatif tarafından tahsili istenen alacakların bu kalemlerden bulunduğunun da davacı kooperatif tarafından ispatlanmaması karşısında davacı kooperatifin ancak genel kurul kararları ile kararlaştırılan yıllara ilişkin alacakların tahsilini davalıdan talep edebileceği, genel kurulca kararlaştırılmayan yıllara ait site işletme aidat alacaklarının davalıdan tahsilinin istenemeyeceği, bununla birlikte davalının, davacı kooperatif nezdinde …,….,….ve …. nolu olmak üzere 4 üyeliğinin bulunduğunun kooperatif tarafından beyan edildiği, davalının hangi üyeliği gereği ödeme yaptığı, kooperatifin de hangi üyelik borcu sebebiyle aidat alacağının tahsilini talep ettiğinin kayıtlardan anlaşılamadığı, delillerini sunmadığı, davalının, iptal edilmeyerek kesinleşen genel kurul kararları gereği kararlaştırılan site işletme aidatlarına ilişkin olarak 31.12.2016 tarihli senede istinaden 02.01.2017 tarihli dekontla 18.659,98 TL yi davacı kooperatife ödediğinin belgelediği, kalan ödemenin genel kurul kararının bulunmadığı, davacının davasını kanıtlayamadığı anlaşılmakla açılan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50 TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davalı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 1.619,37 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, İstinaf yasa yolu yargısal miktar sınırının altında kalmakla kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/12/2019
Katip …
¸

Hakim …
¸

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır