Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/372 E. 2019/871 K. 09.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/372 Esas
KARAR NO : 2019/871

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/04/2018
KARAR TARİHİ : 09/09/2019
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 25/09/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalının kooperatif ortağı olup kooperatif aidat bedellerini ödemediğini, Bakırköy ……İcra Müdürlüğünün … esasına kayıtlı dosyasıyla başlatılan icra takibine itiraz ettiğini belirterek davanın kabulü ile itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı adına yapılan usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen cevap dilekçesi ibraz edilmediği görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, kooperatif aidat borcunun tahsili istemiyle başlatılan ilamsız icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bakırköy ….İcra Müdürlüğü’nün…..Esas sayılı dosyasının celbi talep edilmiş, dosya Mahkememize fiziki olarak gönderilmiş olup; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 4.661,34 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı takip borçlusu tarafından takibe itiraz edildiği anlaşıldı.
Dosyanın kooperatif uzmanı bilirkişiye tevdii ile rapor tanziminin istenmesine karar verilmiş olup; Kooperatif Uzmanı Bilirkişi….. 20/07/2018 tarihli raporunda özetle; davalının, davacı kooperatif ortağı bulunduğunu ve taraflar arasında bu yönde bir uyuşmazlığın bulunmadığını, davalıya üyeliği gereği …. tipi işyerinin tahsis edildiğinin dosya kapsamı ile anlaşıldığını, Kooperatiflerde üyelerden tahsil edilecek ödemelerin genel kurulca kararlaştırılmasının zorunlu olduğunu, genel kurulda alınan kararların bir sonraki yıl genel kurulunda değiştirilmediği müddetçe aynen devam etmekle birlikte genel kurulca ödemelere ilişkin taksit tutarlarının başlangıç ve bitiş süresi ve hangi aylarda ödeneceğinin açıkça belirtilmek suretiyle ve belirli tarih aralığında ödenmesinin kararlaştırılması halinde ise son ödeme tarihinden sonraki dönemler için yeni bir genel kurul kararının alınması gerekeceğini, genel kurulca kararlaştırılan son ödeme tarihinden sonra genel kurul kararı olmaksızın harcama yapılmasının mümkün olmaması ve genel kurulca kararlaştırılmaksızın üyelerden her ne nam altında olursa olsun ödeme alınamayacağından, davacı kooperatifin sadece 29.09.2012 ve 22.04.2014 tarihli genel kurul (iptale konu edilmeyerek kesinleşmiş) kararları ile kararlaştırılan tarih aralığındaki site işletme aidatlarının tahsilini davalıdan isteyebileceğini, davacı kooperatifin 29.09.2012 tarihli genel kurul kararı ile 01.07.2012-30.06.2013 tarihi arasında,…. tipi işyerinden aylık 159 TL ‘nin tahsil edilmesine karar verildiğini, davacı kooperatifin 22.02.2014 tarihli genel kurul kararında üyelerden tahsili talep edilen site işletme alacağının 01.03.2014 tarihinden itibaren eski aidat miktarı üzerinden %25 düşülerek aylık 119 TL’nin tahsil edilmesine karar verildiğini, davacı kooperatifin dosyaya ibraz ettiği 06.06.2015 tarihinde yapılan 2014 hesap yılı, 03.04.2016 tarihinde yapılan 2015 hesap yılı, genel kurullarında nisap bulunmaması nedeniyle üyelerden aidat tahsil edilmesine dair karar alınamadığını ve 2017 yılında genel kurul toplantısının zamanında yapılamamış olduğunun ibraz edilen 31.03.2018 tarihli 2016-2017 hesap yılı genel kurul tutanağından anlaşılmış olması nedeniyle davacının icra takibine konu ettiği 2015 yılı 6,7,8,9,10,11,12 ayları, 2016 yılı 1,2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12 ayları ve 2017 yılı 1,2,3 aylarına ait site işletme aidatını davalıdan tahsilini talep edemeyeceğini, davacı kooperatifin icra takibi ile 2014 Ağustos ayından 2017 Mart ayı arasındaki, toplam 3.744,00 TL işletme aidat alacaklarının tahsilini davalıdan talep ettiğini, davalının, 01.08.2014-06.06.2015 tarihleri arasında genel kurul kararları ile kararlaştırılan site işletme aidatlarını ödediğini belge ile ispat etmediğini, davacı kooperatifin, kesinleşen genel kurul kararlarıyla ödenmesine karar verilen 01.08.2014-06.06.2015 tarihi arasındaki site işletme aidat tutarı toplamının 1.126,00 TL ‘nin tahsilini davalıdan talep edebileceğini, buna göre davacı kooperatifin asıl alacak yönünden fazla tahsilini istediği tutarın (3.744,00 TL -1.126,00 TL) = 2.618,00 TL olduğunu, davalının 2.618,00 TL’lik asıl alacak yönünden icra tikbine yapmış olduğu itirazın haklı ve yerinde olduğunun kabul edilmesi gerekeceğini, davacı kooperatifin 1.126,00 TL tutarındaki asıl alacağına 04.04.2017 icra takip tarihine kadar işletebileceği aylık %1,5 gecikme faizinin 275,89 TL olacağını ve bu gecikme faizinin tahsilini davalıdan talep etmede haklı bulunacağını, davalının ise (917,34 TL – 275,89 TL) = 641,45 TL işlemiş gecikme faizi yönünden yaptığı itirazının yerinde olduğunun kabul edilmesi gerekeceğini bildirmiştir.
Sunulan beyanlar ve itirazlar doğrultusunda dosyanın ek rapora gönderilmesine karar verilmiş olup; kök raporu hazırlayan bilirkişi 10/05/2019 tarihli raporunda özetle; davacı kooperatifin 22.02.2014 tarihinde yapılan 2013 hesap yılı genel kurulun 9 nolu gündem maddesinde “üyelerimizden alınacak aidat miktarının düşürülmesi ve üyelerimiz arasında adaletin sağlanması, bakımından aidatların zamanında site sakinlerinden tahsil edilebilmesi için kontörlü su ve doğalgaz uygulamasına geçilmesi için yönetim kuruluna yetki verilmesi ve 01.03.2014 tarihine kadar, eski aidat miktarı üzerinden devam edilmesine ve 01.03.2014 tarihinden itibaren aidat miktarının %25 düşülerek ödenmesine oy birliği ile karar verildiği” şeklindeki alınan karar dikkate alındığında; alınan ödeme kararının 2014 yılına ilişkin kabul edilen tahmini bütçesindeki dönem ve miktarla sınırlı olduğunun tartışmasız olduğunu, 22.02.2014 tarihinde yapılan genel kurulda kararlaştırılan aidat ödemelerinin, bir sonraki yapılacak genel kurul tarihine kadar üyelerden aynen devam ederek toplanması hususunda genel kurul tutanağında açıkça yazılı bir hüküm bulunmadığıdır. Bu nedenle 2014 yılında yapılan genel kurulda alınan ödeme kararlarının 2015,2016 ve 2017 yıllarında aynen uygulanmasına devam ettirilmesinin kanun ve ana sözleşme hükümlerine aykırılık teşkil edeceğini, Genel kurul kararlarının, üyeler ile kooperatif arasında yapılmış bir sözleşme niteliğinde olması nedeniyle, SADECE genel kurullarca kararlaştırılan GECİKME FAİZ ORANLARI YÖNÜNDEN ve gecikme faiz oranlarının daha sonraki yıllarda değiştirilmediğini ve iptal edilmediği sürece ileri tarihli genel kurul kararı ile belirlenen aidat ödemelerinin gecikmesi halinde de aynen uygulanabileceğidir. Ancak gecikme faiz oranına ilişkin kabul edilen bu uygulamanın, genel kurulca karar alınmasa bile ileri yıllarda eski genel kurul kararına dayanılarak genel kurul kararı alınmadan, genel kurul yapılmadan aidat toplanmasının devam ettirilmesine yönelik genişletilmesinin ise 1163 sayılı kanun ve ana sözleşmeye açık aykırılık teşkil edeceğinden ve uygulanması mümkün bulunmadığından bu bağlamda kök rapordaki bilirkişi görüş ve kanaatinin değişmeyeceğini bildirmiştir.
Dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde, davacı kooperatifin karar defterindeki kayda göre davalının kooperatif ortağı olduğu, bu konuda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, dava konusu kooperatifin yapı kooperatifi olduğu, Kooperatiflerde üyelerden tahsil edilecek ödemelerin genel kurulca kararlaştırılmasının zorunlu olduğu, genel kurulda alınan kararların bir sonraki yıl genel kurulunda değiştirilmediği müddetçe aynen devam etmekle birlikte genel kurulca ödemelere ilişkin taksit tutarlarının başlangıç ve bitiş süresi ve hangi aylarda ödeneceğinin açıkça belirtilmek suretiyle ve belirli tarih aralığında ödenmesinin kararlaştırılması halinde ise son ödeme tarihinden sonraki dönemler için yeni bir genel kurul kararının alınması gerekeceği, genel kurulca kararlaştırılan son ödeme tarihinden sonra genel kurul kararı olmaksızın harcama yapılmasının mümkün olmaması ve genel kurulca kararlaştırılmaksızın üyelerden her ne nam altında olursa olsun ödeme alınamayacağından, davacı kooperatifin sadece 29.09.2012 ve 22.04.2014 tarihli genel kurul (iptale konu edilmeyerek kesinleşmiş) kararları ile kararlaştırılan tarih aralığındaki site işletme aidatlarının tahsilini davalıdan isteyebileceği, her yıl karar alınmayacaksa, önceki yıllarda alınan kararlarda belli bir süre belirtilmemesi gerektiği, alınan genel kurul kararlarının süreli olması nedeniyle gelecek yıllar yönünden yeniden karar alınması gerektiği, davacı kooperatifin 29.09.2012 tarihli genel kurul kararı ile 01.07.2012-30.06.2013 tarihi arasında, … tipi işyerinden aylık 159 TL ‘nin tahsil edilmesine karar verildiği, davacı kooperatifin 22.02.2014 tarihli genel kurul kararında üyelerden tahsili talep edilen site işletme alacağının 01.03.2014 tarihinden itibaren eski aidat miktarı üzerinden %25 düşülerek aylık 119 TL’nin tahsil edilmesine karar verildiği, davacı kooperatifin dosyaya ibraz ettiği 06.06.2015 tarihinde yapılan 2014 hesap yılı, 03.04.2016 tarihinde yapılan 2015 hesap yılı, genel kurullarında nisap bulunmaması nedeniyle üyelerden aidat tahsil edilmesine dair karar alınamadığı ve 2017 yılında genel kurul toplantısının zamanında yapılamamış olduğunun ibraz edilen 31.03.2018 tarihli 2016-2017 hesap yılı genel kurul tutanağından anlaşılmış olması nedeniyle davacının icra takibine konu ettiği 2015 yılı 6,7,8,9,10,11,12 ayları, 2016 yılı 1,2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12 ayları ve 2017 yılı 1,2,3 aylarına ait site işletme aidatını davalıdan tahsilini talep edemeyeceği, davacı kooperatifin icra takibi ile 2014 Ağustos ayından 2017 Mart ayı arasındaki, toplam 3.744,00 TL işletme aidat alacaklarının tahsilini davalıdan talep ettiği, davalının, 01.08.2014-06.06.2015 tarihleri arasında genel kurul kararları ile kararlaştırılan site işletme aidatlarını ödediğini belge ile ispat etmediği, yukarıda açıklanan gerekçelerle davacı kooperatifin, kesinleşen genel kurul kararlarıyla ödenmesine karar verilen 01.08.2014-06.06.2015 tarihi arasındaki site işletme aidat tutarı toplamının 1.126,00 TL ‘nin tahsilini davalıdan talep edebileceği, buna göre davacı kooperatifin asıl alacak yönünden fazla tahsilini istediği tutarın (3.744,00 TL -1.126,00 TL) = 2.618,00 TL olduğu, davalının 2.618,00 TL’lik asıl alacak yönünden icra tikbine yapmış olduğu itirazın haklı ve yerinde olduğunun kabul edilmesi gerekeceği, davacı kooperatifin 1.126,00 TL tutarındaki asıl alacağına 04.04.2017 icra takip tarihine kadar işletebileceği aylık %1,5 gecikme faizinin 275,89 TL olacağı anlaşılmakla davanın bu miktar itibariyle kısmen kabulüne, alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE,
2-Bakırköy ….. İcra müdürlüğü’nün….ersas sayılı dosyasındaki takibin 1.126 TL asıl alacak ve 275,89 TL faiz talebinden ibaret 1.401,89 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, alacak yargılama gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 95,76 TL harçtan peşin alınan 79,61 TL harcın mahsubu ile bakiye 16,15 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
4-Davacı tarafça yapılan ilk dava açılış harç gideri 115,51 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan bilirkişi, tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 867,50 TL yargılama giderinin kabul oranı (% 30,07) ret oranı (%69,93) dikkate alınarak hesaplanan 260,86 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince 1.401,89 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda 35 sayılı Kanunun geçici 2’inci maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20/07/2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ıncı madde hükümleri uyarınca, karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veye istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/09/2019
Katip …
¸

Hakim …
¸

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır