Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/30 E. 2019/220 K. 07.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/30 Esas
KARAR NO : 2019/220

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 05/01/2018
KARAR TARİHİ : 07/03/2019
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH :07/04/2019
Mahkememizde açılan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile taraflar arasındaki ticari ilişkiye istinaden, davacı şirketin davalıdan 33.715,64 TL alacağı bulunduğunu, dilekçe ekinde sunulu mail yazışmaları ve mutabakatlardan da görüleceği üzere, davalının borcunu teyit ederek borç ikrarında bulunduğu sabit olduğunu, ne var ki, davalı borçlu ekte yer alan mail yazışmalarında da görüleceği üzere borcunu ödemeyi sürekli öteleyip davacının, iyi niyetini karşılıksız bıraktığını, bunun üzerine alacağın tahsili için davalı aleyhine Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlattığını, davalı ise, bizzat ikrar ve teyit ettiği takip dava konusu bu alacağın tahsiline yönelik yürütülen İcra takibine haksız olarak itiraz etmek suretiyle, takibin durmasına yol açtığını ve davacının alacağına kavuşmasını engellendiğini beyanla itirazın iptaline, davalının % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine ve davalı borçluya ait taşınır taşınmaz malların ve 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile davacı taraf dava dilekçesinde, Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası ile davalı şirket aleyhine icra takibi yaptığını, borcun bilinmesine rağmen ödeme yapılmadığını, kötüniyetli olarak itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptalini, takibin devamını talep etmişse de, işbu davanın hukuka aykırı olup reddi gerektiğini, davacı şirkete davalı şirketin takip talebinde belirtilen miktarda borcu olmadığını, bu husus, davalı şirket defterlerinin incelenmesi neticesinde ortaya çıkacağını, tüm bu sebeplerle, huzurdaki davada usul ve yasaya uyarlık bulunmadığını beyanla davanın reddine, davacının % 20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava İİK’nun 67. Maddesine istinaden açılmış İtirazın İptali davasıdır.
Dava konusu uyuşmazlık taraflar arasında cari hesap veya ticari ilişki olup olmadığı, bu kapsamda davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne olduğu hususlarındadır.
Küçükçekmece….. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasının tetkikinden davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında 33.715,64 TL üzerinden ilamsız takip yapıldığı , davalının itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlığın tespiti amacıyla tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, SMMM bilirkişisi muhasebeci ……. tarafından düzenlenen raporda, dava konusunun, davacının, davalı ile olan ticari ilişki dolayısıyla oluşan 33.715,64 TL bedelli cari hesap alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, davacının 2015 – 2016 – 2017 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davalı vekili 25.06.2018 günü 15:00’da yapılan incelemeye gelmemiş olup, dava doyasına sunmuş olduğu 07.06.2018 havale tarihli dilekçesi ile şirket defterlerinin kapsamlı olmasından dolayı incelemenin şirket merkezînde yapılmasını talep ettiği, davalı şirket vekiline gerek mail yolu İle gerekse telefon ile aranarak ticari defterlerin incelenmesi gerektiği yönünde bilgilendirmeler yapılmış olmasına rağmen davalı yan tarafından bu zamana (26.07.2018 tarihine kadar] kadar ticari defterlerin incelemeye hazır olduğu ile ilgili tarafımıza bilgi verilmediğinden davalı yana ait ticari defterler üzerinde inceleme yapılamadığı, davacının incelenen ticari defterlerine göre; takip tarihi (25.10,2017) itibariyle davacının davalı yandan 33.714,65 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, cari hesaba konu faturaların davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, faturaların şekli yönden usulüne uygun olarak düzenlendiği ve davacının işbu faturalardan dolayı, semene müstahak olduğu, kanaatine varıldığı, davacı vekili tarafından dava dosyasına sunulan mail yazışmaları incelendiğinde, davalı şirket tarafından davacı şirkete 05.01,2017 günü Hesap mutabakatı adı ile atılan mailde “31.12.2016 tarihi itibariyle davacı yana 34.021,60 TL borçla olduklarını” bildirdiği ve davacı yanın incelenen ticari defterlerinde davalı yandan 31.12.2016 tarihi itibariyle 34.021,60 TL alacaklı olduğunun görüldüğü, neticeten, davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi (25.10.2017) itibariyle davacının davalı yandan 33.714,65 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Davalının dava konusu fatura tarihleri itibariyle BA formları İkitelli Vergi Dairesinden celp olunmuş, davacı vekili yerinde inceleme talebinde bulunduğundan bahisle defterlerinin incelenmesi talebinde bulunmuş, davalı vekilinin dilekçesi ekinde sunduğu iş emri ve dosyamızın uyap kayıtları incelendiğinde davalı vekilinin bilirkişi incelemesinden önce yerinde inceleme talebinde bulunduğu görülmekle davalı tarafın defterlerin incelenerek gelen müzekkere cevapları da değerlendirilerek ek rapor alınmasına karar verilmiş, ara kararla yeniden inceleme günü verilerek davalı vekiline bilirkişi ile birlikte incelemeye katılması ve inceleme günü belirlenecek gün ve saatte defter ve belgelerini şirket merkezinde hazır etmesi için ihtarat yapılmış, bunu rağmen davalı tarafça bilirkişiye defter ve belgeler sunulmamıştır.
Aynı bilirkişiden alınan ek rapor da, davalı tarafın defter ve belgelerini incelemeye sunmadığı, dosyaya sunulu faturalara konu malların davalıya sevk irsaliyeleri ile teslim edildiği, SGK Başkanlığı tarafından davalı şirketin 2016/01-2018/09 tarihleri arasındaki çalışanlarını gösterir liste sunulmuş olup, malları teslim alan kişilerin davalı çalışanı listesinde yer almadıklarının görüldüğü, davalının 2016 yılı BA formunda davacı tarafından davalıya aylık KDV hariç 5.000 TL’nin üzerinde düzenlenen 11 adet 43.325,00 TL tutarlı faturanın davalı tarafından maliyeye bildirimde bulunulduğu, davacının davasında haklı görülmesi ve takibin devamına takdir edilmesi halinde davacının takip tarihi itibariyle davalıdan olan 33.714,65 TL asıl alacağına takip tarihinden 25.10.2017 itibaren davacının talebi ile bağlı olarak faiz talep edebileceği belirtilmiştir. Bilirkişi kök ve ek raporu gerekçeli ve denetlemeye açık hazırlanmış olup, mahkememizce hükme esas alınmıştır.

Davalı vekilince defter ve belgelerinin incelenmesi için yeniden inceleme talebinde bulunulmuşsa da, 3. celse ara karar gereğince belirlenen günde davalı tarafın incelemeye katılmış olmasına rağmen sonrasında bilirkişinin girişimlerine rağmen davalı tarafça defterlerin ibrazı yönünde bilirkişiye cevap verilmediği bilirkişi raporuyla sabit olduğundan davalının yeniden inceleme talebinin reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller hep birlikte değerlendirildiğinde, davacının icra takibine konu ettiği faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, iki defa ihtaratlı ve açıklamalı inceleme günü belirlenmesine rağmen davalı tarafça defter ve belgelerin incelemeye sunulmadığı, takibe konu fatura dayanaklarına ilişkin sevk irsaliyelerinin sunulduğu, söz konusu faturalardan değeri yasal sınır olan 5.000,00 TL üzeri olanların davalı tarafça BA formlarında vergi dairesine bildirildiği, buna göre davacı tarafça davanın ispatlandığı anlaşılmakla davanın kabulüne, alacak faturaya dayalı olup likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatı verilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- Davanın kabulüne, Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasında yapılan takibe davalının itirazının iptaline, takibin devamına,
2-Asıl alacağın % 20’si oranında 6.742,93 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- Karar ve ilam harcının 2.303,11 TL’ye ikmali ile bakiye 1.727,33 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına, davacı tarafından yatırılmış olan 407,20 TL peşin harç ve 168,58 TL icra peşin harcının mahsubuna,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL BVH, 407,20 TL PH , 168,58 icra peşin harcı, 773,45 TL davetiye, müzekkere ve bilirkişi gideri olmak üzere toplam 1.385,13 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı kendini kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre hesaplanan 4.045,88 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6100 Sayılı HMK’nun 333. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra mahkemece kendiliğinden, davacı tarafından yatırılmış olan gider avanslarının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine, bu kararın tebliğ giderinin iade edilecek avanstan karşılanmasına,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/03/2019

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı