Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/277 E. 2019/195 K. 04.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/277 Esas
KARAR NO : 2019/195

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/03/2018
KARAR TARİHİ : 04/03/2019
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin örme kumaş üretimi ve satışı yaptığını, davalıların faturalara konu malların tamamını imza karşılığı teslim almalarına rağmen ödeme yapmadıklarını, davalı aleyhine Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün …. esasına kayıtlı olarak icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının itirazında malları kendisinin teslim almadığını, eski ortakları tarafından dolandırıldığını iddia ettiklerini, davalıların ortaklık nedeniyle borçlardan müteselsilen sorumlu olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkiyi inkar etmelerinin mümkün olmadığını, cari hesaba ilişkin olarak … tarafından ödemeler yapıldığını, davalıların faturaya konu borcun tamamından sorumlu olduğunu belirterek davanın kabulü ile 25.891,73 TL’nin fatura tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılara usulünce tebligat yapıldığı ancak davaya cevap verilmediği anlaşılmıştır.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, faturaya dayalı alacak istemine ilişkindir.
Tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde 16/07/2018 günü, saat 15.00 de Mahkememiz duruşma salonunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup; bilirkişi …. 06/09/2018 tarihli raporunda özetle; yanlar tarafından ibraz edilen 2016-2017-2018 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun bir şekilde açılış kapanış tasdiklerinin yaptırıldığını, ticari defter kayıtlarının birbirini teyit eder şekilde tutulduğunu, ticari defterlerinin yanların lehine delil niteliğinin Mahkemenin takdirinde olduğunu, davalıların Merter Vergi Dairesinde …. vergi kimlik numarası ile ….ve … ortaklığı olarak 01.10.2015-10.01.2018 tarihleri arasında faaliyet gösterdiğini, yanlar arasında davacı tarafından davalıların ortaklığına kumaş satışı yapılması şeklinde ticari ilişki kurulduğunu, davacı ticari defterlerinde dava tarihinde davacının davalıların ortaklığından 25.891,73 TL alacaklı olduğunu, davalıların ortaklığına ait işletme defterinde, davacının tüm faturalarının kayıtlı olduğunu ve davalıların sunduğu ödeme dekontlarındaki bedellerin düşülmesinde, davalıların ortaklığının da davacıya 25.891,73 TL borçlu olduğunun tespit edildiğini, davalı … …’un davacı ile olan ticari ilişkide taraf olmadığı iddialarına itibar edilemeyeceğini bildirmiştir.
Beylikdüzü Vergi Dairesi cevabi yazısı, Merter Vergi Dairesi cevabi yazısı, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü cevabi yazısı ve delil niteliğindeki tüm bilgi ve belgeler dosya içerisinde aldırılmıştır.
Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Tüm dosya kapsamı üzerinde yapılan incelemede, davanın alacak davası olarak açıldığı, davacının davalılardan sadece …’a karşı takip başlattığı ancak diğer davalının takipte gösterilmemesi nedeniyle alacak davasının açıldığı, Merter Vergi Darise yazısına göre davalıların 01/10/2015-10/01/2018 tarihleri arasında faaliyet gösterdiğinin anlaşıldığı, davalıların adi ortaklıklarının bulunduğu, ortaklık adına düzenlenen tüm faturalar ve ödemelerde ….isminin bulunduğu, 6098 sayılı yasanın 620 ve devamı maddelerinde ortaklar arasında müteselsil sorumluluk esas olduğundan, …’un sorumlu olduğunun kabul edilmesi gerektiği, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde Mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesinde, davacının ticari defterlerine göre davacının, davalıdan 25891,73 TL alacağının bulunduğu, davalının defter incelemesinde işletme defterinde 25891,73 TL borçlu gözüktüğü, taraflar arasında cari hesap ilişkisinin bulunduğu ancak alacağın iki faturadan kaynaklandığının tespitinin yapıldığı, tarafların birbirlerine doğrulayan ticari defterleri, davacının tüm faturalarının davalı işletme defterinde kayıtlı olması, faturalara itirazın bulunmadığı, TTK m. 871 gereği davalıların müteselsil olarak düzenlenen fatura bedellerinden sorumlu olduğu, işlemiş faiz talebi açısından dava öncesi temerrüdün sabit olmadığı, dava tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi talep edilebileceği anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Açılan davanın KABULÜ İle,
2-25.891,73 TL ‘nin dava tarihinden işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 1.768,66 TL harçtan peşin alınan 442,17 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.326,49 TL eksik harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir KAYDINA,
4-Davacı tarafından sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 478,07 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan bilirkişi, tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 794,00TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine İADESİNE,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince 3.107,00 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Dair davacı vekilinin ve davalı … yüzüne karşı, diğer davalı tarafın yokluğunda 35 sayılı Kanunun geçici 2’inci maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20/07/2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ıncı madde hükümleri uyarınca, karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veye istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/03/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır