Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/272 E. 2018/812 K. 13.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/272 Esas
KARAR NO : 2018/812

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/03/2018
KARAR TARİHİ : 13/09/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/09/2018

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizde yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkilinin davalı kızı ev almak için müvekkilden borç istediğini ve müvekkili o dönemde ….bank hesabından para çekerek davalıya 75.000,00 TL borç verdiğini, ve müvekkiline ait hesapta 263.043,34 TL bakiye kaldığını, ilerleyen dönemde davalı bilinmeyen bir nedenle müvekkilini yine bir şekilde ikna ettiğini,….bank hesabındaki kalan tüm bakiyeyi müvekkilinin çekmesini sağladığını ve 06/01/2016 tarihinde müvekkilinden aldığı 75.000,00 TL borcu ve müvekkilinin 2.500,00 TL nakit parasını da ekleyerek …. Bankası ….Şubesinden yaklaşık 340.000,00 TL’lik müvekkil adına yeni bir vadeli hesap açtırdığını, davalı taraf yaklaşık 9 ay sonra 12/10/2016 tarihinde müvekkilini bir takım imzaların atılması gerektiği bahanesiyle …. Bankası …. Şubesine götürdüğünü ve bu şubede yeni bir müşterek hesap açılmasını sağladığını ve tamamı müvekkiline ait olan paranın hepsinin burada açtırmış olduğunu müşterek hesaba transferini gerçekleştirdiğini, ilerleyen süreçte müvekkilinin diğer çocuğunun 2017 yılı sonlarında paraya ihtiyacı olduğundan yine destek amaçlı para çekmeye gittiklerinde müvekkilinin tüm parasının çekilmiş olduğu ve hesabın kapatılmış olduğunu öğrendiklerini, yapılan araştırma neticesinde davalı tarafından müvekkile söylendiği şekilde bir hesap açılmadığını …. Bankasında açılmış olan hesabın aslında davalı ile müşterek hesap olduğunu ve davalı tarafından tek miza ile 08/05/2017 tarihinde hesap kapatılarak tüm bakiye olan 384.516,47 TL’nin çekildiğini, müvekkilinin şuan 88 yaşında ve alzaymır hastası olduğunu, müvekkili tarafından yapılan tüm resmi ve yasal eylem ve işlemlerde sağlık raporu zorunluluğunun olduğunu beyanla dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte 200.000,00 TL’nin davalılardan alınarak müvekkiline iadesini ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 5/1. maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, Asliye Ticaret Mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, TTK’nın 4/1. maddesinin ilk cümlesinde tarif edilmiş olup, her iki tarafın da “Ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan” hukuk davalarıdır. Mutlak ticari davalar ise tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır. TTK’nın 4/1-a ve devamı bentlerinde yazılan uyuşmazlıklar ile diğer yasalarda ticari dava olduğu belirtilen uyuşmazlıklar, mutlak ticari davalardır. Bir davanın ticari dava sayılabilmesi için uyuşmazlığın her iki taraf yönünden ticari sayılan hususlardan doğması veya 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan olması gerekmektedir. Somut olayda, davalılardan Nebahat Kırcı’nın haksız fiil niteliğindeki eylemleri ile davacıya zarar verdiği iddiasının ağırlıklı olarak ileri sürüldüğü, diğer davalı banka yönünden ise ticari olmayan vadeli hesabın işletilmesine ilişkin uyuşmazlık bulunduğu anlaşılmakla; dava niteliği itibariyle mutlak ya da nispi ticari dava sayılmadığından mahkememizin görev alanı içinde bulunmamaktadır. Görev, dava şartı olup, mahkemelerce resen her aşamada gözetilmelidir. Bu sebeple davanın görev nedeniyle dava şartı yokluğundan reddi ile mahkememizin görevsizliğine, dosyanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde görevli Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ve aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçeye istinaden,
1-Mahkememizin görevli olmaması nedeniyle, HMK’nun 114/.1.(c).b,115. maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğundan REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,,
2-01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğine, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
3- 6100 sayılı HMK’nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceğine; şayet görevsizlik kararından sonra davaya başka bir mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine mahkememizin dosya üzerinden bu durumu tespiti ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceğine,
Dair, tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 13/09/2018

Katip ….
E-İMZALI

Hakim ….
E-İMZALI