Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/233 E. 2018/556 K. 30.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/233 Esas
KARAR NO : 2018/556

DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali)
DAVA TARİHİ : 02/03/2018
KARAR TARİHİ : 30/05/2018
G.KARAR YAZIM TARİHİ : 31/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan …esas sayılı dosyadan tefrik edilerek, yukarıdaki esasa yapılan kayıt sonrası yapılan yargılama sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava;Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin müvekkillerinin miras yoluyla hissedar oldukları 2008 yılından beri çoğu genel kurul toplantısını kanudna öngörülen sürelerde yapmadığını, önemli olağanüstü genel kurul toplantılarını da birçok yıla ilişkin genel kurul toplantılarıyla aynı tarihlere sıkıştırdığını, bu durumun kanunun açıka ihalil olduğunu, davalı şirketin neden böyle bir alışkanlık edindiğini meçhul olduğunu, yönetim kurulu üyelerinin kötü niyetle hareket ettiğini, şirket hesaplarını kontrol altında tutmak ve denetimden kaçırarak tüm dünyada tanınan ve yüksek iş hacmine sahip şirketten kendi şirketlerine mal ve nakit transferi yaparak haksız kazanç elde ettiğini, genel kurul sırasında tutanakların gerçeğe aykırı tanzim edildiğini, yönetim kurulu başkanının hakimiyetini kullanarak her yıl talep edilen özel denetçi talebinin reddini sağladığını, müvekkilin oylamada ileri sürdüğü hususların ve muhalefet şerhinde yer verdiği açıklamaların dikkate alınarak özel denetçi tayini gerektiğini, müvekkilinin genel kurulda özel denetçi tayinine ilişkin talebinin açıkça dile getirerek özel denetçi atanmasını talep ettiğini, ileri sürülen bir çok hususta suç duyurusunda bulunduklarını, haksız kazanç sağladığı yönündeki Adalet Bakanlığı’nın görüşü ve Yargıtay 6. Ceza Dairesi kararı doğrultusunda küçüklerin menfaatinin korunması açısından da özel denetçi atanmasını gerektiğini belirterek davalı şirkete özel denetçi atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davalı taraf davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE;Dava, TTK’nın 438. ve devamı maddeleri gereğince anonim şirketi özel denetçi atanması talebine ilişkindir.
Tüm dosya dosya kapsamından; davacılar, davalı şirketin genel kurul toplantısında özel denetçi tayini talep ettiklerini, ancak talebin reddedildiğini belirterek TTK 438. maddesi gereğince özel denetçi tayinini talep etmişlerdir. TTK’nun 438. maddesi gereğince her pay sahibi, pay sahipliği haklarının kullanılabilmesi için gerekli olduğu taktirde ve bilgi alma veya inceleme hakkı daha önce kullanılmışsa, belirli olayların özel bir denetimle açıklaya kavuşturulmasını, gündemde yer almasa bile genel kuruldan isteyebilirler. Genel kurulun talebi kabul etmesi halinde özel denetçinin atanmasının aynı maddenin 2. fıkrası gereğince mahkemeden istenilmesi, genel kurulu talebi red etmesi halinde ise TTK’nun 439.maddesi gereğince, yeterli hisseye sahip pay sahibinin talebi halinde mahkemenin özel denetçi tayini talebi konusunda karar vereceği hüküm altına alınmıştır.
Yukarıda belirtilen yasal düzenleme gereğince davacının talebinin değerlendirilmesinde; davacı tarafından yukarıda belirtilen sebeplerle genel kurulda özel denetçi tayininin reddi nedeniyle mahkememizce özel denetçi atanmasını talep etmiş ise de, TTK’nun 437. maddesi gereğince usulüne uygun olarak bilgi alma ve inceleme hakkını kullanmadığı anlaşılmaktadır. TTK’nun 437/5. maddesi gereğince, bilgi alma ve inceleme istemlerini cevapsız bırakılan, haksız yere reddedilen, ertelenen ve bu fıkra anlamında bilgi alamayan pay sahibi, reddi izleyen 10 gün içinde, diğer hallerde de makul bir süre sonra şirketin merkezinin bulunduğu Asliye Ticaret Mahkemesi’ne başvurabilir. Dava konusu olayda yukarıda belirtilen yasa hükmü gereğince bilgi alma ve inceleme hakkının kullanılmadığı, bunun cevapsız kalması halinde mahkemeye başvurması gerekirken başvuru da yapmadığı anlaşılmaktadır. TTK’nun 438. maddesi gereğince özel denetçi tayin edilebilmesi için öncesinde bilgi alma ve inceleme hakkının kullanılmış olması gerekmektedir. Dava konusu olayda özel denetçi tayininden önce bilgi alma ve inceleme hakkının kullanılmadığı, kullanıldığı ise bununla ilgili somut bir delil sunulmadığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar şirketle ilgili bilgi alınamadığı yönünde iddialar ileri sürülmüş ise de, bilgi alma ve inceleme hakkı ile ilgili TTK’nun 437. maddesinde öngörülen prosedürün uygulanmadığı anlaşılmaktadır. Bu konuda mahkemeye başvuru yapıldığına dair bir iddia da bulunmamaktadır. Diğer yönden TTK’nun 438/1. maddesi gereğince belirli olayların özel bir denetimle açıklığa kavuşturulmasının genel kurulda talep edilmesi gerekir. Bu yönden de yasada belirtilen belirlilik ilkesi gereğince genel kurulda talep olmadığı anlaşılmaktadır. Tüm bu hususlar dikkate alındığında özel denetçi tayinine ilişkin talep yerinde olmadığı anlaşıldığından talebin reddine karar verilerek aşağıda şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı yararına takdir olunan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde KESİN olarak oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 30/05/2018

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …