Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/162 E. 2019/569 K. 23.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/162 Esas
KARAR NO : 2019/569

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/02/2018
KARAR TARİHİ : 23/05/2019
Mahkememizde açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili İstanbul … ATM’nin … Esasında kayden açtığı davası ile müvekkilinin davalılara….bank …. Şubesinin…. numaralı çek yaprağından üzerindeki boşluklar müvekkilin rızası hilafına doldurulmak suretiyle 30/03/2016 keşide tarihli 27.000,00TL tutarlı, …. emrine düzenlenmiş çek yaprağından dolayı borçlu olmadığının çekin kambiyo senedi mahiyetinde olmadığının tespitini, dava konusu çek üzerindeki müvekkil şirketin imza ve kaşesinin bulunmadığının tespitini, davalının çekin geçerli ve yasal hamili olmadığının tespitini, dava konusu çekin veya bedelinin davalıdan istirdatını, davalının müvekkile %20’den az olmayan kötüniyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, çekin müvekkil aleyhinde icra takibine konulması halinde icra takibinin yargılama sonuna kadar tedbiren durdurulmasına, mahkeme masrafları ile ücret vekaletin davalı tarafından tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 5. celse alınan beyanında; dava dilekçesini tekrar ettiklerini fakat, dava konusu çek müvekkilinden tahsil edilmediğini, zaten icra takibi üzerine icra hukuk mahkemesinde açtıkları davada yapılan incelemdee imzanın müvekkiline ait olmadığının anlaşıldığını, bu nedenle talebiplerinin sadece menfi tespit istemine ilişkin olduğunu beyan etmiştir.
Davalı … Ltd. Şti vekili cevap dilekçesi ile müvekkili aleyhinde açılan davayı usul, husumet yönünden kabul etmediğini, dava konusu çekle müvekkilin herhangi bir şekilde alacak ilişkisi olmadığı gibi ciroya ilişkin imzada müvekkile ait olmadığını, dava konusu çekin çalıntı olduğu ileri sürüldüğünü, müvekkilin hiçbir surette İstanbul’a gelmediğini, müvekkil aleyhinde İstanbul Anadolu Adliyesi …. İcra Müdürlüğünün …. takip sayılı dosyasına imzanın tarafına ait olmadığı sebebiyle borca itiraz ettiğini, davanın reddine, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkının saklı tutulmasını, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile mahkememizin yetkisiz olduğunu, dava konusu çekle ilgili İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün, davanın açılmasından sonra başlatılmış ve davacının da borçlu olarak gösterildiği …. E. sayılı ve 12.05.2016 tarihli bir icra takibi bulunduğunu, söz konusu takibe dayanak olarak 30.03.2016 keşide, 31.03.2016 ibraz tarihli….bank….Şubesi’ne ait …. numaralı 27.000,00- TL bedelli çek gösterildiğini ve bu takip hakkında müvekkilince 25.05.2016 tarihinde imzaya itiraz edildiğini, zira çekteki imzanın müvekkile ait olmadığını, ayrıca çekin üzerinde müvekkilin TC’si ya da adresi bulunmadığını, bu nedenle çek üzerinde bahsedilen …’in, müvekkili olmadığını, müvekkilinin söz konusu çekte ciranta, lehtar, hamil ve keşideci olan hiç kimseyi tanımadığını ve hiç kimse ile bir ticari ilişkisi bulunmadığını, öncelikle İstanbul Anadolu… İcra Hukuk Mahkemesine… esas sayılı dosyasının bu davada bekletici mesele yapılmasını, yapılacak yargılama sonunda ise davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile davacı tarafın haksız, hukuka aykırı tedbir talebinin reddini, haksız hukuki mesnetten yoksun ve iyi niyetten uzak işbu davanın reddini, dava konusu çekin … Şti tarafından müvekkiline olan borcuna karşılık müvekkiline verildiğini, müvekkilinin çeki iyiniyetle devraldığını, çekin sahteliğine ilişkin iddialarla ilgili bir bilgisinin bulunmadığını, tarafından davalıların ikametgah adresleri incelendiğinde Bakırköy Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunu, davanın reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile müvekkilinin taraf olmadığını, husumet yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, çekte ciro edilen …. Tic adı altında firması bulunmadığını, kaldı ki kaşe üzerine atılan imza da müvekkiline ait olmadığını, imza incelemesi yapıldığında imzanın müvekkile ait olmadığının görüleceğini, müvekkilinin huzurda görülen davada kimseyi tanımadığını, müvekkilinin ….Tic şirketi olmadığı gibi huzurda görülen davada tarafları dahi tanımamakta ve herhangi bir borcu da bulunmadığını, müvekkilinin celp edildiğinde de görüleceği üzere hep sigortalı olarak çalışmasına devam ettiğini, bu zamana kadar ticaret yapacak herhangi bir şirketi de olmadığını, bu yüzden müvekkilin dava konusu çekte imzasının olması hayatın olağan akışına aykırı olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; davacı tarafça davaya konu ….bank…. Şubesinin …numaralı 30/03/2016 keşide tarihli 27.000,00-TL tutarlı çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitinin talep edildiği, davanın icra takibinden önce açılan menfi tespit davasıdır.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının …Esas sayılı soruşturma dosyası, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası, Bakırköy … İcra Hukuk Mahkemesi’nin…. Esas sayılı dosyası, İstanbul Anadolu …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyası ve Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyalarının UYAP sistemi üzerinden suretleri dosya kapsamına alındığı anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık rıza dışında elden çıktığı iddia edilen ve icra takibine konu çekteki keşideci imzasının davacıya ait olmadığı ve çekin hırsızlık nedeniyle rıza dışı elden çıktığı iddiasıyla menfi tespit ve istirdat istemine ilişkin olup uyuşmazlığın, çek üzerindeki imzanın davacının imzasını taşıyıp taşımadığı, davacının çeki elinde iken elinde olmayan sebeplerle yitirip yitirmediği, davalıların çeki iktisabında ağır kusurlu veya kötüniyetli olup olmadığı, davacının çek nedeniyle borçlu olup olmadığı hususlarındadır.
Bakırköy …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin…. Esas sayılı dosyasının gönderildiği, yapılan incelemede davamıza konu çekle ilgili davacının imza örnekleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak alınan bilirkişi raporuna göre , inceleme konusu ….bank…. Şubesine ait 30.03.2016 keşide tarihli …. seri nolu 27.000,00 TL bedelli çekin ön yüzünde keşideci sıfatıyla atılmış bahse konu imzanın, mevcut örnek imzalarına kıyasla… Limeted Şirketi adına yetkili ve şirket müdürü ….’ın eli ürünü olmadığı belirtilmiştir. Söz konusu bilirkişi raporunun denetime elverişli bir şekilde düzenlenmiş olması ve keşideci olan davacıdan sonra lehtar-ciranta ve cirantaların çekteki imzalarına itiraz edip çekli bir ilgilerinin bulunmadıklarını beyan etmeleri nazara alındığında yeniden imza incelemesi yapılmasına gerek duyulmamış, söz konusu bilirkişi raporuna itibar edilmiştir.
Dava konusu çekin incelenmesinde keşidecinin davacı, lehtar cirantanın …, sonraki cirantaların … ve … Ltd. Şti. Olduğu ve son hamilin de … olduğu anlaşılmıştır.
Davacının 5. celse alınan beyanında davanın sadece menfi tespit talebine yönelik olduğu, çekin davacıdan tahsil edilmemiş olması nedeniyle istirdat talebinin bulunmadığı anlaşılmıştır. Dava konusu çekte keşideci olan davacının çekten dolayı borçlu olmadığının tespiti için imzanın keşideciye ait olmasının tespiti yeterlidir. Zira İmza inkarı, çeki elinde bulunduran herkese karşı ileri sürülebilen mutlak def’i niteliğindedir. Sonuç itibariyle dava; İİK m.72 kapsamında açılmış imza itirazı nedeniyle menfi tespit istemine ilişkin olup, itibar edilen bilirkişi raporu ile çek üzerindeki imzanın davacının eli ürünü olmadığı tespit edilmiş olmakla, davanın kabulü ile davacının dava konusu çek nedeniyle borçlu bulunmadığının tespitine karar verilerek aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- Davanın kabulü ile; Bakırköy … İcra Müdürlüğünün ….E sayılı dosyasında takibe konu edilen, ….bank….Şubesine ait, keşidecisi davacı olan, …. numaralı 30/03/2016 keşide tarihli 27.000,00-TL bedelli çek nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine,
2- Karar ve ilam harcının 1.844,37 TL’ye ikmali ile bakiye 1.373,15 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına, davacı tarafından yatırılmış olan 29,20 TL peşin harç ve 442,02 TL tamamlama harcının mahsubuna,
3-Davacı tarafından yapılan 29,20 TL BVH, 29,20 TL PH , 442,02 TL tamamlama harcı , 401,60 TL davetiye ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 902,02 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4- Davacı kendini kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre hesaplanan 3.240,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-6100 Sayılı HMK’nun 333. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra mahkemece kendiliğinden, davacı tarafından yatırılmış olan gider avanslarının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine, bu kararın tebliğ giderinin iade edilecek avanstan karşılanmasına,
Dair davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzlerine karşı, diğerlerinin yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı . 23/05/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır