Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/156 E. 2019/137 K. 14.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/156 Esas
KARAR NO : 2019/137

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/02/2018
KARAR TARİHİ : 14/02/2019
Mahkememizde açılan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili . tarafından davalı . aleyhine 17.230,32 TL tutarındaki cari hesap alacağının tahsili için Bakırköy …., İcra Müdürlüğü nün …. E, sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu tarafından; 07.09.2017 tarihinde dosyaya ibraz edilen itiraz dilekçesi ile borcun tamamına, takibe, işlediğini ve işleyecek faize ve tüm ferilerine itiraz edildiğini ve kötüniyetli olarak takibin durmasına sebebiyet verildiğini, borçlu tarafından davacı firmaya herhangi bir borcunun bulunmadığından bahisle, borca ve ferilerine itiraz edilmişse de, davalı borçlunun işbu itirazı her yönüyle haksız ve mesnetsiz olup, bu itirazın iptali için işbu davayı süresinde açma zorunluluğu doğduğunu, davalı borçlunun davacı nezdinde doğan herhangi bir borcu bulunmadığına ilişkin beyanları gerçeğe aykırı olup, taraflarınca kabulü mümkün olmadığını, davacının alacaklı olduğu mübrez delillerle sabit olduğu gibi, ticari defter ve kayıtları ile incelemesi aşamasında bir kez daha teyit edileceğini, davacı şirket ile davalı borçlu arasında süregelen ticari ilişki sebebiyle, davacı tarafından çeşitli tarihlerde yabancı para birimi üzerinden ürün satışı yapıldığını ve satılan ürünler davalı borçlu firmaya teslim edildiğini, işbu husus sipariş teyit formları ile de sabit olduğunu, Sipariş Teyit Formlarında yer alan ürünler davalı borçlu firmaya çeşitli tarihlerde sevk edildiğini ve davacı tarafından borç tam ve gereği gibi yerine getirildiğini, nitekim davalı borçlu tarafından da dosyaya sunuları itiraz dilekçesinde, ürünlerin teslim alınmadığına ilişkin herhangi bir beyanda bulunulmadığını, taraflar arasındaki ticari yapılan ürünlerin fiyatlandırması da ilgili sipariş teyit formlarında yer alan açıklama kısmında da görüleceği üzere, genel satış koşullan başlığı altında “döviz ile satılan malların döviz ile tahsil edileceği, TL çek ile tahsil edilmesi halinde kur farkı alınacağı’ şeklinde kararlaştırıldığını, iş bu hüküm gereği davalı borçlu firmaya kesilen kur farkı faturası yasal ve yerinde olduğunu, daha önce de davalı firmaya 8.534,57 TL tutarında kur farkı faturası kesilmiş olduğu gözetildiğinde, taraflar arasında kur farkı faturasının kesilmesine ilişkin teamül oluştuğunu, cari hesap ekstresi ile de sabit olduğu üzere, davalı borçlu tarafından ödemeler döviz cinsi üzerinden yapıldığını, dolayısıyla, borçlu davalının davacı şirkete hâlihazırda 17.230,32 TL tutarında borcu bulunduğunu, davacı şirket ile davalı arasında ticari ilişki söz konusu olmakla, bu ilişki gereği davacı şirket üstlendiği edimi tam ve gereği gibi ifa ettiğini, fakat davalı borçlu tarafından taraflar arasında ticari münasebet kapsamında edimlerine riayet edilmediğini ve borcunu ifa etmeyen davalı borçlu temerrüde düştüğünü, davalı tarafın Bakırköy … İcra Müdürlüğü nün …. E. sayılı takibine itiraz etmesinin, sırf davacının alacağına kavuşmasını engellemek için ve kötü niyetli yapılmış olduğu hususu tartışmasız olduğunu, ödeme yapmayan davalı borçlu başlattığı icra takibine ilişkin gönderilen ödeme emrine haksız ve mesnetsiz olarak itiraz ederek davacının alacağına kavuşmaması için kötü niyetli olarak hareket ettiğini beyanla itirazın iptaline, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı usule uygun davetiye tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır.
Dava İİK’nun 67. maddesine istinaden açılmış İtirazın İptali davasıdır.
Dava konusu uyuşmazlık davacının davalıya yabancı para birimi üzerinden sattığı ürünler karşılğında davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı hususlarındadır.
Bakırköy …., İcra Müdürlüğü nün… E sayılı dosyasının tetkikinden davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında 17.230,32 TL üzerinden ilamsız takip başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce dava konusu uyuşmazlığın tespiti açısından tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
SMMM …. tarafından düzenlenen raporda, davacının 2015-2016-2017 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu,davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi (25.08,2017) itibariyle davacının davalı yandan 25.783,98 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, davacının 24.07.2017 tarihli …. no.lu “Kur farkı açıklamalı 17.230,32 TL tutarlı takip dayanağı yapmış olduğu faturayı usulüne uygun şekilde kaydetmiş olduğu, davalının 2015-2016-2017 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davalının ticari defterlerine göre; takip tarihi (25.08.2017) itibariyle davacı yandan 28.637,91 TL cari hesap bakiye alacağının olduğu, cari hesap farklılığına konu davalı yan tarafından davacı yana düzenlenen 09.03.2017 tarihli …. no.lu 28.657,50 TL tutarlı faturanın içeriğinin ispata muhtaç olduğu, 17.230.32 TL tutarlı takip dayanağı yapmış olduğu faturanın davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, dosyaya sunulu Sipariş Teyit Formlarında bulunan açıklamaya göre “Döviz ile satılan mallar, döviz ile tahsil edilir. TL çek ile tahsil edilirse kur farkı alınır” ibaresinin bulunduğu, davalının ödemelerini TL çekleri ile yaptığı, davacı yanın ticari defterlerinde davalı yandan takip tarihi (25.08.2017) itibariyle 25.783,98 TL cari hesap bakiye alacağının bulunduğu, kur farkına yönelik başkaca davacı yan tarafından davalı yana düzenlenen faturalar mevcut olup düzenlenen bu kur farkı faturalarının davacı ve davalı yan ticari defterlerinde kayıtlı olduğu hususları hep birlikte değerlendirildiğinde taraflar arasında kur farkı faturalarının düzenlenebileceği yönünde teamülün oluştuğu, neticeten davacının takip tarihi (25.08.2017) itibariyle davalı yandan 25.783.98TL carı hesap bakiye alacaklı olduğu ancak davacı yan takip talebinde asıl alacak olarak 24.07.2017 tarihli …. no.Iu faturayı takip dayanağı yapmış olduğundan talebe bağlılık ilkesi gereği davacı yanın davalı yandan 24.07.2017 tarihli ….no.Iu “Kur farkı %8″ açıklamalı 17.230,32 TL tutarlı faturadan dolayı 17.230,32 TL asıl alacaklı olduğu, mahkemece davacının davasında haklı görülmesi ve takibin devamına takdir edilmesi halinde, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan olan 17.230.32 TL asıl alacağına takip tarihinden (25.08.2017) itibaren davacının talebi ile bağlı olarak faiz talep edebileceği belirtilmiştir. Bilirkişi raporu gerekçeli ve denetlemeye açık hazırlanmış olup, mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller hep birlikte değerlendirilmiştir. Davacı taraf davalıya yabancı para birimi üzerinden sattığı ürünler karşılığında davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla davalı aleyhine icra takibi başlatmış, davalının takibe itirazı üzerine itirazın iptali amacıyla iş bu dava açılmıştır. Taraflar ticari defter ve belgelerini bilirkişi incelemesine sunmuşlardır. Davacının ticari defter ve belgelerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 25.783.98TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, ancak davacının takip talebinde asıl alacak olarak 24.07.2017 tarihli …. no.Iu faturayı takip dayanağı yapmış olduğundan talebe bağlılık ilkesi gereği davacı yanın davalı yandan 24.07.2017 tarihli … no.Iu “Kur farkı %8″ açıklamalı 17.230,32 TL tutarlı faturadan dolayı 17.230,32 TL asıl alacaklı olduğu, davacının takibe konu ettiği kur faturası her ne kadar davalının ticari defter ve belgelerinde kayıtlı değilse de, kur farkına yönelik başkaca davacı yan tarafından davalı yana düzenlenen faturalar mevcut olup düzenlenen bu kur farkı faturalarının davacı ve davalı yan ticari defterlerinde kayıtlı olduğu hususları hep birlikte değerlendirildiğinde taraflar arasında kur farkı faturalarının düzenlenebileceği yönünde teamülün oluştuğu, buna göre davacını takip dayanağı faturadan alacaklı olduğunu ispatladığı anlaşılmıştır. Davalının ticari defterlerine göre; takip tarihi itibariyle davacı yandan 28.637,91 TL cari hesap bakiye alacağının olduğu, cari hesap farklılığına konu davalı yan tarafından davacı yana düzenlenen 09.03.2017 tarihli …. no.lu 28.657,50 TL tutarlı faturanın içeriğinin ispata muhtaç olduğu, davalı tarafından fatura dayanaklarına ilişkin delil sunulamadığı anlaşılmakla, davanın kabulüne, alacak faturaya dayalı olup likit olmakla davacı lehine icra inkar tazminatı verilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulü ile;
Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasında yapılan icra takibine davalının vaki itirazının iptaline, takibin devamına,
Asıl alacağın %20’si oranında 3.446,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 1.177,00 TL harçtan, peşin alınan 294,26 TL’nin mahsubu ile bakiye 882,74 -TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 330,16 TL, tebligat, müzekkere ve bilirkişi sarf gideri 703,75 TL olmak üzere toplam 1.033,91 -TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına takdir edilen 2.725, -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,

Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 14/02/2019

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı