Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1356 E. 2020/354 K. 26.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1356 Esas
KARAR NO : 2020/354

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 26/06/2020
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 24/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; Davalı/ borçlu hakkında Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile 1.239,00 TL’ lik ilamsız icra takibi başlatıldığını, bunun üzerine davalı/ borçlu, takip konusu icra dairesinin yetkisine, icra takibine, asıl alacağa, borca, faiz oranına ve işlemiş faize tüm fer’ileriyle birlikte itirazda bulunduğunu, tarafların davacının yayın hakkı sahibi olduğu …. Gazetelerinde davalının reklamlarının yayınlanması konusunda anlaştıklarını, tarafların bu iradelerinin 31.05.2017, 07.06.2017, 14.06.2017 ve 21.06.2017 tarihinde imza altına aldıkları üç adet yayın ordinosu ile sabit olduğunu, davacı ordinolarda üstüne düşen sorumluluğu tam ve eksiksiz olarak ifa etmiş olduğunu, bu hususun ilan görsellerinde sabit olduğunu, bu hizmet neticesinde 31.05.2017, 12.06.2017, 18.06.2017 ve 24.06.2017 tarihli 1.239,00 TL bedelli dört adet fatura düzenlendiğini, bu faturalar davalıya …… ve …. Taşımacılık A.Ş. eliyle teslim edildiğini, faturalara karşı herhangi bir itirazda bulunulmadığını, hizmeti eksiksiz alan davalının herhangi bir ödeme yapmadığını beyan ederek, davalının/ borçlunun ” Yetki, Asıl alacak, faiz, ferileri ” hakkında kanun ve usul hükümlerine aykırı olarak kötü niyetle yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, ayrıca %20 ‘den az olmamak üzere icra inkar tazminatına dair karar verilmesini, her türlü harç ve giderlerinin davalıya bırakılmasına, yararlarına vekalet ücreti takdirine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davalı faturalara ilişkin hizmetin alınmadığını, yerleşik Yargıtay İçtihatlarında da fatura tanziminin hizmetin verildiği anlamına gelmediğini ve tek başına ispat aracı olmadığını ve davacının faturaya ilişkin hizmeti verdiğini ispatlaması gerektiğini, davacının likit olmayan borç üzerinden icra inkar tazminatı talep etmesinin hukuken kabul edilemeyeceğini belirterek haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, kötüniyetle hareket eden davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına, %10’dan az olmamak üzere idari para cezasına hükmedilmesine, yargılama fideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, uyuşmazlığın taraflar arasında ticari ilişkisi bulunup bulunmadığı, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının, faturalara konu hizmeti davalıya verip vermediği, bu hizmetler nedeniyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, varsa yapılan ödemeler, ödeme konusundaki tarafların beyan ve itirazları nazara alındığında davacının alacağının kalıp kalmadığı hususlarındadır.
Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplamda 1.239,00 TL’nin tahsiline ilişkin yürütülen takipte davalı takip borçlusunun süresinde itiraz etmesi üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, davalının ticari defterlerini ibraz etmemesi üzerine sadece davacı şirketin ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Taraflar arasında uyuşmazlık konularında tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde inceleme günü belirlenerek SMMM bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından sunulan raporda özetle; davalı tarafın TTK. M. 64 ve VUK. M. 182 uyarınca tutulan yasal defterlerinin incelenemediğini, buna göre, davalı tarafın defterlerinin, sair vesaikin, muhasebe kayıtlarının TTK. m. 64, 65 VUK. m. 229, 230, 231, 232 hükümlerine uygun şekilde tanzim edilip edilmediği, HMK. m. 222 sahibi lehine delil niteliğinin taşıyıp taşımadığının tespit edilemediğini, davacı tarafın defterlerinin, sair vesaikin, muhasebe kayıtlarının TTK. m. 64, 65 VUK. m. 229, 230, 231, 232 hükümlerine uygun şekilde tanzim edildiği, HMK. m. 222 sahibi lehine delil niteliği taşıdığının tespit edildiğini, taraflar arasındaki uyuşmazlık konusunun ticari ilişkiden kaynaklı cari hesap alacağı olduğunu, 22.11.2018 takip tarihi itibariyle davacı ….’nin, davalı … Tic. A. Ş.’den davacı tarafın ticari resmi defter ve belgelerine göre, taleple bağlı kalınarak 1.239,00 TL alacaklı olabileceğini, yapılan incelemede, davalı şirket tarafından davacı şirkete yapılan herhangi bir ödemeye rastlanmadığını, davacı tarafından kesilen ve davalı tarafa gönderilen faturalara kanuni itiraz süresinde itiraz olunmadığını, taleple bağlı kalınarak, 22.11.2018 takip tarihi itibariyle, davacı alacaklının faiz talebinde bulunmadığından dolayı temerrüt ve işlemiş faiz yönlerinden değerlendirme yapılamadığını, 22.11.2018 takip tarihinden itibaren taleple bağlı kalınarak %18,50 avans faizinin yerinde olduğunu, 22.11.2018 takip tarihi itibariyle, davacı ….’nin, davalı ….’den 1.239,00 TL asıl alacağı olduğunu, davacının takip öncesi işlemiş faiz talebinde bulunmadığını, taleple bağlı kalınarak asıl alacağa 22.11.2018 takip tarihinden itibaren yıllık % 18,50 reeskont faiz işletebileceğini bildirmiştir.
HMK 222 madde gereğince ;mahkeme ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.Kanuni şartlara uygun olarak tutulan ticari defter ve kayıtların sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabulü gerekmektedir.Zira kanuni şartlara uygun tutulduğu anlaşılan tarafın ticari defter ve kayıtları ancak karşı tarafın kanuna uygun tutulduğu anlaşılan ticari defter ve kayıtlarının incelenmek suretiyle hükümden düşürülebilir.
Davalı usulune uygun yapılan tebligata rağmen ticari defter ve kayıtlarını ibrazdan kaçınmış olup ticari defterlere delil olarak dayanan davacının usulüne uygun ve alacağın kaynağını oluşturan kayıtları içeren ticari defterlerinin lehine kati delil teşkil ettiği, davalının reklamlarının davacının yayın hakkı sahibi olduğu … Gazetesinde yayınlanmasına ilişkin hizmetin davacı tarafından davalıya verildiğinin dosya kapsamına sunulmuş reklamın yayınlandığı gazete nüshalarından anlaşıldığı, böylelikle icra takibine konu alacağın davacı tarafın usulüne uygun tutulmuş ticari defter ve kayıtları ile ispatlandığı, hüküm vermeye elverişli olduğu değerlendirilen bilirkişi tarafından sunulan rapor da dikkate alınarak davanın kabulü ile, davalının Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasında yaptığı itirazının iptaline, takibin 1.239,00 TL üzerinden devamına, alacak likit olmakla icra inkar tazminatına ilişkin talebin kabulüne dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
AÇILAN DAVANIN KABULÜ İLE,
1-Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin 1.239,00 TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA,
2-1.239,00 TL asıl alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 247,80 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 84,63 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 48,73 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça sarf edilen 35,90 TL başvurma harcı, 35,90 TL peşin harç, tebligat ve müzekkere gideri 126,20 TL ile bilirkişi sarf gideri 600,00 TL olmak üzere toplam 798,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 1.239,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, İstinaf yasa yolu yargısal miktar sınırının altında kalmakla kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/06/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır