Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1190 E. 2020/347 K. 25.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1190 Esas
KARAR NO : 2020/347

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/11/2018
KARAR TARİHİ : 25/06/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
MAHKEMEMİZ 2018/1190 ESAS SAYILI DOSYASINDA(ASIL DAVA)
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkil bankanın ….. Şubesi ile dava dışı kredi lehtarı ….. arasında Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, davalı/ kefilinde işbu sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, işbu sözleşmeye istinaden taksitli kredi ve KMH kredileri kullandırıldığı, kullandırılan kredi borçlarının ödenmemesi üzerine İadeli Taahhütlü posta marifetiyle 10.05.2018 tarihli ihtarname ile hesabın kat edildiğini, davalı borcu ödemediği gibi ihtarnameye de itirazda bulunmamış olduğundan, İstanbul …. İcra Müdürlüğü ….. Esas sayılı dosyaları ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı- borçlunun, asıl borca ve takibin tüm ferilerine itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın takibi sürüncemede bırakmaya yönelik olduğu beyan ederek, 44.619,00 ( asıl dava ) ve 20.365,44 TL ( birleşen dava ) alacak üzerinden itirazın iptaline, takibin devamına ve % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; asıl borçlunun kredi kartı limitinin yükseltilmesi için kefil olduğunu, daha sonra kredi kartı borcunu ödediğini ve kefilliğini de düşürdüğünü, bankaya olan tüm ilişkilerini kestiği için, asıl borca, işlemiş faize ve takibin tüm ferilerine itiraz edilerek , takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMEMİZ …… ESAS SAYILI DOSYASINDA(BİRLEŞEN DAVA)
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili davacı banka ile dava dışı ….. arasında kredi sözleşmesi yapıldığını, davalının bu kredi sözleşmesine müteselsil kefil olduğunu, müvekkili davacı banka tarafından gönderilen ihtarnameye rağmen borçlunun kullandığı krediyi geri ödemediğinden hesap kat edildiğini, bu nedenle müteselsil kefil olan davalı ve borçlu hakkında Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibin dava dışı ….. yönünden kesinleştiğini, davalı ……’ın ise takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalının dosyaya yapmış olduğu itirazın haksız olduğunu beyanla davalı tarafından icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden davamına, alacağın işlemiş faiziyle birlikte ödenmesine, takip konusu alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; asıl borçlunun kredi kartı limitinin yükseltilmesi için kefil olduğunu, daha sonra kredi kartı borcunu ödediğini ve kefilliğini düşürdüğünü, bankaya olan tüm ilişkilerini kestiği için, asıl borca, işlemiş faize ve takibin tüm ferilerine itiraz ederek, takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Asıl dava ve birleşen davanın, genel kredi sözleşmesi ve ticari kart sözleşmesi kapsamında kefilin sorumluluğuna dayalı alacağının tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; dava dışı …..’ın asıl borçlu olduğu sözleşmeler kapsamında müteselsil kefil olarak davalının davacıya borçlu olup olmadığı, borçlu ise miktarlarının ne kadar olduğu, uygulanacak faiz oranı ve miktarının ne olması gerektiği, davalının savunmasına göre davalının yaptığı ödemeler ve banka tarafından sözleşmedeki kefil imzasının çarpı işareti atılarak iptal edilmesi nedeniyle kefillik sorumluluğunun sona erip ermediği hususlarındadır.
Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… Esas sayılı dosyasından verilen 2019/120 Karar numaralı ve 13/02/2019 karar tarihli birleştirme kararı ile mahkememiz dosyası ile birleştirme kararı verilmiş ve dosya mahkememiz dosyasına gönderilmiştir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, incelemesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı 44.619,00-TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, incelemesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı 20.365,44-TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Banka ile dava dışı ….. ile aranızda yapılan ….. nolu …. hesap nolu Kredi Sözleşmesi aslı ve ekleri ile, …. nolu …. hesap nolu Kredi Sözleşmesi aslı ve eklerinin mahkememize gönderilmesi için ….bank A.Ş.’ye müzekkere yazılmış, 11/01/2019 tarihli müzekkeresi ekinde, ihtarname, kefaletnameler, ekstreler, ek cari hesap kredi sözleşmesi, genel kredi sözleşmesinin gönderildiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamı, toplanan deliller icra takibine dayanak ve davacı tarafça icra dosyasına sunulan kredi sözleşmeleri ve tarafların bu husustaki beyanları da hep birlikte değerlendirilmek suretiyle dava dışı …..’ın asıl borçlu olduğu sözleşmeler kapsamında müteselsil kefil olarak davalının davacıya borçlu olup olmadığı, borçlu ise miktarlarının ne kadar olduğu, uygulanacak faiz oranı ve miktarının ne olması gerektiği, davalının savunmasına göre davalının yaptığı ödemeler ve banka tarafından sözleşmedeki kefil imzasının çarpı işareti atılarak iptal edilmesi nedeniyle kefillik sorumluluğunun sona erip ermediği, hususunun tespiti için bankacı bilirkişi ….’den rapor tanziminin istenmesine karar verilmiş, alınan bilirkişi raporunda özetle; Davacı banka ile dava dışı kredi borçlusu/kredi lehtarı …..-….. Çanta ve …. şahıs firması arasında Genel Kredi Sözleşmesi/leri akdedildiği, işbu sözleşmeyi davalı/kefilinde müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış oldukları, anılan sözleşme kapsamında kullandırılan taksitli ve kredili mevduat hesabı kredilerinin öngörülen süre içinde ödenmemesi nedeniyle, davacı bankanın davalı/kefil aleyhinde takip ve dava hakkının bulunduğu kanaati edinildiği, kefalet Limiti ve davalı kefilin sorumluluğu: davalı kefilin sözleşmede gösterilen kefalet limitlerinin 229.000,00 TL olduğu, temerrüt tarihi itibariyle hesaplanan nakdi kredi asıl borç tutarı 60.032,24 TL’sının kefalet limitlerinden daha düşük seviyede olması nedeniyle, davalı kefilin hesaplanan nakdi kredi borcunun tamamından müteselsilen sorumlu olduklarının düşünülebilineceği (bkz: TBK 589 m. mülga B.K 490.mAnın sayın yargı makamınca değerlendirilebilineceği) ancak, davalı kefilin TBK’nun 584 m. hükmü uyarınca eş muvafakati rızasına ilişkin belgeye/beyana dosya içeriğinde rastlanmadığı, davacı bankanın takip tarihi itibariyle hesaplanan Alacağı:
Asıl dava yönünden (Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün 28.06.2018 tarih ve …. E.sayılı dosyası)
Alacak kalemleri Talep edilen Hesaplanan Talep edilmesi gereken
Asıl alacak 40.170,26 40.032,24 40.032,24
İşlemiş akdi faiz 3.420,64 3.003,17 3.003,17
%5 BSMV 33,12 150,16 33,12
İşlemiş temerrüt faizi 850,02 1.186,61 850,02
BSMV 42,50 59,33 42,50
İhtarname gideri 102,46 0,00(Delili yok)0,00
TOPLAM ALACAK 44.619,00 44.431,51 43.961,05
Mahkemece raporun benimsenmesi halinde: fazlaya ilişkin 657,95 TL (44.619-43.961.05=) reddi durumunda, takip tarihinden itibaren asıl alacak tutarı 40.032,24-TL tamamen ödeninceye kadar yıllık %28,08 oranında sözleşmesel temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden % 5 gider vergisinin (BSMV) istenilebileceği,
Birleşen dava yönünden (Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün 28.06.2018 tarih ve …… E.sayılı dosyası)
Alacak kalemleri Talep edilen Hesaplanan Talep edilmesi gereken
Asıl alacak 20.000,00 20.000,00 20.000,00
İşlemiş akdi faiz 62,50 42,76 42,76
%5 BSMV 3,12 2,14 2,14
İşlemiş temerrüt faizi 285,54 463,96 285,54
BSMV 14,28 23,20 14,28
TOPLAM ALACAK 20.365,44 20.532,06 20.344,72
Mahkemece raporun benimsenmesi halinde: fazlaya ilişkin 20.72-TL (20.365.44-20.344,72=) reddi durumunda, takip tarihinden itibaren asıl alacak tutarı 20.000,00-TL tamamen ödeninceye kadar yıllık %20,49 oranında sözleşmesel temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden % 5 gider vergisinin (BSMV) istenilebileceği, davalı/kefil hesabından 21.11.2016 tarihinde 4.900,00 TL ve 14.11.2016 tarihinde toplam 15.035,00 TL (2.925+4.900+7.210=) olmak üzere toplam 19.935,00-TL dava dışı kredi lehtarı ….. hesabına para gönderilmiş olduğunun anlaşıldığı, sözkonusu havale işlemlerinin neden ve niçin yapıldığına ilişkin bir açıklama bulunmadığı, diğer yandan görülebileceği üzere sözkonusu havale işlemleri hesap kat tarihinden yaklaşık olarak 1,5 yıl önce yapıldığı, şayet dava dışı kredi borçlusu şahsın kredi hesaplarına gönderilmiş ise, zaten borca mahsup edilerek, kalan borç üzerinden 10/05/2018 tarihinde kredi hesapları kesilip kat edildiği, dolayısıyla bu ödemelerin dava konusu bakiye kredi borçları ile doğrudan bir bağlantısı bulunmadığı kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekilinin 07/10/2019 tarihli dilekçesi ile kefilin eşi …’ın muvafakati de bulunduğu, 09/06/2014 tarihli, 05/05/2015 tarihli muvafakatname örneklerini mahkememiz dosyasına ibraz etmiş, davalının itirazlarının özellikle icra takibine dayanak sözleşme ve kefaletnameler ile dosyamıza sunulan sözleşme ve kefaletnamelerin aynı olup olmadığı, ayrıca dosya kapsamındaki kefaletnamelerin sözleşmelere ilişkin olup olmadığı yönündeki itirazların değerlendirilerek ek rapor sunulması için dosyanın önceki bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişiden alınan ek raporda özetle; daha önce dava dosyasına sunulan sözleşme ve kefaletnameler ile yeni sunulan sözleşme ve kefaletname asılları tek tek karşılaştırıldıklarında herhangi bir farklılık tespit edilemediği, yapılan irdelemeler sonucunda kök raporda herhangi bir revizyon yapılamadığı, mevcut delil durumuna göre kök rapordaki görüş ve kanaatine aynen bağlı bulunduğu kanaati bildirilmiştir.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller birlikte değerlendirilmiştir. Davacı tarafça dava dışı ….. arasında imzalanan ticari kredi sözleşmeleri kullandırılan kredi sözleşmelerine davalının müteselsil kefil olduğu iddiasıyla dava konusu 2 adet icra takibi yapıldığı, davalının takiplere itirazı üzerine takibin devamı amacıyla işbu asıl dava ve birleşen davanın açıldığı anlaşılmıştır. Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda asıl dava ve birleşen dava yönünden davalının sorumlu olduğu borç miktarları tespit edilmiştir. Davalı taraf, icra takiplerine itirazlarında borçlu ……’ın oğlu olduğunu, oğluna 10 seneden fazla bir süre önce kredi kartı limitinin yükseltilmesi için kefil olduğunu, kredi kartı borcunun ödendiğini, kefilliğinin düşürüldüğünü, bankayla ilişkisinin kalmadığını beyan etmiş, cevap dilekçesinde ve bilirkişi raporlarında itirazlarında icra takibine konu edilen kredi sözleşmeleri ile dava dosyasına sunulan kefalet sözleşmelerinin birbirini tutmadığını, başka bir deyişle söz konusu kefaletnamelerin takibe konu kredi sözleşmelerine ilişkin olmadığını, bu nedenle dava konusu kredi sözleşmelerinden dolayı kefil olmadığını beyan ederek itiraz etmiştir. Mahkememizce kefalet sözleşmeleri ile icra takibine konu sözleşme asıllarının dosyaya sunulması sağlanmış, sonrasında icra takibine dayanak sözleşme ve kefaletnameler ile dosyamız kapsamına sunulan sözleşme ve kefaletnamelerin aynı olup olmadığı, ayrıca dosya kapsamındaki kefaletnamelerin söz konusu sözleşmeler için verilen kefaletnameler olup olmadığı hususunda ek rapor alınmış, bilirkişi ek raporunda özetle; davacı tarafça dosyaya sunulan sözleşme suretleri ile daha sonrası sunulan sözleşme asıllarının aynı olduğu tespit edilmiştir. Fakat mahkememizce sözleşme asılları ile kefaletname asılları ve ayrıca icra takiplerine konu edilen sözleşmelerin numaralarının ….. ve …. numaralı sözleşmeler olduğu, takip talebinde ve dava dilekçelerinde açıktır. Davacı tarafça dosyaya sunulan ticari kart sözleşmesinin tarihi 28/09/2015 olup, sözleşme numarası ….’dir. Genel kredi sözleşmesinin tarihi de yine 28/09/2015 olup, sözleşme numarası ….’dur. Söz konusu her iki sözleşmede de kredi numarası ayrıca belirtilmemiştir. Buna karşılık davacı tarafça sunulan 09/06/2014 tarihli kefalet sözleşmesi ve aynı tarihli eş muvafakatnamesinde davalı ……’ın dava dışı …..’ın kullandığı 09/06/2014 tarih ve ….. numaralı genel kredi sözleşmesi kapsamında kullandığı ve kullanacağı kredilere kefil olduğu, yine 05/05/2015 tarihli kefalet sözleşmesi ve aynı tarihli eş muvafakatnamesinde davalı ……’ın dava dışı …..’ın kullandığı 05/05/2015 tarih ve …. numaralı genel kredi sözleşmesi kapsamında kullandığı ve kullanacağı kredilere kefil olduğu belirtilmiştir. Bu durumda davacı tarafça icra takiplerine dayanak olarak belirtilen kredi sözleşmeleri numaraları, dosyamıza sunulan sözleşme asıllarında belirtilmediği gibi dahada önemlisi yukarıda açıklandığı üzere dayanak kefaletnamelerin sunulan sözleşmelere ilişkin verilen kefaletnameler olduğu da ispatlanamamıştır. Bu nedenle davalının icra takibine konu sözleşmeler nedeniyle kefaleten sorumlu olduğu ispatlanamadığından asıl ve birleşen davanın reddine, davacının kötü niyetli takip yaptığı ispatlanamadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Asıl Davanın ve Birleşen Davanın reddine,
2-Davalı vekilinin kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
1-Alınması gereken 54,40-TL’nin harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 539,27-TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 484,87-TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 6.600,47-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça dosyaya yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
1-Alınması gereken 54,40-TL’nin harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 246,06-TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 191,66-TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.25/06/2020

Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim ….
¸e-imzalıdır