Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1176 E. 2018/1084 K. 06.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1176
KARAR NO : 2018/1084

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 27/11/2018
KARAR TARİHİ : 06/12/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/12/2018

DAVA;Davacı asil dava dilekçesinde özetle; Davacı firmanın son iki yılda yaşanan nakit sıkıntısı sebebiyle 6-8 ay vadeli alımlar yapılmak zorunda kaldığını, ilave vade farkı ve kur farkı ödenmesine yol açtığını, bu durum şirketin girdi maliyetlerini arttırdığını, ülkemizde yaşanan finansal kriz sebebiyle ürünlerinin tüketici taleplerinin azaldığını, ciroların çok ciddi miktarlarda düştüğünü, bu durumun, banka borçları da başta olmak üzere borç ödemelerinde temerrütler oluşturduğunu, şirketin işletme sermayesi ihtiyacının artarak nakit darboğazına girilmesine neden olduğunu, konkordato talebi ile amaçlanan belirli bir süre haciz ve muhafaza baskısı yaşamadan faaliyet göstermesinin sağlandığını, firmanın nakit darboğazına giren alacaklılarının bir anda haciz ve muhafazaya başlaması halinde ülkenin bir markasını kaybedeceği gibi projede somut verileri ile ifade edilen borçların ödenmesi imkanınında kalmayacağını, konkordato talebinin kabul edilmesi halinde borçların tamamının ödenebileceğini, firmanın sadece zamana ihtayi bulunduğunu, bu bağlamda konkordato talebinin tasdiki tarihinden itibaren bir yıl ödemesiz olmak üzere 24 aylık eşit taksikler halinde tüm borçlarının %100 olarak ödenmesinin hedef ve projelendiğini, ancak şu an için içinde bulunduğu konjonktürel satış sıkıntısı nedeniyle şirketin alacaklılarca haciz ve iflas yolu ile çalışamaz hale gelmesinin riskinin bulunduğunu, öncelikle firmanın faaliyetine devam edebilmesi ve malvarlığının korunabilmesi için İİK’nun 287,288,294 ve 295. maddeleri gereğince İİK’nun 206/1 sırasındaki haklar hariç olmak üzere, tedbir tarihinden itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanun’a göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılmamasına ve evvelce başlayan takiplerin durdurulmasına, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz, e-haciz kararı uygulanmamasına, hangi nedene dayanırsa dayansın firmanın işletme aleyhine yeni takip yapılmamasına, alacaklılar arasında eşitliğin korunması ve firmanı faaliyetinin devamı açısından hayati önem arzdene bankalarda bulunan hesaba gelecek olan paraların hesabın bulunduğu banka tarafından alıkonulmasının, alacağına mahsup edilmesinin ve blokaj konulmasının önlenmesine, firma hakkında rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılacak tüm icra takiplerinde satışların önlenmesine, konkordato talebinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizin 28/11/2018 tarihli ara kararı ile İİK m.286/a bendi gereğince açıkça ve ayrıntılı şekilde borçların hangi vadede ödeneceğine ilişkin tablonun, ödemelerin yapılması için borçlunun mevcut mallarını satıp satmayacağını, borçlunun faaliyetine devam edebilmesi ve alacaklılara ödemelerini yapabilmesi için gerekli mali kaynağın sermaye arttırımı veya kredi temini yoluyla yahut başka bir yöntem kullanılarak sağlanıp sağlanmadığına ilişkin ayrıntılı beyanların, İİK m.286/b bendi gereğince davacının maddi ve maddi olmayan duran varlıklarına ilişkin listenin ibrazı, 286/c bendi gereğince alacaklıları, alacak miktarlarını ve imtiyaz durumlarını gösterir ayrı bir tablonun, 286/d bendi gereğince göre, her bir alacaklı bakımından ayrı ayrı değerlendilerek hazırlanmış şekilde alacaklıların eline geçmesi öngörülen miktar ile borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktarı karşılaştırmalı içeren tablonun ibrazı hususunda davacı tarafa 1 haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin süre içerisinde sunulmadığı taktirde davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verileceğinin ihtarına ilişkin hüküm tesis edilmiştir.
Davacı taraf, mahkememize ibraz ettiği 09/12/2018 havale tarihli dilekçesi ve ekinde tensip tutanağında belirtilen eksikliklere ilişkin belgeleri sunduğunu belirtmiş ise de sunulan belgelerin tetkikinde, her bir alacaklı yönünden ayrı vadeleri, alacak miktarlarını ve imtiyaz durumlarını bildirir listenin sunulmadığı, yine iflas halinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktarı karşılaştırmalı içeren tablonun her bir alacaklı yönünden ayrı ayrı gösterir şekilde düzenlenmediği, davacının maddi ve maddi olmayan duran varlıklarına ilişkin listenin sunulduğu belirtilmiş ise de, maddi ve maddi olmayan duran varlıkların ayrı ayrı gösterilmediği, bu haliyle mahkememizce verilen kesin süre içerisinde gereğinin yerine getirilmediği yapılan şekli inceleme ile anlaşılmış olup davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
AÇILAN DAVANIN DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN REDDİNE,
1-Alınması gereken 35,90-TL harç peşin alındığından bu hususta başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
2-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.06/10/2018

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır