Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/114 E. 2021/7 K. 05.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/114 Esas
KARAR NO : 2021/7

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/01/2018
KARAR TARİHİ : 05/01/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, … ve tüm …. de, çeşitli firmalar ile kurum ve kuruluşlara fotokopi makinası satımı ve teknik servis hizmeti veren, büyük ve köklü bir firma olduğunu, 20 yılı aşkın süredir edindiği tecrübeler ile uzun süre … markasının bayiliğini yapmış, devamında da bu sektörde dünya devi olan, … ve … markalarının yetkili satış ve teknik servisi olarak ticari hayatına devam etmekte olduğunu, davalı …’in müvekkili şirketin eski çalışanı olduğunu, 2007 yılında satış bölge yöneticisi olarak başladığı ve 2011 yılında müşteri ilişkileri yöneticisi olarak devam ettiği işinden 05.09.2017 tarihinde kişisel nedenlerle istifa etmiş olduğunu ve tarafların ibralaşarak ayrılmış olduğunu, diğer davalı … Ofis’in ise, … ve … markalarının, dünya çapında rakibi olan … markasının yetkili satış ve teknik servis ofisi olduğunu, aynı zamanda davalı …’ın yeni iş yeri olduğunu, davalı şahsın müvekkili şirketten ayrıldıktan sonra davalı şirkette çalışmaya başlamış olduğunu, davalı şahsın, hem çalıştığı konum hem de 10 yıllık çalışma süresi gereği, müşterilerle yoğun diyalog içerisinde bulunmuş olduğunu, o kadar ki şirket sahibinden sonra gelen isim olmuş hatta birçok şirketin gözünde, şirket yetkilisinden daha önde görülmüş olduğunu, dolayısı ile davalının, müşterilerin ne istediğini, nasıl çalışmak istediğini bilmekte olduğunu, işler ve müşteriler ile ilgili ticari sırlara da vakıf olduğunu, şirket büyüdükçe, giderek daha yetkili hale gelen davalı şahsın, müşteriler ile yapılan sözleşmeler ve sözleşme bedellerinden, gizlilik sözleşmelerine kadar, tüm gizli bilgilere erişiminin açık olduğunu, müvekkili şirket nezdinde, sözleşmeler hem fiziksel olarak dosyalarda tutulmakta, hem şirket içindeki bilgisayarlarda bulunan excel dosyalarında tutulmakta hem de şirket tarafından özel talepler ile hazırlanan bir yazılım ile oluşturulan .. adlı program içerisine işlenmekte olduğunu, davalı şahsın, çalıştığı süre boyunca tüm kanallara ulaşma yetkisi mevcut olduğunu, müvekkili firma yetkililerinin, zamanla davalı …’ın, … Ofis adına, müvekkili şirketin müşterileri ile görüşmeler yaptığını, bu görüşmelerde müvekkili şirketi kötülediğini ve daha düşük fiyat teklifleri ile müvekkilinin müşterileri ile anlaşmaya vardığını öğrenmiş olduklarını, müvekkili şirketin kendisine özel hazırladığı programda, müşteriler ile anlaşılan rakamlar ve sözleşme süreleri dahil olmak üzere birçok bilginin yer almakta olduğunu, davalı şahsın da bu bilgilere vakıf olduğundan, daha uygun fiyatlarla müşterileri etkilemeyi başarmış olduğunu, davalının işten ayrılmasından, 1-2 ay gibi kısa bir süre sonra, -daha önce hiç olmadığı şekilde- müvekkili şirketin, birçok müşterisinden sözleşmelerin iptal edilmesi ve cihazların iadesi konularında mailler almaya başlamış olduğunu, bazı müşterilerin de kendileriyle yapılmış olan sözleşmelerin gönderilmesini istemiş olduklarını, müvekkili şirketin müşterilerinin bir kısmı ile yapılan görüşmelerde, müşteri çevresini yitirmemek adına, daha düşük bedellerle/daha fazla hizmet ile çalışmayı kabul etmiş olduğunu, ancak bir kısım müşterisini yitirmiş olduğunu, bu müşterilerin şu an … Ofis ile çalışmakta olduklarını, davalının sadece şirketten ayrıldıktan sonra değil, henüz ayrılmadan dahi, bu bilgileri ve müşteriler ile ilişkilerini, kendisine çıkar sağlamak ve müvekkilini zarara uğratmak adına kullanmış olduğunu, müvekkili şirketin davalı taraf ile güvene dayalı bir iş ilişkisi kurmuşken, davalı şahsın çalıştığı dönem ve sonrasındaki süreçte, bu güvene ve etik ilkelere aykırı hareket ederek, sistemli ve organize planlarını hayata geçirerek, haksız rekabet hükümlerine aykırı davranarak müvekkili şirketin zararına sebep olduğunu, müvekkili şirketin, her müşterisine kullanılmamış –sıfır- fotokopi makinası teslim etmekte, bu makinadan kira bedeli ve kullanım başına sarf bedeli almakta olduğunu, iptal edilen imzasız sözleşmeler sebebiyle, iade edilen cihazlar sebebiyle hem gelecekte doğacak olan kira bedellerini hem sarf bedellerini alamamış olduğunu, kullanıldıktan sonra iade edilen cihazlar artık ikinci el hükmünde olduğu için, ticari açıdan bir gelir sağlamadığını, müvekkilinin, piyasanın en köklü firması olmasına karşın hakkında olumsuz bilgilerin sektör içerisinde dağılmış, müşteri kaybetmiş, bir kısım müşterisini kaybetmemek içinse kendinden ödün vermiş yani ciddi anlamda itibar zedelenmesi yaşamış olduğunu, halen de, davalıların eylemlerinin devam etmekte, haksız fiil ve rekabet hükümlerine aykırı tavır ve tutumları aynı şekilde sürmekte olduğunu beyanla; TTK. 58. maddesine göre, haksız fiil ile rekabetin tespiti ile önlenmesine ve haksız rekabete son verilmesine, davalı şahsın ve şirketin, müvekkili şirketin müşterileri ile görüşme yapmasının, müvekkili şirkete ait sözleşme bilgileri ile yazılım programının kullanılmasının engellenmesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesine, müvekkilinin zararının giderilmesi için, 10.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminatın, ticari faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkilinin, davacıya ait şirkette yaklaşık 10 yıldır hizmet vermiş olduğunu, davacı şirketin büyümesi ve gelişmesi için elinden geleni yapmış olduğunu, davacı şirketi, kendi şirketi gibi benimsemiş ve büyümesi, gelişmesi için elinden geleni yapmış olduğunu, ancak gösterdiği ihtimamın ve özverinin davacı şirket yetkilisi ve sahiplerinden karşılığını alamamış olduğunu, son zamanlarda davacı şirket yetkilisinin müvekkiline karşı itham eden tavır ve müvekkilini suçlayıcı bir şekildeki söz ve davranışları sebebi ile davacı şirketten istifa etmiş ve ayrılmış olduğunu, davacı şirketin 2018 Ağustos dönemine kadar Japon markası … ( fotokopi cihazları )’nın yetkili bayiliğini yapmış olduğunu, ancak davacı şirketin dava dışı … ile yapmış olduğu sözleşmeye aykırı hareket etmesi, … ile bayilik sözleşmesi devam ederken ve başka marka olan … marka ürünleri pazarlaması için satış temsilciliğini alması sebebi ile … tarafından davacı şirketin bayiliğinin sonlandırılmış olduğunu, bu husus da göstermektedir ki, haksız rekabet eylemini, davalı müvekkilinin değil, davacının kendisinin oluşturmuş olduğunu, davacı şirketin bu güne kadar sahip olduğu (… Bayisi iken ) müşterilerinin tamamını, bayilik sözleşmesinin sonlanması sebebiyle, … markası ürünleri pazarlamaya çalışacağını, dolayısıyla davacı ile çalışan, bu güne kadar davacının da hizmet verdiği … marka ürün kullanan müşterilerine, bu kez, … marka cihazlar sunacak ve … marka ürünleri pazarlamaya çalışacak olduğunu, davalı müvekkilinin de davacı şirketten ayrıldıktan bir süre sonra kısa süreliğine diğer davalıda satış temsilcisi olarak çalışmaya başlamış olduğunu, çalışmaya başaldıktan kısa bir süre sonra da işten istifa etmiş ayrılmış olduğunu, davalı müvekkilinin iş akdini sonlandırdıktan sonra yaklaşık 2-3 ay çalışmamış olduğunu, daha sonra yine … markasının bayisi konumunda olan diğer davalı … Ofis Mal.ve Teknik San. ve Tic. Ltd. Şti ile görüşme yapmış olduğunu ve sonrasında 02/12/2017-31/01/2018 tarihleri arasında diğer davalı şirkette çalışmış olduğunu, kısa bir süre sonra da diğer davalı şirketten ayrılmış olduğunu, davalı müvekkilinin bu güne kadar davacıyı zarar verme kastı ile hareket etmemiş olduğunu, davalı müvekkilinin, davacıya ait hiçbir bilgi ve belgeyi ne kendi menfaatine ne de bir başka şirket menfaatine kullanmış olduğunu, davacı tarafın, haksız rekabet sebebi ile zarara uğradığını beyan etmekte olduğunu, ancak davacı tarafın somut verilere dayalı olarak gerçek zararı ortaya koyma amaçlı değil de 10.000 TL maddi zararı olduğunu belirterek afaki bir rakam ile müvekkiline karşı tazminat davası açmış olduğunu, davacının bu talebinin haksız olduğunu, davalı şirketin tacir olduğunu, basiretli iş adamı gibi davranmakla yükümlü olduğunu, bu kapsamda davacının zarar kalemlerinin ayrı ayrı açıklanması, davacının işbu zararı ile müvekkilinin varsa eylemi ve/veya kastının var olup olmadığının araştırılması ve illiyet bağının kurulması halinde davalı müvekkilinin sorumluluğuna gidilmesi gerekmekte olduğunu, davalı müvekkilinin davacının dava dilekçesinde iddia ettiği hiçbir eylemi gerçekleştirmemiş olduğunu, davacı ile çalışan müşterilerin de istediği firmalarla çalışma özgürlüğü bulunmakta olduğunu, davacının müşterilerinin davacı ile hayatının sonuna kadar devam etmesi beklenemeyeceği gibi, müvekkilinin de davacı şirkete rakip firmalarda çalışmasının engellenemeyeceğini beyanla; davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Ofis Malzemeleri ve Teknik Sanayi Ticaret Ltd. Şti. vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkilinin Japon Markası …’nın yetkili bayisi olduğunu, diğer davalının, davacı şirketten ayrılması sonrasında müvekkili şirkette iş başvurusunda bulunmuş olduğunu, bunun üzerine satış temsilcisi olarak müvekkili şirkette 02/12/2017-31/01/2018 tarihleri arasında çalışmış olduğunu, davalının müvekkili şirkette kısa bir süre çalışması sonrasında yine kendi işini kuracağı gerekçesi ile müvekkili şirketten istifa etmiş olduğunu, davacının iddia ettiği gibi diğer davalının müvekkili şirketin lehine, davacı aleyhine haksız rekabet oluşturacak herhangi bir eylemi ve fiili olmadığını, diğer davalının müvekkil şirkette 2 ay gibi kısa bir süre çalışmış olduğunu, müvekkili şirkete herhangi bir veri aktarmamış olduğunu, herhangi bir liste ( davacının iddia ettiği gibi çalıştığı kurum ve kuruluşlarla ilgili bilgi ve belge ) paylaşımında bulunmamış olduğunu, davacının çalıştığı kurumlarla ilgili hangi ücret ile çalıştığına ilişkin herhangi bir bilgi paylaşımında bulunmamış olduğunu, dolayısıyla davacının iddia ettiği eylemlerin hiçbirisini ne diğer davalı müvekkili şirket lehine yerine getirmiş olduğunu, ne de müvekkili şirketin diğer davalıdan böyle bir eylemde bulunmasını istemiş olduğunu, davacı şirket 2018 Ağustos dönemine kadar Japon markası … ( fotokopi cihazları )’nın yetkili bayiliğini yapmış olduğunu, ancak davacı şirketin dava dışı … ile yapmış olduğu sözleşmeye aykırı hareket etmesi, … ile bayilik sözleşmesi devam ederken ve başka marka olan … marka ürünleri pazarlaması için satış temsilciliğini alması sebebi ile … tarafından davacı şirketin bayiliğinin sonlandırılmış olduğunu, bu husus da göstermektedir ki, haksız rekabet eylemini, davalı müvekkilinin değil, davacının kendisinin oluşturmuş olduğunu, davacı şirketin bu güne kadar sahip olduğu (… Bayisi iken ) müşterilerinin tamamını, bayilik sözleşmesinin sonlanması sebebiyle, … markası ürünleri pazarlamaya çalışacak olduğunu, dolayısıyla davacı ile çalışan, bu güne kadar davacının da hizmet verdiği … marka ürünü kullanan müşterilerine, bu kez, … marka cihazlar sunacak ve … marka ürünleri pazarlamaya çalışacak olduğunu, böyle bir durumda davacının kendi müşterilerine bu kez yeni bayiliğini yapmaya başladığı/başlayacağı ürünleri pazarlaması neticesinde bu kez kendisinin haksız rekabet oluşturacağını, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davalı müvekkilinin bu güne kadar davacıyı zarar verme kastı ile hareket etmemiş olduğunu, davalı müvekkilinin, davacıya ait hiçbir bilgi ve belgeyi ne kendi menfaatine ne de bir başka şirket menfaatine kullanmış olduğunu, ne kendisi için ne de bir başkası için kayıt altına almış olduğunu, ticari ahlak ve kurallara riayet ederek, diğer davalının müvekkili şirkette çalışmasına izin vermiş olduğunu ve kısa bir süre sonra diğer davalının işten istifası sonrasında işten çıkışını yapmış olduğunu, davalı müvekkilinin davacının dava dilekçesinde iddia ettiği hiçbir eylemi gerçekleştirmemiş olduğunu, davacı ile çalışan müşterilerin de istediği firmalarla çalışma özgürlüğü bulunduğunu, davacının müşterilerinin davacı ile hayatının sonuna kadar devam etmesi beklenemeyeceğini beyanla; davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, davalıların haksız rekabette bulunduğunun tespiti ile tazminat talebine ilişkindir.
18/02/2019 tarihli celsede; Davalı tanığı … hazır. Usulen yemini yaptırıldı. Soruldu. Tanık beyanında: Ben öğretmen olarak görev yapıyorum. Çalışmış olduğum okulda devlet bize bir bütçe ayırıyıor. Bu bütçe doğrultusunda alınacak olan makinelerle ilgili fiyat araştırmas ıyapıyoruz. … önce … ile çalışıyordukç. Oradan makine aldık ancak daha sonra herhangi bir makine alımı yapmadık. Daha sonra bir velimiz bvize okula hibe olarak toner desteği verdi. Bu nedenle herhangi bir şirketle iş yapmadık. … ile çalşışırken hatırlyorum. Sonradan … Ofis’e geçtiği Bilgi Tek tarafından duydum. Ancak bana herhangi bir teklifte bulunmadı. Dedi. Davacı vekilinin talebi üzerine tanığa soruldu: … Ofis’de ne zamnan başladığının bilgisi var mıdır ve … hanımla görüşme tarihi var mıdır. Dedi. Tanık beyanına devamla; 27/11/2017’de mail attım. Bu mailden yaklaşık 1 ay sonra … hanım görüşmeye geldi. Cevaplarım da zaten şu an beyanımda belirtiğim gibidir Mail sözleşme bittikten sonra atılmıştır. Sözleşmenin bitimine sebep olan … değildir. dedi. Beyanı okunarak imzası alındı.
18/02/2019 tarihli celsede; Davalı tanığı … hazır. Usulen yemini yaptırıldı. Soruldu. Tanık beyanında: ben … ofşis firmasında teknik servis biriminde çalışıyorum. …, daha önce …’de çalıştığını söylemişti. İki firma da aynı sektörde görev yapar. … yaklaşık 1,5-2 ay kadar bizim firmada çalıştı. Daha sonra kendi isteğiyle firmadan ayrıldı. Bulunduğpu dönem içerisinde firmamıza … ile ilgili herhangi bir müşteri ve bilgi sağlamadı. Zaten dediğim gibi bizim kendi müşterilerimiz vardır. Dedi. Beyanı okunarak imzası alındı.
18/02/2019 tarihli celsede; Davalı tanığı … hazır. Usulen yemini yaptırıldı. Soruldu. Tanık beyanında: Ben, davalı … ofisde servis sorumlusu olarak çalışıyorum . …, iş başvurusunda buılundu. Bizim firmada çalışmaya başladıktan kısa bir sdüre sonra kendi isteğiyle işten ayrıldı. Bulunduğu dönem içerisinde … ile ilgili herhangi bir beyan, eylem ve söylemde bulunmadı. dedi. Beyanı okunarak imzası alındı.
18/02/2019 tarihli celsede; Davalı tanığı … hazır. Usulen yemini yaptırıldı. Soruldu. Tanık beyanında: …. de bilgi işlem müdürü olarak çalışmaktayım. Daha önce … ile … arasında bir iş ortaklığı vardı. Makine alımı bilgi tek ile gerçekleştirilmişti. Yaklaşık 5 yıl …’de çalıştık. Sözleşme 4 yıllıktı. Sonrasında 1 yıl daha uzattık. Ancak bilgi tek fiyat olarak bize piyasadan daha fazla maliyet çıkardı. Bu nedenle … firmasıyla sözleşmeyi feshederek cezai şartı ödeyerek ayrılış gerçekleştirdik. … de … firmasından tanırım ancak bvenim sözleşmemi takip eden kişi bayandı. daha sonra o da …den ayrıldı diye bilgim vardır. Ben daha nsonra piyasa araştırması yaptığımda … Ofis Firması bana piyasanın çok altında bir fiyat teklifiyle geldiği için ben bu teklifi kabu lettim. Ancak bunda …’in herhangi bir katkısı bulunmammıştır. Biz, şirketin menfaati gereği mutlaka fiyat araştırması yapıyoruz. Ayrıca davalı firmanın … ile ilgil iherhangi bir beyan ve eylemi bana söylenmemiştir. Ben ayrıca …’in de nerede çalıştığiının bilmiyorum. Ayrıca ben … Ofis ile de artık çalışmıyorum. … Ofşisle de zaten taahhüt sözleşmem söz konusu değildi. Dedi. Beyanı okunarak imzası alındı.
14/10/2019 tarihli celsede; Davacı tanığı … hazır. Usulen yemini yaptırıldı. Soruldu. Tanık beyanında: ben davacı şirkette müşteri ilişkileri työneyticisi olarak çalışmatkayım. …in ayrıldığı tarijhlerde işe başladım. …la birlikte hiç çalışmadım. Ancak şirketteki sadece şirket çalışaları tarafından bilinebilecek müşteri ile alakalı 3 husus vardır. Müşteri ile kontrat süresi, fiyat bilgisi ve kontrat sözleşmeisnin imzalanıp imzalanmadığı hususlardırı. Bu hususlarla alkakalı …nin bizim müşteri portföyümüzdeki müşteriler ile görüşme yaparak imzalanmamamış sözleşmeleri tespit edip bizden daha düşük fiyat bilgisi verdiği hususunda bilgi sahibiyim. Bunlardan 2 tanesi aklımdadır. … ve … Akvaryumdur. …de fiyat düşürerek, … da sözleşme imzalanmadığını bilerek bu şirketlere davalı başvuru yapıp düşük fiuyat sunmuştur. İki şirket de aynı alanda görev yapmaktadır. Dedi. Davacı vekilinin talebi üzerine tanığa soruldu: … ve … şirketinden dönüş olmuş mu? Tanık beyanında devamla; … Ve …. şirketinden bize dönüş oldu. Sonradan bizimle çalışmayacaklarını söylediler. Hatta …la kendim gçörüştüm .2 gü nsonra gittiğimde … ofisin amblemli makinesini gördüm. Davalı vekilinin talebi üzerine tanığa soruldu: …ta hangi ürün kullanılıyordu. …la ne kadar devam ettiğiniz ve bayiliğiniz ne zaman bitti dedi. Tanık beyanında devamla; … … ve …, … de … makineler kullanılıyordu. …la bayiliğimiz ne zaman bitti hatırlamıyorum. 2017 civarında bitmiştir diye düşünüyorum. dedi. Beyanı okunarak imzası alındı.
Tarafların karşılıklı iddiaları, davalının şirketi zarara uğratacak eylem ve işlemlerin bulunup bulunmadığı, şirket konusu ile ilgili işlem yapmama yasağına hareket ederek rekabet etmeme yükümlülüğünün ihlal ettiğine dair bir uygulamanın bulunup bulunmadığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın yapılan eylemlerin haksız rekabet teşkil edip etmediği, davalının var ise söz konusu eylemleri nedeniyle davacının maddi ve manevi zararının oluşup oluşmadığı varsa miktarları, davalı tarafın yaptığı eylemler nedeniyle artış yaşayıp yaşamadığı, dava dilekçesinde ve cevap dilekçesinde ileri sürülen vakıaların gerçekleşip gerçekleşmediği ve gerçekleşmiş ise bunların neticesinde şirketin zararının doğup doğmadığı, işlerinde azalma olup olmadığı, ayrı bir şirket kurulması sonrasında aynı alanda faaliyet olup olmadığı ve şirketin zararının doğup doğmadığı hususlarında haksız rekabet uzmanı bilirikşi, SMMM bilirkişi ve sektör bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiş olup, Haksız Rekabet Uzmanı bilirkişi …., Bilgisayar Yüksel Mühendisi bilirkişi …. ve Mali Müşavir bilirkişi …. 18/06/2020 tarihli raporlarında özetle; davacının 2017 ve 2018 yılları Defteri Kebir ve Envanter Defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğunu, 2017 ve 2018 yılları Yevmiye Defteri lehine delil hususunda değerlendirme yapılamadığını, davalı … Ofis Malz. ve Teks. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin 2017 ve 2018 yılları ticari defterlerinin ibraz edilmediğinden dolayı inceleme ve değerlendirme yapılamadığını, davacının 2017 ve 2018 yıllarına ilişkin mali tablolarının incelenmesi neticesinde 2018 yılı net satışlarının 2017 yılı sonuna göre %64,83 oranında artış gösterdiğini, 2017 yılı sonunda dönem karının 320.016,84 TL olduğunu, 2018 yılı sonunda ise dönem karının 408.993,77 TL ye yükseldiğini dacının dönem karının 2018 yılı sonunda 2017 yılı sonuna göre %27,80 oranında artış gösterdiğini, davacının haksız rekabet iddialarının dosya kapsamındaki veriler çerçevesinde haklı olmadığını bildirmişlerdir.
Haksız rekabet TTK m.54 vd maddelerinde düzenlenmiş olup, dürüstlük kuralına aykırı olarak ekonomik düzeni bozan, ekonomik düzenin aktörleri aleyhine sonuçlar doğuran hareket ve fillerin tümünü ifade etmektedir. Haksız rekabet hukuku da, haksız fiilin bir türü olarak haksız rekabet faili ile mağduru arasında dürüstlük kuralına uyma şeklinde hukuk düzeni tarafından tahmil edilen vazifeye muhalefet sebebiyle doğan bir zararı veya zarar tehlikesini bertaraf etmeyi amaçlayan hukuki bir kurumdur. Haksız rekabette korunan hak, herkese karşı ileri sürülebilen mutlak bir hak olup, bu hakkın mutlaka ticari işletme ile ilgili olmasına ve tarafların rakip olmasına da gerek yoktur.
Tüm dosya kapsamında davacının açmış olduğu dava davalıların haksız rekabet oluşturan fiillerinin tespiti ve haksız rekabete son verilmesi ile söz konusu haksız rekabet nedeni ile oluşan maddi ve manevi tazminatın tahsili talebine ilişkindir. Davacı taraf TTK m. 55’de örnekleme yolu ile belirtilen nedenlerden TTK m. 55/1-a,b,c,d bentlerinde yer alan sebeplere dayanmıştır. Buna göre davacı tarafın kötüleme yapıldığına ve sözleşmeyi ihlale veya sona erdirmeye yönelik iddiasının tanık beyanları veya sunulan maillerde yer almadığı, davalı …’ın açıkça davacı şirketi kötülemeye veya sözleşmeyi ihlale veya sona erdirmeye yönelik davranışının bulunduğuna dair bir delil sunulmadığı görülmüştür. Davacı tarafın karşılaştırma yapmak sureti ile öne geçirilmek iddiası yönünden ise, TTK m. 55/1-a-5 de yer alan karşılaştırma yapmak sureti ile öne geçirilmek ile kast edilenin dürüstlük kuralına ve gerçeğe aykırı olarak karşılaştırma yapılmasının kast edilmesi, davalı tarafın daha düşük fiyat ile satış yapması serbest piyasa ekonomisinin bir gereği olduğundan haksız rekabet olarak değerlendirilemez. Üretim ve iş sırlarının hukuka aykırı olarak ifşa edildiği iddiası yönünde ise, davalı …’ın çalıştığı süre boyunca edinmiş olduğu iş tecrübesini çalıştığı diğer firmalarda da kullanması hayatın bir gereğidir. Kaldı ki davacı taraf davalı … ile paylaşılan veya edinilen bir ticari sırrın bulunduğu da kanıtlayabilmiş değildir. Yine davacı taraf söz konusu eylemler nedeni ile maddi zararının oluştuğunu beyan etmiş ise de, alınan bilirkişi raporu ile davacı tarafın dönem karının arttığı tespit edilmiştir. Açıklanan bu nedenlerle açılan davanın reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılarak aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 683,10 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 623,80 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden davalı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 6.000,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak bu davalıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 05/01/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸