Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1120 E. 2019/567 K. 23.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1120 Esas
KARAR NO : 2019/567

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/11/2018
KARAR TARİHİ : 23/05/2019
Mahkememizde açılan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı borçludan 4 adet …. 6 satın alındığını, telefonlardan birinde ayıplı olması nedeniyle yenisi ile değiştirilmesi, değiştirilmediği takdirde ödenen bedel olan 2.025,43 TL’nin ödenmesi hususunda mail ortamında ihtar gönderildiğindi, söz konusu ayıpsız ürünün teslim edilmediği gibi telefon bedelinin de ödenmediğini, davalı şirketin müvekkiline ayıplı ürün satarak mağduriyetine sebep olduğunu, müvekkili şirket alacağını tahsil amacıyla Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün …… E sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptaline, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; dava konusu telefonların davacı tarafından ticari amaçla değil, tüketmek amacıyla satın aldığından görevli mahkemelerin Tüketici Mahkemeleri olduğunu, iş bu davada Tüketici Hakem Heyetine Başvurma zorunluğu bulunduğunu, ilamsız icra takibi başlatan davacının, dava konusu takip hususunda hukuki yarar bulunmadığını beyanla davanın reddi gerektiğini, iş bu davada İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğunu , esasa ilişkin beyanlarında ise davacının Tüketici olduğu mahkemenizce kabul edildiği takdirde ayıbın ortaya çıktığı tarih satış sözleşmesinin yapıldığı tarihten neredeyse iki yol sonra olduğnu, dolayısıyla ispat yükünün tüketcide olduğunu, karinenin sağlayıcı yani müvekkili lehine işleyeceğinin kabul edildiğini, davacı tarafından satılan telefonlardan birinin savcılık kararıyla kullanma kapatıldığı iddia edildiğini, ancak savcılık soruşturmasının konusu, şüphelilerin müvekkili şirketle bağlantısı, ürünün kullanıma kapatılma nedeni gibi bilgilere yer verilmediğini, dolayısıyla öne sürdüğü delillerin de somutlaştırılmadığını, davacı şayet tacir olduğunu ve mahkemenizin bu sebeple görevli olduğunu iddia ediyorsa, basiretli bir tacir gibi davranmadığını, satın aldığı ürünleri incelemediğini ve incelettirmediğini, davacı taraf, satın aldığı ürünün Savcılık soruşturması sonucu kapatıldığını ve bu durumun müvekkilden kaynaklandığını iddia ettiğini, ancak Davacı, Savcılık soruşturmasıyla müvekkilin alakasını kanıtlayacak herhangi bir delile sahip olmadığını, dolayısıyla davacının iddialarının haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu beyanla haksız ve kötü niyetli olarak başlatılan icra takibinin iptaline, davanın görevsizlik ve/veya Tüketici Hakem Heyeti’ne başvuru zorunluluğu bulunması ve/veya sava şartı olan hukuki yararın bulunmaması nedeniyle usulden reddine, taleplerinin kabul edilmemesi halinde davanın yetkisizlik sebebiyle usulden reddine, davanın usulden reddedilmemesi halinde, davacı sebepsiz zenginleşme maksadıyla işbu davayı ikame ettiğinden davanın esastan reddine, kötü niyetli davacı aleyhine takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına ve %10 oranında para cezasına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; ayıplı olduğu iddia edilen ürün için ödenen bedelin iadesi amacıyla yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davalının, davacıya sattığı cep telefonunu ayıplı olduğu iddiasıyla ayıplı ürün için ödenen bedelin iadesi amacıyla yapılan icra takibine itirazın iptali şartlarının oluşup oluşmadığı, dava konusu ürünün ayıplı olup olmadığı, ayıp ihbarın süresinde ve usulüne yapılıp yapılmadığı hususlarındadır.
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğünün…… E sayılı dosya suretinin tetkikinden davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında 2.025,43 TL asıl alacak ve 23,26 TL geçmiş gün faizi olmak üzere toplam 2.048,68 TL üzerinden ilamsız takip yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının…… soruşturma nolu savcılık doyasının incelenmesinde; … adlı şahsın savcılığa vermiş olduğu dilekçede ….. firmasına bağlı çalışan ……. adlı şahsın muvazaalı işlem yaptığından bahisle cihazların akıbetinin ve ne tür bir işlem yapıldığının tespitini talep etmiştir. Ayrıca ……18/07/2017 tarihinde ……ve …. imei numaralı cep telefonlarının kullanıma kapatılmasını ve kara listeye alınmasını savcılıktan talep ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak dosya kapsamı, toplanan deliller hep birlikte değerlendirilerek, davacının davalıdan satın aldığı cep telefononun gizli- açık – sonradan ortaya çıkan ayıplı olup olmadığı, ayıp ihbarının süresinde ve usule uygun yapılıp yapılmadığı, davanın zaman aşımı süresinde açılıp açılmadığı, telefon bedelinin iadesi şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi ….. tarafından düzenlenen raporda, davaya konu cihaz davacının bilgisi dışında firmalar arasında muvazaalı satışa konu olduğu ve savcılık tarafından kara listeye alındığı, bu nedenle telefonun ayıplı mal olduğu, tüketici cihazı aldıktan bir süre sonra ayıbının ortaya çıktığı, cihazın gizli ayıplı mal olduğu, cihazın bir süre kullandıktan sonra ayıbı ortaya çıktığı, bu nedenle kullanımla ortaya çıkan gizli ayıplı mal olduğu, telefon satışla ilgili tüketicinin hilafında hukuksal bir olaya karışmış olması sebebi ile ayıpta tüketici hatası olmadığı, davaya konu cihaz 12.02.2016 tarihinde satın alındığı, telefonun tüketicinin sorumluluğu olmadığı muvazaalı bir satışa karışması sebebi ile: dava açılışında zaman aşımı olmadığı, takdiri mahkemede olmak üzere bedel iade koşullarının oluştuğu belirtilmiştir.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller hep birlikte değerlendirildiğinde, davacının davalıdan satın aldığı cep telefonunun, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının ……. soruşturma nolu dosyası kapsamında davacının bir dahili olmadan telefonun ara listeye alınarak kullanıma kapatıldığı, böylece davacının satın aldığı üründen elinde olmayan sebeplerle istifade edemediği, ürünün bu şekilde ayıplı olduğunun kabul edilmesi gerektiği, üründeki ayıbın sonradan ortaya çıkan gizli ayıp olup, davalının muayene ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediğinden bahsedilemeyeceği, buna göre davacının ürün bedeline davalıdan talep edebileceği, davalının icra takibine itirazının asıl alacak üzerinden iptaline, dava konusu ürün henüz davalıya teslim edilmediğinden, ürün bedeline ancak teslim tarihinden itibaren faiz işletilebileceği anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine;
Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyasında yapılan takibe davalının itirazının asıl alacak yönünden iptaline, takibin devamına, asıl alacağa, dava konusu telefonun davalıya teslim edileceği tarihten itibaren avans faizi işletilmesine, işlemiş faize ilişkin talebin reddine,
2- İcra inkar tazminatı talebinin şartları oluşmadığından reddine,
3- Karar ve ilam harcının 138,35 TL’ye ikmali ile bakiye 92,21 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına, davacı tarafından yatırılmış olan 35,90 TL peşin harç ve 10,24 TL icra peşin harcının mahsubuna,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL BVH, 35,90 TL PH ve 10,24 TL icra peşin harcı olmak üzere toplam 82,04 TL ‘nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 685,00 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre takdir olunan 677,22 TL ‘sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın üzerinde davacı üzerinde bırakılmasına,
6- Davacı kendini kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre hesaplanan 2.025,43 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı kendini kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre hesaplanan 23,26 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6100 Sayılı HMK’nun 333. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra mahkemece kendiliğinden, davacı tarafından yatırılmış olan gider avanslarının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine, bu kararın tebliğ giderinin iade edilecek avanstan karşılanmasına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, miktar itibariyle kesin olarak İstinaf yolu kapalı olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 23/05/2019

Katip …..
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır