Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1116 E. 2019/424 K. 17.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1116
KARAR NO : 2019/424

DAVA TARİHİ : 13/11/2018
KARAR TARİHİ : 17/04/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 02/05/2019

DAVA;Davacı vekili tarafından açılan iş bu Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin 07/09/1998 tarihinde kurulduğunu, tescilinin 29/06/1998 tarih ve…. sayılı gazete ile yapıldığını davacı şirketin ….Caddesi …. Sk. N:…. …. İstanbul adresinde faaliyetini sürdürdüğünü, şirketin zaman içerisinde ekonomik anlamda refaha kavuştuğunu ve faaliyet alanını genişlettiğini, şirketin ….Tekstil İth. İhracat ve Ticaret AŞ nin banka borçlarına kefil olduğunu, dövizde yaşanan ani yükselişler ve ülkenin ekonomik durumu karşısında kefaleten sorumlu olduğu borçların ödenemediğini buna rağmen şirketin borç tutarının 7.500.000 $ seviyesine kadar indirebildiğini, davacı şirketin kefil olduğu firmanın banka kredilerine kefil olduğunu, alacaklıların alacaklarını kefilden alma yoluna başvurduğunu, şirketin durumu iyi olduğu halde aniden karşılaştığı bu ödemeleri bir anda yapabilecek durumunun bulunmadığından bahisle 2004 sayılı İİK’nun 285 ve devam eden maddeleri gereğince vade konkordatosu talebi ile, İİK’nun 287. Maddesi gereğince 3 aylık geçici mühlet kararının verilmesini, İİK 287/1, 288/1 ve 294. Maddeleri gereği talepte bulunan borçlu ve müteselsil kefillerin malvarlığının korunması ve alacaklarının cebri icra tehditlerinin durdurulmasına yönelik gerekli tedbir kararlarının verilmesini, İİK287/3. Maddesi gereği geçici komiser tayini, İİK 288/1. Maddesi gereği gerekli ilanların yapılmasını, geçici mühlet içinde yapılacak inceleme neticesinde 1 yıllık kesin mühletin verilmesini, kesin mühlet içinde yapılacak konkordato anlaşmalarının akdedilmesi halinde konkordatonun tasdikine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizin 26/11/2018 tarihli tensip tutanağıyla davacı şirket hakkında 26/11/2018 tarihinden itibaren başlamak üzere 3 ay süre ile geçici mühlet kararı verildiği gerekli ilanların yapıldığı ve tensip tutanağı gereğinde kurumlara gerekli bildirimlerine gerçekleştirildiği anlaşıldı.
MAhkememiz dosyasına Hukukçu …. Mali Müşavir …. ve Muhasebe finansman uzmanı…. ın geçici konkordato komiseri olarak atandığı görülmüştür.
Konkordato komiserleri tarafından sunulan 25/12/2018 tarihli rapor ile;davacı …Nakliyat Sanayi ve Ticaret A.Ş.nin30,09.2018 tarihi itibariyle özkaynaklarının (+) 6.014.580,27 TL olduğu; kaydi değerlere göre şirketin 3.700,000,00 TL olan sermayesini fazlasıyla koruduğu şirketin borca batık durumda olmadığı,şirketin çalışma kabiliyetini kaybetmediği mevcut çalışma düzenini koruduğu, faaliyetlerine devam ettiği, personel ve kamu ödemelerini eksiksiz olarak gerçekleştirdiği, ön projede zikredilen borç rakamı ile, şirketin ticari defter kayıtlarındaki borç rakamının uyumlu olduğu, şirketin net işletme sermayesinin pozitif olmakla birlikte, giderek azalan trend izlediğinin, dönen varlıkları ile borçlarını ödemede sıkıntı yaşandığı, şirketin probleminin kefaleten sorumlu olduğu borçların asıl borçlusu tarafından ödenmemesinden kaynaklandığı,kefil olunan bu şirkete, 2015 yılının temmuz ayından itibaren döviz kurlarındaki beklenmedik yükselişle birlikte borçlarının TL karşılığının katlanması üzerine, bankalara ve piyasaya olan borçlarına bir an önce ödemek amacıyla sahip oldukları tekstil fabrikasını ve iş hanını sattığı ve satış hasılatlarını borç ödemelerinde kullandığını, ancak bu mal varlıklarının satışından sağlanan nakitle 27.000.000-S mertebesindeki borç tutarının, 7.500,000-$ ana para borcu seviyesinde indirildiğini, kefil olunan ….Tekstil İthalat İhracat ve Ticaret A.Ş. işletme sermayesini vc özkaynaklarını tamamen kaybettiğini ve faaliyetlerini durdurmak zorunda kaldığını, konkordato talep eden şirketin sunduğu ön projenin ve mali kayıtlarının incelenmesinde, projenin uygulanabilirliğinin önünde bir engel bulunmadığının anlaşıldığı; halihazırdaki veriler çerçevesinde projenin incelenmesi sonucunda heyetimizde projenin uygulanabilir olduğuna yönelik intiba oluştuğu hususunda rapor sunulduğu görülmüştür.

Konkordato komiserleri tarafından sunulan 19/02/2019 tarihli rapor ile 31.12.2018 tarihli mali verilerin ve 15.02.2019 tarihine kadar ki şirket faaliyetlerinin gözlemlenmesi neticesinde; Davacı şirketin; mevcut makine, araç, cihaz ve iş ekipmanları ile çalışma düzenini koruduğu31.12.2018 tarihi itibariyle 30 personel istihdam ettiği 31.12.2018 tarihi itibariyle 672.509,74 TL kar raporladığı, 30/09/2018 tarihinden sonra ise toplam 42.989,61 TL karının arttığı kaydi değerler üzerinden Özkaynaklarının 5,897,137,80 TL olduğu 30,09,2018 tarihi itibariyle kaydi değerlerine göre öz varlık tutarının 6.014.580,27 TL iken 31.12.2018 tarihi İtibariyle 5.897,137.80 TL olduğu ve bu tarih itibariyle Öz Varlık azalışının -117.442,47 TL hesaplandığı, yapılan mali incelemelerde, şirketin Ön Projesi ve 31.12,2018 tarihli kaydı bilançosunda görülen 5.897.137,80 TL’lik öz varlık tutarı ile borca batık olmadığı hali hazırda faaliyetlerine kesintisiz devam etmesi, Ön Projesinde hedeflenen 31.12.2018 tarihli net satış tutarı 31.527.432,04 TL tutarında olup gerçekleşen 31.12.2018 tarihi itibariyle 31.836.834,88 TL olduğu satış projeksiyonları ile Şirket yetkililerinin b Konkordatonun başarılı olması için gösterdikleri performans bir bütün olarak değerlendirildiğinde, borçlu şirketin iyi niyetli olduğunun gözlemlendiği, davacı şirketin kefaleten sorumlu olunan alacaklar toplamının41.073,000,00 TL, rehinli olmayan alacaklar toplamı ise 5.466,828,91 TL tutarında olduğu, konkordato ön projesinde borçlarının tamamının herhangi bir tenzilat talep edilmeksizin ödeneceğinin belirtildiği ve bu kapsamda alacaklılar tarafından bu teklifin kabulünün mümkün görüldüğü, projede davacı şirketin maliki olduğu taşınmazın konkordato sürecinde satılıp borçlu şirketin kefaletten doğan borçlarını ve kendi borçlarını tasfiye etmeyi planladığı anlaşılmış olup projeye konu taşınmazın paraya çevrilmesi için süreye ihtiyaç duyulduğundan geçici mühlete ek 2 aylık sürede davacı Şirketin talebindeki samimiyetin ve konkordato projesinin uygulanabilirliğinin tespitinin daha net görülebileceği şeklinde görüş ve kanaat bildirdikleri görülmüştür.
Mahkememiz dosyasının 20/02/2019 tarihli duruşmasında davacı hakkında 26/11/2018 tarihli 3 ay süreli geçici mühlet kararının sürenin dolduğu 26/02/2019 tarihinden itibaren 2 ay süre ile uzatılmasına, karar verilerek duruşmanın 17/04/2019 tarihine bırakıldığı komiser heyetinin görevinin devamına karar verildiği görülmüştür.
Komiser heyeti tarfından sunulan 11/04/2019 havale tarihli rapor ile;Geçici Konkordato Komiser Heyeti olarak yapılan incelemelerde davacı şirketin; Geçici Mühlet ve Ek Mühlet zarfında tüm ödemelerini Geçici Konkordato Komiser Heyetinin onayını alarak yaptığı, mevcut makine, araç, cihaz ve iş ekipmanları ile çalışma düzenini koruduğu,personel istihdamını bozmadığı, 31.03.2019 tarihi itibariyle 14.373,86 TL kar raporladığı, Mali incelemede şirketin Ön Projesi ve 31.03.2019 tarihli kaydı bilançosunda görülen 5.900.271,74 TL’lik Öz Varlık tutarı ile Borca Batık olmadığı,satış faaliyetlerinin devam ettiği, davacı şirket yönetim ve muhasebesi tarafından önemli hususların gündeme getirildiği,ön Projede şirketin maliki olduğu taşınmazın Konkordato sürecinde satılıp, borçlu şirketin kefaletten doğan borçlarını ve kendi borçlarını tasfiye etmeyi planladığı anlaşılmış olup şirketin ve/veya taşınmazın devrine ilişkin potansiyel bir alıcı ile görüştükleri, 04.04.2019 tarihinde söz konusu alıcı ile görüşeceklerini beyan etmelerine rağmen hali hazırda heyete olumlu veya olumsuz bir beyanlarının bulunmadığı, kendi mali yapısından kaynaklanan borç ödeyememe sorununun bulunmadığı, Geçici Mühlet ve Ek Süre dâhilinde 31.03.2019 tarihi itibariyle faaliyet sonuçları dikkate alındığında, toplam aktif değerlerin %25,70’i Konkordato dahilindeki borçların ödenmesini karşıladığı,davacı şirketin borca batık durumda olmadığı,davacı şirketin; sunulan Konkordato Ön Projesinin tasfiyeye yönelik bir proje olduğu, şirketin ana faaliyet konusunu sonlandıran ve tasfiye amacı taşıyan proje olduğundan bu haliyle Konkordato Projesiyle bağdaşmasının mümkün olmadığı haliyle davacı şirketin Konkordato Projesinin değerlemenin gereksiz olduğu yönünde nihai görüş bildirdikleri görülmüştür.
Dava, adi konkordato istemli olarak açılmış olup, İİK’nun 285.maddesine göre borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu, vade verilmek suretiyle veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için konkordato talep edebilir.
İİK’nun 287.maddesinde borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “konkordatonun başarı şansı” olarak nitelendirilmiştir.
Mahkemenin kesin mühlet kararını verebilmesi için konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olması gerekmektedir.
İİK’nun 289/1 maddesinde mahkemenin kesin mühlet hakkındaki kararını geçici mühlet içinde vereceği düzenlenmiştir.
İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, İİK’nun 292.maddesinde ise iflasa tabi borçlu bakımından kesin mühletin verilmesinden sonra gerçekleşecek durumlarda mahkemenin kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflasına resen karar vereceği düzenlenmiştir. Konkordatonun başarıya ulaşamayacağının anlaşılması hali aynı maddenin b bendinde hüküm altına alınmıştır. Yani, konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması kesin mühletin kaldırılmasını gerektiren hallerdendir. “Mühlet içinde, iyileşmenin ya da alacaklıların konkordatoyu kabulünün mümkün olmayacağının anlaşılması ya da konkordatoyu tasdik etmeyeceğinin açık olması, tasdik şartlarının mevcut olmadığının önceden anlaşılması halinde de konkordato mühleti kaldırılarak talep reddedilecek ve şartlar yerine gelmişse borçlunun iflasına karar verilebilecektir.
Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; davacı şirketin faaliyetlerine kesintisiz devam ettiği, ön projede davacının maliki olduğu taşınmazın konkordato süresince satılıp borçlu şirketin kefaletten doğan borçlarını ve kendi borçlarını tasfiye etmeyi planladığı, davacı şirketin kendi mali yapısından kaynaklanan borç ödeyememe durumunun söz konusu olmadığı, sunulan konkordato projesinin tasfiyeye yönelik bir proje olduğu, şirketin ana faaliyet konusunu sonlandıran ve tasfiye amacı taşıyan proje olması nedeniyle konkordato projesi olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı sonucuna ulaşılmış olmakla davanın reddine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Geçici mühletin kaldırılarak konkordato talebinin REDDİNE,
2-Geçici mühletin kaldırıldığının ilanına,
3-Hüküm tarihi itibariyle mahkememizce konulmuş tedbirlerin kaldırılmasına,
4-Geçici komiser heyetinin görevine son verilmesine,
5-Alınması gereken 44,40-TL harcın, peşin yatırılan 35,90-TL’den mahsubu ile bakiye kalan 8,50-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Dair, davacı vekili ve bir kısım müdahil vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 17/04/2019

Başkan ….
¸e-imzalıdır
Üye….
¸e-imzalıdır
Üye ….
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır