Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/109 E. 2019/452 K. 25.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
BAKIRKÖY
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/109 Esas
KARAR NO : 2019/452

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/01/2018
KARAR TARİHİ : 25/04/2019

Mahkememizde açılan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; Bakırköy … İcra Müdürlüğü’ nün …. Esas sayılı icra dosyası ile davalı aleyhine başlatmış olduğu icra takibi nedeniyle tanzim edilen ödeme emrine, davalı tarafından yapılmış olan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkil nezdinde …. numaralı Nakliyat Sigorta Poliçesi ile sigortalı olan ….San. ve Tic. A.Ş. tarafından, Romanya’ da yerleşik …..isimli firmaya 12.06.2014 tarih ve… no.lu fatura ile 29 bağ çelik boru emtiasının satışının gerçekleştirildiğini, işbu emtianın Türkiye’ den Romanya’ ya kadar karayolu nakliyesinin gerçekleştirilmesi sırasında, üst taşıyıcı ….A.Ş. organizasyonunda, fiili taşıyıcı davalı …….Nak, Loj. Tur. Hiz. Ltd. Şti. sorumluluğunda, sürücü …. sevk ve idaresindeki …. tır aracının, 16.06.2014 tarihinde Romanya sınırlan içerisinde bir köy yolu kavşağında yol kenarına devrilmesi suretiyle tek taraflı maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, meydana gelen kaza sonrasında durumdan haberdar edilen ilgili polis müdürlüğünün gerekli tutanaklarını tanzim ettiğini, yoluna bu şekilde devam edemeyecek olan aracın Romanya’ da gerekli gümrük işleri yapıldıktan sonra tüm emtiaları … farklı bir araca yüklediğini, emtiaların bu şekilde Türkiye’ ye gönderildiğini, yapılan ekspertiz çalışmaları neticesinde düzenlenen 20.10.2014 tarihli ekspertiz raporunda, 1057 adet, 6.012,14 metre net 7.600,00 ke borunun hasarlandığı ve işbu raporun 9.sayfasında yer alan “ Rücu Bilgileri” başlıklı kısmında ise; “ İlgili nakliye faturasının incelenmesi sonucu kaza yapan aracın …. firmasına ait olduğu anlaşılmaktadır. Söz konusu emtianın fiili nakliyeci … Nak. Firması sorumluluğu ve denetimi altında yaşanan tek taraflı trafik kazası sonucu hasarlanmış olması sebebiyle meydan gelen zarardan nakliyeci firmanın sorumlu olduğu açık ne nettir.” şeklindeki ifadelerle, meydana gelen bu hasardan davalının sorumlu olduğunun açık bir şekilde belirtildiğini, müvekkil şirketin söz konusu maddi hasarlı trafik kazası sonucu oluşan işbu hasar sebebiyle sigortalısına, 20.10.2014 tarihinde, 6.033,00 TL ödediğini beyanla davalının haksız itirazlarının reddine, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, taşımanın Romanya ve Türkiye arasında ülkelerinde CMR’ ye taraf ülkelerden olması nedeniyle, davanın çözümünde CMR-Karayolu ile Uluslararası Mal Taşımacılığı Sözleşmesi hükümlerinin uygulanmasının gerektiğini, dava zamanaşımı süresinin başlangıç tarihinin 26.06.2014 olduğunu, söz konusu hasardan ötürü davacı tarafından müvekkil şirket aleyhine Bakırköy … . İcra Müdürlüğü’ nün ….sayılı dosyasından yapılan icra takibinin tarihinin 04.09.2015 olduğunu, söz konusu icra takibinin teslim tarihi 26.06.2014 tarihinde 1 yıl 2 ay 8 gün sonra yapılmış olması sebebiyle zamanaşımının söz konusu olduğunu, 25.01.2017 tarihinde açılmış olan davanın alacak davası olmadığını, Bakırköy …. . icra Müdürlüğü’ nün ….sayılı dosyası ile müvekkil şirket aleyhine yapılan icra takibine karşı, 18.09.2015 tarihli borca itirazı ile duran takibin devamı için açılmış olan itirazın iptali davası olduğunu, ödeme emrinin müvekkile 15.09.2015 tarihinde tebliğ edildiğini, ödeme emrine karşı 18.09.2015 tarihinde borca itiraz ettiğini, icra takibiyle kesilen zamanaşımı süresinin en son işlem tarihi olan 18.09.2015 tarihinden itibaren yeniden başlamış olup, yeniden başlayan 1 yıllık dava açma-zaman aşımı süresinin 18.09.2016 tarihinde sona erdiğini, davacının halefi olduğu sigortalı tarafından yurt dışına ihraç edilmek suretiyle taşımaya konu edilen eşyanın; göndereninin: ….San. ve Tic. A.Ş. ; taşıyıcı: ….A.Ş.; taşıyıcı (Alt); ….turizm San. ve Tic. A.Ş.; taşıyıcı(son): …. ; alıcısı:… ; …. Sigortacısı: …. Sigorta A.Ş. olduğunu, Türkiye’ den Romanya’ ya son Taşıyıcı ……. KFT firması tarafından taşınan ve Romanya’ da aracının devrilmesine bağlı olarak hasarlanan, hasarlı eşyanın Romanya’ dan tekrar Türkiye’ ye taşınmasının da: 1. Taşıyıcı: ….Turizm San. ve Tic. A.Ş. ; 2.Taşıyıcı: …., Nak. Lojistik tur. Hiz. Ltd. Şti. tarafından gerçekleştirildiğini, davaya konu eşyanın hasarlanmasımn müvekkil tarafından yapılan taşıma sırasında meydana gelen hasar olmadığını beyanla haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, haksız ve kötü niyetli takip nedeniyle davacının % 20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, sigorta şirketi tarafından sigortalıya yapılan hasar ödemesinin, taşıyıcıdan rücuen tazmini amacıyla başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı, tazminat talebine konu nakliye işinde meydana gelen hasar nedeniyle ödenen tazminat miktarından davalının sorumlu olup olmadığı, davalının hasardan fiili taşıyıcı olarak sorumluluğunun olup olmadığı, buna yönelik itirazlarının yerinde olup olmadığı, davalı sorumlu ise rücu edilebilecek tazminat miktarının ne olduğu, davacının aktif dava ehliyetinin bulunup bulunmadığı hususlarındadır.
Bakırköy …. . İcra Müdürlüğü’ nün ….Esas sayılı icra dosyasının tetkikinden davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında 6.033,00 TL asıl alacak ve 459,67 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.492,67 TL üzerinden ilamsız takip yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce dava konusu uyuşmazlığın tespiti amacıyla tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, davalının ticari defterlerini ibraz etmemesi üzerine sadece davacı şirketin ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
SMMM bilirkişisi … ile taşıma bilirkişisi …. tarafından düzenlenen raporda, dava konusunun, davacının sigortalı tarafından Romanya’ ya ihraç edilen emtianın tır aracının Romanya sınırlan içinde 16.06.2014 tarihinde kaza yapması neticesinde oluşan hasar nedeniyle ödenen bedelin rücuen tazmini talebinden ibaret olduğu, davacının 2014 ve 2015 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının 6.033,71 TL asıl alacak talebi bakımından somut olaya uygun, CMR hükümlerine göre sorumlu davalıya karşı sigorta poliçesi kapsamında tazminat ödemesini rücu edebileceği, ancak gerek takibe girişme tarihi, gerekse dava tarihi itibarı ile CMR m.32 gereği olan genel zamanaşımı süresinin bir (1) yıl olduğu ve dolduğu, bu hususta davalının ilk itirazının yerinde olduğu, bir yıl veya kusurun ağırlığı varsayımından üç yıl zamanaşımı hususlarında nihai takdirin mahkemeye ait olduğu, davacı lehine hükmedilecek olursa, takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi hesaplanmasının talep edilebileceği belirtilmiştir.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller, bilirkişi raporundaki tespitler nazara alınarak değerlendirilmiştir.
Dava konusu taşımanın güzergahı Türkiye/Romanya olması sebebiyle uzlaşmazlığın çözümünde CMR Konvansiyonu hükümlerinin uygulanması gerekmektedir.
CMR Konvansiyonu 34.md göre davalı fiili taşıyıcı firma davada muhatap olup, davalıya husumet yöneltilebilecektir.
Davacı … şirketinin sigortalısına ait emtianın İstanbul’dan Danimarka’ya taşınması işinin fiili taşıyıcı olarak davalı tarafından üstlenildiği, taşıma sırasında yükün hasarlanması nedeniyle tespit edilen hasar bedelinin davacı tarafça sigortalısına ödenmesi nedeniyle bu bedelin davalıdan rücu edilmesi talebiyle iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Hasar bedelinin miktar olarak CMR madde 23/3 gereğince hesaplanan sınırlı sorumluluk miktarının altında kalması nedeniyle tümünün davalıdan talep edebileceği anlaşılmaktadır.
Bunun yanında davalının süresinde zaman aşımı defiinde bulunması nedeniyle bu yönüyle değerlendirme yapmak gerekmektedir. CMR Konvansiyonu 32. Madde 1. Fıkrası ilk cümlesine göre CMR sözleşmesine göre yapılan taşımalardan doğan davaların bir yıl içinde açılması gerektiği belirtilerek zamanaşımı süresinin bir yıl olduğu, ancak bilerek kötü hareket veya mahkeme tarafından bilerek kötü hareket olarak kabul edilen kusurlarda, bu süre üç yıl olduğu, aynı maddede zamanaşımı süresinin teslim tarihinden itibaren işleyeceği düzenlenmiştir. Somut olayda davalının bilerek kötü hareket olarak kabul edilen bir kusuru iddia ve ispat edilmemiştir. Dolayısıyla uygulanacak zaman aşımı süresi 1 yıldır.
Davamıza konu taşıma işinde hasar tarihinin 16.06.2014, teslim tarihinin 26.06.2014 olduğu, icra takibinin 04.09.2015 tarihinde başlatıldığı, bu durumda icra takibinin teslim tarihi 26.06.2014 tarihinden 1 yıl 2 ay 8 gün sonra yapılmış olması sebebiyle zamanaşımının dolduğu, ayrıca yapılan takipte borca itiraz üzerine takibin 18.09.2015 tarihinde durduğu, aradan 2 yıl 4 ay 7 gün geçtikten sonra 25.01.2018 tarihinde iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır. CMR 32/3 ‘e göre zaman aşımının durması ve kesilmesi hakkında davaya bakan hakimin hukuku uygulanır. Zaman aşımının durması ve kesilmesi 6098 sayılı TBK’nın 153 ve 154 maddelerinde düzenlenmiş olup olayımızda yukarıda belirtilen süreler arasında zaman aşımını kesen ve durduran bir neden mevcut değildir. Davaya konu taşıma işinde zaman aşımı süresi içerisinde icra takibi başlatılmadığı gibi, icra müdürlüğünde itiraz üzerine takip durduktan sonra, davanın açıldığı tarihe kadar 1 yıllık zaman aşımı süresinin geçtiği, arada zaman aşımını durduran veya kesen bir işlem olmadığı anlaşılmakla, davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- Davanın reddine
2-Karar ve ilam harcı olan 44,40 TL ‘nin peşin yatırılan 110,88 TL’den mahsubuna, fazla yatırılan 66,48 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-6100 Sayılı HMK’nun 333. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra mahkemece kendiliğinden, davacı tarafından yatırılmış olan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine, bu kararın tebliğ giderinin iade edilecek avanstan karşılanmasına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/04/2019

Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır