Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1076 E. 2019/442 K. 24.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1076
KARAR NO : 2019/442

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 02/11/2018
KARAR TARİHİ : 24/04/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/04/2019

DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bakırköy …… İcra Hukuk Mahkemesi’nin ……. Esas sayılı davası ikame edildiğini, şirketin tasfiyesi olduğundan davanın reddine karar verildiğini, ….. Şirketi’nin ihyasını talep etmek dışında başkaca yol kalmadığını, dava dışı …… Şirketi’nin ihyasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:Davalı …… vekilinin cevap dilekçesinde özetle; TTK’nın geçici 7. Maddesi gereğince öngörülen prosedür uygulanarak terkin yapıldığını, tasfiye sürecinde sorumluluğun tasfiye memurunda olduğunu,müvekkilinin davanın açılmasına sebebiyet vermediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …… cevap dilekçesinde özetle; dava dışı …… Şirketi’nin tasfiye sürecinde tasfiye memurluğu görevini yerine getiridğini, tasfiye sürecini usul ve yasalara uygun olarak tamamladığını, yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın reddi gerektiğini, davanın kabulüne karar verilmesi halinde yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması yönünde karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, dava dışı şirketin ihyası istemine ilişkin olup, uyuşmazlığın ihya koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
6102 sayılı TTK’nun Geçici 7. maddesi uyarınca, sicilden terkin edilen şirketin aynı maddenin 15. bendine göre ihyası mümkündür; bu bentte, “… Ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir…” düzenlemesine yer verilmiştir.
6102 sayılı TTK’nun 547. maddesinde “Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklıların, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebiler” düzenlemesine yer verilmiştir.
…..’ne müzekkere yazılarak dava dışı …… Şirketi’nin sicil kaydının mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup,……’nün 14/11/2018 tarihli …… sayılı müzekkere cevabı ile mahkememize gönderildiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 114/1-h.maddesi gereğince davacının dava açmakta hukuki yararı bulunması gerektiği belirtilmiştir.
Bilindiği üzere şirketlerin tüzel kişiliği ticaret sicilinden terkin ile sona ermektedir. Ancak tüzel kişiliğin sona erebilmesi için şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılmış olması gerekmektedir. Tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi aynı zamanda hukuki bir işlemdir. Bu işlemin veya kararın hatalı veya eksik olması halinde gerçek anlamda tasfiyeden söz etmek mümkün değildir. Eksik veya hatalı işlem sonucu şirketin sicilden tasfiye sonucu terkinine karar verilmiş ise, bundan zarar görenler veya o işlemi gerçekleştirenler tasfiyenin kaldırılmasını ve şirketin ihyasını talep etme hakkına sahiptir.
Somut davada ihyası istenen şirketin tasfiye kararı alınmış, tasfiye nedeniyle sicilden terkini gerçekleştirilmiştir. Davacı şirket tarafından ihyası talep edilen …… AŞ aleyhine Bakırköy ……İcra Hukuk Mahkemesi’nin …….esasına kayıtlı olarak İİK’nun 153.maddesi gereğince ipoteğin kaldırılması istemli olarak dava açıldığı, yapılan yargılama neticesinde, mahkemece ticaret sicilinden terkin edilmiş şirket hakkında takip işlemlerine başlanması ve yürütülmesinin tüzel kişiliğin ihyası ile mümkün olduğu ve şirket ihya edilmediğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş ve verilen karar kesinleşmiştir. Davacı tarafça sicilden terkin edilen şirketin ihyası istemiyle işbu dava açılmış ise de, davacı şirket tarafından ihyası istenen sicilden terkin edilen şirket aleyhine derdest olan herhangi bir dava bulunduğuna ilişkin davacı tarafça herhangi bir beyanda bulunulmadığı, her dava gibi ihya isteminde de davacı şirketin davayı açmakta hukuki yararı bulunmasının gerektiği, davacı şirket herhangi bir dava açmadan dava açılacağından bahisle ihya isteminde hukuki yarar bulunmadığı gibi, şirketin ihyasını davacının ihya kararından sonraki iradesine tabi tutmak da TTK’daki ihyanın amacına aykırıdır. Bu hale göre davacının ihyasını istediği sicilden terkin edilen şirket aleyhine açmış bulunduğu herhangi bir dava bulunmadığından açılan davada hukuki yarar bulunmaması (Ankara Bölge Adliye Mahkemesi, ……..Hukuk Dairesi’nin, 29/01/2015 tarih, …… Esas, ……. karar sayılı ilamı) nedeniyle davanın reddine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur. ¸ ¸ ¸ ¸
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN REDDİNE
1-Alınması gereken 44,40-TL harçtan peşin alınan 35,90-TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 8,50-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
2-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üstünde bıkarılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili taraflara iadesine,
3-Davalı…… kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalının yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, anlatıldı.24/04/2019

Başkan ……
¸e-imzalıdır
Üye ……..
¸e-imzalıdır
Üye…….
¸e-imzalıdır
Katip …….
¸e-imzalıdır