Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1055 E. 2019/323 K. 21.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1055 Esas
KARAR NO : 2019/323

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/10/2018
KARAR TARİHİ : 21/03/2019
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH :26/03/2019
Mahkememizde açılan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
davacı vekili dava dilekçesi davalının takip dayanağı son ödeme tarihi 30.03.2015 olan kaçak elektrik fatura bedelini ödememesi üzerine, aleyhine bakırköy ….icra müdürlüğü’nün …. e. sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalının açılan icra takibine alacağımızın tahsilini geciktirmek amacıyla, mesnedsiz gerekçelerle, haksız ve kötü niyetli olarak itiraz etmiş, borçlu olmadığını beyan ederek takibe itiraz ettiğini davalının itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazının iptaline takibin 3.971,87-TL üzerinden takip talebindeki şartlarla devamına, davalının icra inkar tazminatı na mahkum edilmesine karar verilemesini talep etmiştir.
Davalı usule uygun davetiye tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır.
Dava İİK’nun 67. Maddesine istinaden açılmış İtirazın İptali davasıdır.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …9 E sayılı dosyasının tetkikinden davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında 3.544,18 TL enerji bedeli, 2.586,27 TL gecikmiş gün faizi, 465,59 TL faizin KDV’si olmak üzere toplam 6.596,04 TL asıl alacağın tahsili istemiyle ilamsız takip yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında …. tesisat numarasına ilişkin sözleşme bulunmakta olup, sözleşmede tarife grubu ” Ticaret ” olarak belirtilmiştir. Takip konusu alacak, abonelik sözleşmesi kapsamında kullanılan elektrik borcunun ödenmemesinden kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla dava konusu alacak davalının ticari işletmesiyle doğrudan ilgili olmayıp, tamamen sözleşmeden kaynaklanmaktadır.
Mahkememizce davalının gerçek kişi tacir olup olmadığı araştırılmış; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün yazı cevabında davalının gerçek kişi tacir kaydının bulunmadığı anlaşılmıştır. Başakşehir Vergi Dairesi Müdürlüğünün yazı cevabında ise davalının Loto, Vb. Sayısal şans ile faaliyette bulunduğu, VUK maddeleri gereği 2. Sınıfa tabi olduğu ve işletme hesabına göre defter tuttuğu belirtilmiştir.

Yargıtay 17. HD’nin 30.04.2014 tarih, 2014/3993 E., 2014/6727 K. Sayılı kararı ve Yargıtay 17 HD’nin 01.12.2017 tarih, 2014/17767 E, 2014/17404 Karar sayılı kararı ile;
” Asliye Hukuk Mahkemesince, tarafların tacir olup uyuşmazlığın ticari dava olduğu belirtilerek görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. Maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.
Somut olayda, taraflar arasında düzenlenen abonman sözleşmesi nedeniyle kullanılan elektrik borcunun ödenmediği iddiasıyla icra takibi başlatıldığı, davalının borcu bulunmadığı iddiasıyla eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. Yukarıda belirtilen madde hükümleri uyarınca uyuşmazlık elektrik abonelik sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davacı tarafın işletmesi ile ilgili olmadığı anlaşıldığından, ticari dava niteliğinde bulunmayan davanın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. ” denilmek suretiyle görevli mahkemelerin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu belirtilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 09.03.2017 tarih ….Esas- ….Karar sayılı kararında
“Somut olayda davacı … AŞ görevlilerin davalı iş yerinde kaçak elektrik kullandığını tespit etmesi üzerine tutanak tuttuğu anlaşılmaktadır. Davacı şirket davalının kaçak elektrik bedelini ödemesi için yaptıkları ilamsız takibe itiraz ederek takibi durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmektedir. Davalının mükellefiyet kaydının bulunmadığı dolayısıyla tacir kabul edilemeyeceği anlaşılmaktadır. Bu durumda davacıların tüketici ve tacir sıfatı bulunmadığından taraflar arasındaki ilişkinin 6102 ve 6502 sayılı Kanunlar kapsamından kaldığı söylenemez…. 6100 sayılı HMK’nun 2. Maddesi uyarınca davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir ” şeklindeki karar uyarınca görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu hüküm altına alınmıştır.
Yukarıda yer alan açıklamalar, Yargıtay …. HD’nin içtihatları, İstanbul BAM …. HD’nin kararı dikkate alındığında, her ne kadar aboneliğe konu tarife ticari olarak belirtilmiş ise de takip konusu alacağın elektrik borcuna ilişkin olması, davalının sicilde tacir kaydının bulunmaması, vergi dairesinde de mükellefiyet kaydının bulunmaması dikkate alındığında tacir olarak kabul edilemeyeceği, tüketici ve tacir sıfatı bulunmadığından taraflar arasındaki ilişkinin 6102 ve 6502 sayılı kanunlar kapsamında bulunmadığı, sonuç olarak uyuşmazlığın genel hükümler uyarınca Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülmesi gerektiği kanaatine varılmakla davanın HMK’nun 114/1.(c).b,115. Maddeleri gereğince davanın görev nedeniyle dava şartı yokluğundan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın dava şartı yokluğundan REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Dosyanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde görevli Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
2-01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nin 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğine, aksi takdirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
3- 6100 sayılı HMK’nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceğine; şayet görevsizlik kararından sonra davaya başka bir mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine mahkememizin dosya üzerinden bu durumu tespiti ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceğine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
21/03/2019

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı