Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1052 E. 2019/1181 K. 04.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1052 Esas
KARAR NO : 2019/1181

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/10/2018
KARAR TARİHİ : 04/11/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketçe davalı borçluya bir kısım mallar satılmış olduğunu, ayrıca satılan malların montaj vs işlemlerinin de ikmal edildiğini, yapılan mal satışı ve verilen hizmete ilişkin olarak davacı müvekkilince davalı tarafa 31.01.2011 tarih ve 6.006,20 TL ve 03.02.2011 tarih ve 896,80 TL bedelli faturalar tanzim edildiğini, aradan geçen uzun zaman zarfında, müteaddit sözlü talep ve uyarılara rağmen davalı tarafça müvekkiline olan borcun ödenmemesi üzerine Bakırköy… İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyası ile yasal takip başlatılmış olduğunu, borçlu davalının bu takip üzerine başta yetki olmak üzere tüm borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini beyanla; takip talebine konu miktarın sadece 6.561,00 TL’lik (asıl alacağa ilişkin) kısımla sınırlı olmak üzere itirazın iptaline, takibin 6.561,00 TL asıl alacağa icra takip tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte devamına, alacağın davalıdan alınmasına, davalının asıl alacak 6.561,00 TL’nin %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, masraf ve ücreti vekaletin de davalı-borçlu üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulünce tebligat yapıldığı, ancak davaya cevap verilmediği görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyasının celbi talep edilmiş, dosya Mahkememize fiziki olarak gönderilmiş olup; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 6.561,00 TL asıl alacak, 313,69 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.874,69 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı takip borçlusu tarafından takibe itiraz edildiği anlaşılmıştır.
Kocasinan Vergi Dairesi cevabi yazısı, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü cevabi yazısı ve delil niteliğindeki tüm bilgi ve belgeler dosyamız içerisine aldırılmıştır.
24/06/2019 tarihli celsede; Davacının iddiası, davalının savunması ve icra dosyasındaki itirazı, icra dosyası ile tüm dosya kapsamına göre , davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise ne miktarda alacaklı olduğunun tespiti için tarafların Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde 03/09/2019 günü, saat 14.30 da Mahkememiz duruşma salonunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, Bilirkişi için 600 TL ücret takdirine, takdir edilen bilirkişi ücretinden gider avansı olarak yatırılan 300,00 TL bilirkişi ücretinin tenzili ile bakiye 300 TL bilirkişi ücreti, 14 TL bilirkişi tebligat gideri , 28 TL bilirkişi raporunun taraflara tebliğ giderinin 2 haftalık kesin süre içerisinde davacı vekilince mahkememiz veznesine depo edilmesine,, aksi takdirde 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nun 324. maddesi gereğince bilirkişi deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağı hususunun davacı vekiline ihtarına (celsede ihtar yapıldı) karar verilmiş ise de; davacı vekilinin inceleme gün ve saatine kadar bilirkişi ücretini tamamlamadığından, inceleme gün ve saatinde taraflar hazır bulunmadığından ve mazeret bildirmediklerinden defter incelemesi yapılamamıştır.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller, bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde, davanın fatura alacağından kaynaklı başlatılan takibi itiraz nedeniyle açılan itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, davacı vekilinin ticari defter ve belgelerine dayandıklarını dava dilekçesinde belirttiği ve belirlenen bilirkişi inceleme gününde ise taraflarca ticari defter ve belgeler ibraz edilmediği görülmüştür. Uyuşmazlık; davacının icra takibine konu alacağın varlığını kanıtlayıp kanıtlamadığı, davacının ön inceleme duruşmasında ticari defterlerine dayanması beyanının kabul edilip edilmeyeceği, tarafların BA-BS kayıtlarına göre değerlendirme yapılıp yapılmayacağı hususlarında toplanmıştır.
Ticari defterlerin delil niteliği yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK’nun 222.maddesinde;
” (1)Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
(2)Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
(3)İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
(4)Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.
(5)Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır. ” şeklinde düzenlenmiştir.
Somut olayda, davacı ve davalı ticari defter kayıtları incelenemediğinden, BA formlarına göre değerlendirme yapılması gerekmiştir. Buna göre, BA-BS bildirim formları,bilanço esasına göre defter tutan mükellefler tarafından belirli bir limiti aşan mal ve hizmet alım ve satışlarını vergi dairesine bildirilmesini sağlayan bir yükümlülük olup, mahkememizce davalı tarafın BA formları Vergi Dairesinden celbedilerek incelenmiş ve vergi dairesinden celbedilen BA-BS bildirimlerine göre, davalı yanca 2011 yılında davacı yana ait 1 adet fatura karşılığı KDV hariç 5090,00 TL mal ve hizmet alındığının, teslim olgusunun 31/01/2011 tarih 6006,20 TL fatura yönünden bu şekilde oluştuğu, teslim olgusu ve tespit edildiği miktarda alacaklı olduğunun ispatlandığına kanaat getirilmiştir. 03/02/2011 tarihli fatura yönünden ise, faturanın tebliğ ve sevkine yönelik ispatın gerçekleşmediği, BA sınırının altında kalması nedeniyle davanın bu fatura yönünden ispatlanamadığı anlaşılmıştır. İcra takibinde işlemiş faiz talep edilmiş ise de, takip tarihinden önce borçlunun temerrüde düşürüldüğüne dair dosyaya ibraz edilmiş belge bulunmadığından işlemiş faize hükmedilemeyeceği anlaşılmakla, 6006,20 TL’lik fatura yönünden açılan davanın kısmen kabul kısmen reddine, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile kabul edilen asıl alacağın % 20’si olan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE
2-Bakırköy…. İcra Dairesi’nin …… Esas sayılı dosyasındaki takibin 6.006,20 TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3-6.006,20 TL asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Alınması gereken 410,28 TL harçtan peşin alınan 112,05 TL harcın mahsubu ile bakiye 298,23 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
5-Davacı tarafından yapılan ilk dava açılış harç gideri 147,95 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan tebligat ve posta masrafı 85,90 TL yargılama giderinin kabul oranı (%91,54) ret oranı (%8,46) dikkate alınarak hesaplanan 78,63 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 2.725,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda 35 sayılı Kanunun geçici 2’inci maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20/07/2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve …. sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ıncı madde hükümleri uyarınca, karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veye istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/11/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır