Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/96 E. 2019/1101 K. 17.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/96 Esas
KARAR NO : 2019/1101

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 30/01/2017
KARAR TARİHİ : 17/10/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 16/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkili ….’un 08/11/2016 tarihinde … Caddesi ve …Caddelerinin kesişimindeki kavşakta, yaya olarak karşıdan karşıya geçmek isterken, davalı …….’ne ait, diğer davalı polis memuru …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın kendisine çarpması ile yaralandığını, kaza sonucunda kolluk kuvvetleri tarafından yaralanmalı trafik kazası tutanağı düzenlendiğini, kazaya sebebiyet veren aracın ……..’ne ait olması ve kazayı yapan sürücünün polis memuru olması sebebiyle tarafsız hareket etmediğini, salt sürücü polis memurunun beyanına dayanarak kazanın oluşumunda yaya ….’un tek kusurlu olduğunu belirttiklerini, kolluk kuvvetleri tarafından tayin edilen kusur dağılımını kabul etmediklerini, müvekkilinin kaza sebebiyle sol uyluk kemiğinde ve sağ ayak bileğinde kırık oluştuğunu ve müvekkiline ilk müdahalenin …. Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde sonraki tedavisi ise ……. Hastanesi’nde gerçekleştirildiğini, ancak müvekkilinin halen yürümekte zorluk çektiğini, müvekkilinin kaza tarihinde memur olduğunu, İstanbul Valiliği İl Sosyal Etüt ve Proje Müdürlüğü’nün görevlendirmesi ile …… Eğitim Araştırma Hastanesi’nde psikologluk görevini yürüttüğünü, müvekkilinin aylık gelirinin 3.000-TL tutarında olduğunu, kaza nedeniyle müvekkilinde daimi iş gücü kaybı oluştuğunu, müvekkilinin maluliyeti yargılama sırasında tespit edileceğini, yine kaza sebebi ile müvekkilinin yaşadığı korku, çektiği elem ve ızdırap sebebi ile manen zarar gördüğünü, kazada müvekkiline çarpan … plakalı aracın, 21 Haziran 2016 başlangıç tarihli, …. poliçe numaralı, zorunlu mali mesuliyet sigortası kapsamında davalı … Sigorta Kooperatifi tarafından sigortalı olduğunu, davalı sigorta şirketine maddi zararın karşılanması için 28/11/2016 tarihinde posta yolu ile müracaat edildiği, davalı sigorta kooperatifi tarafından müspet veya menfi cevap verilmediğini, trafik kazası nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararın tazmini için işbu davayı ikame etmek zorunlu olduğunu, şimdilik 1.000-TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalı sigorta şirketinin yalnızca sigorta poliçe limiti ile sorumlu tutulmasına, 50.000-TL manevi tazminatın davalı İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve davalı …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline, maddi tazminata davalı sigorta şirketi açısından kazanın kendilerine ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü sonra başlamak üzere ve diğer davalı yönünden kaza tarihinden itibaren başlamak üzere yasal faiz işletilmesine, manevi tazminat talebi yönünden kaza tarihinden başlamak üzere faiz işletilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücreti talebinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı …… vekili cevap dilekçesinde özetle;Davalı ……. vekilinin cevap dilekçesi ile olayın oluşumunda davacının kusurlu olduğunu, idarenin dikkat ve özen sorumluluğunu yerine getirdiğini, kaza tespit tutanağının gerçeğe aykırı doldurulduğu iddiasının doğru olmadığnı, keza davacının davalı …’den şikayetçi olmaması nedeniyle Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının …. Sr sayılı dosyasında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini, manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davalılar … ve sigorta kooperatifinin cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, dava konusu trafik kazası nedeniyle maddi-manevi tazminat istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık; dava konusu kazanın oluşumunda tarafların kusur oranları, davacının maluliyet durumu, kaç gün iş ve güçten yoksun kaldığı, davacının davalılardan maddi ve manevi tazminat talep edip edemeyeceği, edebilecekse miktarının ne kadar olduğu hususlarındadır.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Arşiv Memurluğu’nun …… Arşiv sayılı dosya aslı celbedilmiş, incelenmesinde; mağdur davacı, şüpheli davalı … hakkında taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan soruşturma açıldığı, şüpheli hakkında atılı suçun şikayete bağlı olduğu, mağdurun şikayetçi olmaması sonucu, kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
…. Hastanesi’nden davacının dava konusu trafik kazası nedeniyle sağlık kuruluşunda görmüş olduğu tüm tedavi kayıtları celbedilmiştir.
SGK’dan celbedilen yazı cevabına göre davacıya 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 18. Maddesine göre geçici iş göremezlik ödemesi yapılmadığı bildirilmiştir.
……. Sigorta Kooperatifi’nden poliçe ve hasar dosyası celbedilmiştir.
…’in celbedilen sosyal ekonomik durumu tespitinde polis memuru olduğu, 4.100-TL aylık gelirinin olduğu, kirada oturduğu, eşi ve 1 çocuğuyla kaldığına ilişkin tutanak tutulduğu, ….’un celbedilen sosyal ekonomik durumu tespitinde sigortalı çalışan olduğu, 3.000-TL aylık gelirinin olduğu, kirada oturduğuna ilişkin tutanak tutulduğu anlaşılmıştır.
İstanbul Valiliği’nden davacı adına yapılan ödemelere ilişkin maaş bordroları celbedilmiştir.
Tanık ….’nin Mahkemece alınan beyanında;Davacının arkadaşı olduğunu, olay günü birlikte cafeden çıktıklarını, yolun karşısına geçeceklerini, yanlış hatırlamıyorsa caddenin isminin …. Caddesi olduğunu, yayalara yeşil ışığın yanmasını beklediklerini, yayalar için yeşil ışık yanınca davacı ile birlikte yolun karşısına geçmekte olduklarını, yaya geçidinin tam ortasına geldiklerinde bir aracın hızlı bir şekilde davacıya çarptıtığını ve sürüklendiğini, kendisinin davacının öldüğünü zannettiğini, insanların davacını başına toplandıklarını, kendisinin doktor olduğunu, davacıya hiç kimsenin dokunmamasını söylediğini, davalı aracın davacıya çarpıp onu fırlattıktan sonra durduğunu, davacıyı hastaneye götürürken de davalı aracın zannederse yine olay yerinde olduğunu, davacıyı hastaneye götürdüklerini, hastanede davacıya birtakım belgeler imzalatıldığını, bu belgede davacının şikayetçi olmayacağının da yazdığını, ancak davacı zaten kendisinde bile olmadığını, daha sonra şikayetçi olmayacağına dair belgenin imzatıldığını farkedince şikayetçi olduğunu beyan etmiş, beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Davacının maluliyetinin tespiti açısından ATK 2. İhtisas Kurulu’ndan alınan raporda özetle;….’un 08.11.2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve … sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası listede bulunmadığından Grup 1 kabul olunarak:
Gr XII (20e ……….0)A %3
Gr XII (32a ……….1)A %5
Baltazarda göre %7.85
E cetveline göre %6.3 (yüzdealtınoktaüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
İyileşme (iş göremezlik) süresinin 9(dokuz) aya kadar uzayabileceği mütalaa edilmiştir.
Davacının iddiası, davalıların savunması, toplanan deliller hep birlikte değerlendirilmek suretiyle, tarafların kusur oranlarının tespiti açısından kusur raporu alınmak üzere kaza mahallinde keşif günü belirlenerek keşfen bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, trafik-kusur bilirkişilerinden oluşan heyetten alınan raporda özetle; davalı …’in olayda %50 oranında kusurlu olduğu, davacı ….’un olayda %50 oranında kusurlu olduğu kanaati bildirilmiştir.
Taraf vekillerinin kusur raporuna itirazları, dosya kapsamı ve mevcut rapor değerlendirilerek, dava konusu trafik kazasında tarafların kusur durumlarının tespiti için ATK Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilerek rapor tanzimi istenilmiş, ATK Trafik İhtisas Dairesi’nin alınan raporda özetle;
Tüm dosya kapsamı,tüm beyanlar,dilekçeler,kaza tespit tutanağı incelendiğinde, kazanın; sürücünün mü yoksa yayanın mı ışık ihlali yapması neticesinde meydana geldiği hususunda kesin bir kanaate varılamamış olup, bu hususun takdiri Mahkememize bırakılarak alternatifli kusur dağılımı yapıldığı, dosyadaki mevcut verilere göre; Kazanın, sürücü …’in ışık ihlali yapması durumunda;Davalı sürücü …’in % 100 oranında kusurlu, davacı yaya ….’un kusursuz olduğu,
Kazanın, yaya ….’un ışık ihlali yapması durumunda; Davalı sürücü …’in kusursuz, Davacı yaya ….’un % 100 oranında kusurlu olduğu kanaati bildirilmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin istikrar kazanmış kararlarında; olay mahalli kavşakta kırmızı ışık ihlali yapan sürücünün kesin tespiti yapılamadığı, kırmızı ışık ihlali yapan tarafın tam kusurlu olacağı cihetle, iki hale göre alternatifli rapor tanzim edilmesi halinde, tehlikelerin eşit olmadığı kesin olarak ortaya konamayacağından, tehlikeler eşit kabul edilerek % 50 kusur oranına göre hüküm tesis edilmesi gerektiği kabul edilmekte ise de; olayın tek tanığı olan tanık …’nin beyanında; yayalara yeşil ışığın yanmasını beklediklerini, yayalar için yeşil ışık yanınca davacı ile birlikte yolun karşısına geçmekte olduklarını, yaya geçidinin tam ortasına geldiklerinde bir aracın hızlı bir şekilde davacıya çarptığını beyan etmiştir. Dosya kapsamına yansıyan olayın tek tanığı …… olup, tanık beyanına itibar edilmemesini gerektirir bir sebep dosya kapsamında mevcut değildir. Aksi yönde başkaca bir delil de bulunmamaktadır. Bu durumda tanık beyanı nazara alındığında davacı yayanın ışık ihlali yapmamış olduğu, aksine davalı sürücünün ışık ihlali yapmış olduğu sonucuna varılmakla, mahkememizce ATK raporunda belirlenen 1. Durumda davalı sürücü …’in % 100 oranında kusurlu, davacı yaya ….’un kusursuz olduğu kabul edilerek hükme esas alınmıştır.
Dava konusu trafik kazasında tarafların kusur durumları ve davacıların talep ettikleri destekten yoksun kalma tazminatları değerlendirilmesi ve hesaplanması için dosyanın aktüerya bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiş, alınan bilirkişi raporunda özetle;
Davalı sigorta şirketi tarafından … plakalı araç için tanzim olunan ZMMS Poliçesinin tanzim tarihi 14/06/2016 olmakla yeni Genel Şartlar’ın yürürlüğe girdiği 01/06/2015 tarihinden sonra olduğu, Yasal Mevzuat, Güncel İstinaf Mahkemeleri Kararları ve Güncel Yargıtay İlamları gereğince, 01/06/2015 tarihinden sonra düzenlenen Poliçe dönemine giren trafik kazasına bağlı bedensel zararlarda 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları uygulanacağından işbu Genel Şartlar’ın 3 nolu ekinde belirlenen kriterlere göre hesaplama yapıldığı, Mahkemece, ATK tarafından terditli olarak tanzim olunan kusur raporunun II. durumunun geçerli olduğuna kanaat getirilmesi halinde davalı sürücü …’in olayda kusursuz olması nedeni ile davacının davalılardan talep edebileceği maddi zararının bulunmadığı, bu nedenle işbu raporda, ATK’nın 15/01/2019 tarihli kusur raporunda I. durum için taraflara atfedilen kusur oranları esas alınarak davalı sürücü …’in olaydaki %100 kusur oranına göre hesaplama yapıldığı, davacının olay tarihinden itibaren geriye doğru son 3 aylık maaş bordroları ile ek ödeme fark bordrosunun incelenmesi sonucunda, davacının ortalama aylık net ücretinin aynı yıl ülkemizde uygulanan aylık net asgari ücretin 2,529 katı düzeyinde olduğu tespit edildiğinden hesaplamanın buna göre yapıldığı, dosya münderecatından, davacı Kübra’nın T.C. İstanbul Valiliği’nde devlet memuru olarak Psikolog unvanı ile çalıştığı tespit edildiğinden Yargıtay’ın bu konudaki yerleşik içtihatları uyarınca davacı bu sürede maaşını almaya devam ettiğinden ve herhangi bir gelir kaybına uğramadığından GİG süresine ait maddi zarar hesabı yapılmadığı; Geçici iş göremezlik süresinin bitiş tarihinden yaşam süresinin sonuna kadar %6,3 oranında sürekli malul kaldığının kabulü ile hesaplama yapıldığı, hesaplamaya konu kazada Davacı …..’ya, SGK tarafından ‘iş kazası ve meslek hastalığı’ sigorta dalından, Davalılara rücu edilebilecek peşin sermaye değerli ödeme yapılmadığı anlaşıldığından peşin sermaye değeri tenzili yapılamadığı, davacı ….’un meslekte kazanma gücü/efor kaybına ait toplam maddi zararının 101.327,14-TL olduğu, kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesi ile 100.327,14-TL ıslah ederek 101.327,14-TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalı sigorta şirketinin yalnızca sigorta poliçe limiti ile sorumlu tutulmasına, 50.000,00-TL manevi tazminatın davalı …. ve davalı …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline, maddi tazminata davalı sigorta şirketi açısından kazanın kendilerine ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü sonra başlamak üzere ve diğer davalı yönünden kaza tarihinden itibaren başlamak üzere yasal faiz işletilmesine, manevi tazminat talebi yönünden kaza tarihinden başlamak üzere faiz işletilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiştir. ATK kusur raporunda tespit edildiği üzere; 08.11.2016 günü saat 20.30 sıralarında davalı sürücü … sevk ve idaresindeki …… ( … ) plakalı kamyonet ile …. Caddesi istikametinden gelip orta ada etrafında sola döndükten sonra ….. Caddesi istikametine doğru seyir halinde iken ışıklı yaya geçidi üzerinden karşıdan karşıya geçmekte olan davacı yaya ….’a çarpması sonucunda davacı yayayın yaralanması ile neticelenen dava konusu kaza meydana geldiği, kazada yaralanan davacının geçici ve sürekli maluliyet durumlarının ATK 3. İhtisas Kurulu raporları ile yukarıda belirtildiği gibi tespit edildiği, Mahkememizce hükme itibar edilen ATK Trafik İhtisas Kurulu’nın 1. duruma göre belirlenen kusur raporlarına göre davalı sürücü …’in %100 oranında kusurlu olduğu, davacı yayanın kusursuz olduğu anlaşılmıştır. Davacı tarafça talep edilebilecek maddi tazminat miktarının tespitine ilişkin rapora mahkememizce de itibar edilmiştir. Aktüerya raporunda ve tedavi giderlerine ilişkin alınan raporda tespit edilen miktarlar ve ıslah dilekçesine göre davacı ….’un 101.327,14-TL maddi tazminatın, davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihi olan 30.01.2017 tarihinden, davalılar … ve …. yönünden kaza tarihi olan 08.11.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Davacı tarafça manevi tazminat isteminde bulunulmuş olup, olayın oluş şekli, tarafların kusur oranları, yaralanmanın derecesi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları nazara alınarak, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 10.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 08.11.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte … ve ….’nden alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
A) Maddi tazminata ilişkin davanın kabulü ile;
101.327,14 TL maddi tazminatın, davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihi olan 30.01.2017 tarihinden, davalılar … ve İ…… yönünden kaza tarihi olan 08.11.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
1-Alınması gereken 6.921,66-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan ve ıslah harcı toplamı olan(174,20+342,67=) 516,87-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 6.404,79-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
2-Dava ilk açılış harç gideri ile ıslah harcı toplamı olan (174,20+342,67+31,40=) 548,27-TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafça sarf edilen tebligat ve müzekkere gideri, keşif harcı, ATK ücretleri ile bilirkişi sarf gideri olmak üzere toplam 4.180,51-TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 10.856,17-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Davalı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına,
B) Manevi tazminata ilişkin davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine,
1-Davacı için 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 08.11.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …….’nden alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gereken 683,10-TL harcın davalılar … ve ……’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalılar ……. ve …….’nden alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalılar …. ve … kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar …… ve ….’ne verilmesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzlerine karşı, diğerlerinin yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 17/10/2019

Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim ….
¸e-imzalıdır