Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/918 E. 2018/532 K. 23.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/918 Esas
KARAR NO : 2018/532

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/10/2017
KARAR TARİHİ : 23/05/2018
G.KARAR YAZIM TARİHİ : 24/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Fas’da bulunan müşterisine teslim edilmek üzere, 6 kolli ürünü davalıya verdiğini, kolilerden altısının da varış noktasının Tangiers-Morocco olduğunu, ancak davacının kolilerin üçünün varış noktasını Tangiers-Morocco, üçünün varış noktasını ise Kuayayadougou-Morocco olarak düzenlediğini ve Tangiers’e gönderilen koliler müşterisine ulaşmışken, diğer üç kolinin müşterisine ulaşmadığını, ürünlerin bir kısmının uılaşmaması nedeniyle müvekkilinin tekrar havayoluyla ürün göndermek zorunda kaldığını, bu şekilde davacının müvekkilinin zarara uğrattığını belirterek geç teslimat nedeniyle müşterisi,ne ödediği tazminat olan 1.500 TL, ürünlerin tekrar üretilmesi için yapılan masraflar için 1.500 TL, ürünlerin ulaştırılması için yapılan masraflar için 500 TL olmak üzere şimdilik 3.500 TL tazminatı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının usule aykırı olduğunu, alacağın miktarının belirleme imkanı olduğundanu hukuki yararı olmadığını, dava dilekçesine dayanak olan yabancı dildeki belgelerin, tercümesinin olmadığını, yazılı delille iddiasını ispat etmesi gerektiğini, davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını zira, dava dışı müşterisine kesmiş olduğu faturada ürünlerin CFR olarak teslim şeklinde düzenlendiğini, CFR teslim şeklinde eşya üzerindeki yarar ve zarar eşyanın taşıyıcıya teslimi ile alıcıya geçtiğini, dolayısıyla bununla ilgili dava açacak olan şahsın alıcı olduğunu, yine müvekkilinin pasif husumet ehliyetinin bulunmadığını, müvekkilinin taşıma sözleşmesinde acenta olarak yer aldığını, davanın acenta olduğu belirtilmeksizin doğrudan husumetin yöneltilmesinin mümkün olmadığını, dava konusu kolilerin yanlış adrese gönderilmesinde müvekkilinin kusuru bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; taşıma sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamından; davalı taraf husumet itirazında bulunmuş öncelikle husumetin değerlendirilmesi gerekmektedir. Dosya arasına sureti ve bunun tercümesi sunulan konişmento incelendiğinde, yükletenin davacı firma, havayolu taşıma yükümlüsünün …., alıcının … ve taşıyanın acentasının ise …A.Ş olduğu anlaşılmıştır. Taşıma senedi içeriği de dikkate alındığında davalının acenta sıfatıyla taşımayı gerçekleştirdiği anlaşılmaktadır.
TTK’nın 105. Maddesi gereğince acente, alıcılıkla bulunduğu veya yaptığı sözleşmelerle ilgili her türlü ihtar, ihbar ve protesto gibi hakkı koruyan beyanların müvekkili adına yapmaya ve bunları kabule yetkilidir. Yine aynı maddenin 2. Fıkrasında, bu sözleşmelerden doğacak uyuşmazlıklardan dolayı acente, müvekkili adına dava açabileceği gibi kendisine karşı da aynı sıfatla dava açılabilir.
Yukarıda belirtilen taşıma sözleşmesi içeriği ve TTK’nın 105. Maddesi birlikte değerlendirildiğinde, acentelik ilişkisi söz konusu olduğunda, müvekkili adına acentaya karşı dava açılabilecektir. Ancak bu şekilde dava açılabilmesi için TTK’nın 105/2 maddesinde açıkça belirtildiği üzere, müvekkili adına acentaya karşı dava açılması gerekmektedir. Püf noktası müvekkili adına dava açıldığının açıkça belirtilmesi gerekir.
Dava konusu uyuşmazlıkta husumet durumunu bu anlatılanlar nezdinde değerlendirdiğimizde; taşıma sözleşmesine göre davalının acenta olduğu, asıl taşıyıcının ise Royal Air Maroc olmasına karşın davanın doğrudan acenta olan davalıya yöneltildiği anlaşılmaktadır. Yukarıda belirtildiği üzere, TTK’nın 105. Maddesi gereğince asıul taşıyıcı adına acentaya karşı dava açılması mümkün ise de,, dava dilekçesinin hiçbir yerinde asıl taşıyıcı adına acenta olan davalıya karşı dava açıldığı belirtilmemiştir. Dava açıldıktan sonra beyanlarda da asıl taşıyıcı adına davalı acentaya dava açıldığı ileri sürülmemiştir. Dava dilekçesi içeriğinde, bu durumun dile getirilmesi veya devamındaki beyanlarda dile getirilmesi halinde TTK’nın 124. Maddesi gereğince taşıyıcının adının belirtilmemesinin kabul edilebilir bir yanılgıya dayalı olduğu gözetilerek, maddi hatanın düzeltilmesi kabul edilebilir ise de davacının bu şekilde bir iddiası da bulunmamaktadır. Doğrudan acentaya karşı dava açması söz konusudur. Sonraki beyanlarında da bu hususu dile getirerek doğrudan acentaya karşı dava açabileceğini ileri sürmüştür. Tüm bu hususlar dikkate alındığında, asıl taşıyıcı adına acentaya karşı dava açılması mümkün iken asıl taşıyıcıya izafeten dava açılması söz konusu olmadığından ve bu husus hiç dile getirilmeden doğrudan acentaya dava açılmasının usul ve yasaya uygun olmadığı, husumetin doğrudan acentaya yöneltilemeyeceği anlaşıldığından açılan davanın husumet nedeniyle usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Davacının davasının husumet nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90-TL harçtan, peşin alınan 59,78-TL harcın mahsubu ile bakiye 23,88-TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı yararına takdir olunan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı.. 23/05/2018

Katip …

Hakim …