Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/910 E. 2020/643 K. 13.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/910 Esas
KARAR NO : 2020/643

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/10/2017
KARAR TARİHİ : 13/10/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02.11.2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı … şirketine ……. poliçe no ile sigortalı, … adına kayıtlı …… plakalı aracın 25.03.2015 tarihinde tam kusuru ile kazaya sebebiyet vermiş olduğunu, kaza sonucunda müvekkilinin ciddi şekilde yaralanmış olduğunu, müvekkilinin kaza tarihi olan 25.03.2015’te gece vardiyasındaki işine gitmek üzere şirkete ait taşeron firmanın denetimindeki ……. plakalı servis aracıyla yola çıkmış olduğunu, müvekkilinin ……. ait bir servis aracın ile gece vardiyasındaki işine giderken saat 15:15 civarlarında yolun karşı şeridinden hızla gelen davalı … isimli şahsa ait ancak kaza esnasında …’ün idaresinde olan otomobilin yüksek hız nedeniyle hakimiyetini kaybetmesi soncunu meydana gelen kazada ağır yaralanmış olduğunu, … idaresindeki aracın yüksek hız nedeniyle kendi şeridinden çıkmış ve karşı şeritte yoluna devam eden müvekkilinin de içinde bulunduğu servis aracının sol ön kısmından vurmuş olduğunu, kaza sonrası düzenlenen tespit tutanağı ve krokiler incelendiğinde; sürücü … aşırı hızlı araç kullandığından araç hakimiyetini kaybetmiş ve karşı yola girmiş olduğunu, araç sürücüsünün oluşan kazada asli ve tek kusurlu olduğunun görüleceğini, kaza soncu müvekkilinin sol çenesinde yamukluk oluşmuş olduğunu, çene eklemlerinin zarar görmüş olduğunu, yüzünün sol tarafının felç olduğunu, müvekkilinin kaza sonrası ameliyat olduğunu, ancak buna rağmen çenesindeki yamukluğun devam ettiğini, yüz çene eklemine platin takılmış olduğunu, yüzünün sol tarafındaki kaş mimiklerini tamamen yitirmiş olduğunu ve yüzünün sol tarafını felçten dolayı hareket ettiremez hale gelmiş olduğunu, kaza tarihinden sonra müvekkili çalışamadığından maaş alamamış olduğunu ve çenesi ile ilgili sorun yaşadığından normal şekilde yemek yiyememiş olduğunu, ancak sıvı tüketebilmiş olduğunu, aynı zamanda kazadan sonra eskisi gibi rahat konuşamadığını, yine müvekkilinin olaydan 2 yıl önce tüm diş yapısını değiştirmek zorunda kalmış olduğunu ve masraf altına girerek dişlerini sağlıklı bir duruma getirmiş olduğunu, ancak kaza ile birlikte müvekkilinin tüm diş ve çene yapısının zarar görmüş olduğunu, müvekkilinin tüm bu süreci yeniden yaşayacak, aynı masrafları sıfırda yapmak zorunda kalacağını, müvekkilinin oluşan kazadan sonra bugüne kadar hiçbir şekilde çalışamamış olduğunu, davalı … şirketine müvekkilinin zararının giderilmesi için ……. dosya numarası ile 21.12.2016 tarihinde başvuru yapılmış olduğunu, ancak geçen süre boyunca hiçbir şekilde cevap ve bilgi alınmamış olduğunu beyanla; müvekkili için 1.000,00 TL maddi tazminatın (davalı … azami poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere) olay tarihi olan 25/03/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, mahkeme masrafı ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine, iş bu dava ile konuları, tarafları aynı olan K.Çekmece ….. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ……. Esas sayılı dosyalarının birleştirilerek görülmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; dava konusu …… plakalı aracın müvekkili şirkete 29.01.2015/2016 tarihleri arasında geçerli olmak üzere ……. nolu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Karayolları Taşımacılık Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, söz konusu poliçede teminat limitinin kişi başı 290.000,00 TL olduğunu, sigorta şirketinin sorumluluğunun, sigortalının kusurlu olması halinde söz konusu olduğunu, dosyada öncelikle kusur tespiti yapılması gerektiğini, kusur tespiti için dosyanın ATK Trafik İhtisas Kurulu’na gönderilmesini talep ettiklerini, davacının trafik kazası sebebi ile meydana gelmiş bir maluliyetinin olup olmadığnın ve varsa oranının belirlenmesi gerektiğini, bu amaçla davacının ATK …. İhtisas Kurulu’na veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı Bölümlerine sevkine karar verilmesini talep ettiklerini, hazırlanacak bilirkişi raporunda maluliyet tespit edilmesi halinde; maluliyetin geçici nitelikte olup olmadığı, kaza ile netice arasındaki illiyet bağı bulunup bulunmadığı ve maluliyetin sürekli olup olmadığı konularının belirlenmesi gerektiğini, ayrıca maluliyetin tazminat gerektirip gerektirmediği konusunun da açıklığa kavuşturulması gerektiğini, maluliyet sebebi ile ortaya çıkan zararların uzman bilirkişilerce ayrı ayrı hesap edilmesi gerektiğini, hesap raporunda asgari ücretin esas alınması gerektiğini, meydana gelen trafik kazasının davacı bakımından bir iş kazası olduğunu, iş kazası olması sebebi ile açılmış başka bir davanın olup olmadığının, işveren poliçesinden destek tazminatını kapsayan bir ödeme yapılıp yapılmadığının, SGK tarafından ödeme yapılıp yapılmadığı ve aylık bağlanıp bağlanılmadığının tespit edilmesi gerektiğini, söz konusu kazaya ilişkin olarak adı geçen poliçe için müvekkili sigorta şirketine yapılmış bir başvuru bulunmadığını, aleyhlerine hüküm kurulmasına kanaat getirilmesi halinde faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olarak dikkate alınmasını beyanla; kusur tespiti için dosyanın ATK Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilmesine, maluliyet oranı tespiti için davacının ATK …… İhtisas Kurulu’na veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı Bölümlerine sevkine, kusurun ve maluliyetin tespiti halinde, alanında uzman bilirkişilerce azami poliçe limitleri ve aktüeryal kurullar gözetilerek hesaplama yapılmasına, hak sahiplerine rücuya tabi herhangi bir gelir bağlanıp bağlanmadığı, bağlanmadıysa ileriki bir tarihte ne kadar bağlanabileceğine ilişkin olarak SGK’ya müzekkere yazılmasına, müvekkili şirket temerrüde düşmediğinden, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … ve …’ya usulünce tebligat yapıldığı ancak davaya cevap verilmediği görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi tazminatın davalı … ile araç maliki ve sürücüden tahsili istemine ilişkindir.
Davaya son veren taraf işlemlerinden olan davadan feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.(HMK.307/1) Feragat, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. (HMK.309/1) Feragatin hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (HMK.309/2)
Davacı vekili 09/10/2020 tarihli dilekçesi ile; taraflar arasında davaya konu ihtilafın çözümü amacı ile dava konusu kazadan kaynaklı müvekkilinin maddi tazminat haklarına ilişkin ibraname akdedilmiş olduğunu, iş bu ibraname ile …… Sigorta A.Ş.’nin feragat sebebi ile doğacak karşı vekalet ücretinden feragat etmiş olduğunu, iş bu nedenle davadan feragat ettiklerini, davanın feragat ile karşı vekalet ücretine ve yargılama giderine hükmedilmeden sonuçlandırılmasını talep etmiş, davalı ……. vekili 30/09/2020 tarihli dilekçesi ile; davacı vekili ile akdedilen 01/09/2020 tarihli ibraname çerçevesinde sulh olunduğunu, davacı vekilinin davadan feragat etmesi halinde kendilerinin hiçbir vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını, sulh sebebi ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiş olmakla; taraf vekillerinin feragat yetkisinin bulunduğu, feragatın 6100 Sayılı HMK 307-309 devamı maddeleri gereğince davayı sona erdiren taraf işlemi olarak düzenlediği, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı olmadığı ve şekli anlamda kesin hüküm gibi sonuç doğurduğundan, HMK’nun 307. maddesi de göz önüne alınarak davacı tarafın vaki feragatı nedeniyle davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına dair aşağıdaki hüküm fıkrasının tesisi uygun görülmüştür.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-AÇILAN DAVANIN FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,00 TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Taraflarca vekalet ücreti ve yargılama gideri talep edilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer OLMADIĞINA,
5-Davacı tarafında yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair tarafların yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/10/2020Katip 203770
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır