Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/858 E. 2019/440 K. 24.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
BAKIRKÖY
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/858
KARAR NO : 2019/440

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 19/03/2012
KARAR TARİHİ : 24/04/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 06/05/2019

DAVA; Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin …. …. Sanayi ve Ticaret AŞ 2009 yılı öncesine kadar sektörün en büyük matbaacılık faaliyetini yürüten büyük bir şirket olduğunu ancak 2009 yılı sonuna doğru ağırlığını hissettiren global kriz nedeni ile şirketin önemli ölçüde olumsuz etkilendiğini, Asliye Ticaret Mahkemesine başvurarak İcra İflas Kanunu 179. Ve Türk Ticaret Kanunun 324. Maddeleri gereğince iflasın ertelenmesi davası açtıklarını, altı bilirkişinin yaptığı inceleme sonucu şirketlerin cebri icra tehdidi altında kalmadan, faaliyetlerine devam imkanı verilmesi halinde, borçlarını ödeyebilecekleri kanaatine ilişkin bilirkişi raporu ile İstanbul …..Asliye Ticaret Mahkemesi Başkanlığınca iflasın ertelenmesine ilişkin tedbir kararı verildiğini, verilen karar gereğince şirketler hakkındaki tüm yasak takiplerin durdurulduğunu, müvekkili şirket hakkında verilen tedbir kararının kaldırılması ile birlikte alacaklı ….bank AŞ müvekkilinin şirkete ait İstanbul ili, ….ilçesi,….mahallesi, ….. mevkii, …ada…..parselde kayıtlı taşınmazını …..İcra Müdürlüğünün ….Esas sayılı ipoteğin paraya çevrilmesine ilişkin takibine devam ettiğini ve 14.02.2010 tarihinde satışı gerçekleştirerek müvekkiline ait gayrimenkulü 20.766.000TL bedelle satın aldıklarını, alacaklı ve satışı talep eden ….bank AŞ satışı yapılan taşınmaz üzerinde 2. Ve 3. Sırada ipotek alacaklısı olarak bulunduğunu, 1. Sıradaki 1.500.000USD ve 4. Sıradaki 3.500.000USD bedelli ipotek alacakları ise ….Bankası AŞ adına kayıtlı olduğunu, alacaklı ….bank AŞ kendisinden önceki sırada (1.) bulunan ….Bankası AŞ ipoteklerini temlik aldıklarını belirterek İcra dosyasına tapu dışında düzenlenmiş temlik sözleşmesi ibraz ederek , bu alacakların da temliken kendi alacağı olduğunu beyan ettiğini, ihaleye teminat yatırmadan iştirak ettiğini ve teminatsız olarak ihaleye kabul edildiğini, yine temlikler icra dairesince kabul edilerek alacağına mahsuben ihaleye iştirak ettiklerini ve ihalede satın aldıklarını, Tapu memuru huzurunda resmi senet düzenlenerek resmi şekilde yapılan Tapu Siciline tescil edilen ipotek belgesindeki değişikliklerin de yine aynı usulde ve tapu memuru huzurunda resmi senet düzenlenerek yapılması ve tapu siciline tescil edilmesinin zorunlu olduğunu, …..İcra Hukuk Mahkemesinin….. Esas sayılı dosyası ile ihalenin feshi davası açtıklarını, davanın derdest olduğunu, İhalenin feshi davasının İcra Hukuk Mahkemesinin konusunu oluşturduğunu, ipotek işlemine konu kredinin geri ödenmesine müteakip gayrimenkul üzerindeki ipoteğin fek edileceğini taahhüt ettiğini, müvekkili şirkete ait Silivri’de kain gayrimenkul üzerinde tesis edilen 1.500,00TL USD bedelli ipoteği, münhasıran ….Bankası ….. şubesince kullandırılan 1.000.000USD tutarındaki işletme kredisinin güvencesi olarak aldığını ve bu kredinin ödenmesi ile birlikte fek edileceğini kabul ve taahhüt ettiğini, müvekkili şirketin ise ….. Şubesince kullandırılan 1.000.000USD bedelli kredi için toplamda 833.334 USD bedeli ….Bankasına ödediğini, bu hususta kesinlikle bir ihtilaf olmayıp gerek banka kayıtlarda, gerekse müvekkili şirket kayıt ve belgelerinde iddialarının sabit olduğunun ortaya çıkacağını, davalarına dayanak teşkil eden belge gereğince, ….Bankası AŞ, ….. şubesince kullandırılan ve büyük bir bölümü ödenen kredinin teminatı sayılan ipoteği hiç ödeme yapılmamış gibi ….bank AŞ ‘ye temlik edilmesinin hukuken mümkün olmadığını, ….bank AŞ’nin de ödediğini iddia ettiği temlik bedeli mukabilinde 1. Sırada bulunan 1.500.000USD bedelli ipotek üzerinde hak iddia etmesi, usule uygun yapılmayan ve hatta temlik edilmesi mümkün bulunmayan ipotekle ilgili alacağa mahsuben icra dairesince yapılan ihale ile gayrimenkulü satın alması, kesinlikle hukuka aykırı olup müvekkili şirketin ve diğer alacaklıların hak kaybına maruz kalmasına sebep olduğunu, davacılar arasında dav arkadaşlığı mevcut olup davacı …. diğear davacı ….AŞ ‘nin tüm kredi borçlarına kefil olduğunu, kredi borcunun ödenmesi veya borcunun azalması kefilinde sorumluluğunun azalması anlamına geleceğinden işbu davaya davacı sıfatı ile katılmasında hukuki yarar bulunduğunu,müvekkilini şirketin temlik alacaklısı ….bank AŞ’ye temlik aldığı alacak oranında borcu bulunmadığının tesbitine, ….bank AŞ’nin ….Bankası AŞ’den aldığını iddia ettiği 1. Sıradan mevcut 1.500.000USD bedelli ipoteğin temliki işlemininin iptaline, 1. Sırada mevcut ipoteğin fekkine, ….1.İcra Müdürlüğünün ….Esas sayılı dosyasında yapılan ihalenin feshini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı ….Bankası tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; açılan menfi tesbit davasında davalı yanların dava dilekçelerinde …. Bank AŞ’ye temlik edilen ve 1. Derecede ipotek ile teminat altına alınan kredinin bir takım taksizlerinin ödendiğini ancak tamamen kapatılmadığını, kabul ve beyan ettiklerini, bir ipoteğin fek edilebilmesi için teminat altında aldığı borcun tüm ferileri ile beraber ödenmiş olması gerektiğini, davacı yanların dava dilekçesinde de anaparanın tam olarak kapatılmadığı, borcun ferilerine yönelik ödeme olmadğının açıkça beyan edildiğinden ipoteğin fekki talebinin gerçekçi olmadığı, sadece davalıları yetkisiz bir mahkemeye sevk etmek amacına yöneldiği, taşınmazın aynından kaynaklanan dava talebi gibi gösterilmeye çalışımsanının iyiniyet kuralları ile de bağdaşmadığını, bu rdavanın taşınmazın aynından doğan bir dava olmadığından HMK’nın 12. Maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığını, işbu sebeple huzurdaki Hukuk Mahkemeleri ikamet adresi olan İstanbul Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, Yetki itiraznın Hukuk Mahkemeleri Kanununun 116. Maddesi gereğince ilk itiraz olarak değerlendirilmesini, davacının dava dilekçesinde dört ayrı talepte bulunduğunu, davanın ana dayanağının ….Bankasına diğer davalı …. Bank AŞ’ye temlik edilen miktarda borçlarının bulunmadığı yönünde olduğunu, özü itibarıyla menfi tespit davası olarak nitelendirildiğini, Türk Ticaret Kanunu gereğince tacirler arasında görülen tüm işlerin ticari iş olduğunu, dava konusu oluşturan temlik işleminin dayanağı olan alacak tüzel kişi olan davalı ….e …. San ve Tic AŞ’ye müvekkili banka tarafından kullandırılan kredilerinden kaynaklandığından dava konusunun ticari iş olmadığı düşünülemeyeceğini, işbu nedenle öncelikle iş bölümü itirazının değerlendirilerek dosyanın Asl.iye Ticaret Mahkemelerinde görülmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….bank AŞ vekili 11.06.2012 havale tarihli cevap ve ilk itiraz dilekçesinde özetle; davacı tarafından ikame edilen davanın temelinden ipoteğin dayanağını oluşturan kısmen ödenmiş olduğundan bahisle menfi tespit talebi olduğunu, akabinde de ipoteğin terkinine yönelik olduğunu, bakiye borcun devam ettiğini, ipoteğin terkini şartlarının henüz gerçekleşmediğinin açık olduğunu, menfi tespit davalarında yetkinin ise HMK uyarınca davanmın açıldığı tarihteki davalı tarafın yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğunu, işbu davalarda İstanbul Mahkemelerinin yetkiliolduğunu, yetkili yer mahkemeleri içinde ise tarafların tacir olması ve ticari kredilerden kaynaklanan bir ihtilaf olması sebebi ile de işbu davanın Ticaret Mahkemelerinde görülmesinin icap ettiğini, öncelikle ilk itirazın esas geçilmeksizin karara bağlanarak kabulü ile Mahkemenin yetkisizliğine, iş bölümü itirazının kabulüne, akabinde aktif husumet yükluğundan davanın reddine, ilk itirazların kabul edilmediği takdirde müvekkili aleyhine haksız olarak açılan davanın tüm talepler için reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, menfi tespit ve ipoteğin kaldırılması talebine ilişkindir.
Taraflar arasında görülen iş bu davanın ….Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığı ve bu mahkemece verilen yetkisizlik kararı ile İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderildiği ve dosyanın İstanbul ….Asliye ticaret Mahkemesine tevzii olduğu ve bu mahkemece de verilen … Esas …. Karar sayılı 10/12/2015 tarihli karar ile;yetkili mahkemenin ipotek bulunan gayrimenkulün bulunduğu yer mahkemesi olduğu bu düzenlemenin kamu düzenine ilişkin olduğu,buna göre ipoteğin bağlı bulunduğu gayrimenkulün ….ilçesi,…. mah,…. mevkii,….ada, … parselde bulunan taşınmaza ilişkin olduğu bu bilgiler ışığında resen alınabilecek bu kamu düzenine ilişkin yetki kuralı gereğince mahkememizin yetkisiz olduğu,yetkili mahkemenin taşınmazın bulunduğu bölgenin bağlı bulunduğu Bakırköy Ticaret Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla, davanın HMK.114/ç ve 115 maddeleri gereğince davanın usulden reddine karar verilerek mahkememize tevzii edildiği görülmüştür.
Dava, menfi tespit ve ipoteğin kaldırılması talebine ilişkindir.
Mahkememizce ….İcra Dairesine yazılan yazıya cevap verildiği ….Esas sayılı dosyasının UYAP üzerinden gönderildiği görülmüştür.
Davacı ….ve …. San. Tic. AŞ hakkında İstanbul …. Asliye ticaret Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyası ile 20/03/2012 günü 14:30 itibariyle iflas kararı verildiği iflasın İstanbul … İflas İdaresinde açıldığı görülmüştür

Mahkememizce İstanbul ….Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan yazıya ve …. İcra Hukuk Mahkemesine yazılan yazılara cevap verildiği,…. ve …. Esas sayılı dosyaların mahkememiz dosyasına UYAP üzerinden gönderildiği görülmüştür.
Dosya davacı müflis şirket ile davalı ….Bankası arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi gereğince kullanılan kredinin ödenip ödenmediği, müflis şirketin borcunun kalıp kalmadığı, bu borca ilişkin verilen ipoteğin kaldırılma şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor düzenlenmesi için bankacı bilirkişi …. ‘e tevdii edilmiş bilirkişi tarafından sunulan 03/07/2018 tarihli rapor ile; ….Bankası ….. Şubesi aracılığıyla kullandırılan 1.000.000,00 USD’lık işletme kredisi borcu dava tarihi itibariyle (19.03.2012) 166.670,00 USD olup Temlik tarihi (13.02.2012) itibariyle de aynı borcun devam ettiği,bu şartlar altında ….Bankası işletme kredisi borcunun teminatını teşkil eden 1. Derecedeki 1.500.000,00 USD’lık limit ipoteğini FEK etmesini beklemenin bankacılık risk yönetimi ve teamüllerine tamamen aykırı olduğu yani kredi borcu devam ederken ipoteğin fek edilme koşulları doğmadığı,bu saiklerden hareketle ….Bankası temlik tarihi itibariyle kredi borcu tamamen ödenip tasfiye edilmediği için, mevcut ipotekleri (1.500.000 USD ve 3.500.000 USD) ve icra takiplerini ….bank A.Ş.ne temlik etmesinde bankacılık mevzuatı bakımından bir aykırılığın bulunmadığı yönünde rapor düzenlendiği görülmüştür.
Tarafların rapora itiraz etmesi üzerine dosya ek rapor düzenlenmesi çini yeniden aynı bilirkişiye tevdii edilmiş bilirkişi tarafnıdan sunulan 05/12/2018 tarihli ek rapor ile;Tarafların kök rapora karşı beyanlarının bir kez daha değerlendirildiği halde kök raporda revizyon yapılmasını gerektirebilecek yeni bir delil sunulmadığı gibi, mevcut delillere göre de kök raporda bir değişiklik yapılamadığını beyan ettiği görülmüştür.
Dava, İİK’nun 72.maddesi gereğince menfi tespit nedeniyle ipoteğin fekki istemine ilişkindir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir.Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Doğmuş bir alacağı teminat altına almak için kurulan ipotek “kesin borç ipoteği”dir. İlerde doğacak ve doğması muhtemel alacaklar için kurulan ipotek ise üst limit ipoteğidir.
Dava konusu uyuşmazlıkta 1.500.000,00 USD’lik ipotek akit tablosunun 1.maddesinde, “…kredi borçlusu …. …. Sanayi ve Tic.AŞ lehine ….. Şubesince tesis edilen işletme kredisi sebebiyle alacaklı bankanın doğmuş ve doğacak alacaklarının teminatını teşkil etmek üzere 1.derecede 1.500.000,00 USD’lik ipotek ” 3.500.000,00 USD’lik ipotek akit tablosunun 1.maddesinde “…kredi borçluları …. …. Sanayi ve Tic.AŞ ile …. …. Sanayi Tic AŞ lehine nakdi ve gayri nakdi krediler sebebiyle alacaklı bankanın doğmuş ve doğacak alacaklarının teminatını teşkil etmek üzere 4.derecede 3.500.000,00 USD’lik” ipotek tesis edildiği belirtilmiştir. İpotek azami sınır ipoteğidir. Türk Medeni Kanununun 851 ve 881. maddelerinde ifadesini bulan azami meblağ (üst sınır) ipoteğinde alacağın ulaşacağı miktar önceden belirsiz olduğundan taşınmazın ne miktar için teminat teşkil edeceği ipotek akit tablosunda gösterilen limitle sınırlanabilir. İpotek akit tablosunda faiz koşulu olmadığından bu tür bir ipotek Türk Medeni Kanununun 875.maddesinde belirtilen ve ipotekle teminat altına alınan ana borcu, icra takibi yapılmışsa icra giderlerini karşılar ve borcun toplam miktarı bu limiti aşamaz. HGK.nun …. E. – … K. ve 24.05.1989 tarihli kararında da yukarıdaki kural benimsenmiştir. Bu kural uyarınca üst sınır ipoteğinde alacak bakımından bir üst sınır tespit edilerek teminatın kapsamı saptanmaktadır. Bu şekilde rehin edilen alacağın tutarı değil, ipotekli gayrimenkulün sorumlu olduğu üst miktar belirlenmektedir. Dosyanın tevdi edildiği bilirkişi tarafından tanzim olunan rapor ile kredi borcunun devam ettiği, ipoteğin fekki koşullarının oluşmadığı, ipoteğin devamı ve temlik işleminde kanuna aykırı bir durumun bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
AÇILAN DAVANIN REDDİNE
Alınması gereken 44,40-TL’nin harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 18592,20 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 18547,8TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 61510,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılara verilmesine,
3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca dosyaya yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize müracaatla YARGITAY yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 24/04/2019

Başkan ….
¸e-imzalıdır
Üye ….
¸e-imzalıdır
Üye ….
¸e-imzalıdır
Katip ….
¸e-imzalıdır