Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/851 E. 2018/117 K. 16.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/851 Esas
KARAR NO : 2018/117

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/09/2017
KARAR TARİHİ : 16/02/2018
G.KARAR YAZIM TARİHİ : 22/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında business kart kredi sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme gereğince kullanılan kredinin ödenmemesi nedeniyle hesap kart ihtarnamesi gönderildiğini ve ödemenin yapılmaması üzerine bu sefer B.Çekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibinde bulunduklarını, itiraz üzerine takibin durduğunu, ancak davacının itiraz dilekçesinde “borç benimse de ödeyecek durumum yoktur” şeklinde beyanda bulunarak borcunu kabul ettiğini, 6100 sayılı yasanın 187/2. Maddesi gereğince ikrar edilmiş vakıaların çekişmeli sayılmayacağını, bu hususta icra müdürlüğünün takip durduğundan karar vermediğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP; davalı vekilin cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin business kart kredi sözleşmesi ile almış olduğu kartı kullandığını, işlerinin bozulması nedeniyle bir kısım borcunu ödeyemediğini, bankaya gittiğinde de anlaşamadıklarını, daha sonra telefonla yüksek miktarda faiz talep edildiğini, yetkisiz olan icra dairesinde takipte bulunulduğunu, yetkiye itiraz edildiğini ve mal beyanı dilekçesinde de borcun kabul edildiğini, borca itiraz söz konusu olmadığını, yetkisizlik hususunda da herhangi bir sonuç alınamadığını, takip dosyasında yetki itirazı olduğunu, borca itiraz bulunmadığını, aksine borcun kabul edildiğini belirterek haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, bankacılık sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
Dosya arasına celp olunan B.Çekmece …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı 11.699,41-TL’nin tahsiline ilişkin ilamsız takip talebinde bulunulduğu, davalının 15/05/2017 tarihli dilekçesi ile yetkiye, takibe ve ödeme emrine yetkisiz icra dairesinden yapılmış olduğundan itiraz ettiği, aynı tarihli mal beyanına ilişkin dilekçesinde ise; mal beyanında bulunduğu ve “borç benimse de şu anda ödeme durumum yoktur.” şeklinde kabulün olduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamından; davacı tarafından bankacılık kredi sözleşmesi nedeniyle dolduğunu belirttiği alacak nedeniyle başlatılan takibe davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takip durmuştur. İtirazın iptali davalarında, takip dosyasında yetki itirazı olması halinde öncelikle yetki itirazının yerinde olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Mahkememizce bu hususta ön inceleme duruşmasında değerlendirme yapılmıştır. Her ne kadar davalının takip dosyasında 15/05/2017 tarihinde yetkiye itiraz etmiş ise de, itiraz dilekçesinde yetkili icra dairesini bildirmediği, bu haliyle yetki itirazının usulüne uygun olmadığı anlaşıldığından bu yöndeki itirazın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalının takip dosyasındaki “borç benimse de şu anda ödeme durumum yoktur.” şeklinde beyanının olduğu, dava dilekçesine karşı beyanlarında da borca bir itirazlarının olmadığını beyan ettiği, bu haliyle itirazın haksız olduğu anlaşılmıştır. Her ne kadar davalı taraf borca bir itirazı olmadığını bu haliyle açılan davanın yersiz olduğunu iddia etmiş ise de itirazda takibin durduğu, icra müdürlüğünün takip dosyasında işlem yapamadığı, itirazın kaldırılması veya iptali için dava açılması gerektiği, bu yönüyle dava açılmasında hukuki yararın bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı tarafta yetki itirazıyla birlikte takibe ve ödeme emrine itiraz ettiğini de belirtmiştir. Bu haliyle takibe devam edebilmesi için ancak dava açılması gerekmektedir. Bu açıdan hukuki yararın bulunduğu hususunda tereddüt bulunmamaktadır. Tüm bu hususlar dikkate alınarak açılan davanın kabulü ile takibe yapılan itirazın iptaline, davalı tarafın likit olan borcuna karşılık itirazda bulunduğu anlaşıldığından taktiren %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Davacının davasının KABULÜ ile, davalının B.Çekmece …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin aynen devamına, takip tarihinden itibaren asıl alacak olan 10.270,19-TL’ye yıllık %28,08 oranında temerrüt faizi ve bunun yıllık %5’i oranında BMSV uygulanmasına,
2-Alacağın %20’si olan 2.054,03-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 799,19-TL harçtan, peşin alınan 199,80-TL harcın, mahsubu ile bakiye 599,39-TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 231,20-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça sarf edilen tebligat ve müzekkere gideri 79,50-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına takdir edilen 2.180,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 16/02/2018

Katip …

Hakim …