Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/796 E. 2019/877 K. 09.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/796 Esas
KARAR NO : 2019/877

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/09/2017
KARAR TARİHİ : 09/09/2019
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 25/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı tarafça müvekkilinin ciranta olarak imza attığı iddia edilen 12/11/2012 tarihli, 98760,00 TL edelli ve 03/04/2013 vade tarihli bono dayanak gösterilmek suretime Büyükçekmece ….İcra Müdürlüğünün …esas sayılı icra takibi başlatıldığını, taraflar arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını, dava konusu bono üzerinde müvekkilinin gerçek bir cirosunun bulunmadığını, imzanın müvekkilinin eli ürünü olmadığını, bu durumun bilirkişi incelemesi ile anlaşılacağını, müvekkilin borçlusu olarak görünen …. Limited şirketinin gerçekte olmadığını belirterek borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline ve % 20 oranında kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı adına yapılan usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen cevap dilekçesi ibraz etmemiş olduğu anlaşıldı.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe konu bono üzerindeki imzanın davacıya ait olmadığından bahisle menfi tespit istemine ilişkindir.
İmza incelemesi için dosyanın kül halinde Adli Tıp Fizik İhtisas Kuruluna gönderilerek senet altındaki imzanın davacının eli ürünü olup olmadığı hususunda rapor tanziminin istenmesine karar verilmiş olup, 12/06/2018 tarihinde davacının imzalarını içerir belge asılları ile birlikte dosya ATK Fizik İhtisas Kurulu’na gönderilmiş olup; ATK Fizik İhtisas Dairesi 07/02/2019 tarihli raporda özetle; Davacıya ait mukayese yazı/imzalarını içerir; 07/03/2008 tarihli limited şirket hisse devri sözleşmesi, 08/01/2009 tarihli, genel vekaletname, 08/01/2009 tarihli imza sirküleri fotokopisi, 11/08/2017 tarihli vekaletname fotokopisi, 23/01/2017 tarihli imza sirküleri fotokopisi, istiktab tutanakları incelendiğini, Tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından yapılan incelemede; inceleme konusu senedin arka yüz 4.ciro bölümünde … adına atılı basit tersimli imza ile …’un mevcut mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediği bildirilmiştir.
Dava İİK’nun 72. Maddesine istinaden açılmış Menfi Tespit davasıdır.
Davacı vekilinin talebi üzerine dava konusu bono ile ilgili Büyükçekmece … İcra Dairesi’nin ….Esas sayılı dosyası dosyamız arasına istenmiş, Büyükçekmece dosyanın tetkikinden davacısının dosyamız davalısı olduğu, davacının, bono aslı için kurumlardan toplanan imzaları üzerinde bilirkişi incelemesi yapıldığı, alınan raporda, takibe konu senetteki imzanın davacının eli ürün olmadığının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde, Yapılan yargılama sonunda istemin Büyükçekmece …. İcra Dairesi Müdürlüğü’nün takip dosyasındaki takibe konu bonodaki ciro imzasının lehtar-ciranta olan davacının eli ürünü olmadığı yönünde toplanmaktadır. Menfi tespit (olumsuz tespit) davası İİK’nun 72.maddesinde düzenlenmiş olup borçlunun, alacaklıya borçlu olmadığını genel hükümlere göre kanıtlamasına imkan sağlamak amacıyla getirilmiş bir düzenlemedir. Yaptırılan bilirkişi incelemesinde takibe konu bonoda lehtar-ciranta olan davacının imzasının kendisine ait olmadığı anlaşılmıştır. Raporda imzanın mukayeseye konu belgelerdeki imzalara göre tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız, başlangıç ve bitiş noktaları gibi grafolojik, grafometrik ve kaligrafik tanı unsurları bakımından imzanın ve isim yazısının davacının eli ürünü olmadığını anlaşılmıştır. İmzaya itiraz mutlak def’ilerden olup herkese karşı ileri sürülebilir. Bu nedenlerle takip konusu bonodaki imzanın davacıya ait olmadığı anlaşıldığından menfi tespit davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir. Davacı vekili aynı zamanda kötüniyet tazminatı da talep etmiştir. ciro silsilesine göre davacının şirket kaşe ve imzasından sonra davalının isim ve imzası yer aldığından davalının imzanın davacıya ait olduğunu bilebilecek durumda olduğunun kabulü ile davalının %20 kötü niyet tazminatın mahkum edilmesine karar verilmek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Açılan davanın KABULÜ İLE,
2-Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ve bu dosyaya konu 12/11/2012 düzenleme tarihli, 98.760,00 TL’lik bonodan dolayı davacının borçlu olmadığının TESPİTİNE,
3-Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün ….Esas sayılı dosyasındaki takibin borçlu davacı … yönünden İPTALİNE,
4-Asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 kötü niyet tazminatının davalıdan davacıya VERİLMESİNE,
5-Alınması gereken 7.061,43 TL harçtan peşin alınan 1.765,36 TL harcın mahsubu ile bakiye 5.296,07 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
6-Davacı tarafından yapılan ilk dava açılış harç gideri 1.796,76 TL ile ATK masrafı, tebligat ve posta masrafı 819,00 TL olmak üzere toplam 2.615,76 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince 11.019,86 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda 35 sayılı Kanunun geçici 2’inci maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20/07/2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ıncı madde hükümleri uyarınca, karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veye istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/09/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır