Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/648 E. 2018/729 K. 19.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.

ESAS NO : 2017/648 Esas
KARAR NO : 2018/729

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 11/07/2017
KARAR TARİHİ : 19/07/2018

Mahkememizde açılan İtirazın İptali – davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; davalı ile 08.12.2016 tarihli Taşınmazların Müzayede ile Satışına Aracılık Hizmeti Sözleşmesi başlıklı sözleşme imzalandığını, müvekkilinin söz konusu sözleşme uyarınca komisyon kazanamadığını, bu nedenle yaptığı masrafları davalıdan talep ettiğini, bu tutara istinaden faturanın ödenmemesi üzerine Bakırköy … İcra Müdürlğünün … E sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine, yetkisi, asıl alacağı, faize ve ferilerine itiraz etiğini, sözleşmenin 6.2 maddesinde Bakırköy / İstanbul Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkisi olduğu ibaresinin yazılı olduğunu, davalının takibin dayanağı olan faturalara yasal süre içinde itiraz etmeyerek faturanın münderecatını kabul etmiş 27.03.2017 tarihinde gönderilen mail ile BA Form mutabakatı yapıldığını, 39.420 TL + KDV borçlu olduğu kabul ettiğini, finans müdürünün Nisan 2017 tarihinde ödeyeceğini taahhüt etmesine rağmen Finans Müdürünün herhangi bir ödeme yapmadığını beyanla itirazın iptaline, davalının % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile müvekkilinin Ataşehir’de bulunması nedeniyle davada ve takipte İstanbul Anadolu İcra Müdürlükleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu, takibe konu faturanın müvekkili şirkete hukuka ve usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediğini, takibe konu faturanın müvekkili şirkete usulüne uygun tebliğ edilmediği için faturalara karşı itiraz ve diğer yasal hak kullanılmadığını, müvekkili şirketin de temerrüde düşürülmediğini, hiçbir isme yer verilmeyen kim tarafından oluşturulduğu imzalandığı belli olmayan belgenin mutabakat olduğundan bahsedilemeyeceğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava İİK’nın 67. Maddesine istinaden açılmış İtirazın İptali davasıdır.
Bakırköy …. İcra Müdürlğünün … E sayılı dosyasının tetkikinden davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında 46.515,71 TL asıl alacak ve 1.292,24 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 47.807,95 TL üzerinden ilamsız takip yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafça icra müdürlüğünün ve mahkememizin yetkisine itiraz edilmiş olmakla , öncelikle icra müdürlüğünün ardından mahkememizin yetkisine yönelik itirazın değerlendirilmesi gerektiğinden , taraflar arasında yapılmış olan yetki sözleşmesinde Bakırköy İcra Daireleri ve Mahkemeleri yetkili kılındığından icra müdürlüğünün ve mahkememizin yetkisine yönelik itirazın reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, davalının ticari defterlerini ibraz etmemesi üzerine sadece davacının ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
SMMM … tarafından düzenlenen raporda, davacı şirketin 2017 yılı ticari defterlerinin TTK hükümlerine uygun tutulduğu ve defterlerin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı belirtilmiştir. Raporda, takip ve dava konusu bedele esas fatura dayanağı olarak gösterilen Taşınmazların Müzayede İle Satışına Aracılık Hizmet Sözleşmesi’nin taraftar arasında 18.12.2016 tarihinde im2a altına alındığı ve yürürlüğe girdiği, işbu Sözleşme kapsamında davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenen (“Varyap A.Ş. 27.12.2016 Tarihli Müzayede Masraftan1′ başlığı atında tanzim olunan hesap tablosu çerçevesinde) tanzim olunan 28.02.2017 tarih, … no’lu, 46.515,71 TL bedelli e-faturanın davacı şirket 2017 yılı ticari defterlerine zamanında ve usulüne uygun olarak davalı adına borç kaydedildiği; karşılığında tahsilat kaydına rastlanmadığı, gerek davacı şirketin ve gerekse davalı şirketin bağlı bulunduğu vergi dairelerine yazılan müzekkerelere gelen cevabi yazı ve eki belgelere göre her iki şirketin e-fatura sistemine kayıtlı olduğu; davacı tarafından davalı şirket adına düzenlenen takip ve dava konusu bedele esas faturanın sistemde kayıtlı olduğu ve her iki firmanın BA-BS Formu ile karşılıklı olarak beyan edildiğinin tespit edildiğinin bildirildiği, dolayısıyla davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenen takip ve dava konusu bedele esas faturanın davalı şirkete tebliğ edildiği; davalı şirketçe iş bu faturaya itiraza ilişkin dosya kapsamında belgeye rastlanmadığı, neticelen davacı şirketin davasının kabulü halinde takip ve dava konusu 46.515,71 TL asıl alacak ile birlikte, ihtarla temerrüde düşürülen davalı şirketin, 29,05.2017-13,06,2017 tarih aralığında 186,38TL temerrüt faizi talep edebileceği belirtilmiştir. Bilirkişi raporu gerekçeli ve denetlemeye açık hazırlanmış olup, mahkememizece hükme esas alınmıştır.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller hep birlikte değerlendirilmiştir. Davacı, davalı ile aralarındaki 08/12/2016 tarihli Taşınmazların Müzayede İle Satışına Aracılık Hizmeti Sözleşmesi kapsamında yaptığı masraflara ilişkin bedelin tahsili amacıyla davalı aleyhine icra takibi başlatmış, davalının itirazı üzerine iş bu itirazın iptali davası açılmıştır. Dava konusu faturalar, davacının ticari defter ve kayıtlarında kayıtlı olup, davalı taraf ticari defter ve belgelerini bilirkişi incelemesine sunmamıştır. Bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere; gerek davacı şirketin ve gerekse davalı şirketin bağlı bulunduğu vergi dairelerine yazılan müzekkerelere gelen cevabi yazı ve eki belgelere göre her iki şirketin e-fatura sistemine kayıtlı olduğu; davacı tarafından davalı şirket adına düzenlenen takip ve dava konusu bedele esas faturanın sistemde kayıtlı olduğu ve her iki firmanın BA-BS Formu ile karşılıklı olarak beyan edildiğinin tespit edildiğinin bildirildiği, dolayısıyla davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenen takip ve dava konusu bedele esas faturanın davalı şirkete tebliğ edildiği; davalı şirketçe iş bu faturaya itiraza ilişkin dosya kapsamında belgeye rastlanmadığı anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki 08/12/2016 tarihli sözleşme incelendiğinde; sözleşme konusunun davalıya ait taşınmazların sözleşmede belirtilen asgari fiyatlar üzerinden davacı tarafından düzenlenecek müzayedelerde veya sözleşme süresince tanıtım ve müzayede organizasyonunun ve aracılık hizmetinin yapılması işi olduğu, davacının aracılık yaptığı satışlar için %3 + KDV komisyon alacağı, yapılacak işler kapsamında masrafların ve vergilerin davacıya ait olduğu fakat davacının sözleşme süresince elde edeceği komisyon masrafları karşılanmazsa farkın davalı tarafça karşılanacağının belirlendiği, davacı tarafça sözleşme kapsamında düzenlenen 27/12/2016 tarihli müzayedede komisyon kazanamadığı için dava konusu faturaya konu masraflarının sözleşme hükmüne göre davalı tarafça karşılanması talebinin haklı olduğu anlaşılmıştır. Yukarıda belirtildiği üzere dava konusu fatura her iki tarafın da e-fatura sistemine kayıtlı olup vergi dairesine de bildirilmiştir. Açıklanan nedenlerle ispatlanan davanın kabulüne, alacak faturaya dayalı olup likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatı verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- Davanın kısmen kabulüne, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasında yapılan takibe davalının itirazının asıl alacak olan 46.515,71 TL yönünden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, işlemiş faize ilişkin talebin reddine,
2-Asıl alacağın %20’sine denk gelen 9.303,14 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 3.177,48 TL harçtan, peşin yatırılan 577,41 TL ile 239,04 TL icra peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.361,03 TL eksik yatırılan harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 608,81 TL ve icra peşin harcı 239,04 TL olmak üzere toplam 847,85 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 100,75 TL davetiye ve müzekkere gideri ile 600 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 700,75 TL’nin kabul-red oranına göre takdir olunan 681,80 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına takdir olunan 5.466,73 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yapılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştikten sonra talep edene iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı
19/07/2018
Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı