Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/560 E. 2018/184 K. 06.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/560 Esas
KARAR NO : 2018/184

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/06/2017
KARAR TARİHİ : 06/03/2018
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 06/04/2018
Mahkememizde açılan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile dava dışı 3. kişinin (davalının sigortalısı ) …’a ait … plakalı araç tarafından 10.07.2015 tarihinde …’a ait … plakalı araca çarpmak suretiyle maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonucu … plakalı araçta meydana gelen değer kaybı alacağının araç sahibi 3. Kişi … tarafından müvekkili şirkete temlik edildiğini, söz konusu değer kaybının her ne kadar kesin bir rakam olarak belirlenemese de bağımsız eksper tarafından 900 ile 1.080,00 TL aralığında olacağının tespit edildiğini, alınan eksperlik hizmet sebebiyle de müvekkili tarafından 354 TL ekspertiz ücreti ödendiğini beyanla kaza sebebiyle oluşan 900 TL ile 1.080,00 TL aralığındaki değer kaybı için ve bunun tespiti için yapılan ekspertiz ücreti masrafı olarak 354 TL olmak üzere toplam alacağının şimdilik 654 TL ( 354 TL tutarındaki kısmı ekspertiz ücreti ve 300 TL tutarındaki kısmı şimdilik değer kaybı alacağı olmak üzere) ticari işlerde uygulanan en yüksek temerrüt faz oranı üzerinden ve kaza tarihinden kabul görülmez ise ihtar tarihinden işletilecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tazminine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile müvekkili şirketin merkez adresinin Ataşehir/ İstanbul’da bulunması sebebiyle yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Ticaret Mahkemeleri olduğunu, esasa ilişkin beyanlarında ise … plakalı aracın müvekkili nezdinde Trafik Sigorta Poliçesi ile 09.06.2015-2016 tarihleri arasında sigortalandığını, azami sorumluluk limitinin 29.000 TL olup sigortalı araç sürücüsünün kusur oranında ve zarar nispetinde olduğunu, davaya konu kaza nedeniyle 2015 TL … sayıl araç hasarı dosyası açılmış olup araç hasarından dolayı 1.784,00 TL araç hasarı ödemesi yapıldığını, davacının iş bu davaya konu ettiği değer kaybı talebinin davadan önce eksik evrak nedeniyle değerlendirilmediğini, davacının müvekkili şirkete sigortalının kusurunun bulunduğunu ispat etmesi gerektiğini, davacıya ait araçta meydana gelen gerçek zararının mahkemece tespiti gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, Sigorta Hukukundan Kaynaklanan araçtaki değer kaybı tazminatı isteğine ilişkindir.
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve sağlanan bilgi ve belgeler, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere;
Davalı … şirketinin ZMM sigortalısı olan …’a ait .. plakalı aracın 10.07.2015 tarihinde davacıya temlik eden …’a ait … plakalı araca çarptığı ve hasarlanmasına yol açtığı, davacının da temlik alan sıfatıyla iş bu davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Davalı … şirketinin kaza tarihi itibariyle … plakalı aracın ZMM sigortacısı olduğu hususu tartışmasızdır. Diğer yandan davacı araçtaki değer kaybı alacağının davacıya temlik edildiğine dair araç malikince verilmiş temlikname sunmuştur.
Bilindiği üzere ZMM sigortası ile sigortalı olan araçta trafik kazasına bağlı oluşan değer kaybının ZMM sigorta poliçesi kapsamında bulunduğu uygulamada kabul edilmektedir. Bu nedenle davacı temlik alan sıfatıyla ZMM sigortacısından değer kaybı tazminatı talep edebilir.
Davacının isteyebileceği değer kaybı tazminatı ve kusur yönünden bilirkişi raporu alınmıştır. Bilirkişi raporunda özetle; … plaka numaralı otomobilin sürücüsünün dava dışı …’ın dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde tamamen kusursuz olduğu, … plaka numaralı kamyonetin sahibi ve sürücüsü …’un dava akonusu trafik kazasının meydana gelmesinde % 100 oranda asli ve tam kusurlu olduğu, … plaka numaralı, … model, …. tip, … marka otomobilin 14.03.2013 trafiğe çıkış tarihinden, 10.07.2015 kaza tarihi itibarıyla yaklaşık 2.4 yaşında oluşu ve 25.505 km. yapmış olması, ayrıca otomobilin uyuşmazlık konusu trafik kazasından öncesinde, değer kaybı hesaplamasında değerlendirmeye alınabilecek boyutta herhangi bir maddi hasarlı trafik kazasına karışmamış olması da dikkate alınarak, otomobilin 10.07.2015 tarihinde karıştığı uyuşmazlık konusu maddi hasarlı trafik kazasından önce ortalama 30.000.00.-TL olduğu tespit edilen 2. el piyasa rayiç değeri ile otomobilin yukanda belirtilen hasarlı kaporta parçası, değiştirilip boyandıktan sonraki 29.000.-TL olan 2. el piyasa rayiç değeri de dikkate alınarak değerlendirme yapıldığında, … plaka numaralı otomobilin uğradığı gerçek değer kaybının takdiren 1.000.00.-TL olarak piyasa rayiç değerlerine uygun ve kadri marufunda olacağı bildirilmiştir.
14/05/2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan ZMM Genel Şartlarından önceki Yargıtay uygulamalarına göre; aracının modeli, markası, kaza tarihindeki yaşı, kilometresi, önceki hasarları, değişen parçaları vs. gibi hususlar gözönünde bulundurularak kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki 2. el piyasa rayiç değeri (hasarsız haliyle) ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki haline göre serbest piyasadaki 2. el piyasa değeri arasındaki farka göre değer kaybı tespit edilmektedir. 14/05/2015 tarihinden sonra düzenlenen poliçelerle sigortalı araçların karıştığı kazalarda ise ZMM Genel Şartları ekindeki tabloya göre hesaplama yapılacağı uygulamada kabul görmektedir. Kaza tarihi ve özellikle sigorta poliçesinin düzenlenme tarihi esas alındığında araçtaki değer kaybının Yargıtay uygulaması değer kaybı hesap şekline göre hesap edilmesi gerektiği göz önüne alınarak bilirkişi raporunda yapılan değerlendirme ve hesaplama sonucuna itibar edilmiştir.
Davacı vekili 04/01/2018 tarihli ıslah dilekçesinde; dilekçelerinin sonuç ve istem kısmında talep ettikleri 645,00-TL alacak talebini “müspet zarar kapsamında, değer kaybına ilişkin 1.000,00-TL’nin ticari işlerde uygulanan en yüksek temerrüt faiz oranı üzerinden ve kaza tarihinden, kabul görülmez ise ihtar tarihinden itibaren işletilecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tazminine, dava konusu değer kaybının tespiti için yapılan ekspertiz ücreti masrafı olarak 354,00 TL’nin ( TTK 1448/3 maddesi gereği sigortacı hasarın tespitine ilişkin masrafları ödemekle yükümlüdür.) HMK 323/F gereğince yargılama gideri olarak davalı tarafından müvekkilime ödenmesine,” şeklinde ıslah ettiklerini beyan etmiştir.
Davacı temerrüt tarihinden itibaren ticari faiz talebinde bulunmuştur. Davacı davalıya ihtarname çekmiş ve davalıya 27/05/2017 tebliğ edilmiştir. Bu tebliğ tarihinden 15 gün sonrası, yani 11/06/2017 tarihinde davalı … temerrüde düştüğünden bu tarih itibariyle faiz istenebilir. İstenebilecek faiz ise araçlar ticari olmadığından yasal faizdir.
Davacı araçtaki değer kaybı alacağını belirlemek için özel olarak ekspertiz incelemesi yaptırdığını bildirerek 354,00 TL ekspertiz ücretinin de davalıdan tahsilini talep etmiştir. Her ne kadar ekspertiz giderlerinden davalı sorumlu ise de davanın belirsiz alacak davası olarak açılmış olması, mahkemenin bu konuda zaten bilirkişi raporu alacak olması, araçtaki hasarların sigorta eksperi tarafından daha önce raporla belirlenmiş olması, buna rağmen alınan ekspertiz raporuna ödenen ücretin davacının kendi insiyatifi ödenmiş olması dikkate alındığında bu gideri davalıdan talep etmesinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde bulunduğu kabul edilerek ne asıl alacak ne de yargılama gideri olarak kabulü mümkün bulunmamış, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçeye istinaden,
1- Davanın kabulüne, 1.000 TL değer kaybı bedelinin 11.06.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Karar ve ilam harcının 68,31 TL’ye ikmali ile bakiye 24,91 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından yatırılan 31,40 TL peşin harç ve 12 TL ıslah harcının mahsubuna,
3-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL Başvuru harcı, 31,40 Peşin harç, 12 TL ıslah harcı, 123,60 TL davetiye ve müzekkere gideri ile 700 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 898,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre takdir olunan 1.000 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-6100 Sayılı HMK’nun 333. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra mahkemece kendiliğinden, davacı tarafından yatırılmış olan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine, bu kararın tebliğ giderinin iade edilecek avanstan karşılanmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, davanın miktarı itibariyle istinaf yolu kapalı olmak üzere kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/03/2018

Katip …
E-İMZALI

Hakim …
E-İMZALI