Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/230 E. 2018/314 K. 22.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/230 Esas
KARAR NO : 2018/314

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 08/03/2017
KARAR TARİHİ : 22/03/2018
Mahkememizde açılan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile dava dışı 3. Kişi ( davalının sigortalısı ) …’a ait … plakalı araç tarafından 11.09.2016 tarihinde …’a ait … plakalı araca çarpmak suretiyle maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, mevcut kaza sonucu … plakalı araçta meydana gelen değer kaybı alacağı, araç sahibi 3. Kişi … tarafından müvekkili …’a temlik edildiğini, kaza sonucu müvekkilin aracında değer kaybı meydana geldiğini, söz konusu değer kaybının bağımsız eksper tarafından 2.880,00 TL olarak tespit edildiğini, bu değer kaybının tespitinin sağlanabilmesi için alınan eksperlik hizmetini sebebiyle de müvekkili tarafından 354,000 TL ekspertiz ücreti ödendiğini beyanla iş bu dava ile de temlik alan sıfatıyla değer kaybının davalı … şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile davacı tarafın dava dilekçesinde hasar gören araçta oluşan değer kaybını tam olarak belirlemediğini ve belirtmediğini, bu belirlemeye ilişkin ekspertiz rapor ücretini dahi belirtmediğini, bu kapsamda ortada belirlenemeyen bir alacağın söz konusu olmadığını bu nedenlerle öncelikle davacının belirsiz alacak davası olarak açmış olduğu davasının usulden reddine, bu talebinin kabul görmemesi halinde davacı tarafa alacak miktarını tam olarak belirlemek ve harcını yatırmak üzere kesin süre verilmesine ve kesin süre içerisinde harcın tamamlanması halinde yine davanın usulden reddine karar verilmesini talep ettiğini, dava dışı … plakalı araç işletenin alacağının var olup olmadığı yapılacak yargılama sonucunda meydana çıkacağından bu aşamada alacağın temlikinin mümkün olmadığını, bu kapsamda davacının müvekkili şirkete dava yöneltilmesinin de hukuken mümkün olmadığını, bu nedenlerle davanın öncelikle husumet yönünden reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacının müvekkili şirkete yapmış olduğu başvurusu sonrasında müvekkili şirketçe değer kaybına ilişkin ekspertiz incelemesi yaptırıldığını ve alınan rapor kapsamında davacıya 690 TL ödeme yapılmak suretiyle davacının talebi karşılığından davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, kaldı ki değer kaybına uğradığı iddia edilen aracın farklı tarihlerde 5 ayrı kazaya karıştığının tespit edildiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, temlik alan davacı tarafından açılan maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle araçta oluşan değer kaybının ve ekspertiz ücretinin davalı … şirketinden tahsili istemine ilişkin olup, uyuşmazlığın tarafların kusur oranları, temlik edenin aracında kaza nedeniyle değer kaybı oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise miktarı, ekspertiz ücreti ve değer kaybının davalıdan tahsil edilip edilmeyeceği noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve sağlanan bilgi ve belgeler, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere;
Davalı … şirketinin ZMM sigortalısı olan …’a ait … plakalı aracın 11.09.2016 tarihinde davacıya temlik eden …’a ait … plakalı araca çarptığı ve hasarlanmasına yol açtığı, davacının da temlik alan sıfatıyla iş bu davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Davalı … şirketinin kaza tarihi itibariyle … plakalı aracın ZMM sigortacısı olduğu hususu tartışmasızdır. Diğer yandan davacı araçtaki değer kaybı alacağının davacıya temlik edildiğine dair araç malikince verilmiş temlikname sunmuştur.
Bilindiği üzere ZMM sigortası ile sigortalı olan araçta trafik kazasına bağlı oluşan değer kaybının ZMM sigorta poliçesi kapsamında bulunduğu uygulamada kabul edilmektedir. Bu nedenle davacı temlik alan sıfatıyla ZMM sigortacısından değer kaybı tazminatı talep edebilir.
Mahkememizce dosya üzerinde yapıtırılan bilirkişi incelemesi sonucunda makina mühendisi … tarafından düzenlenen raporda, davacı araç sahibinin değer kaybı tazminat talebinin. Karayolları Motorlu Araçlar ZMSS Poliçesi Genel Şartları Ek-1 kapsamında olduğu, 2918 sayılı KTK nu md.84/ g bendine göre şeride tecavüz kuralı ihlal edilerek maddi hasarlı trafik kazasının meydana gelmesine neden olan … plaka sayılı araç sürücüsü … bu kazada işlediği fiilden dolayı %100 Oranında kusurlu olduğu, kazaya karışan diğer … plaka sayılı araç sürücüsü …’a atfedilecek bir kusur olmadığı , … plakalı aracın bu kazadaki maruz kaldığı hasara ilişkin olarak yukarıda hesaplamalarda açıkça belirtilen Hazine Müsteşarlığı ZMSS Genel şartlan Ek-1 deki kriterler kullanıldığı ve yapılan diğer bir değerlendirmede de; Yargıtay …H.D. … E, 2015/ … K, ve 14/12/2015 tarihli İlamındaki hükmü esas alınarak belirlenen değer kaybının, bilirkişi uzmanlık alanım ile bu iki adet hesaplama İle bulunan hesap değerlerinin ortalaması alınarak belirlenen bu araçta, ” Değer kaybı’nın 1.360,00 TL olduğu, dava dosyadaki konuya ilişkin hususların incelenmesiyle belirlenen değer kaybın is 1.360,00 TL bedelin, bir kısmı olan 690,00 TL tutarındaki bedeli, davalı … AŞ” nın 28/02/2017 tarihli dekont ile davacı vekili …’ a ödenmiş olduğu görüldüğünden, bu bedelin hesaplanarak belirlenen değer kaybı 1,360,00 TL den düşülmesi gerektiği, dğer kaybından geriye kalan 570,00 TL bedelin, dekont tarihinden sonraki 8, gün itibariyle yasal faiz işletilerek tazmin edilmesinin uygun olacağı belirtilmiştir.
Davacı vekili 21.12.2017 tarihli ıslah dilekçesinde; dilekçelerinin sonuç ve istem kısmında talep ettikleri 645,00-TL alacak talebini “müspet zarar kapsamında, değer kaybına ilişkin 570-TL’nin ticari işlerde uygulanan en yüksek temerrüt faiz oranı üzerinden ve kaza tarihinden, kabul görülmez ise ihtar tarihinden itibaren işletilecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tazminine, dava konusu değer kaybının tespiti için yapılan ekspertiz ücreti masrafı olarak 354,00 TL’nin ( TTK 1448/3 maddesi gereği sigortacı hasarın tespitine ilişkin masrafları ödemekle yükümlüdür.) HMK 323/F gereğince yargılama gideri olarak davalı tarafından müvekkilime ödenmesine,” şeklinde ıslah ettiklerini beyan etmiştir.
14/05/2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan ZMM Genel Şartlarından önceki Yargıtay uygulamalarına göre; aracının modeli, markası, kaza tarihindeki yaşı, kilometresi, önceki hasarları, değişen parçaları vs. gibi hususlar gözönünde bulundurularak kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki 2. el piyasa rayiç değeri (hasarsız haliyle) ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki haline göre serbest piyasadaki 2. el piyasa değeri arasındaki farka göre değer kaybı tespit edilmektedir. 14/05/2015 tarihinden sonra düzenlenen poliçelerle sigortalı araçların karıştığı kazalarda ise ZMM Genel Şartları ekindeki tabloya göre hesaplama yapılacağı uygulamada kabul görmektedir. Kaza tarihi ve özellikle sigorta poliçesinin düzenlenme tarihi esas alındığında araçtaki değer kaybının ZMM Genel Şartları ekindeki tabloya göre hesaplama yapılması gerektiği anlaşılmaktadır. Buna göre hesaplanan değer kaybı miktarı da bilirkişi raporunda 721,00-TL olarak hesaplanmıştır. Kaza tarihi ve poliçenin düzenlenme tarihi nazara alınarak yukarıda belirtilen her iki hesaplama yönteminden birinin kullanılması gerekmekte olup bilirkişi raporunda her iki yönteme göre de hesaplama yapılarak bulunan miktarların ortalamasının alınması uygulama ve Yargıtay içtihatlarına göre kabul edilen bir yöntem olmayıp mahkememizce de bilirkişi raporundaki bu yöntem benimsenmemiştir. Buna göre davacının aracına ilişkin bilirkişi raporunda değer kaybının 721,00- TL olarak hesaplanması, davalı tarafından da aynı yöntemle yakın bir miktar olan 690,00- TL’nin hesaplanarak davacıya ödenmiş olması ve aradaki 31,00-TL’lik farkın değer kaybı zararı açısından önemli bir fark olmadığı nazara alınarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- Davanın reddine,
2-Karar ve ilam harcının 35,90 TL’nin peşin yatırılan 31,40 TL ile 5,00 TL ıslah harcından tenzili sonucu fazla yatırılan 0,50 TL’nin hüküm kesinleştikten sonra talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre takdir olunan 570,00- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5 6100 Sayılı HMK’nun 333. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra mahkemece kendiliğinden, davacı tarafından yatırılmış olan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine, bu kararın tebliğ giderinin iade edilecek avanstan karşılanmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, davanın miktarı itibariyle istinaf yolu kapalı olmak üzere kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı . 22/03/2018

Katip …
E-İMZALI

Hakim …
E-İMZALI