Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/220 E. 2018/308 K. 28.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/220 Esas
KARAR NO : 2018/308

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/03/2017
KARAR TARİHİ : 28/03/2018
G.KARAR YAZIM TARİHİ : 06/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalıların hileli ve aldatıcı davranışları ile hayali vaatlerde bulunarak yurt dışında yaşayan binlerce vatandaşın iradesini sakatlayıp hataya düşürmüş ve dolandırmış olduklarını, davalıların bu davranışları ile yasa dışı para toplama faaliyetlerini gerçekleştirmiş ve bir çokları gibi müvekkilinin de ekonomik mamahvına neden olmuş olduklarını, müvekkilinin Almanya’da yaşayan binlerce mağdur işçi vatandaşlarından biri olduğunu, hiçbir deneyimi bulunmayan vatandaşa faiz haramdır kavramının sloganlaştırılması ile davalılar … A.Ş. ve … ‘ün faiz getirisi yerine kar payı dağıtacaklarını, gerçek müslümanın faiz almasının haram olduğunu, ancak kar payının helal olduğunu söyleyerek duygusal motivasyon unsurunu tamamladıklarını, müvekkillerinin murisi …’ın da yurt dışında çalışarak kazanmış olduğu paraları değerlendirmek amacı ile birçok araştırmalardan sonra davalıların şirketine 300.000,00 DM(153.387,56 Euro) karşılığı 602.920,482 TL’yi davalılara vermiş olduğunu belirterek adı geçen 300.000,00 DM karşılığı 602.920,482 TL’nin en yüksek avans faizleriyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalılar …A.Ş …, …, …z ve… A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerine yöneltilen husumeti kesinlikle kabul etmediklerini, davacının …şirketine vermiş olduğunu iddia ettiği parayı geri almadığı gerekçesiyle zarara uğradığını ileri sürerek sebepsiz zenginleşme için bu davayı açtığını, yetkili mahkemenin Didim Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, müvekkilleri ile davacı arasında ortaklık ilişkisi bulunmadığını, talebin sebepsiz zenginleşmeye dayanmış olup 1 ve 10 yıllık zamanaşımının dolduğunu, davacının para yatırdığının kesin olarak bilinmediğini, öncelikle para yatırdığının ve alacağının bulunduğunu ispat etmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … Ltd. Şti. …, …, … vekilleri cevap dilekçesinde özetle; yetkili mahkemenin Didim Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, davacıların murisiyle müvekkilleri arasında bir ilişkibulunmadığından husumetin yönetilmeyeceğini 1 ile 10 yıllık zamanaşımının dolduğunu esasa ilişkin olarakdan davacının para yatırdığını ispat etmesi gerektiğini iddiaların doğru olmadığını, yatırılmış olsa dahi kendilerinden talep edilemeyeceğini beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, dava dışı şirketlere davacılar tarafından ödenen paraların, tüzel kişilik perdesi aralanarak bir kısım davalının hesabına aktarıldığı iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir.
Davacıların farklı tarihlerde ve sessiz ortak sıfatıyla, dava dışı …A.Ş. ile …’ye para yatırdıkları, anılan şirketler tarafından istenilmesi halinde bu paraların kar payı ile birlikte geri ödeneceği vaat edildiği halde ödenmeyerek davalılara aktarıldığı ve şirketlerin tasfiye sürecinde sokularak, davacıların alacaklarının tahsilinin imkansız hale getirildiği, bu durumdan davalıların sorumlu oldukları, yatırılan paraları kendi hesaplarına aktardıklarından, sebepsiz zenginleştikleri belirtilerek yatırılan paraların davalılarca geri ödenesi istenilmektedir.
Dosya arasına davacı tarafından ibraz olunan …’e ait 14.09.1999 tarihli kar payı ortaklık sertifikası talep formu suretinde 300.000,00 DM’nin …’tan nakden tahsil edildiği, makbuzun altında şirketin kaşesinin bulunduğu, imza bulunduğu ve tahsil eden olarak … isminin yer aldığı anlaşılmıştır.
Dosya arasına ibraz olunan Bakırköy … Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas ve …Karar sayılı ilamı ile davalılardan …’ün Sermaye Piyasası Kanuna muhalefet ederek para topladığı gerekçesi ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın Yargıtay safahatından geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır.
Dosya arasına ibraz olunan belgelerden … şirketin 27/02/2007 tarihinde Alman Mahkemeleri’nce iflasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Taraflarca dosyaya dava konusu taleple benzer olan taleplere ilişkin dava dosyalarında ibraz edilmiş raporların sunulduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamından; davacılar 14.09.1999 tarihli kar payı ortaklık sertifikası talep formu suretinde 300.000,00 DM’nin murisleri … tarafından …’e yatırıldığını ve paranın davalı şirketlere aktarıldığını ve aralarında organik bağ bulunduğunu belirterek davalı şirket ve ortaklardan tahsilini talep etmiş olup, davacıların dosyaya dayanmış oldukları belgenin suretini sundukları, ortaklık oldukları ve para yatırdıklarına dair bu belge dışında bir delil de bulunmadığı, dayanma belge aslının ibrazı için davacı tarafa kesin süre verildiği davacı tarafın belge aslını ibraz edemeyeceklerine dair beyanda bulundukları, her ne kadar Almanya’da bulunan binada yangın çıktığını ve binanın yıkıldığına dair resmi makamlardan yazı aldıklarını belirtmiş iseler de davacının beyanında da belirttiği üzere Alman makamlarında verilen yazıda “binada yangın çıktığını, sonrasında binanın yıkıldığını” ifade eder açıklamanın olduğunu, bu durumun belgenin zayi olduğunu tespitine ilişkin dayanılacak bir belge olarak kabul edilemeyeceği netice itibariyle davacı para yatırdığına ilişkin tek delili olan belgeyi sunamadığı, fotokopiye dayanılarak karar verilemeyeceği (Yargıtay …. HD’nin 16.05.2013 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamı, 15.04.2014 tarih …Esas … Karar sayılı ilamlarında belirtildiği üzere) bu haliyle davacıların davasının ispat edemediği anlaşıldığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:

1-Davacıların ispat edilemeyen davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90-TL harçtan, peşin alınan 10.296,38-TL harcın mahsubu ile bakiye 10.260,48-TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili iadesine,
5-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden davalılar yararına takdir olunan 38.066,82-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılara verilmesine,
Dair, davacı vekili ile bir kısım davalılar vekili Av. … … ile Av. …’ın yüzüne karşı diğerlerinin yokluğunda, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 28/03/2018

Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip 203890
¸