Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/182 E. 2018/1142 K. 24.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/182 Esas
KARAR NO : 2018/1142

DAVA : Menfi Tespit (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/02/2017
KARAR TARİHİ : 24/12/2018
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 05/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili ibraz ettiği dava dilekçesinde özetle; müvekkilimiz hakkında Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile yapılan takibin kesinleştiğini, araçları üzerine haciz konduğunu, müvekkilinin araç kiralama firması olarak faaliyet gösterdiğini, araç kiralamaları uzun dönem yapıldığından işleten sıfatının olmadığını, müvekkilinin 28/03/2016 tarihinde …. plakalı aracın borçlu … ve …. ile uzun dönem araç kiralama sözleşmesi imzaladığını, aracın müşteriye teslim edilmesiyle işleten olmaktan çıktığını, bu sebeple araç hasarından sorumluluğunun olmadığını, davalı yan kazada aracı kullanan sürücünün kusurunu da ispatlamasının gerektiğini, belirterek dava sonuçlanıncaya kadar takibin durdurulmasını, davacı şirketin takibe konu alacak nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize ibraz ettiği cevap dilekçesinde; sigortalı araç sürücüsünün alkollü olması nedeniyle rücuen tahsil için icra takibi başlatıldığını, araç sürücünün 1.1 promil alkollü olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmenin kendi iç ilişkileri bakımından sonuç doğuracağını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, kazaya karışan araç maliki tarafından aracın uzun süreli kiralama sözleşmesi ile dava dışı kişiye kiralanmış olması nedeniyle işleten sıfatının ortadan kalktığından bahisle aracın sigorta şirketine karşı açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının celbi talep edilmiş ve dosya Mahkememiz dosyası içine aldırılmış olup; dosya incelendiğinde davalı takip alacaklısı ….Kooperatifinin davacı takip borçlusu hakkında 2.649,00 TL asıl alacak 309,93 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.958,93 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Dosyanın nöroloji uzmanı, trafik konusunda uzman bilirkişi ve makine mühendisi bilirkişiye tevdii ile olayın münhasıran alkolün etkisiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin, alkol dışında başka unsurların da olayın meydana gelmesinde rol oynayıp oynamadığının saptanması, olayın münhasıran alkolün etkisi altında gerçekleştiğinin tespiti halinde gerçek zarar miktarının da tespiti ile rapor tanzimi istenmesine karar verilmiş olup; bilirkişi …., …ve …’in 26/04/2018 tarihli raporlarında özetle; kazanın E-5 Güney Yolu Güzelyurt Metrobüs Durağı Yanı Yan Yolda, Avcılar İlçesi yönünde seyreden dava dışı sürücü …’ın idaresindeki … Plakalı kamyonet ile anılan yere geldiğinde, yolda seyreden diğer araçların durumunu dikkate almadan, “Hızın Gerekli Şartlara Uygunluğunu Sağlama, Takip Mesafesi, Alkollü Araç Kullanma” kurallarına uymadan ve yakın ilerisindeki trafik durumunu göz önünde tutmadığından, ön ilerisinde aynı istikamette seyretmekte olan dava dışı sürücü …. yönetimindeki … plaka sayılı otomobile arka kısımlarına çarpmak suretiyle maddi hasarlı olarak gerçekleştiridiğini, önceden teknik olarak belirlenmiş hukuk normuna (KTK’nun 84/f, j, l. Md. Yoluyla 467a, 47/c,d 52/b, 53/b, 67/a. Md. İle; KT. Yönet. 137/A. Md. Doğrultu değiştirme, Hızın Gerekli Şartlara Uygunluğunu Sağlama, Trafik İşaret ve Levhalarına Uyma, Araç Manevraları.) karşı asgari dikkat ve özeni göstermeyerek hareket eden, birden fazla trafik kuralını ihlal eden ve böylelikle ilk tehlikeli davranışta bulunduğu anlaşılan … Plakalı kamyonet sürcüsü (kira sözleşmesi nedeniyle işletini sayılan) dava dışı …’ın “%100 oranıda Asli ve Tamamen Kusurlu” olduğunu; kazanın dava dışı sürücü …’ın aldığı alkolün etkisi altında, güvenli araç sürme yeteneğini yitirmesi sonucu münhasıran Sırf alkolün etkisi ile oluştuğunu, dikkatli ve basiretli bir sürücü olarak otomobilini kurallara uygun olarak kullanan, anılan yerde seyretmekte iken akradan gelen araç tarafından çarpılmaya maruz kalan… Plakalı otomobilin dava dışı sürücüsü….’ın “Tamamen Kusursuz” olduğunu, …. plakalı araç üzerinde meydana gelen hasarın KDV dahil toplam 2.649 TL olduğunu, dava konusu kazada hasarlanan dava dışı …’ın maliki olduğunu …Plakalı otomobilin, (Kasko Sigortası) …. Sigorta A.Ş. Tarafından tamir ettirildiğini, 2.649,00 TL olan hasar masrafının davalı …Kooperatifi (yeni adı …) tarafından … Sigorta A.Ş.’ye ödendiğinin anlaşıldığını, davalı… Kooperatifi (yeni adı …)’nin belirtilen hasar nedeniyle yapmış olduğu 2.649,00 TL ödemeyi kazaya sebebiyet veren…. plakalı kamyonetin sürücüsü (Uzun Dönem Oto Kiralama Sözleşmesi nedeniyle işleteni sayılan) dava dışı sürücü … ve dava dışı ….’dan rücu yoluyla isteyebileceğini beyan etmişlerdir.
Bilirkişi raporuna karşı itiraz süresi dolduğunda duruşma günü beklenilmeksizin dosyanın taraf itirazları irdelenmek üzere ek rapor tanzimi için kök raporu sunan bilirkişi heyetine tevdiine karar verilmekle, bilirkişi heyetinin 06/07/2018 tarihli ek raporunda özetle; …. Plakalı kamyonet sürücüsü dava dışı …’ın %100 oranında Asli ve Tamamen Kusurlu olduğunu, dava dışı sürücü …’ın neden olduğu kazada münhasıran sırf alkol etkisinin rol oynadığını, … Plakalı otomobilin dava dışı sürücüsü ….’ın “Tamamen Kusursuz”olduğunu, …. plakalı araç üzerinde meydana gelen hasarın KDV dahil toplam 2.649,00 TL olduğunu beyan etmişlerdir.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller, bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde, davanın trafik kazasından kaynaklanan rucüen tazminat istemine ilişkin menfi tespit istemli dava olduğu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “işleten ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin hukuki sorumluluğu” başlıklı 85/1. maddesinde “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar” düzenlemesine yer verildiği, anılan bu düzenleme ile, zarara sebep olan motorlu araçtan dolayı, araç malikinin, ünvanı altında ya da kestiği biletle aracın işletilmesini temin eden 3. kişi zarardan müteselsilen sorumlu tutulduğu, işleten tanımının, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 3. maddesinde “Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.” şeklinde yapıldığı, 2918 sayılı KTK’nın 3. maddesinde işleten sıfatının belirlenmesinde şekli ve maddi ölçüt olmak üzere iki ayrı ölçüden yararlanıldığı, şekli ölçüye göre trafik sicilinde malik görülen kişi işleten olduğu, maddi ölçüye göre ise, trafik sicilinde adı geçen kişinin önemi bulunmamakta olup önemli olan araç üzerindeki fiili hakimiyet, araçtan ekonomik yarar sağlama, masraf ve rizikolara katlanma gibi ölçütleri olduğu, işletenin belirlenmesinde doktrin ve Yargıtay’ın kabul ettiği görüşün maddi ölçü olup, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1. maddesindeki düzenleme karşısında, kazaya karışan araçların meydana getirdikleri zararlardan araç sahiplerinin hukuken sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiş ise de, bu araçların sahipleri tarafından herhangi bir sebeple yararlanılmasının bir başka kimseye devir edilmesi halinde (çok kısa bir süre olmaması kaydıyla), artık üzerindeki fiili hakimiyetin kalmaması ve bu sebeple ekonomik yönden de bir yararlanma olanağının kalktığı durumlarda, o aracı kaza sırasında fiili hakimiyeti altında bulunduran ve ondan iktisaden yararlanan kimsenin işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu tutulması gerekip, bunun sonucu olarak da araç malikinin sorumlu tutulmaması gerekeceği, dava konusu olayda …. plakalı aracın uzun dönem kiralama sözleşmesi ile dava dışı kusurlu sürücü …’a verildiği, davacının fiili hakimiyetinin bulunmaması nedeniyle davacının sorumluluğunun bulunmadığı anlaşılmakla davanın kabulüne, kötüniyet tazminatı yönünden alacak yargılamayı gerektirdiğinden ve ispatlanamadığından reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Açılan davanın KABULÜ İLE; davacının borçlu olmadığının TESPİTİNE, kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
2-Alınması gereken 202,12 TL harçtan peşin alınan 50,54 TL harcın MAHSUBU İLE bakiye 151,58 TL eksik harcın davalıdan ALINARAK, hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 81,94 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça sarf edilen bilirkişi sarf gideri 1.600 TL, tebligat ve posta gideri 408,50 TL olmak üzere toplam 2.008,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davacı yararına takdir edilen 2.180 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa İADESİNE,
7-Davalı tarafça yapılan masrafların kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
Dair, tarafların yüzüne karşı 35 sayılı Kanunun geçici 2’inci maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20/07/2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ıncı madde hükümleri uyarınca, karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veye istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.05/03/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır