Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1177 Esas
KARAR NO : 2019/612
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/12/2017
KARAR TARİHİ : 13/06/2019
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH :13/07/2019
Mahkememizde açılan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; borçlular aleyhine, 10.11.2017 tarihinde Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğü’nün….. E. sayılı dosyası ile icra takibinin başlatıldığını, ödeme emrinin borçlulara tebliğ edildiğini, borçluların borca vaki itirazı üzerine de takibin durduğunu, borçluların borcunun 33.936,84 TL olduğunu, müvekkilin alacağının fatura mukabilinde teslim edilen gıda ürünlerinden kaynaklanan alacak olduğunu, yapılan görüşmelerden bir sonuç alınamayınca borçlular hakkında Büyükçekmece ……..İcra Müdürlüğü’ nün….. E. sayılı takip dosyası ile takibin başlatıldığını, borçluların yersiz ve haksız bir şekilde borca itiraz ettiğini ve takibin durduğunu beyanla itirazın iptaline, takibin devamına, itirazında haksız olan % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalı … tarafı cevap dilekçesinde özetle;…… isimli firmayı 2016 yılı Mayıs ayında açtığını, davacı firmadan satışını yaptığı muhtelif gıda ürünlerinden aldığını, en son 2016 yılının haziran ayına kadar siparişlerinin faturalandırılıp tarafa gönderildiğini, davacıdan 50.400,66 TL lik mal siparişi verdiğini, bu siparişlerin tarafa yanlış gönderilen malların tutarı olan 7.191,31 TL yi iade faturasını düzenleyerek tekrar kendilerine teslim ettiğini, 23.11.2016 tarihinde ortaklıktan ayrıldığını, davacı firma ile herhangi bir alışverişinin olmadığını, iade faturasından sonra kalan 43.209,35 TL için davacı firma ile rehin sözleşmesi yaptığını,…… plakalı araç ile ……plakalı araçlarını borcuna karşılık davacı firmaya rehin ettirdiğini, toplam rehin bedelinin 45.000-TL olduğunu, …… plakalı aracın üzerindeki rehinin miktarı 20.000 TL olduğunu, 27.02.2017 tarihinde tamamen ödenmek suretiyle ile kaldırıldığını, ……plakalı araç üzerindeki rehin miktarının 25.000 TL olduğunu, 27.09.2017 tarihinde de bu bedelin ödenerek rehinin kaldırıldığını, hesaplar yapıldığında davalıların davacı firmadan 1.790,65 TL alacağının kaldığını, davacı tarafa borcu bittiğinde tekrar çalışmak adına mal siparişi vermek istediğini, …… isimli kredi kartından 10.000 TL para aktardığını, herhangi bir mal gönderilmediğini, parasının da iade edilmediğini, davacıdan 11.790,65 TL alacağının olduğunu beyanla yetkisizlik itirazlarının kabulüne, açılan davanın reddine, davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini vekâleten talep etmiştir.
Diğer davalı … usule uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmamış cevap dilekçesi de sunmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; fatura dayalı alacağına istinaden başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava konusu uyuşmazlık taraflar arasındaki cari hesap- alım satım ilişkisi kapsamında davacının davalılardan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı, davalı savunmasına göre davacıdan alınan bir kısım ürünlerin iade faturası düzenlenerek davacıya iade edilip edilmediği, davalıların davacıya olan borçlarına karşılık…… plakalı ve ……plakalı araçlar üzerine davacı lehine rehin konulup konulmadığı, daha sonra rehin bedelleri ödenerek araçlar üzerine rehinin kaldırılıp kaldırılmadığı, davacının iddiasının aksine davalıların davacıdan alacaklı olup olmadıkları hususlarındadır.
Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğünün …….Esas sayılı dosyasının tetkikinden davacı alacaklı tarafından davalı borçlular hakkında 35.116,46 -TL asıl alacak üzerinden ilamsız takip yapıldığı, davalıların itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davalıların adresi itibariyle defterlerinin incelenmesi amacaylı Kahkamanmaraş’a yazılan talimat sonucu alınan raporda, Büyükçekmece …… İcra Dairesi….. esasta kayıtlı … ve … adına 35.116,46-TL cari hesaptan kaynaklanan asıl alacağın tahsili için icra takibine başlandığı, işletme hesabına göre defter kayıtlarını tutanların Ba-Bs formlarınr bildirim zorunluluğu bulunmamakta olduğundan Davalılara ait Ba bilgileri bulunmadığı, davacı….. gıdanın dava konusu alacağa konu düzenlemiş olduğu faturaların, davalıların yasal defterinde 3 adet 50.400,66-TL tutarlı satış faturalarını ve …… Gıda firmasına düzenledikleri 7.191,02-TL iade faturasını yasal kayıtlarına almış olduğu tespit edilmiştir iade faturasından sonra yasal defterde gözüken net mal alım tutarı 43,209,64-TL1dir. Yasal defter kayıtlarında Davacı …… Gıdanın düzenlemiş olduğu 31.10.2016 tarihli 2.228,69-TL, tutarlı satış faturası davalıların defterinde bulunmadığı, … ve Ortağı …..’ün Adi ortaklığa ait yasal defter kayıtlarında işletme defteri olması sebebiyle tahsilatlar bulunmadığı, çünkü işletme defterine alışlardan dolayı giderler ve satışlardan dolayı elde edilen hasılat yazılmadığı, Kahramanmaraş ……. Noterliğinin 11.05.2016 tarih ve ……. yevmiye sayılı rehin sözleşmesinde hangi borca ait rehin edildiği yazmamakta birlikte borcun 20.000,00 TL olduğu tespit edildiği, Kahramanmaraş …….Noterliği 27.02.2017 tarih ….. yevmiye nolu İbranamede Kahramanmaraş …….Noterliğinin 11.05.2016 tarih ve…… yevmiye sayılı rehin sözleşmesi ile…… plakalı araç üzerine konulan 20.000,00-TL alacağı … unvanlı kişiden tamamen aldığını ibra eden …… Gıda Paz. A.Ş. vekili ….. isim ve imza olduğu, Kahramanmaraş ……. Noterliğinin 22,06.2017 tarih …… yevmiye sayılı rehin sözleşmesinde hangi borca ait rehin edildiği yazmamakta birlikte borcun 25.000,00 TL olduğu, Kahramanmaraş ….., Noterliği 27.09,2017 tarih ……yevmiye nolu İbranamede Kahramanmaraş ……. Noterliğinin 22.06.2017 tarih ….. yevmiye sayılı rehin sözleşmesi ile …… plakalı araç üzerine konulan 25.000,00-TL alacağı … unvanlı kişiden tamamen aldığını ibra eden …… Gıda Paz. A.Ş. vekili ….. isim ve imza olduğu, dava dosyasında davacrya ait yasal defterler bulunmadığından inceleme yapılamamış, yasal defter olmayan bilgisayar çıktıları olan cari hesap ekstresinde;
a) 25.06.2016 tarihli 961258 nolu satış faturası yazılı olduğu ancak tutarı yazılı olmadığı,
b) 03.06.2016 tarihli 2.160,05-TL, 09.06.2016 tarihli 8.043,27-TL 31.10.2016 tarihli 2.238,59-TL tutarlı faturalar davalıların yasal defterlerinde bulunmadığı, yapılan incelemede 03.06.2016 tarihli 2.160,05-TL ve 09.06.2016 tarihli 8.043,27-TL faturaların …..adına olduğu davalılarla ilgisi bulunmadığı, 3110,2016 tarihli 2,238,59-TL tutarlı faturanın adi ortaklık adına olduğu,
c) Adi ortaklık adına 52.629,36-TL satış faturası düzenlendiği, 7.190,83-TL’sinin iade alındığı böylece net mal satışının 45.438,53-TL olduğu,
d) Nakit, kredi kartı ve gelen havale ile 75.205,00-TL tahsilat yapıldığı,
e) Hesaba ait olmayan 10.203,32-TL faturafar hesaptan düşüldüğünde 23.733,52-TL borç gözükmediği,
f) 0106.2016 tarihli 54.539,98-TL tutarlı virman ile davalıların borçlandırdığı ancak, bu borç kime ait ise, dava dosyasında 54.539,98-TL alacağın davalılar hesabına borç kaydedilebilmcsi için Alacağın temliki Borçlar Kanunumuzun 162. ve 172. maddeleri arasında düzenlenen 54,539,98-TL borç sahibi ve Adi ortaklığın ortaklan ile aralarında düzenlenmiş Temlik sözleşmesi bulunmadığı,
Yukarıdaki bilgi ve belgelerin incelenmesi neticesinde, borçlu … ve … alacaklı …… Gıda olarak düzenlenen rehin sözleşmelerinde hangi borçla ilgili düzenlenmiş oldukları belirtilmemiş olmakla birlikte ödemelerinin yapılmış olduğu tespit edilmiştir. Davacının davaya konu alacağı yasal ticari defterleri ile ispat edememiş ancak, davacının dosyaya sunmuş olduğu bilgisayar çıktıları olan cari hesap ekstresinde adi ortaklıkla ilgisi bulunmayan faturalar ve başka bir hesaptan gelme borç aktarımı bulunduğu, adi ortaklık adına mal satışından daha fazla tahsilat bulunduğu ve buna güre adi ortaklık adına satışı yapılan mallann tamamının tahsil edilmiş gibi gözüktüğü, yüksek ihtimalle cari hesap ekstresinde bulunan faturaların muhatabı ….. hesabı ile karıştırılmış olduğu, iş bu sebeplerle hesapekstresindeki bilgilerin güvenilir olmadığı, davalılar … ve Ortağı … ortaklığına ait yasal defterinde işletme defteri olması sebebiyle borç alacak durumu gözükmemekte olup, davaya konu edilmiş alacağın ispatı ile ilgili:
a) Dava konusu alacağa ait, hesap ekstresinde gözüken 54.539,96 TL’ye aitTemlik Sözleşmesi vok ise: davacının alacağı bulunmadığı,
b) Dava konusu alacağa ait hesap ekstresinde gözüken 54.539,98 TL’ ye ait Temlik Sözleşmesi var ise: Davacının 23.733.52-TL alacağı bulunduğu belirtilmiştir.
Davacının ticari defter ve belgelerinin incelenmesi amacıyla mahkememizde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda SMMM …… tarafından düzenlenen raporda, dava konusunun davacının davalı ile olan ticari ilişkisi kapsamında oluşan 35.116,46 TL cari hesap alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, davacının 2016 ve 2017 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi (10.11.2017) itibariyle davacının davalıdan 33.936,84 TL alacaklı olduğu, davacının ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle 33.936,84 TL alacaklı olduğu görülmekle birlikte, davalıların araçları üzerine davacı lehine (25.000 TL ve 20.000 TL olmak üzere) toplam 45.000 TL rehin vermiş oldukları ve davacı tarafından takip tarihi öncesinde her iki rehnin de kaldırılarak davalıların ibra edildiğinin tartışmasız olduğu, nihai takdiri Mahkemeye ait olmak üzere; davacı lehine tesis edilen rehinlerin davacının cari hesap alacağına mahsuben verildiğinin kabulü halinde: davacının davalılardan alacaklı olmadığı gibi davacının (33.936,84 TL -45.000TL) -11.063,16 TL borçlu olduğunun kabulünün gerekeceği, buna karşın rehin ile cari hesap alacağı arasında illiyet bulunmadığının kabulü halinde: takip tarih itibariyle davacının davalılardan 33.936.84 TL cari hesap alacağının bulunduğunun kabulünün gerekeceği belirtilmiştir.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller hep birlikte değerlendirilmiştir. Davacı taraf cari hesap ilişkisi nedeniyle davalılardan alacaklı olduğunu, davalılar ise davacıdan 50.400,66-TL’lik mal satın aldıklarını, 7.191,31-TL bedelli malın iade edilerek iade faturasının düzenlendiğini, daha sonra kalan 43.209,35-TL borcun ödenmesi için davacı firma ile rehin sözleşmesi imzalandığını, 2 adet alacak toplam 45.000,00-TL ile rehin edildiğini, daha sonra rehin bedellerinin ödenerek rehinlerin kaldırıldığını, davacıdan 1.790,65-TL alacakları kaldığını, sonrasında davacıya mal gönderilmesi için yaptıkları 10.000,00-TL kredi kartı ödemesine rağmen davacının mal göndermemesi nedeniyle 11.790,65-TL alacaklı olduklarını savunmuşlardır. Alınan talimat bilirkişi raporunda davalıların adi ortaklık şeklinde çalıştıkları, davalılara ait işletme hesabı işletme defterine göre davalıların davacıdan 50.400,66-TL tutarda mal alımı yaptıkları, 7.191,02-TL iade faturası düzenlendiğinin tespit edildiği anlaşılmıştır. Bilirkişi raporunda her ne kadar dosya kapsamına sunulan cari hesap ekstresi üzerinden inceleme yapılmışsa da davacı defterlerinin mahkememizce ayrıca bilirkişi incelemesine konu edilmesi nedeniyle talimat raporundaki davacı defterlerine ilişkin tespitler nazara alınmamıştır. Davacının defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesiyle davacının 33.936,84-TL alacaklı görüldüğünün tespit edildiğini anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki asıl uyuşmazlık davalıların araçları üzerine tesis edilen toplam 45.000,00-TL’lik rehinler ve bu rehin bedellerinin ödenmesinin davacının davalılardan olan alacağı ile ilgili bulunup bulunmadığı hususundadır. Davacı vekili 4. celse beyanında davalı tarafından müvekkili şirkete verilen araç rehinlerinin başka bir alacağa ilişkin olup, işbu dosyadaki cari hesap alacağı ile ilgili olmadığını, davalıların daha önce başka bir şirketleri olduğunu, bu şirketteki borçlarına ilişkin söz konusu rehinlere konu alacağı ilişkin beyanda bulunmak üzere süre verilmiş, davacı vekilini bir sonraki celse beyanında rehinlerin dava konusu cari hesap alacağı ile ilgisi bulunmadığını, cari hesap alacaklarının ispatlandığını, gerekirse fatura içeriklerinin teslimine ilişkin tanık dinletebileceklerini, talimatla alınan bilirkişi raporunda dahi davalının defterlerinde 23.000,00-TL alacaklı olduklarını beyan ederek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraf cari hesabında kayıtlı fatura içeriklerinin teslimine ilişkin irsaliye vb. dayanak belgelerin sunmamış olmakla birlikte davalıların savunmalarına göre 50.400,66-TL’lik mal aldıkları, 7.191,31-TL’lik malların iadesi sonucunda davacıya 43.209,35-TL borçlarının kaldığı hususunun ispatlandığını kabul edilmesi gerekmektedir. Davalıların rehinle ödeme savunmalarına gelince, davalılar dava konusu borcu söz konusu araç rehin bedellerinin ödenmesiyle ifa ettiklerini ileri sürmüşlerdir. Davacı taraf her ne kadar söz konusu rehinlerin davalıların daha önceki şirketlerinden olan alacaklarına karşı alınan rehinler olduğunu ileri sürerek davalıların yaptıkları bu ödemenin başka bir borca ilişkin olduğu hususunda ki ispat yükünü üzerine almıştır. Fakat verilen süreye rağmen buna ilişkin herhangi bir delil sunmamıştır. Dosya kapsamına sunulan rehin sözleşmelerinde her ne kadar araç rehinlerinin hangi borca karşılık verildiği belirtilmemiş ise de yukarıda açıklandığı üzere davalıların sabit olan ödeme iddialarının aksini davacı taraf ispatlayamadığından söz konusu rehinle ödemelerin dava konusu borca yönelik yapıldığı mahkememizce kabul edilerek davanın reddine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- Davanın reddine,
2-Karar ve ilam harcı olan 44,40 TL ‘nin peşin yatırılan 403,98 TL’den mahsubuna, fazla yatırılan 359,58 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı … kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre takdir olunan 4.072,42 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine,
5-6100 Sayılı HMK’nun 333. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra mahkemece kendiliğinden, davacı tarafından yatırılmış olan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine, bu kararın tebliğ giderinin iade edilecek avanstan karşılanmasına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/06/2019
Katip …..
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır