Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1157 E. 2019/136 K. 14.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1157 Esas
KARAR NO : 2019/136

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/12/2017
KARAR TARİHİ : 14/02/2019
Mahkememizde açılan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı olarak cari hesap-fatura alacağının bulunduğunu, davacı müvekkili şirketin davalıdan alacağının tahsili için yaptığı tüm başvurular neticesiz kalınca davalı (borçlu) aleyhine Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından cari hesap alacağına ilişkin İcra takibi yapıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, müvekkili davacı-alacaklı şirket tarafından ticari ilişki içerisinde davalıya verilen hizmetlerin karşılığında davalı şirkete faturalar kesildiğini ve kesilen faturaların ticari defterlere işlendiğini beyanla itirazın iptaline, davalının % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile davacının iddialarının kabulünün müvekkili tarafça mümkün olmadığını, davacının haksız ve hukuka aykırı olarak müvekkili şirkete tahakkuk ettirdiği faturalar nezdinde alacaklı olduğunu iddia etmesinin kabul edilemez olduğunu, taraflar arasında ticari ilişki mevcut olup davacı tarafından haksız bir şekilde hatalı ürünlerin gönderildiğini ve akabinde müvekkili firmaya faturalar tahakkuk edildiğini , icra takibine konu alacak olarak cari hesap alacağı dendiğini ancak bu cari hesap alacağı ile ilgili herhangi bir evrak ya da cari hesap dönemi ile ilgili bir belge dahi sunulmadığını dolayısıyla alacaklı/davacının icra takibine konu alacağının içeriği hakkında bir malumatın olmasının da mümkün olmadığını, davacının ikame ettiği davada müvekkili firmaya vermiş olduğu hizmetler karşılığında faturalar kesildiğini ve bu faturaların da tahsili cihetine gittiğini beyan ve iddia ettiğini ancak davacı tarafından müvekkili firmaya bir hizmetin söz konusu olmadığını, davacı firma ile müvekkili firma arasındaki ticari ilişkinin örme yağı satımına dayalı olduğunu, müvekkili firmanın davacıdan örme yağı satın almakta olduğunu, davacı tarafından müvekkili firmaya satılan bu ürünlerin hatalı olması ve müvekkili tarafından üretimi ve imalatı yapılan tekstil ürünlerine verdiği zarar ve bu sebeple de müvekkilinin davacı firmadan almış olduğu bu bozuk ürünler nezdinde uğradığı zararların telafisi için müvekkili tarafça yasal yollara başvuru haklarını da saklı tuttuklarını, davacı tarafından müvekkili firmaya satılan …İsimli örgü yağlarının müvekkili firma tarafından örme işlemi yapılan ham tekstil ürünleri üzerinde boyama sonrası görülen izlerinin mevcut olduğunu, müvekkili firma tarafından … A Ş, ile … Ltd. Şti. siparişleri sonucu örme işlemi yapılan 1160 Kg. ve 382 Kg. kumaşlardaki yağ izleri çıkması sonucu bu firmalar tarafından yağ izi olan bu ürünlerin müvekkili firmaya iade edildiğini ve müvekkilinin de itibar kaybı ve maddi zarar gördüğünü, davacı firma ile yapılan görüşmeler ve davacı tarafından sayılan örme yağı ile ilgili yaptırılan test sonuçlarında da yağların sorunlu olduğunun açıkça tespit edildiğini, yapılan testlere ait raporların müvekkili tarafça dilekçeleri ekinde sunulduğunu, davacının ikame ettiği dava ve haksız icra takibi nezdinde müvekkiline satmış olduğu, testler sonucunda da uygun olmadığı görülen örgü yağları nezdinde tahakkuk ettirmiş olduğu faturaların tahsili için haksız ve kötü niyetli bir tutum sergilediğinin açık olduğunu, davacı ile yapılan görüşmelerde davacının konu ile ilgileneceğinin müvekkiline bildirildiğini ve müvekkiline satmış oldukları örme yağları ile ilgili yaptıkları araştırma ve testlerde de hatalı olduğunun görülmesine rağmen kötü niyetli olarak müvekkilinden tahsil yolunu seçtiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava İİK’nun 67. Maddesine istinaden açılmış İtirazın İptali davasıdır.
Dava konusu uyuşmazlığın davacının davalıya sattığı örmeyağ ürün bedeli karşılığında alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, davalıya satılan ürünlerin gizli- açık ayıplı olup olmadığı, davalının muayene ve ihbar yükümlülüğünü süresinde ve usule uygun yerine getirip getirmediği hususlarındadır.
Mahkememizce dava konusu uyuşmazlığın tespiti açısından tarafların ticari defter ve belgeleri ile davalı tarafça sunulacak numuneler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
SMMM …. ile tekstil mühendisi ….arafından düzenlenen raporda, davacının 2016 ve 2017 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi (27.11.2017) itibariyle davacının davalıdan 14.274,52 TL alacaklı olduğu, davalının ticari defter ve belgeleri müteakip kez istenmiş olmasına rağmen tarafımıza herhangi bir evrak sunmadığı, 2016 ve 2017 yılları ticari defterlerinin ibraz edilmediğinden dolayı lehine delil niteliği konusunda değerlendirme yapılamadığı, taraflar arasındaki uyuşmazlık konusunun davalının ayıp iddiasından kaynaklı olduğu, yapılan teknik değerlendirme neticesinde davacının davalıya sattığı örme yağı ile ilgili davalının ayıp iddiasının ispata muhtaç olduğu, neticeten takip tarihi İtibariyle davacının davalıdan 14.274,52 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir. Bilirkişi raporu gerekçeli ve denetlemeye açık hazırlanmış olup, mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller hep birlikte değerlendirilmiştir. Davacı davalıya sattığı örme yağı nedeniyle düzenlediği faturalar karşılığında davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla davalı aleyhine icra takibi yapmıştır. Davalının itirazı üzerine duran takibin iptali amacıyla iş bu dava açılmıştır. Davacı taraf bilirkişi incelemesine ticari defter ve belgelerini sunmuş, davalı taraf ticari defter ve belgelerini ve ayıplı olduğunu iddia ettiği ürünleri bilirkişi incelemesine sunmamıştır. Yapılan bilirkişi incelemesinde yukarıda belirtildiği üzere, her ne kadar, davalının sunmuş olduğu reklamasyon faturaları incelendiğinde bir kısmının örme makinası kaynaklı kumaş üzerinde yağ izi nedeniyle kesildiği anlaşılmakta ve dosyaya sunulan test raporları da bir kısım kumaşlarda yağ izi bulunduğunu gösterdi ise de, ancak kumaş üzerinde örme makinası kaynaklı yağ izlerinin bulunması, kullanılan yağın ayıplı olduğu anlamına gelmediği gibi, kumaş üzerinde örme makinası kaynaklı yağ izleri, örme makinası ayarlarından, makine bozukluğundan ve/veya yağın fazla kullanılmasından da kaynaklanabilmektedir. Davalı tarafından bilirkişi incelemesine ayıplı ürünler sunulmamıştır. Davalı tarafından ayıplı olduğu iddia edilen ürünler bilirkişi incelemesine sunulmadığından ve tarafsız kurumlarca ayıplı olduğu İddia edilen ürünler üzerinde yapılmış herhangi bir tespit raporu sunulmadığından ve davalının sunmuş olduğu reklamasyon faturaları ve test raporları davacının sattığı örme yağının ayıplı olduğunu ispatlamaya yeterli olmadığından davalının ayıp iddiası ispata muhtaçtır. Bu durumda ispatlanamayan ayıp iddiası ve ispatlanan alacak miktarı nazara alınarak davanın kabulüne, alacak faturaya dayalı olup likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatı verilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulü ile;
Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasında yapılan icra takibine davalının vaki itirazının iptaline, takibin devamına,
Asıl alacağın %20’si oranında 2.854,90 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 975,09 TL harçtan, peşin alınan 243,78 TL’nin mahsubu ile bakiye 731,31 -TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 275,18 TL, tebligat, müzekkere ve bilirkişi sarf gideri 1.650,25 TL olmak üzere toplam 1.925,43 -TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına takdir edilen 2.725, -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,

Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/02/2019

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı