Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1148 E. 2019/412 K. 15.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1148 Esas
KARAR NO : 2019/412

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 13/12/2017
KARAR TARİHİ : 15/04/2019
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı … ile davalı arasında …. plakalı araç için 09.01.2015-09.01.2016 tarihleri arasında, …. nolu poliçe numarası ile Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi düzenlendiğini, sigortalı aracın 24.01.2015 tarihinde karıştığı kaza sonucu düzenlenen kaza tespit tutanağında davalıya ait sigortalı araç sürücüsü …’nın kusurlu bulunduğunu, açılan hasar dosyası üzerinden yapılan incelemeler sonucu; sigortalı aracın kusurlu olarak kazaya sebebiyet verdiğinin tespit edildiğini, akabinde, kazaya karışan diğer araç olan …. plakalı aracın uğradığı zarardan sigortalının kusur oranına göre hesap edilen kısmı olan 6.145,56 TL’nin karşı tarafa ödendiğini, davalı takip borçlusuna ait sigortalı araç şoförünün kaza anında 1.63 promil alkollü olduğunun ve alkolün etkisiyle söz konusu kazaya sebebiyet verdiğinin gerek kaza tespit tutanağıyla ve gerekse yapılan incelemeyle sabit olduğunu, bu nedenle müvekkili sigorta şirketi tarafından karşı tarafa ödenen hasar bedelinin rücuen sigortalı ve araç sürücüsünden tazmini talep edildiğini, bu minvalde Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün ….Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak borçluların haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz ettiklerini ve takibin durmasına sebebiyet verdiklerini beyanla; borçlu davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, takip bedelinin %20 sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı … şirketinin tarafına ait aracın karışmış olduğu 24.01.2015 tarihli kaza sonucu düzenlenen tutanakta araç sürücüsü ….’nın kusurlu bulunduğunu iddia ettiğini, ancak söz konusu tutanağın gerçeği yansıtmadığını, söz konusu tutanaktaki tarafına ait aracın sürücüsünün karşı yöndeki şeride geçip suriye plakalı araca çarparak kazaya sebebiyet verdiği şeklindeki tespitin doğru olmadığını, aksine karşı şeritten gelen suriye plakalı araç sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybettiğini ve aracın bulunduğu yöndeki şeride geçerek araca çarptığını bu hususu kanıtlayacak kaza mahallini gösterir kamera kayıtlarının mevcut olduğunu, kusurun düzeltilmesi ile ilgili de dava açıldığını, hasarın teminat dışı kalabilmesi için sürücünün sadece alkollü olmasının yetmeyip kazanın münhasıran alkolün etkisinde oluşması gerektiğini, bu sebeple kazanın salt alkolün etkisiyle meydana gelip gelmediğinin tespiti gerektiğini, kaldı ki suriye plakalı araç sürücünün tarafına ait aracın bulunduğu yöndeki şeride geçerek kazaya sebebiyet verdiğini, …. alkollü olmasaydı dahi bu kazanın meydana geleceğini belirterek; davanın reddine, takip bedelinin %20 sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, ilamsız icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının celbi talep edilmiş, dosya Mahkememize fiziki olarak gönderilmiş olup; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 6.145,56 TL asıl alacak, 2.040,33 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.185,89 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı takip borçlusu tarafından icra takibine itiraz edildiği anlaşıldı.
Dosyanın nöroloji uzmanı, trafik konusunda uzman bilirkişi ve makine mühendisi bilirkişiye tevdii ile mahallinde inceleme yapılarak olayın münhasıran alkolün etkisiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin, alkol dışında başka unsurların da olayın meydana gelmesinde rol oynayıp oynamadığının saptanması, olayın münhasıran alkolün etkisi altında gerçekleştiğinin tespiti halinde gerçek zarar miktarının da tespiti ile rapor tanzimi istenmesine karar verilmiş olup; Nöroloji Uzmanı Bilirkişi Dr. …., Trafik Bilirkişisi … ve Makine Y. Mühendisi Bilirkişi ….25/07/2018 tarihli raporlarında özetle; 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu 48,52,56 ve 84. Madde kurallarını ihlal eden, trafik güvenliğini tehlikeye düşüren, dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı hareket eden, …. plakalı Kamyonet sürücüsü ….’nın %100 oranında tam kusurlu olduğunu, dava konusu trafik kazasının münhasıran (sırf) dava dışı sürücü ….’nın güvenli sürüş kabiliyetini kaybedecek derecede alkollü olması nedeniyle meydana geldiğini, dava dışı sürücü ….’nın neden olduğu kazada münhasıran (sırf) alkol etkisinin rol oynadığını, kazada … plakalı araç sürücüsü …’ın kusurunun olmadığını, kazada Suriye … plakalı otomobil sürücüsü ….’nın kusurunun olmadığını, kazada …. plakalı İETT otobüs sürücüsü …’nın kusurunun olmadığını, …. plaka sayılı araç üzerinde gelen gerçek zarar bedelinin 1.582 TL olduğunu bildirmişlerdir.
Hasar miktarı ve davalı tarafça sunulan CD delilinin incelenmesi için dosyanın ek raproa gönderilmesine karar verilmiş olup; kök raporu hazırlayan bilirkişi heyeti 29/03/2019 tarihli ek raporlarında özetle; dosyaya sunulan CD’nin incelenmesi sonucunda mevcut delil durumuna göre dosya konusu 24.01.2015 günü meydana gelen trafik kazası ile ilgili 25/07/2018 tarihinde tanzim edilen Kök Rapordaki kanaatlerinde değişiklik olduğunu beyanla buna göre; 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu 52,56 ve 84. Madde kurallarını ihlal eden, trafik güvenliğini tehlikeye düşüren, dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı hareket eden, Suriye …. plakalı otomobil sürücüsü ….’nın %100 oranında tam kusurlu olduğunu, dava dışı sürücü ….’nın meydana gelen trafik kazasında münhasıran (sırf) alkol etkisinin olmadığını, kazada … plakalı Kamyonet sürücüsü ….’nın kusurunun olmadığını, kazada … plakalı araç sürücüsü ….’ın kusurunun olmadığını, kazada … plakalı İETT otobüs sürücüsü …’nın kusurunun olmadığını, … plaka sayılı araç üzerinde gelen gerçek zarar bedelinin 1.582,00 TL olduğunu bildirmişlerdir.
Dava, ZMMS poliçesi kapsamında ödenen tazminatın, poliçe teminatı dışında gerçekleştiği iddiası ile rücuen tahsili talepli tazminat davasıdır.
Zorunlu MMS Genel Şartları’nın B-4 maddesinde de sigortacının hangi haller de sigortalısına rücu edebileceği düzenlenmiş olup, maddenin (d) bendine göre sürücünün uyuşturucu veya keyif verici madde almış olarak ya da alkollü içki almış olması nedeniyle aracı güvenli sürme yeteneğini kaybetmiş bulunmasından dolayı, kaza meydana gelmiş ise sigorta şirketi rücu hakkına sahiptir. Dolayısıyla hasarın teminat dışı kalabilmesi için kazanın meydana geliş şekli itibariyle sürücünün salt (münhasıran) alkolün etkisi altında kaza yapmış olması gereklidir. Sürücünün alkollü olması, tek başına kazanın teminat dışı kalmasını gerektirmez. TTK.’nın 1281 maddesi gereğince hasarın teminat dışı kaldığının ispatı da sigorta şirketine düşmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 10/12/2014 tarih ve 2013/17-1199 esas 2014/1018 karar sayılı içtihadında da belirtildiği gibi 2918 sayılı KTK’nın 48. Maddesine göre alkollü araç kullanma halinde alınan alkolün güvenli araç sürme yeteneğini engellemesi halinde, sigortacıya, kendi sigortalısına rücu hakkı tanımaktadır
Davacının iddiası, davalının savunması, celp olunan sözleşme örneği, masraflara ilişkin belgeler, Zorunlu Trafik Sigorta poliçesi, Trafik Tespit Tutanağı, Hasara ilişkin Hasar dosyası örneği, dosyaya kazandırılmış, bilirkişi inceleme yaptırılmış, rapor karar vermeye yeterli bulunmakla, kazanın münhasıran alkole bağlı olarak meydana geldiğinin söylenemeyeceği, incelenen ek raporda CD deki hususlar dikkate alınarak, Suriye …. plakalı otomobil sürücüsü ….’nın %100 oranında tam kusurlu olduğu, dava dışı sürücü ….’nın meydana gelen trafik kazasında münhasıran (sırf) alkol etkisinin olmadığı, dava sigortacının rücu hakkı kanunundan doğan bir hak olmakla birlikte , genellikle sigortalısının zarara uğramasına neden olan 3.şahıslara yöneltilen bir hak olduğunu sigortacının bazı durumlarda sigorta ettirene rücu edebileceğini, sigortacının sigortalısına gerçekleşen zarardan dolayı rücu edebilmesi için zararın sigorta teminatı kapsamında olmasının, zararın sigortalının kasdi ya da ağır kusurlu hareketi neticesinde doğmuş olması gerektiğini ancak olayda davalının aldığı alkolün kazaya etkesi bulunmadığından ve davalının kazanın oluşumunda kusuru bulunmaması bakımından rücu hakkının gerçekleşmediğini, rücu hakkının sigorta şirketinin zarar görene ödediği tazminata bağlı olarak sigortacıya tanınan bir hak olduğunu bu hakkın doğabilmesi için de sigortacının poliçe kapsamındaki zararı ödemiş olması gerektiğini dolayısıyla sigorta şirketi , henüz ödeme yapmadan rücu hakkını kazanamayacağını, dosyada davacının ödeme yaptığına dair belgesinin mevcut olmadığını, kazanın alkolün etkisinde meydana geldiği dair sigorta şirketince ispat edilemediğinden davacının rücu hakkının gerçekleştiğinin söylenemeyeceği, sigortanın kapsamı başlığı altında düzenlenen TTK m 1409 (1) Sigortacı , sözleşmede öngörülen rizikonun gerçekleşmesinden doğan zarardan veya bedelden sorumludur. (2) sözleşmede öngörülen rizikolardan herhangi birinin veya bazıların sigorta teminatı dışında kaldığını ispat yükünün sigortacıya ait olduğunu’ beyanla dava konusu olayda davalının kusurlu olduğu, sigortacı tarafından da aksi ispat edilemediğinden, sürücünün aldığı alkole bağlı olarak trafik kazasının meydana gelmediği, buna göre davacı sigortacının rücu hakkının gerçekleşmediği anlaşılmış davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL harçtan peşin alınan 139,80 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 95,40 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davalı yararına A.A.Ü.T. gereğince 2.725,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Dair tarafların yüzüne karşı 35 sayılı Kanunun geçici 2’inci maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20/07/2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ıncı madde hükümleri uyarınca, karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veye istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/04/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır