Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1121 E. 2018/232 K. 15.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1121 Esas
KARAR NO : 2018/232

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/12/2017
KARAR TARİHİ : 15/03/2018
Mahkememizde açılan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Bakırköy .. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esasına kayden açtığı davasında müvekkili şirket adına kayıtlı … plaka sayılı araca kesilen 3.989,00-TL trafik para cezasının tebliğine ilişkin tebliğ mazbatasının davalı kurum personeli tarafından müvekkili kurumda hiç çalışmamış … isimli bir şahsa tebliğ edilmiş gibi gösterildiğini, müvekkili şirketin ceza tebliğinden haberdar olmadıklarını, kesilen cezanın bir buçuk yıl sonra gecikme faiziyle birlikte 7.379,65-TL olarak ödendiğini, davalının kusurlu olduğunu belirterek fazladan ödemeye neden olduğu 4.387,90-TL ‘nin cezanın ödendiği tarih olan 17/12/2015 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile usulsüz tebligat işleminden kaynaklandığı iddia edilen zararın tazmini talebiyle açılan davanın idari yargının görev alanına gördiğinden yargı yolu itirazında bulunduklarını, dava konusu tebligatın tebliğ tarihi olan 17.06.2014 tarihinden itibaren 1 yıllık süre geçtikten sonra açılan davanın zamanaşımına uğradığını, davalı şirketin merkez adresinin Ankara olduğu ve dava dilekçesinin … AŞ’den ayrı bir tüzel kişiliği dolayısıyla davada sıfatı bulunmayan Bakırköy Posta Dağıtım Merkez Müdürlüğüne gönderilmesi nedeniyle savunma hakkının kısıtlanması ve taraf teşkiline engel bir durum olduundan usule aykırı oludğunu, esasa ilişkin beyanlarında ise dava konusu tebligat işleminde usulsüzlük olmadığı gibi davanın ipsatlanmış bir zararının da olmadığını, davacının zararı olduğu ispatlansa dahi davacının kanundan kaynaklanan zarar ile tebligat işlemi arasında illiyet bağı bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, davalının kusuru ile fazladan ödeme yapılmasına neden olduğundan bahisle alacak istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı şirket çalışanı posta görevlisinin davacı şirket adına gönderilen trafik para cezası tebligatını usulsüz bir şekilde hayali bir kişi adına tebliğ edip etmediği, bu şekilde usulsuzlük söz konusu ise davacının bu nedenle zararının bulunup bulunmadığı varsa zarar miktarı hususlarında toplanmaktadır.
Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.07.2017 tarih … E- … Karar sayılı görevsizlik kararı sonucu dosya mahkememize tevzi edilmiştir.
Davacının şikayeti üzerine davalı çalışanı … hakkında Bakırköy … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … E , … K sayıl dosyasında Resmi Belgede Sahtecilik suçundan yapılan yargılamada, tebliğ mazbatasında … adına atılmış imza ile davalı çalışanı …’nın imzaları üzerinde yapılan incelemede söz konusu imzaların aynı el ürünü olmadıklarının tespit edildiği, İstanbul gibi büyük metropol şehirlerde her şirketin yanında çalıştırdığı işçisine sigorta yaptırmadığı gerçeği gibi sanığın hayalı bir kişiye tebligat yapmasında bir çıkarının da olmayacağı kanaatiyle, sanığın cezalandırılmasına yatar delil bulunmadığından beraatine karar verildiği anlaşılmıştır. Ceza dosyasında verilen beraat kararı hukuk mahkemesini bağlamamakla beraber, caza dosyasında toplanan deliller ve yapılan yargılama mahkememizce de değerlendirilmiştir.
Davacı taraf trafik para cezasının tebliğine ilişkin tebliğ mazbatasının davalı kurum personeli tarafından müvekkili kurumda hiç çalışmamış … isimli bir şahsa tebliğ edilmiş gibi gösterildiğini, müvekkilinin uğradığı zararlardan davalının sorumlu olduğunu iddia etmektedir. Usulsüz yapıldığı iddia edilen tebliğ mazbatası incelendiğinde, ‘gösterilen adreste muhatap iş takibinde olduğundan, daimi çalışan işçisi … imzasına tebliği edildi.’ denilerek … adı yazılarak imzalandığı görülmektedir. Davalının iddia edilen zarardan sorumlu olması için gerçekten davalı çalışanınca tebligat evrakını teslim ettiği şahsın … olmadığını bildiği halde teslim etmesi ya da, böyle bir çalışan olmadığı halde kendisi hayali bir isim oluşturarak bu isim adına tebligat yapması gerekmekte ve bunun davacı tarafça ispatlanması gerekmektedir. Aksi halde her geçersiz tebligat nedeniyle meydana gelen zararlardan davalı PTT’yi sorumlu tutmak mümkün değildir. Kaldı ki yargı mercileri veya diğer resmi kurumlar nezdinde tebligatın çeşitli nedenlerle geçersizliği ileri sürülerek tebligata konu evrakın yeniden tebliğini istemek de mümkündür. Davacı yukarıda belirtilen ispat külfetini yerine getirememiştir. Ceza dosyasında da tespit edildiği üzere … adına atılı imza il davalı çalışanı imzalarının aynı el ürünü olmadığı tespit edildiği, davacının iddiasını ispatlar başkaca delil de sunulmadığından, ispatlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçeye istinaden,
1- Davanın reddine,
2-Karar ve ilam harcının 35,90 TL’nin peşin yatırılan 74,94 TL’den tenzili sonucu fazla yatırılan 39,04 TL’nin hüküm kesinleştikten sonra talebi halinde davacıya iadesine,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 20 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre takdir olunan 2.180 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-6100 Sayılı HMK’nun 333. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra mahkemece kendiliğinden, davacı tarafından yatırılmış olan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine, bu kararın tebliğ giderinin iade edilecek avanstan karşılanmasına,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 15/03/2018
Katip … Hakim …
E-imzalı E-imzalı