Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1026 E. 2018/702 K. 11.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2017/1026 Esas
KARAR NO : 2018/702

DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/11/2017
KARAR TARİHİ : 11/07/2018
G.KARAR YAZIM TARİHİ : 01/08/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından davacı şirkete 13/04/2016 tarihinde ve 07/04/2016 tarihinde yazılı olarak satın alma talepleri lie siparişler verilmiş olduğunu, elektronik posta yoluyla iletişime geçildiğini, yazılı satın alma taleplerinde malzemelerin değerinin Euro cinsinden gösterilmiş olduğunu, 30/05/2016 ve 01/07/2016 tarihlerinde kesinen faturalarında Euro cinsinden kesildiğini, tarafların tacir olduğunu, davalı tarafın Euro teklifini yaptığını, davacı tarafın bu teklifi kabul ettiğini, malların teslim edildiğini, faturanın Euro üzerinden düzenlendiğini, davalı tarafından kabul edildiğini, davalı tarafın davacıya vermesi gereken 64.612,08-Euro tutarındaki bakiyenin Türk Lirası olarak ödediğini, satıştan aylar sonra ödeme yapıldığ için davacı tarafından kur farkı nedeni ile zarara uğradığını, davalı tarafından 208.813,32-TL ödeme yapıldığını, ödeme yapılan kur üzerinden toplam 56.673,45-Euro ödeme yapılmış olduğunu, davalıdan 7.935,63-Euro tutarında borcu kaldığını, 30/05/2016 tarihli 19.880,64-Euro miktarlı ….. nolu fatura ve 01/07/2016 tarihli 44.731,44-Euro miktarlı…. nolu faturaya karşılık, 30/03/2017 keşide tarihli … 25.000,00-TL, 30/04/2017 tarihli …. nolu 25.000,00-TL ve 30/07/2017 tarihli …. nolu 158.813,32-TL tutarlı çek verildiğini, makbuz tarihinin 16/12/2016 olduğunu, TBK.madde 99 hükmü uyarınca yabancı para birimiyle ödeme yapılması kararlaştırılmışsa, borcun aksi kararlaştırılmadıkça ödeme günündeki rayiç üzerinden ülke parasıyla ödenmesi gerektiğini, davalı tarafın ifa etmemiş borcu için 30.0000,00-TL üzerinden, ticari faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında kur farkı konusunda bir anlaşma veya fiili bir uygulama bulunmadığını, davacı taraf kesmiş olduğu 30/05/2016 tarihli 19.880,64-Euro miktarlı … nolu ve 01/07/2016 tarihli 44.31,44-Euro miktarlı 063615 nolu faturalara karşılık, 30/03/2017 keşide tarihli 699619 25.000,00-TL, 30/04/2017 tarihli … nolu 25.000,00-TL ve 30/07/2017 tarihli …. nolu 158.813,32-TL tutarlı çek verildiğini, anlaşılan tarihte ödemelerin yapyıldığını, herhangi bir alacağının bulunmadığını, taraflar arasında kur farkı sözleşmesi bulunmadığını, tüm ticari faaliyetlerde daha önce kur farkına yönelik herhangi bir fatura düzenlenmemiş olduğunu, davacı tarafnıdan ilk olarak 13/01/2016 tarihinde 3.823,20-Euro miktarlı … nolu ve 28/04/2016 tarihinde 16.567,20-Euro miktarlı … nolu iki adet fatura düzenlendiği, ödemesi 30/09/2016 vadeli 66.391,14-TL tutarlı bir adet çek ile ödeme yapıldığını, davacı tarafından kur farkı taep edilmediğini, hukuki dayanağı bulunmayan davanın usul ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle kur farkı ödenip ödenmeyeceğine ilişkindir.
Tarafların karşılıklı iddiaları, davalının icra dosyasındaki itirazı, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, fatura borcunun ödenip ödenmediği hususlarında mali müşavir bilirkişiden rapor alınması cihetine gidilmiş, bilirkişi ibraz etmiş olduğu 05/06/2018 tarihli kök raporlarında özetle; davalı ve davalı taraf arasında ticari defter incelemelerinde ticari mal alım-satım ilişkilerinin olduğunu, dava konusu olan 30/05/2016 tarihli … nolu 19.880,64-Euro irsaliyeli faturanın üzerinde yazılı kurdan TL’ye çevrildiği(19.880,64-Euro x 3.2558=65.323,81-TL) ve 01/07/2016 tarihli …. nolu 44.731,44-Euro irsaliyeli faturanın üzerinde yazılı kurdan TL’ye çevrildiği (44.731,44-Eurox 3,2078 = 143.489,51-TL) davacı ve davalı tarafın ticari defterlerinde ve cari hesap ekstresinde kayıtlı olduğunu, dava konusu faturalar için davalı tarafından 16/12/2016 tarihinde 30/03/2017 vadeli 25.000,00-TL, 30/04/2017 vadeli 25.000,00-TL ve 30/07/2017 vadeli 158.813,32-TL lik çek ile ödeme yapıldığını, davacı ve davalı tarafın ticari defterlerinde ve cari hesap ekstrelerinde kayıtlı olduğunu, davacı tarafın cari hesap ekstresinde, kur değerlendirmelerinden dolayı davacının 31/12/2016 tarihinde 29.451,53-TL değerinde davalı taraftan 7.938,63-Euro alacaklı olduğunu, davalı tarafın cari hesap ekstresinde, dava konusu olan faturaların kesildiği tarihteki irsaliyeli faturada yazılı kur üzerinden, TL karşılığı kadar ödeme yapıldığı ve 31/12/2016 tarihinde davacı şirkete 306,26-TL borçlu olduğunu, dava konusu olan faturaların toplam tutarının 64.612,08-Euro toplam TL karşılığının 208.813,32-TL olduğu, 16/12/2016 tarihinde toplam 208.813,32-TL çek ile ödeme yapıldığını, döviz karşılığının 57.193,46-Euro olarak hesaplandığını ve dava açıldığı tarihte davacı tarafın davalı taraftan 7.418,62-Euro toplam TL alacağın 33.192,39-TL olarak hesaplandığını ve ticari avans faizinin 2.389,27-TL olduğunu beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamından; taraflar arasında ticari ilişki sabit olup, karşılıklı iddia ve savlar dikkate alındığında aralarındaki uyuşmazlık kur farkından kaynaklanmaktadır. Ticari ilişkide kur farkı ödenebilmesi için ya taraflar arsında bu hususta açık bir anlaşma olması veya kur farkı ödenmesinin aralarında teamül halini alan mutat uygulama bulunması gerekir. Dava konusu olaya baktığımızda ödenmesine ilişkin bir anlaşma bulunmadığı gibi bu hususta teamül halini almış bir uygulama da bulunmamaktadır. Davacı tarafından satılan mallara ilişkin davalı tarafından çekle ödeme yapılmıştır. Çek bir ödeme vasıtası olup çekin verilmesiyle borcun ödendiği kabul edilir. Çekin döviz üzerinden düzenlemesi mümkün olduğu gibi TL üzerinden de düzenlenebilir. Dava konusu olayda Amerikan Doları üzerinden fatura kesilmiş ve TL üzerinden çekle ödeme yapılmıştır. Çekin verildiği tarihteki Amerikan Doları satış kuru üzerinden hesap edilerek çekin miktar kısmının doldurulması söz konusudur. Davacının da faturadaki Amerikan Dolar’ına karşın ödeme tarihindeki kur üzerinden çekin doldurularak düzenlenmesini kabul etmiştir. Bu haliyle kur farkı istemesi mümkün değildir. Tüm bu hususlar dikkate alınarak davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:

1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90-TL harçtan, peşin alınan 512,33-TL harcın mahsubu ile bakiye 476,43-TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı yararına takdir olunan 3.600,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 11/07/2018

Katip …

Hakim …