Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/946 E. 2019/275 K. 15.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/946 Esas
KARAR NO : 2019/275

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/10/2016
KARAR TARİHİ : 15/03/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ……. Lüleburgaz adresinde bulunan büyükbaş hayvan çiftliği bulunduğunu, davalı şirkette müvekkili şirketin yakınında bulunan tesisinden hayvan gübresinden enerji ürettiğini, davalının müvekkili şirket ile gübre satın almak üzere anlaştıklarını ancak müvekkilinden fatura konusu malları aldıktan sonra ve gerekli enerjiyi elde ettikten sonra müvekkiline parasını ödememeye başladığını beyanla borçlunun Bakırköy …….İcra müdürlüğünün …… Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptalini, takibin devamını, lehlerine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle;davacı taraflar arasında ticari ilişkin kurulduğu ilk günden beri yükümlülüklerine aykırı davrandığını öncelikle yarı yarıya ödeneceği kararlaştırılan boru hattı yapım maliyetlerine katılmadığını, davalı konumunda olan müvekkinin yerleşim yeri ve taraflar arasındaki sözleşmenin ifa yeri ‘Lüleburgaz’ olduğundan yetkili mahkemenin ‘Lüleburgaz mahkemeleri’ olduğunu yetkisizlik kararı verilmesini aksi halde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yapılan sözleşme gereğince oluşan cari hesap nedeniyle davacının takibe konu miktarda faturaya dayalı alacağının bulunup bulunmadığı, 22/02/2017 tarihli protokol ve ekleri gereğince takibe konu borcun ortadan kalkıp kalkmadığına ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde, davalı konumunda olan müvekkinin yerleşim yeri ve taraflar arasındaki sözleşmenin ifa yeri ”Lüleburgaz” olduğundan yetkili mahkemenin ”Lüleburgaz Mahkemeleri” olduğunun belirtildiği, davalının yetki itirazının Mahkememizin 17/11/2017 tarihli celsesinde değerlendirilerek dosya kapsamı ve davanın niteliği dikkate alınarak yetki itirazının yerinde olmaması sebebiyle reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
HMK’nın 6. maddesinde her davanın kural olarak davalının ikametgahı mahkemesinde açılacağı, HMK’nın 10. maddesinde sözleşmeden doğan davaların ayrıca sözleşmenin icra olunacağı (işin yapılacağı) yer mahkemesinde de açılabileceği, HMK’nın 17. Maddesinde taraflar arasında yetki sözleşmesi var ise o yer mahkemesinin de yetkili olacağının belirtildiği, buna göre kamu düzeni gereği istisnalar hariç davacı tarafın bu yer mahkemelerinden birisinde davasını açma konusunda seçimlik hakkının bulunduğu, somut olay değerlendirildiğinde davanın icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, bu durumda ise kesin yetkinin söz konusu olmadığı, davanın genel ya da özel yetkili mahkemede açılabileceği, davanın taraflarının her ikisinin de adresinin ve sözleşmenin icra olunduğu (işin yapıldığı) yerin Lüleburgaz olduğu, davalı vekili tarafından süresinde sunulan cevap dilekçesinde, yetkili mahkemenin ”Lüleburgaz Mahkemeleri” olduğunun belirtildiği, açıklanan yasal hükümler uyarınca davalı tarafın yetki itirazının yerinde olduğu anlaşılmakla Mahkememizin 17/11/2017 tarihli celsesinde davalının yetki itirazının değerlendirilerek dosya kapsamı ve davanın niteliği dikkate alınarak yetki itirazının yerinde olmaması sebebiyle reddine dair verilen ara karardan dönülerek Mahkememizin yetkili olmaması nedeniyle, davanın yetki yönünden usulden reddine, dosyanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yetkili Lüleburgaz Asliye Hukuk Mahkemesine ( Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) gönderilmesine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin yetkili olmaması nedeniyle, yetki yönünden DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Dosyanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yetkili Lüleburgaz Asliye Hukuk Mahkemesine ( Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla ) gönderilmesine,
3-01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince davacının yetkisizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili Lüleburgaz Asliye Hukuk Mahkemesine ( Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla ) gönderilmesini talep etmesinin gerektiğine, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
3-6100 sayılı HMK’nun 331/2 maddesi gereğince yetkisizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceğine; şayet yetkisizlik kararından sonra davaya başka bir mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine mahkememizin dosya üzerinden bu durumu tespiti ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceğine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 15/03/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır