Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/927 E. 2018/96 K. 09.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/927 Esas
KARAR NO : 2018/96

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 10/10/2016
KARAR TARİHİ : 09/02/2018
G.KARARIN YAZIM TARİHİ : 14/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;davacı dava dilekçesinde özetle; yetkilisi ve sahibi bulunduğu ….Tic. A.ş.’nin 2001 yılından bugüne kadar …. Başakşehir/İstanbul adresinde diğer grup şirketlerle faaliyetini sürdürdüğünü, kiracı olarak bulundukları iş yerinin el değiştirilerek … Ltd Şti’ne geçtiğini, bu şirket tarafından K. Çekmece … Sulh Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile tahliye davası açıldığını ve halen devam ettiğini, tahliye davasının derdest olmasına karşın adamlarını alarak iş yerine geldiğini, tehditle iş yerinden çıkarılmaya çalıştığını, bu hususta başarılı olamayan şirket yetkilisi … ve oğlu …’in grup şirketlerinden alacaklı olan …Limited Şirketi ile iş birliğine giderek İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından verilen talimat nedeniyle Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … Talimat dosyası üzerinden şirketlerine hacze gelmek bahanesiyle bütün hukuk kurallarını çiğneyerek 30 saate yakın şirkette ekonomik değeri olan ve olmayan tüm malları gasp edercesine çoğu haciz tutanağına da geçirilmeksizin taşıdıklarını, bu süreçte … talimatıyla hareket eden icra memuru ve adamlarının hukuksuzluklarını ve ekonomik değeri olmayan şirketin ticari defter ve mallarının talan edilmesine müdahale edemediklerini, güvenlik kameraları söküldüğünden tespit yapılamadığını, bu şirket ve diğer grup şirketlere ait tüm ticari defter ve belgelerin … ve oğluna çalışan adamlar tarafından 24/09/2016 tarihinde çalındığını, tüm bunların Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünde görevli … isimli haciz memurunun engellemediğini ve izin verdiğin, polis hakkında şikayette bulunulmasına rağmen netice alamadıklarını, haciz memuru haciz tutanağını kapatmadan haciz malinden ayrıldığından şirketlerine ait eşyalarının … plakalı ve plakasız kamyona yüklenerek çalındığını, bu durum tutanağının 6.sayfasında da belirtildiğini, bu durumu haciz memuruna bildirmelerine rağmen müdahale edilmediğini, iş yerindeki belgelerin talan edildiğini, 12/07/2001 tarihinden 2016 yılı sonuna kadar olan bütün ticari defter ve belgelerin zayi edildiğini belirterek zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, TTK 82/7. maddesi gereğince zayi belgesi verilmesi talebine ilişkindir.
Küçükçekmece … İcra Müdürlüğüne müzekkere yazılarak … sayılı talimat dosyası dosya arasına celp edilmiştir.
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının … Esas sayılı soruşturma dosyası dosya arasına celp edilmiştir.
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının … Esas sayılı soruşturma dosyası dosya arasına celp edilmiş, şüpheli … hakkında kyok kararı verildiği anlaşılmıştır.
Davacının borcunun bulunup bulunmadığı ile ilgili Vergi Dairesi ve SGK’ya müzekkere yazılmış, davacının her iki kuruma da borçlu olduğu bildirilmiştir.
Davacı tanığı …’nun beyanında; “ben davacı şirketlerinden olduğu gruba ait başka bir şirkette çalışıyorum. 24/09/2016 tarihinde şirkette bulunuyordum, 5-6 kişi şirkete geldi, size bir saat süre tanıyoruz, eşyalarınızı boşaltın dediler, biz bir saatte sadece şahsi eşyalarımızı alabildik, bizi daha içeriye almadılar. Bir hafta boyunca mal kaldırılması yaptılar bizi içeriye sokmadılar, haciz memurları da orada bulunuyordu, ilk gelişte icra memurlarını gördüm, sonrasında bulunmuyorlardı. Bir hafta boyunca iş yerini sökmeye devam ettiler, içeriden biz defterlerde, diğer ticari eşyalarda alamadık. Bir hafta sonrasında da hiçbir şekilde içeri giremedik” demiştir.
Davacı tanığı …’in beyanında; “ben davacı şirkette çalışıyorum ancak olay günü iş yerinde bulunmuyordum, arkadaşların araması üzerine geldim. Kapıda adamlar vardı. İçeriye kimseyi almıyorlardı. Sağı solu sökmeye başlamışlardı. Biz şahsi eşyalarımız dahi alamadık. Ben lazer operatörü olarak çalışıyordum. Ticari defterlerde benim çalıştığım alanın arkasında yığılı haldeydi ancak normalde kapı açıldığında karşıda görülen defterlerin sonraki gün geldiğimde yerinde olmadığını gördüm. … isimli firmanın hacze geldiğini söylemişlerdi ancak defter ve ticari belgelerin akıbeti konusunda bir bilgim yoktur, ancak çalıştığım şirket yetkililerini içeriye almadılar” demiştir.
Tüm dosya kapsamından; davacı TTK’nun 82. maddesi gereğince ticari defter ve belgelerini zayi olduğu gerekçesi ile zayi belgesi verilmesini talep etmiştir. TTK’nun 82/7. maddesi gereğince, bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içerisinde ziyaa uğrarsa tacir ziyaı öğrendiği tarihten itibaren 15 gün içerisinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Madde içeriğinden de anlaşıldığı üzere zayi belgesi isteyebilmek için ticari detfer ve belgelerin bir afet neticesinde ziyaa uğraması veya hırsızlıkla zayi olması gerekmektedir. Yine ziyaa uğradığı tarihten itibaren 15 gün içerisinde talebin mahkemeye ulaştırılması gerekmektedir.
Dava konusu olayda davacı şirket yetkilisi ticari defter ve belgelerin haciz sırasında talan edildiğini belirtmekte, dilekçenin ileri ki safhalarında ise araca yüklenerek götürüldüğünü iddia etmektedir. Dava dilekçesinin ilk sayfasının 5. Maddesinin sonunda defterlerinin talan edilmesinden bahsedilmekle ikinci sayfada 7. Maddede de talan edilmesine sessiz kalındığından bahsedilmektedir. Dolayısıyla talan edilme iddiası dikkate alındığında bir doğal afet ve hırsızlık söz konusu değildir. Bilindiği üzere resmi kurumların tuttuğu tutanağın aksi sabit oluncaya kadar doğru kabul edilir. Haciz tutanağının içeriğinde de defterlerin götürüldüğüne dair bir ibare bulunmamaktadır. Haciz tutanağının altında borçlu şirket yetkilisi olarak …’ın imzası bulunmaktadır…. tutanağı imzalarken herhangi bir itiraza kayıt ileri sürmemiştir. İcra memurunun talan edilmesi ve defterlerinin götürülmesine göz yumduğu ileri sürülmesine karşın icra memuru …adında Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının … Esas sayılı soruşturma dosyasında da kyok kararı verilmiştir. Davacı şirket yetkilisinin Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının … Esas sayılı soruşturma dosyasındaki şikayet dilekçesinde ise defterlerinin talan edilmesinden veya hırsızlıktan hiç bahsetmediği anlaşılmaktadır. Mahkememizce dinlenen tanık beyanlarını da itibar edilmemiştir. Zira tanıklardan birisi haczin bir hafta sürdüğünü ileri sürmelerine karşın haciz tutanağında bu durumun gerçek olmadığı anlaşılmaktadır ve bu şekilde beyan olayları günlük olağan akışına da uygun değildir. Yine tanık … kendi çalıştığı yerin arkasında defterlerin yığılı olduğunu belirtmiş olup bu beyanın doğru olduğunu kabul ettiğimizde de davacının defterleri basiretli bir tacir olarak saklama yükümlülüğünü yerine getirmediği anlaşılmaktadır. Tüm bu hususlar dikkate alındığında davacının iddiasını ispat edemediği anlaşıldığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gerekli 35,90-TL red harcının peşin yatırılan 29,20-TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 6,70-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 09/02/2018

Katip …

Hakim …