Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/885 E. 2019/206 K. 06.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/885
KARAR NO : 2019/206

DAVA : Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin)
DAVA TARİHİ : 26/09/2016
KARAR TARİHİ : 06/03/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 11/03/2019
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; davalı şahsın … Ltd.Şti.’ye 10 yıllığına şirket müdürü olarak atanmış olup aynı zamanda şirketin ortağı olduğunu, davalının davacıdan sermaye artırımı yapılacağı sözü ile %10 hisse devri yaptığını, 1.500.000 TL para aldığı halde bu parayı sermayeye koymadığını, davacının bilgi alma ve inceleme hakkının sıklıkla ve haksız olarak engellendiğini, ihtarnamelere rağmen taleplerin davalı tarafından reddedildiğini, şirket müdürü tarafından yapılması gereken genel kurulların yapılmadığını, yapılanların da usul ve yasalara uygun olmadığını, şirket müdürünün basiretli tacir gibi davranmadığını, davacı aleyhine kararlar almaya çalıştığını, davalının kötü niyetli olarak sermaye arttırımına gittiğini, sermaye artırımının 800 olumlu oya karşılık 3200 oyla reddedildiği halde müdürlük kararı ile sermaye artırımı yönünde işlem tesis edildiğini, şirket müdürünün keyfi harcamalar yaptığını, şirketi zarara uğrattığını, basiretsiz olduğunu özen ve yükümlülüklerini yerine getirmediğinden bahisle şirket müdürü …’in görevinden azledilmesini, vekaleten müdür tayin edilmesini ya da kayyum atanmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın davalı ile kişisel husumetinni bulunduğunu, azlık haklarını kötüye kullanarak şirketi lüzumsuz yere meşgul ettiğini, genel kurulda alınan tüm kararlara muhalif kaldığını ve haklarını kötüye kullanarak gerek davalı gerekse ortağı bulunduğu şirket aleyhine lüzumsuz davalar açtığını, şirkete sadakat yükümlülüğünü kişisel ve haksız talepleri uğruna hiçe saydığını,davacının hisse devir sözleşmesinden hareket ederek davalının azlini talep ettiğini, sermaye artış kararının genel kurul toplantısında alınıdğını şirket müdürü olan davalının TTK 591 hükmü gereğince pay sahiplerinin yeni pay alma haklarını kullandırmak üzere yasal yükümlülüğünü yerine getirdiğini, yapılan tüm toplantıların ve alınmış olan tüm genel kurul kararlarının kanuna ve usulü uygun olduğu, davacının azlık haklarını kötüye kullandığını, davacının tüm iddia ve inceleme taleplerine itiraz ettiğini, şirketin borçlandığı ididasının asılsız olduğu, davalının büyük bir önveriyle şirketi ayakta tutabilmek için çalıştığından bahisle tedbir taleplerinin reddini açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava TTK’nun 630 ve ilgili maddeleri gereğince davalının şirket müdürlüğünden azli istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacı tarafın dile getirmiş olduğu şirketin fiili değerine göre satın alınan sermaye payının sermaye arttırımında dikkate alınmaması, şirketin denetiminden kaçırılması, kayıtların tutulmaması, resmi defterler dışında işlemler yapılması ve şirketin incelenmesinin engellenmesi gibi hususların TTK 630/2 maddesi gereğince şirket müdürünün azli için haklı nedenler oluşturup oluşturmadığı ve bu sebeplerin gerçek olup olmadığı hususlarında olduğu anlaşılmıştır.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkereye cevap verildiği, Dava dışı …. Ltd.Şti.’nin ve …. Ltd.Şti. Nin sicil kayıtlarının mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Dosya tarafların karşılıklı iddiaları,şirket kayıtlarının usule uygun tutulup tutulmadığı, muhasebe ilkelerine uygun tutulup tutulmadığı, şirkete zararın oluşup oluşmadığı hususlarının tespiti için SMM ve finans uzmanından oluşturulan bilirkişi heyetine tevdii edilmiş bilirkişi ….ve …. tarafından sunulan 27/03/2017 tarihli rapor ile;Dava konusunun, … Ltd. Şti. müdürü …’in TTK 630 ve ilgili maddeleri gereğince şirket müdürlüğünden azli talebine ilişkin olduğu,dava dışı şirketin 2013, 2014, 2015 ve 2016 yılları ticari defterlerinin lehine delil teşkil ettiği, …. şirketinin 2013 ve 2014 yıllarında zarar, 2015 ve 2016 yıllarında arasında kar elde ettiği ve 2014 yılında cirosunun üzerinde (%133 nispetinde) satış maliyeti nedeniyle net Satışların %33 nispetinde Brüt Satış Zararı oluştuğu, 2014 yılında -3.194.455,18 TL dönem zararı olup 2015 yılında 18.153.810,78 TL ciro elde ettiği, satış maliyetlerinin %96 nispetinde olduğu, brüt satış karının 678.780,16 TL (%4 nispetinde) olduğu, faaliyet karının 419.255,95 TL (%2 nispetinde) ve 2015 yılında 417.325,50 TL (%2 nispetinde) dönem karının olduğu, Dava konusu şirketin 2013, 2014 ve 2015 yılları itibariyle öz kaynaklarının negatif (kaydi olarak borca batık) olduğu ve öz kaynakların kaydi değerlerle dönem net zararını karşılayamadığı, 2016 yılında şirketin öz kaynaklarının sermaye artışına bağlı olarak pozitife döndüğü,davacı yanın dava dışı …, Ltd. Şti.’ ne ait bağımsız bölüm kira getirilerinin düşük tutarlarda gösterildiği iddialarına ilişkin olarak yapılan incelemede, 2016 yılında aylık 8.000,00 TL kira gelirinin kayıtlara işlendiği, bu yönde eleştiri konusu yapılabilecek bir olguya rastlanılmadığı, davacı yan tarafından dava dışı …. şirketinin %10 oranında ortağı olmak için yapılan 1.500.000,00 TL için taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, davacıya devredilen hisse değerinin 10.000,00 TL olduğu, dava dışı …. şirketinin ticari defter ve kayıtlarında (331 Ortaklara Borçlar vb. hesaplarda) 1.490.00,00 TL’nin kayıtlı olmadığı, f,5. Dava dışı …, Ltd. Şti.’ nin yine dava dışı ….arasındaki ticari ilişki nedeniyle mübrez belgelerin (28.04.2015 tarihli sözleşme, 732.714,53 USD tutarındaki hasta listeleri, …. şirketinin ticari defterlerinde kayıtlı olan 35.000 USD avans tutarı, 697.714,53 USD bakiye alacak tutarının … şirketinden tahsili için …. tarafından ….’e verilen 04.08.2016 tarihli yetki yazısı) birbirleri ile uyumlu olan yazı ve eklerinin gerçekliğinin kabulü halinde davalının yönetici olduğu dava dışı … Ltd. Şti, ticari defterlerine 732.714,53 USD tutarındaki gelirin davalının yönetici olduğu dava dışı …. şirketi ticari defterlerine gerek dönem olarak gerekse tutar olarak yansıtılmamış olduğunun kabulünün gerekeceği şeklinde görüş ve kanaatlerini bildirdikleri görülmüştür.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş ve taraflarca sunulan rapora itiraz dilekçelerinin neticesinde bilirkişi heyetine doktor dahil edilmek suretiyle Tarafların rapora karşı sunmuş oldukları itirazları ve davacı tarafın daha önce delillerle birlikte sunmuş olduğu hasta listesinde belirtilen kişilerin poliklinik defterinde ve ameliyat listesinde bulunup bulunmadığı , bulunmakta ise bunlarla ilgili ne işlem yapıldığı ve muhasebeleştirilip muhasebeleştirilmediği hususlarında ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi heyetince sunulan 07/12/2018 tarihli ek rapor ile; 25.10.2018 tarihinde … Bağcılar Hastanesinde yerinde yapılan incelemeler sonucunda dava dosyasındaki hasta listesinde mevcut 142 kişiden 5’inin hastane kayıtlarında olmadığı, hastane tarafından bu kişilerin hiç başvurusunun olmadığının belirtildiği, geri kalan 137 kişiden 19’unda mükerrer yatışların olduğu, dolayısıyla 116 hasta üzerinde yapılan incelemede hastalara koyulan tanılar ile yapılan işlemlerin, yapılan işlemler karşılığı alınaan ücretlerin dönem koşullarına uygun olduğu, dava dosyasındaki hasta listesinde bulunan herbir kişinin hastane kayıtlarında gerek network sisteminde poliklinik kaydı olarak gerekse ameliyat edilenlerin ameliyat defterinde protokol numaraları ile kayıtlı olduğu, 2015 senesinde Güvenli Hasta Kayıt Sistemi olarak Tıp Data kullanıldığı, hastalara koyulan tanılar karşılığında yapılan işlemlerin tıp kurallarına uygun olduğunu, …. Hastanesinin dava dışı ….Hast.’den 01.02.2016 tarihinde 35.000 USD (103.810,00 TL) avans ödemesi aldığı, davacının 01.02.2017 tarihinde 956070 no.lu Sağlık hizmet Bedeli açıklamalı 309.278,19 TL tutarlı … Hast adına düzenlenmiş olan faturayı …. Hastanesinin 2017 yılı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ( 01.02.2017 tarihinde 1596 yevmiye no.lu kayıt) tespit edildiği hususunda rapor sunulduğu görülmüştür.
Dava, haklı nedenlerle limited şirket müdürünün azli istemine ilişkindir. Uyuşmazlık, müdür olan davalı …’in görevinden azlini gerektirir haklı nedenin var olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 6102 sayılı TTK’nın 630/2. maddesi uyarınca her ortak, haklı nedenlerin varlığı halinde limited şirket yöneticilerinin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını mahkemeden talep edebilirler. Anılan maddenin sonraki fıkrasında ise; yöneticinin, özen ve bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesinin veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesinin haklı sebep olarak kabul olunacağı düzenlenmiştir. Bu durumda, davacıların şirket müdürünün azli veya temsil yetkisinin sınırlandırılmasını gerektiren haklı sebeplerin varlığını ispat etmesi gerekmekte olup, mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliler ve itibar olunan bilirkişi raporlarına göre davalı şirket müdürünün azli veya temsil yetkisinin sınırlandırılmasını gerektirecek haklı sebebin ispat edilemediği anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
1-Alınması gereken 44,40-TL’nin harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 29,20 TLnin mahsubu ile eksik kalan 15,2 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
2-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 2725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca dosyaya yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine iadesine,

Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, anlatıldı 06/03/2019Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır