Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/856 E. 2019/59 K. 21.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/856 Esas
KARAR NO : 2019/59

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/09/2016
KARAR TARİHİ : 21/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin alacağının sağlanması için hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlunun itirazı ile takibin durduğunu belirterek davanın kabulü ile itirazın iptaline, % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;mahkemenin yetkisiz olduğunu, yetkili mahkemenin Bakırköy Mahkemeleri olduğunu, alacağı ispat yükünün davacı tarafta olduğunu, süregiden ticari ilişkide denkleştirme yapılmış olup davacının herhangi bir alacağının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava ;Davalının itirazının haksız olup olmadığı, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı ve alacak miktarı hususunda ve mahkemenin yetkili olup olmadığı hususları olduğuna dair davadır .
Manisa …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyası celbedilmiş olup tetkikinde davacı tarafça davalı aleyhine 52.268,48 TL alacağın tahsili istemiyle ilamsız icra takibi başlatıldığı, takibin davalının itirazı üzerine durduğu anlaşılmıştır.
Davacının iddiası, davalının savunması ve icra dosyasındaki itirazı, icra dosyası ile ticari defter ve kayıtlar ile tüm dosya kapsamına göre, davalının davacıya takibe konu borcunun bulunup bulunmadığı, bulunmakta ise miktarının tespiti için tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde inceleme günü belirlenerek mahkememiz duruşma salonunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi 01/11/2017 havale tarihli raporunda özetle; davalı tarfaça ibraz edilen yasal defterlerin uyarınca sahipleri lehine delil niteliğinin bulunduğunu, davalı defterleri ile davacı hesap ekstraları arasında ki hesap farkının 61.892,85-TL’si olduğunu, söz konusu farklılığın davalı tarafça tanzim edilen fiyat farkı, ciro primi ve benzeri faturalardan kaynaklanmış olabileceğini, davalı tarafın defter kayıtları ile davacının hesap ekstralarının mutabakat açısından sağlıklı denetim yapılabilecek kayıt düzeninde bulunmadığını, tarafların yüksek tutarlı alış verişleri olmasına karşın 2006 yılından itibaren hiçbir dönemde mutabakat yapmadıklarını, bu durumun kendisince yapılan incelemelerde açıklıkla tespit edilmiş olduğunu, her iki tarafın da basiretli tacirin gerektirdiği düzeyde TTK md94 uygun olarak dönem sonlarında mutabakat yapmadıklarını, tarafların mutabakat temin etmemelerine ilişkin takdir ve değerlendirmenin mahkemeye ait olduğunu, tarafların mutabaksızlık nedenleri olan işlemleri net olarak berilenmesi sonrasında kesin değerlendirme yapılmasının daha uygun olacağını, tarafların dosya kapsamında sunulu olan cari hesap ekstralarına göre mutabakatsızlık nedenlerini ve işlemlerini ortaya koymaları gerektiğini, kendi kayıtlarında olup diğer kayıtlarında yer almayan kayıtlar ve kendi kayıtlarında olmayan diğer tarafın kayıtlarında yer alan kayıtların net ve açıklamaları ile birlikte tespit edilmesine ilişkin beyanlar sonrasında tarafların karşı tarafın kayıtlarında yer almayan işlemlerin ispatına yönelik dayanak belgeleri sunması sonrasında net kanaat ve değerlendirmeye ulaşılabileceğini, davalı tarafça ibraz edilecek faturaların ayrı ayrı dayanakları ile sunulması sonrasında faturalar üzerinde sektör ve pazarlama uzmanları tarafından yapılacak incelemeler sonucunda takip tarihi itibari ile davacı alacağının varlığının belirlenebileceğini, davacı tarafça talep edilen %20 oranında tazminatının mahkemenin takdirinde olduğunu beyan etmiştir.
Davacı şirketin adresi itibariyle Manisa Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak davacının ticari defter ve belgeleri üzerinde SMM bilirkişi refakatinde bilirkişi incelemesi yapılmasının istenmesine karar verilmiş olup, bilirkişi Manisa …. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ibraz etmiş olduğu raporunda özetle; davacı …Ş. Tarafından ibraz edilen muhasebe kayıtları, fautra-irsaliye, sari vesaikin VUK madde 229-232 hükümlerine uygun şekilde tanzim edildiğini ve davacı lehine delil niteliğinde bulunduğunu, tarafların 2006 yılından başlayarak hiçbir dönemde mutabakat yapmadıklarını, taraflar arasındaki cari hesap farkının mutabakatsızlıktan dolayı 2012 yılından önceye dayandığını, davacı …Ş.’nin muhasebe kayıtlarına uyumlu cari hesap kayıt ve ekstresine göre davalı …nden 52.268,48-TL’si alacaklı alacaklı olduğunu beyan etmiştir.
Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Dosya kapsamı ve toplanan deliller hep birlikte değerlendirildiğinde, davacı taraf, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davalıdan alacaklı olduğu iddiası ile davalı aleyhine icra takibi başlattığı, davalının itirazı üzerine, davacı tarafça iş bu itirazın iptali davası açıldığı, Mahkememizce yapılan ve talimat yolu ile yapılan bilirkişi incelemesinde, davacının ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 52268,48 TL alacağının bulunduğu, davalının ticari defterlerine göre ise davacı tarafın herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığı, tarafların ticari ilişkilerinin 2006 yılından itibaren devam ettiği ancak tarfların mutabakat yapmadıkları, davacının mutabakat için davalıya mail gönderdiği ancak davalının zaman olmaması nedeni ile davacı ile mutabakat yapmadığı, TTK 94 md. uyarınca davalının cari hesaptaki artan tutara bir itirazının bulunmaması ve itiraza ilişkin belge sunamaması nedeniyle, taraflar arasında süreklilik arz eden ticari ilişkinin de varlığı dikkate alınarak cari hesaptaki alacağı kabul etmiş sayılacağı anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
1-52.268,48 TL üzerinden takibin DEVAMINA, alacak yargılama gerektirdiğinden %20 icra inkar tazminat talebinin REDDİNE
2-Yapılan yargılama giderinin harç yönünden davalı üzerinde BIRAKILMASINA, Alınması gereken 3.570,46-TL harçtan, peşin alınan 892,62-TL nin mahsubu ile bakiye 2.677,84-TL eksik harcın davalıdan ALINARAK, Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 892,62 TL nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça sarf olunan 1.200,00-TL bilirkişi ücreti, 230,00-TL müzekkere ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 1.430,00-TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre (%83,33 kabul %16,67 red) 1.191,62-TL’sinin davalıdan TAHSİLİ İLE davacıya VERİLMESİNE, artan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacının kendisini vekil ile temsil ettiği anlaşılmakla, davanın kabul edilen miktarı üzerinden, Av. Kan. gereğince, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2 maddesi uyarınca, 2. kısım 2. bölüm ve 3. kısım göre hesaplanan, takdir ve tayin olunan nispi 6.099,53-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı yana VERİLMESİNE,
6-Davalının kendisini vekil ile temsil ettiği anlaşılmakla, davanın red edilen miktarı üzerinden, Av. Kan. gereğince, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2 maddesi uyarınca, 2. kısım 2. bölüm ve 3. kısım göre hesaplanan, takdir ve tayin olunan nispi 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı yana VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa İADESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, 35 sayılı Kanunun geçici 2’inci maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20/07/2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ıncı madde hükümleri uyarınca, karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veye istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/01/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır