Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/721 E. 2019/965 K. 25.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/721
KARAR NO : 2019/965

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/07/2016
KARAR TARİHİ : 25/09/2019
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 26/09/2019
ASIL DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; tarafların davalının fabrikasında kurmayı planladığı Alüminyum Radyatör Boyama Tesisinin yapılması için anlaştığını, davalının sözleşmenin tamamını imzalamayıp, sözleşmenin 33. Sayfasının imzalanıp müvekkili firmaya e-mail yolu ile gönderildiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin toplam bedelinin 250.000,00 EURO olduğunu, sözleşmenin imzalanmasını müteakiben davalı firma tarafından sözleşmeye uygun olarak 25.000,00 EURO tutarındaki iş avansının müvekkilinin …. Bankası nezdindeki hesabına 03.03.2015 tarihinde gönderildiğini, bu ödemeye müteakip müvekkili firma tarafından yapımı üstlenilen Alüminyum Radyatör Boyama Tesisinin yapımına yönelik siparişler verildiğini, alımların yapıldığını ve imalata başlandığını, anılan bu imalatlar toplamının Akhisar …. AHM’nin …. D. İş sayılı dosyasında yapılan tespitte 350.000,00 TL belirtildiğini, davalı firma tarafından hiçbir gerekçe gösterilmeden müvekkili firmaya 23.03.2015 tarihinde gönderilen bir e-mail ile sözleşmenin tek taraflı fesih edildiğinin bildirildiğini, anılan bu haksız ve sebepsiz fesih nedeniyle müvekkili firmanın fahiş surette zarara uğradığını, bu fesih üzerine davalıya Beyoğlu …. Noterliğinin 16.04.2015 tarihli ve …. yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, bu ihtarnameye karşılık davalı tarafından Bakırköy 11.05.2015 tarihli ve 8860 yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, özellikle anılan bu ihtarname dikkatle incelendiğinde davalının sözleşmeyi haksız şekilde fesih ettiğini açık olarak ikrar ettiğini beyanla fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla haklı olan davanın kabulüne, 51.569,98 TL malzeme bedelinin, 187.614,33 TL imalat bedelinin temerrüd tarihi olan 12.05.2015 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte tahsiline, 80.955,00 TL %20 cezai şart bedelinin temerrüd tarihi olan 12.05.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
ASIL DAVAYA CEVAP VE KARŞI DAVA ; Davalı vekili tarafından sunulan asıl davaya cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacının taraflar arasında “Aliminyum Radyatör Boyama Tesisi” yapılması için bir sözleşme yapıldığını ,bu sözleşemye aykırı olarak müvekkilimin edimini ifa etmediğini uzun cümlelerle anlatmış ve tüm davayı bu sanal sözleşme üzerine kurmaya çalıştığını, yine davacı dava dilekçesinin “Açıklamalar ” bölümünün 1. bölümünde “Davalı tarafça sözleşmenin tamamı imzalanmamış olup sadece sözleşmenin 33. sayfası imzalanıp müvekkil firmaya 27.02.2015 tarihinde E_Mail yolu gönderilmiştir.” demek suretiyle taraflar arasında tüm şekil şartlarını taşıyan ,imzalanmış , kabul edilmiş bağlayıcılığı teyit edilmiş bir sözleşmenin bulunmadığını da kabul ve ikrar ettiğini, davacının tüm iddialarını “sözleşme ” üzerine inşa ettiğinin görüldüğünü, müvekkilimin davacı ile imzaladığı ,kabul ettiği hiç bir yazılı sözleşme mevcut olmadığını, dilekçe ekinde sunulan bu” sanal sözleşme” incelendiğinde; sadece davacı …. şirketi tarafından imzalandığı , müvekkilin imzasının veya yasal bağlayıcılık ifade eden bir kabulünün bulunmadığını, bu cümleden olarak ; dava dilekçesinin tüm temel iddialarını içeren talep ve değerlendirmeler bir yazılı sözleşme üzerine kurulduğundan ve esasen böyle bir sözleşme olmadığından ,bu dava ile dile getirilen hiç bir iddia veya talebin yasal , somut , inandırıcı, aksi sabit olmayacak kadar kesin veya yargılama ile ortaya çıkabilecek bir yasal mesnedi bulunmadığını, taraflar arasında “Alüminyum Radyatör Boyama Tesisi” yapılması konusunda görüşmeler olmuş, işin devamı konusunda tam mutabakat ve bu mutabakatı teyit eden bir sözleşme yapılması konuşulmuş ve bu hususta elektronik posta yolu ile yazışmalar yapıldığını, müvekkilinin düşünülen tesisin, beklenen faydayı sağlayamayacağı konusundaki tespitleri sonucu bu tesisin yapılmasından vazgeçilmiş ve bu vazgeçme davacıya da bildirildiğini, vazgeçme sebebiyle davacıyla sözleşme de yapılmadığını, tesis için davacıdan teklif talebi 26/2/2015, teklifin geldiği tarih 27.02.2015, işin iptal edildiğine dair bildirimin tarihi 26.03.2015 olduğunu, dilekçe ekinde gönderilen fatura ve dekontların hemen tümünün iptalin bildirilmesinden sonraya ait tarihler taşıdığını, davacının, müvekkil firma için aldığını söylediği malzemelerin, işçilik ve benzeri giderlerin haksız kazanca müteallik olarak abartıldığı ve dayanak fatura, senet v.s. nin de işin iptalinin kendisine bildirilmesinden sonraki tarihleri taşıdığını, davacının, dava dilekçesi ile dava konusu yaptığı sanal sözleşmeye dayalı alacak iddiasının “gerçek bir hukuki” yarar ifade etmediği, esasen ihtarname, tespit ve dava taleplerinde farklı rakamlarla alacak iddiasında bulunduğunun sabit olduğunu, bu da alacak iddiasının somut ve geçerli verilere değil, özde haksız kazanç elde etme niyetine dayalı olduğunu beyanla davanın davanın reddini talep ettiği, karşı davasında ise; davacının da dava dilekçesinde kabul ettiği ve banka dekontlarıyla da sabit olacağı üzere müvekkilin davacı hesabına 25.000 EURO para gönderdiğini, gönderilen 25.000 EURO işin fiilen başlaması ,tam mutabakat ile sözleşmeye bağlanması halinde parça alımında kullanılması için gönderilmiş ,iş başlamadığı, sözleşme yapılmadığı için amaçsız kalmış ve davacının bu parayı iade etmediğini, bu paranı bir kapora değil avans olduğunu, gönderilme sebebinin işten vazgeçme sebebiyle ortadan kalkmış, avansın iadesi bir yükümlülük olarak davacıya kaldığını, davacı sulh yolunu kendi iradesi ile tamamen kapatmış bulunduğundan aldığı bu parayı iade etmekle mükellef olduğunu, esasen dava dilekçesi ile de kabul edilen ,davacıya işin yapılması halinde kullanılmak üzere gönderilen ancak vazgeçme sebebiyle beklenen amaç ortadan kalkmış bulunduğundan ve anılan para müvekkile iade edilmediğini beyanla yasal mesnede mebni olmayan davanın reddine, karşılık davamızın kabulüne, bu dava ile sübut bulan 25.000 EURO ‘nun davacı karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVABA CEVAP VE KARŞI DAVAYA CEVAP ; Davacı vekili tarafından sunulan cevaba cevap ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle: taraflar arasında hukuken geçerli ,davalı-karşı davacının fabrikasında kurmayı planladığı Aliminyum Radyatör Boyama Tesisinin yapılması için anlaşmanın varlığı tartışmasız olarak mevcut olduğunu, davalı-Karşı davacı dilekçesinde bu sözleşmenin varlığı ,müvekkil firmanın haksız fesih sebebi ile zarara uğramış olduğu açık olarak ifade edildiğini, 25.000 EURO iş avansının ödenmesi de tamamlanmış olan sözleşmenin mevcudiyetini açık olarak ispat eden bir başka delil olduğunu, davalı-Karşı davacı, dilekçesinin 3.maddesinde sözleşmeyi fesih sebebi olarak‘’ müvekkilin düşünülen tesisin ,beklenen faydayı sağlayamayacağı konusundaki tespitleri sonucu bu tesisin yapılmasından vazgeçilmiş ve bu vazgeçme davacıya da bildirilmiştir.’’ şeklinde bir sebep gösterdiğini, oysa davalı-karşı davacı dosyaya da sunulmuş olan gerek Bakırköy ….Noterliğinin 11.05.2015 tarihli ihtarnamesinde ve de müvekkil ile yaptıkları E-MAİL yazışmalarında sözleşmenin fesih nedeni olarak Davalı-Karşı davacı şirket sahibinin rahatsızlığını bildirdiğini, bu durum dahi davalı-karşı davacının gerçek beyanlarda bulunmadığını açık olarak ispatladığını, davalı –Karşı davacı sözleşmeyi imzalanmasından itibaren hemen hemen 1 ay sonra haksız olarak fesih ettiğini, bu feshin keyfiliği yukarıda 3.madde de açık olarak ifade edildiğini, 1 ay içinde müvekkilce alımlar yapılıp,imalata geçildiğini, dosyaya sunulan tüm fatura ve ödeme dekontları davalı-karşı davacı tarafın imalatına ilişkin alımlar olduğunu, davalı-karşı davacı bu alım faturalarını ve ödemeleri dikkatle incelese idi tarihlerin müvekkilin işi yaptığı tarihler olduğunu açık olarak göreceğini, davalı-karşı davalı keyfi ve sebepsiz olarak sözleşmeyi fesih ettiğini, bu fesih neticesinde müvekkil firma fahiş olarak zarar gördüğünü, müvekkilinin sözleşmeden doğan her türlü yükümlülüğünü yerine getirdiğini beyanla davanın kabulünü talep ettiğini, karşı davaya ilişkin cevaplarında ise ; davalı-karşı davacının karşı davasına ilişkin olarak; haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, anılan 25.000EURO’LUK ödeme yasal olarak kurulmuş bir sözleşme gereğince müvekkile gönderilen bir avans olduğunu, müvekkilinin bu avans gereğince gerekli alımlar yapmış ve işe başladığını, haksız ve keyfi bir fesih sonucu müvekkil fahiş surette zarara uğradığını, davalı-Karşı davacının bu davayı açmış görünmesinin nedeni kendini asıl davada haklı göstermek olduğunu, hukuken korunmaya değer bir dava olmadığını beyanla haksız ve yasal dayanaktan yoksun dava olması sebebi ile davalı-karşı davacının açmış olduğu davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Taraflar arasındaki uyuşmazlık taraflar arasında yapılan eser sözleşmesi gereğince davacının edimini yerine getirmek üzere 350.000,00-TL lik(işçilik ve malzeme bedeli olarak) bir ifada bulunup bulunmadığı, davalının sözleşmeyi haksız olarak fesih edip etmediği, haksız fesih var ise yapılan ifaya ilişkin harcama ve ceza-i şarta ilişkin davacının 319.834,00-TL alacağının olup olmadığı, karşı dava yönünden ise; taraflar arasında eser yapılına ilişkin bir sözleşme imzalanıp imzalanmadığı, sözleşme yapılması öncesinde karşılıklı icap ve kabul ile ilgili görüşme nedeniyle gönderilen 25.000,00-EURO nun sözleşme kurulmaması halinde iadesi gerekip gerekmeyeceği hususlarındadır.
Akhisar …Asliye Hukuk Mahkemesinin …d.iş dosyası, Beyoğlu …Noterliği ve …Noterliğine ait ihtarnameler celp ve tetkik olunmuş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Tarafların karşılıklı iddiaları , alacak borç durumu , davacının aralarındaki eser sözlemesi gereğince sağladığını belirttiği malzeme ve işçilik bedelinin tespiti için inşaat mühendisi, makina mühendisi ve metalurji mühendisi ile heyet oluşturularak rapor alınması için Akhisar AHM ye talimat yazılmıştır.
Talimat bilirkişi raporunda, bilirkişi heyetinin yerinde yapılan inceleme neticesinde söz konusu işe ait çok kısıtlı malzeme ve ekipman tespiti yapıldığı, tespiti yapılan malzemeler ile söz konusu işin imalatı yapılan kısmı için harcanan mesai ve işçiliğin hesaplanması mümkün görünmediğini, bununla birlikte malzeme alımı için düzenlenen faturalar ile söz konusu işe ait iki adet proje paftası, davalı firmaya gönderilen fiyat teklifinde yer alan teknik detaylar ve 03.07.2015 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesi neticesinde faturalarda yer alan makine ekipman ile malzemelerin söz konusu iş için alındığı, yine dosyada tespiti yapılan, davacı tarafından siparişi verildiği belirtilen fiyat tekliflerinde yer alan makine ekipman ile malzemelerin alındığının tespit edilmesi için davacı şirket defterlerinin Mali Müşavir tarafından incelenmesi gerektiği belirtilmiştir. .
Her ne kadar rapor ibraz edilmiş ise de, mahkememizin 05/04/2017 tarihli ara kararında belirtilen hususlarda inceleme ve değerlendirme yapılmadığı, dosya kapasmına göre ara kararının yerine getirilmesinin mümkün olduğu, ancak dosyada taleplere göre mevcut delillerinde değerlendirilmediği anlaşılmış olmakla, bilirkişi heyetine bir SMM bilirkişi eklenerek ara karara uygun olarak raporun hazırlanması için yeniden Akhisar Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılmıştır.
İkinci talimat raporunda, davacı ….Ltd. Şti’nin 2015 ve 2016 yılı defterleri incelenmesi sonucu davaya konu olan tekliflere ait faturalara rastlanmadığı, davaya konu faturaları ticari defterlerine işlendiği, faturaların toplamı 152.914,76 TL olduğu, … Lid.Şti, davalı Nota Isı Ltd. Şti’ne fatura düzenlemediği, defter kayıtlarına göre Nota Isı Ltd. 70.387,50 TL alacaklı olduğu tespit edildiği belirtilmiştir.
Davacı vekiline 23/06/2016 tarihli bilirkişi raporunun 6.maddesinde “daha önce tespiti yapılan malzeme ve ekipmanlardan ihtiyaç doğrultusunda satılanların” kalem kalem ve satım bedelleri ve faturaları ile mahkememize bildirilmesi, ayrıca yine bu satım ve iadeler neticesinde taraflar arasındaki sözleşmeye istinaden alınan ve halen uhdesinde bulunan malzeme ve ekipmanların kalem kalem bildirilmesi ve ibraz edilen faturalar ile ilişiklendirilmesi için süre verilmiş ve sunulan bilgi ve belgeler doğrultusunda Akhisar Asliye Hukuk Mahkemesine yeniden talimat yazılarak ve dosyaya 23/06/2016 tarihli bilirkişi raporunu hazırlayan bilirkişi heyetine tevdi edilmek suretiyle ibraz edilecek dilekçede belirtilen malzemeler ve faturaları tek tek karşılaştırılmak suretiyle faturalara konu malzemeler olup olmadığı, faturalara konu malzemeler ise faturaların tanzim edildiği tarihteki birim fiyatlara göre değeri, belirlenen değerin kadri marufunda olup olmadığı, hazırlanması için gerekli imalat ve işçilik gideri, mevcut haliyle satılması halinde değerinin tespiti ile ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Ek raporda, yapılan incelemeler neticesinde faturalarda yer alan makine ve ekipmanlar İle malzemelerin sözleşmede yer alan boyama tesisi için satın alındığı, yapılan piyasa araştırması neticesinde faturalarda yer alan fiyatların, belirtilen makine-ekipman ve malzemeler için uygun olduğu, sözleşmede kapsamı incelendiğinde, davalı tarafın mevcut boyama tesislerinin sökülmesi ve davacı tarafın imalatını yaptığı yeni boyama tesisinin kurulmasını kapsadığı görülmüştür. Sözleşmenin başlangıcından bitimine kadar her aşamada işçilik fiyatları dikkate alınması gerektiği kanaatine varılarak yukarıda İzah edilen hususlar ışığında hesaplanan işçilik bedeli sözleşme tarihi itibariyle KDV Hariç 124,720,70 TL olduğu, tesisin mevcut haliyle satılması halinde değerinin tespit edilmesi edildiği, boya tesisin imalatı tamamen bitmediği için, tesisin bir bütün olarak değerlendirilmesi mümkün olmadığı, bununla ilgili 03.07,2015 tarihli … imzalı bilirkişi raporundan da kesin tespit yapılamadığından tesisin mevcut hali ile satış fiyatının tespit edilmemi mümkün olmadığı belirtilmiştir.
Ek raporun mahkememizce istenilen hususları karşılamadığı, ayrıntılı ara karar tesisine rağmen raporun yetersiz olduğu görülmekle, yeniden talimat yazılarak dosyanın …ya tevdii ile önceki raporlarda değişik iş dosyasındaki tespitlere konu malzemelerin bir kısmının satıldığı, bir kısmının iade edildiği, kalan bir kaç malzeme ve ekipman bulunduğu belirtilmiş olmakla mahallinde inceleme yapılarak somut olarak davacı uhdesinde kalan malzeme bulunup bulunmadığı, bulunmakta ise öncelikle (yalnızca bu malzemelerin) sözleşmeye göre (imalat ve işçilik) bedellerinin belirlenmesi, akabinde bu malzemelerin şu anki tarih itibariyle değerlerinin belirlenmesi, ekonomik değerleri yok ise hurda bedellerinin belirlenerek ek rapor tanziminin istenmesine, 15/03/2019 tarihli raporda imalatın bitmemesi nedeniyle değer tespiti yapılamadığı belirtilmiş ise de, mahkememizce imalatın tamamının değil kalan malzemelerin sözleşme tarihi ve şu anki tarih itibariyle değerlerinin tespitinin istendiği, mahkememizce istenilen hususların yerine getirilmesi ve yeniden ek rapor istemeye yer bırakmamaları hususunda bilirkişi heyetinin uyarılarak yeniden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan en son talimat bilirkişi raporunda, …. D.IŞ sayılı tespit dosyasında yer alan 03.07.2015 tarihli bilirkişi raporunda mahallinde tespiti yapılan malzemeler, faturalarda yer alan malzemeler olmasından dolayı 03.07.2015 tarihinde davacı tarafın uhdesinde kalan malzemeler faturalarda yer alan malzemeler olarak dikkate alındığı, bu nedenle yukarıda ayrıntılı olarak tespiti ve izahı yapılan faturalarda yer alan malzemelerin sözleşme tarihindeki ve bugün itibari ile fiyatları tespit edilerek, fiyatlar üzerinden işçilik fiyatları hesaplandığı, sözleşme tarihi itibari ile dava konusu tesisin imalatı için gerekli malzeme fiyatları toplamı KDV Hariç 221.965,65 TL olduğu, buradan işçilik giderleri toplamı KDV Hariç 377.941,50 TL olduğu, sözleşme tarihinden, sözleşmenin İptal edildiği tarihe kadar 25 gün geçtiği , bu süre işin temin süresinin %33,33’ine tekabül ettiği, bu oran dikkate alındığında, sözleşme tarihinden, sözleşmenin iptal edildiği tarihe kadar geçen 25 gün için işçilik giderleri KDV Hariç 124.720,70 TL (377.941,50 TL *33/100= 124,720,70 TL) olduğu, bugün tarihi itibari (1 DOLAR- 6,02 TL 1 EUR0 = 6.78 TL) ile dava konusu tesisin imalatı için gerekli malzeme fiyatları toplamı KDV Hariç 532.717,56 TL olduğu, buradan işçilik giderleri toplamı KDV Hariç 907.059,63 TL olduğu, sözleşme tarihinden, sözleşmenin İptal edildiği tarihe kadar 25 gün geçtiği , bu süre işin temin süresinin %33,33’ine tekabül ettiği, bu oran dikkate alınarak sözleşme tarihinden, sözleşmenin iptal edildiği tarihe kadar geçen 25 gün için işçilik giderleri KDV Hariç 299.329,68 TL (907,059,63 TL *33/100- 299.329,68 TL) olduğu, 20.05.2019 tarihinde mahallinde yapılan incelemeler neticesinde davacı uhdesinde kalan malzemelerin sözleşme tarihi İtibariyle KDV Hariç toplam fiyatı 5.740,50 TL olduğu, söz konusu malzemeler ait işçilik fiyatları yapılan piyasa araştırması neticesinde KDV Hariç 3.500,00 TL olduğu, 20,05.2019 tarihinde mahallinde yapılan incelemeler neticesinde davacı uhdesinde kalan malzemelerin sözleşme tarihi itibariyle KDV Ilariç toplam fiyatı 13.191,20 TL olarak hesaplanmış, söz konusu malzemeler ait İşçilik yapılan piyasa araştırması neticesinde KDV Hariç 6.500,00 TL olduğu belirtilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık 6098 sayılı TBK 470 vd. maddelerde düzenlenen eser sözleşmesinden doğmaktadır. Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, işsahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir. Davacı yüklenici, davalı iş sahibidir. Yüklenicinin edimi, eseri meydana getirmek ve iş sahibine teslim etmek, iş sahibinin karşı edimi ise, teslim edilen eserin bedelini ödemektir. Sözleşmede bedel TBK 480. maddede düzenlenen götürü bedel olarak kararlaştırılmıştır. Götürü bedelli işlerde iş bedelinin tamamen ödenmemesi halinde iş sahibinin eksik işlerin tamamlanması bedelini talep etmesi mümkün olmayıp yüklenicinin hakettiği iş bedelinin eksiklikler de dikkate alınarak gerçekleştirdiği imalâtın işin tamamına göre oranı belirlenip bu oranın götürü bedele uygulanmak suretiyle hesaplanması ve yapılan ödeme de düşülerek eksik iş bedeli ya da fazla ödeme olup olmadığının belirlenmesi gerekir.(15.H.D.2015/4152015/4962)
Öncelikle belirlenmesi gereken husus, işin sözleşmeye, fen ve sanat kurallarına uygun olarak inşa edilip edilmediğidir. Taraflar arasındaki sözleşme niteliği itibarıyle TBK’nın 480.maddesinde düzenlenen götürü bedelli bir sözleşme olmakla beraber taraflar sözleşmede kullanılacak malzemenin niteliklerini, adedini vs. saptamışlardır. Sözleşmenin davalının 23/03/2015 tarihli fesih bildirimi ile feshedildiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı tarafça, dava açılmadan önce Akhisar Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …/değişik iş sayılı dosyası üzerinden tespit yaptırılmıştır. Mahkememizce yargılama aşamasında Akhisar Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılarak mahallinde keşif ile bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve raporlar alınmıştır. Davacı tarafça dava dilekçesinde tespiti yaptırılan bir kısım malların satıldığı belirtilmiştir. Yine yargılama aşamasında yaptırılan incelemelerde davaya konu malların davacı tarafça zaman içerisinde satıldığı tespit edilmiştir. Davacı vekiline mahkememizin 17/10/2019 tarihli celsesinde, 23/06/2016 tarihli bilirkişi raporunun 6.maddesinde “daha önce tespiti yapılan malzeme ve ekipmanlardan ihtiyaç doğrultusunda satılanların” kalem kalem ve satım bedelleri ve faturaları ile mahkememize bildirilmesi, ayrıca yine bu satım ve iadeler neticesinde taraflar arasındaki sözleşmeye istinaden alınan ve halen uhdesinde bulunan malzeme ve ekipmanların kalem kalem bildirilmesi ve ibraz edilen faturalar ile ilişkilendirilmesi için süre verilmiş, bilahare sunulan belgeler doğrultusunda Akhisar Asliye Hukuk Mahkemesine yeniden talimat yazılarak ve dosya 23/06/2016 tarihli bilirkişi raporunu hazırlayan bilirkişi heyetine tevdi edilmek suretiyle ibraz edilecek dilekçede belirtilen malzemeler ve faturaları tek tek karşılaştırılmak suretiyle faturalara konu malzemeler olup olmadığı, faturalara konu malzemeler ise faturaların tanzim edildiği tarihteki birim fiyatlara göre değeri, belirlenen değerin kadri marufunda olup olmadığı, hazırlanması için gerekli imalat ve işçilik gideri, mevcut haliyle satılması halinde değerinin tespiti ile ek rapor tanzimi istenmiştir. Tanzim olunan ek raporun mahkememizce istenilen hususları karşılamadığı, ayrıntılı ara karar tesisine rağmen raporun yetersiz olduğu görülmekle, yeniden talimat yazılarak somut olarak davacı uhdesinde kalan malzeme bulunup bulunmadığı, bulunmakta ise öncelikle (yalnızca bu malzemelerin) sözleşmeye göre (imalat ve işçilik) bedellerinin belirlenmesi, akabinde bu malzemelerin şu anki tarih itibariyle değerlerinin belirlenmesi, ekonomik değerleri yok ise hurda bedelleri belirlenerek ek rapor tanzimi istenmiştir. Bilirkişi heyeti tarafından tanzim olunan 21/05/2019 tarihli bilirkişi raporu ile davacının elinde kalan malzemelerin dava tarihi itibariyle değerinin 5.740,50 TL olduğu, işçilik değerinin ise 3500,00 TL olduğu tespit edilmiştir. TMK’nın 6. maddesi, “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” hükmünü içermekte olup, taraflar iddialarını kanıtlamakla yükümlüdür. Davacı tarafça sözleşmeye göre kararlaştırılan malzeme ve işçilik gideri talep edilmiş ise de, sözleşmeye göre yapılan malzeme ve işçilik giderinin ispatlanamadığı, yargılama aşamasında malların büyük kısmının satıldığı, davacının elinde kalan malzemeler itibariyle yapılan hesaplamadan fazlasını talep edemeyeceği anlaşılmakla 5.740,50 malzeme değeri, 3500,00 TL işçilik değeri olmak üzere toplam 9.240,50 TL imalat ve işçilik bedelinin 12.05.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bu hususta fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafça fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla sözleşme bedeli 250.000 eurodan kur değeri 3.0191 alınarak, imalat bedeli 350.000 TL çıkarılmak suretiyle kalan 404.775,00 TL’nin % 20’si olan 80.955,00 TL cezai şart talep edilmiştir. 6098 Sayılı TBK’nun “Ceza Koşulu” başlığı altında üç çeşit ceza koşulu düzenlenmiştir. Bunlar öğretide ortaya atılan kavramlara göre seçimlik ceza koşulu (TBK. md. 179/I), ifaya eklenen ceza koşulu (TBK md. 179/II) ve ifayı engelleyen ceza koşulu (dönme cezası) (TBK md. 179/III) dur. TBK’nun 179/II. Maddesinde öngörülen hüküm, emredici nitelikte olmadığından taraflar, sözleşme serbestisi ilkesi gereğince aralarında farklı bir düzenleme yapabilirler. Sözleşmenin taraflarca imzalanan 33.maddesinde, anlaşmanın sözleşmede bulunmayan sebeplerden iptal edilmesi halinde işverenin o zamana kadar olan imalatların tümünü, ayrıca iptal olan bölümün % 20’sini müteaahide ödeyeceği kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin davalı tarafça 23/03/2015 tarihinde fesih bildirimi ile feshedildiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Fesih tarihine kadar işin % 33,33’lük kısmının tamamlandığı, iptal edilen kısmın ( 250.000 euro / %66,66) 166.650 Euro olduğu,
davacı tarafça esas alınan dava tarihindeki kur bedeli 3.0191 TL üzerinden (dava tarihindeki TCMB efektif satış kuru 3,3508 olup talep aşılamayacağından davacı tarafından bildirilen kur değeri esas alınmıştır) yapılan hesapta ( 166.650 x 3,0191) 503.133,01 TL’nin % 20’sinin 100.626,60 TL olduğu, davacı tarafın 100.626,60 TL cezai şart talebinde bulunabileceği, bununla birlikte fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 80.955,00 TL talep ettiği anlaşılmakla mahkememizce taleple bağlı kalınarak 80.955,00 TL’nin 12.05.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulmasına karar verilmiştir.
Davalı-karşı davacı taraf davacı-karşı davalıya gönderilen 25.000 euronun iadesi istemiyle karşı dava açılmış olup, sözleşme bedeli olarak davalı-karşı davacı tarafın 25.000 euro gönderdiği hususunun tarafların kabulünde olduğu, bu hususta bir uyuşmazlık bulunmadığı, ödenen bedelin davalı-karşı davacı tarafça iadesinin gerektiği anlaşılmakla davalı-karşı davacı tarafından açılan davanın kabulü ile 25.000 euronun davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
AÇILAN DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
1-9.240,50 TL imalat ve işçilik bedelinin 12.05.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Cezai şarta ilişkin talep yönünden taleple bağlı kalınarak kabulü ile 80.955,00 TL’nin 12.05.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin hakkın saklı tutlumasına,
3-Davalı- karşı davacı tarafından açılan davanın KABULÜ İLE 25.000 EURO’nun davacı- karşı davalıdan alınarak davalı- karşı davacıya verilmesine,
4- Asıl davada alınması gereken 6.161,25 TL harçtan peşin alınan 5.461,97 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 699,28-TL’nin davalı-karşı davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Dava ilk açılış harç gideri 5.491,17 TL’nin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya tarafa verilmesine,
6-Davacı-karşı davalı tarafından yapılan yargılama gideri olan 4.210,50 -TL’den kabul red oranına göre hesaplanan 1.187,39 -TL’nin davalı-karşı davacı taraftan alınarak ile davacı-karşı davalı tarafa verilmesine, kalan kısmın davacı-karşı davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı-karşı davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 9.965,54 -TL vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalı tarafa verilmesine,
8-Davalı-karşı davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 19.728,31 -TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacı tarafa verilmesine,
9-Karşı davada alınması gereken 6.242,50 TL harçtan peşin alınan 1.563,00 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 4.679,50 -TL’nin davacı-karşı davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
10-Dava ilk açılış harç gideri 1.592,20 TL’nin davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine,
11- Karşı davada davalı-karşı davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 10.060,80 -TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine,
12-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. . 25/09/2019

Başkan …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Katip …
E-İMZALI