Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/720 E. 2019/903 K. 12.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/720 Esas
KARAR NO : 2019/903

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/07/2016
KARAR TARİHİ : 12/09/2019
G.KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 14/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle;müvekkili şirket tarafından davalı firma aleyhine icra takibi başlatılmış olduğunu, davalı tarafından icra takibine itiraz edilmiş olduğunu, takip yetkili icra müdürlüğünde başlatılmış, yapılan yetki itirazı hukuka aykırı olduğunu, Takibe konu edilen alacak cari hesap alacağı olup ticari ilişki kapsamında kesilen faturalar ödenmemiş olduğunu, davalı/borçlunun müvekkil nezdinde doğan herhangi bir borcu bulunmadığına ilişkin beyanları gerçeğe aykırı olup, müvekkilin alacaklı olduğunu, taraflar arasında ticari ilişki söz konusu olup, bu ilişki gereği müvekkil şirket üstlendiği edimi tam ve gereği gibi ifa etmiş olduğunu, davalı/borçlu edimlerine riayet etmemiş ve temerrüde düşmüş olduğunu, cari hesap ekstresi itibariyle borçlu davalının müvekkil şirkete 13.625,17-TL tutarında borcu bulunduğunu, Müvekkil şirketin cari hesap ekstresi ve ticari defter kayıtları İncelenmekle davalı şirketten alacaklı olduğu miktar tespit edilebilecek olduğunu” beyan ederek Bakırköy …. İcra Müdürlüğü…. E. Sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalının haksız ve mesnetsiz itirazı sebebiyle alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiş olduğu belirlenmiştir.
CEVAP; Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle;müvekkili şirketin adresi itibariyle K.Çekmece İcra Müdürlüğü’ nün yetkili olduğunu, borç ve faiz yönünden müvekkil şirketin alacaklı tarafa borçlu olmadığını, Davacının açmış bulunduğu itirazın iptali davası haksız ve mesnetsiz olduğunu, takibin yetkisiz icra müdürlüğünde açılmış olduğunu, Davacı alacaklı takip yaparken takip dayanağı olarak herhangi bir fatura ve cari hesap sözleşmesine dayanmamış olduğunu, haklı yetki itirazının süreci uzatmaya yönelik haksız ve kötü niyetli olarak nitelendirmesi mesnetsiz olduğunu, davacı şirket müvekkil şirketten mağazalarında satmak üzere ürün almış olup müvekkili şirkette davacı şirketin mağazalarında ürünlerinin satışı için bir takım katılım payları ödemeyi kabul etmiş ve fatura karşılığı mutabık kalınan bedeller ödenmiş olduğunu, kayıtlarda müvekkil şirketin davacı şirketten çok cüz’ i miktarda alacağı da bulunmakta olduğunu, davacı tarafın müvekkil şirketin edimlerine riayet etmediği ve temerrüde düştüğü yönündeki beyanları asılsız olduğunu, dava dilekçesinde cari hesap ekstresi yer almadığını” beyan ederek, davacı tarafın açmış bulunduğu haksız ve mesnetsiz davanın öncelikle icra müdürlüğünün yetkisine ilişkin itirazları muvacehesinde usulden reddine, müvekkil şirketin davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığından esastan reddine, haksız ve kötü niyetli davacının %20 den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, davacı tarafın dava dilekçesinde belirtmiş olduğu deliller taraflarına tebliğ olunmadığı için bu hususlara ilişkin beyanda bulunma ve delil listelerinin sunulması haklarının saklı tutulmasına karar verilmesini talep etmiş olduğu belirlenmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, fatura alacağına istinaden başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; icra müdürlüğünün yetkili olup olmadığı, taraflar arasındaki ticari şartlar anlaşması kapsamında tarafların karşılıklı edimlerini yerine getirip getirmedikleri, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı , alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu hususlarına ilişkindir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası fiziken celbedilmiş olup, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı 13.625,17-TL’nin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, süresinde itiraz ile takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının iddiası, davalının savunması ve icra dosyasındaki itirazı, icra dosyası ile tüm dosya kapsamına göre , taraflar arasındaki ticari şartlar anlaşması kapsamında tarafların karşılıklı edimlerini yerine getirip getirmedikleri, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu husunun tespiti için tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde inceleme günü belirlenerek dosyanın rapor tanzimi için SMMM bilirkişi ….’na tevdine karar verilmiş, bilirkişi …. ibraz ettiği 03/10/2017 tarihli kök raporunda özetle; davacı ve davalı tarafça ibraz edilen yasal defterlerin (HMK md. 222) uyarınca sahipleri lehine delil niteliğinin bulunduğunu, davacı yasal defter kayıtlarına göre 01.02.2016 takip tarihi itibari ile davacı asıl alacağının 13.625,17 TL olduğunu, davalı defterlerinde ise davacının takip tarihi itibari ile borcunun 129,80-TL olduğunu, dosyaya ibraz edilen defter ve belgelere göre tarafların 2012 yılı öncesine dayanan ticari ilişkilerine rağmen TTK md. 94 uyarınca herhangi bir mutabakat yapmadıklarını, tarafların yıllar itibari ile süren yoğun alışverişlerine karşın mutabakat yapmamalarına ilişkin değerlendirme ve takdirin mahkemeye ait olduğun,tarafların defterleri üzerinde yapılan incelemeler sonucunda mutabakatsızlık nedeninin takibe konu faturalar olduğu ancak kesin tespit yapılabilmesi için tarafların ilk çalışmaya başladıkları tarihten itibaren hesap ekstralarını sunmaları gerektiğini, söz konusu hesap ekstralarından mutabakatsızlık nedenlerinin kesin tespiti sonrasında incelemelerin yapılmasının gerekeceğini, davacının takibe konu ettiği faturaların sözleşme kapsamında düzenlendiğini, söz konusu faturaların fotokopisi ile birlikte dayanaklarını dosyaya sunulması sonrasında faturalar üzerinde sektör ve pazarlama uzmanları tarafından yapılacak incelemeler sonucunda faturaların davalı alacağından düşülüp düşülmemesi hususlarının netlik kazandırabileceğini, mahkemenin işbu dosyanın içeriğinde ki vesaiklere göre değerlendirme yapmak istemesi halinde davacının iş bu davada talep ettiği alacağını ispat edemediğini beyan etmiştir.
Taraf vekillerine bilirkişi raporunda belirtilen bilgi ve belgeleri sunmak için süre verilmiş, sunulan beyan dilekçeleri ve eklerinden sonra, bilirkişi heyetine market işletmeciliği konusunda uzman ….’un dahil edilmesi suretiyle bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, davacı vekili 24/10/2017 tarihli dilekçesinde özetle, müvekkili şirket ile davalı arasındaki ticari ilişkinin başlangıcından itibaren tutulan cari hesap ektresi takip konusu faturaların fotokopisi dilekçeye ekli olarak; faturaların dayanağı olan 2011 tarihli Ticari Şartlar Anlaşması ekli olarak dosyaya ibraz ettiklerini, itirazları ve dosyada mübrez delilleri doğrultusunda sektör bilirkişisi aracılığı ile yeniden inceleme yapılmasıni talep etmiş, davalı vekili 03/11/2017 tarihli dilekçesi ile bilirkişi tarafından taraflar arasındaki hesap farkının, davacı kayıtlarında yer alan 13.625,17-TL ve davalı müvekkili şirketin kayıtlarında da yer alan davacı alacağının 129,80-TL’den ibaret olduğunu, toplam farkın 13.754,97-TL’ye tekabül ettiği şeklinde bir tespitte bulunduğunu, davacının takip dayanağı olarak yer vermiş bulunduğu 9 adet mehtelif tarihli faturaların dökümünü yaptığını, müvekkili şirketin kayıtları üzerinde yapılan incelemede bu faturaların 6 adedinin 2012 yılı defter kayıtlarında yer aldığını, 31/12/2012 tarihli 12.861,54-TL bedelli faturanın ise 2012 tarihinden sonra taraflar arasındaki ilişkinin …. A.Ş. üzerinden devam etmesi nedeniyle bu şirket hesaplarına virman işlemiyle alacak kaydedildiğini, taraflar arasındaki yapılan mutabakat neticesinin bu işlem ile gerçekleştiğini, buna ilişkin virman işlemi belgesi ve …. A.Ş. hesabına virman işlemi yapıldığını gösteren ekstreyi dilekçe ekinde sunduğunu beyan etmiş, bilirkişi heyetinin ibraz etmiş olduğu 21/12/2017 tarihli raporunda özetle; Sektörel değerlendirme sonucunda • 2.665,71 TL toplam tutarlı 7 adet iade faturasının davacı tarafından sözleşmeye uygun ve doğru tanzim edilen faturalar olduğu, faturaları davalı tarafın teslim aldığı ve faturalara süresi içinde itirazını içeren bir kaydın da dava dosyası içeriğinde mevcut olmadığı, • 2.260,96 TL tutarlı promosyon açıklamalı faturanın davacı tarafından tanzimini sözleşmeye göre haklı kılan bir neden bulunmadığının tespit edildiği, buna rağmen faturanın davalı tarafından teslim alındığı ve faturalara süresi içinde itirazını içeren bir kaydın da dava dosyası içeriğinde mevcut olmadığı, • 12.861,54- TL tutarlı tutarlı fatura davacı tarafından sözleşmeye uygun ve fakat farklı tutarda tanzim edilmiş bir fatura olduğu, tanzim edilmesi gereken tutarın 12.567,89 TL olduğu, davalı tarafın teslim almadan imtina ettiği açık olan bu faturanın 12.567,89 TL olarak davalı tarafından kabulü gerektiği, davacının alacağından düşülmesi gereken tutarın 293,65-TL’si olduğunu, bu itibarla davacının 01.02.2016 takip tarihi itibari ile alacağının ( 13.625,17 TL- 293,65 TL) 13.331,52-TL’si olacağının kabulünün gerektiğini, bu itibarla takibin 13.331,52-TL’si üzerinden devamı ile davalının mütemerrit olduğu nazara alınmak suretiyle 01.02.2016 takip tarihinden itibaren talep doğrultusunda davacı asıl alacağı 13.331,52 TL.sına davacı talebi doğrultusunda 3095 Sy.K.nun 4489 Sy.K.nun ile değişik 2. maddesi gereğince avans faizi uygulanması gerektiğini beyan etmişlerdir.
…. Aş ile … AŞ arasındaki ticari ilişki ve davalının 12.861,54 TL’lik fatura bedelinin dava dışı …. AŞ tarafından virman işlemi yapılarak ödendiği yönündeki beyanlara ilişkin beyanda bulunmak üzere taraf vekillerine süre verilmiş, Davalı vekili 12/03/2018 tarihli dilekçesinde; 2013 yılından itibaren davacıyla olan çalışma, dava dışı müvekkili şirket grup şirketi dava dışı …. A.Ş. üzerinden devam etmiş olduğundan, davacının müvekkili şirkete kesmiş olduğu faturalarından 31.12.2012 tarihli 12.861,54.-TL.lik faturanın virman işlemiyle dava dışı şirket kayıtlarına davacı şirketin alacağı olarak kaydedilmiş olduğu hususunun da dikkate alınarak mükerrer tahsilata yol açmamak adına bu yönde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmesini talep etmiş, davacı vekili 15/03/2018 tarihli dilekçesinde; bahsi geçen dava dışı … A.Ş. ile müvekkili şirket arasında davalı firmadan tamamen bağımsız olarak mal alım – satımına dayalı ticari bir ilişki mevcut olduğunu, davalı tarafından 12.861,54-TL’lık fatura bedelinin dava dışı …. A.Ş. tarafından virman işlemi yapılarak ödendiği iddia edilmiş ise de bahsi geçen dava dışı … A.Ş. tarafından davalı firmanın borcuna istinaden müvekkili şirkete herhangi bir ödeme yapılmadığı gibi virman işlemi hususunda da taraflar arasında herhangi bir anlaşma da söz konusu olmadığını, ancak davalı firmaya ait borcun dava dışı … A.Ş. tarafından üstlenilmesine dair taraflar arasında herhangi bir yazılı ya da sözlü sözleşme kurulmadığı gibi müvekkili şirkete bu doğrultuda yapılan herhangi bir bilgilendirme ve ödeme de bulunmadığını, nitekim davalı tarafından da ne müvekkili şirket ile ne de dava dışı … A.Ş. ile borcun üstlenilmesine dair anlaşma yapıldığını ispata elverişli bir delil sunulmadığını, hal böyle iken geçerli ve mevcut bir hukuki ilişkiden bahsedilmesinin mümkün olmadığını, müvekkili şirkete ait ticari defter ve kayıtların incelenmesi akabinde de davalının iddia ettiği gibi bir virman işleminin gerçekleşmemiş olduğunun tespit edildiğini, davalının iddialarına itibar edilemeyeceğini ve davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini beyan etmiştir.
Davalı tarafından sunulan 12.864,54 TL’lik virman yapıldığına ilişkin belge esas alınarak söz konusu virmanla ödeme yapan ve yapılan kişi veya şirket bilgilerinin ödeme miktarı ile ödeme bilgilerinin ilgili bankadan sorulmasına karar verilmiş olup, müzekkere cevabı geldiğinde davalı tarafın ” davacının 2013 yılına kadar … A.Ş’yle çalıştığı daha sonra 2013 yılından itibaren pazarlama A.Ş’nin grup şirketi olan …. A.Ş ile çalışıldığına ilişkin iddiası ve 12.864,54 TL’lik ödemenin … A.Ş’nin fatura ödemesi amacıyla … A.Ş tarafından davalıya virman edildiği iddiasının değerlendirilmesi için davacının ve davalı ile dava dışı …. A.Ş’nin 2012 yılı ve 2013 yılı defterlerini incelemesi için ek bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti ibraz etmiş olduğu 05/02/2019 havale tarihli raporunda özetle; davalı tarafın defterlerinin (HMK md. 222) sahibi lehine delil niteliğinin bulunduğunu, dava dışı … A.Ş.’nin defterlerinin (HMK md. 222) sahibi lehine delil niteliğinin bulunduğunu, dava dışı firmaya ait 2012 ve 2013 yılı defterleri üzerinde yapılan incelemelerde 31.12.2012 tarih 12.861,54-TL’lik faturanın davacı alacağı olarak kaydedildiğine dair herhangi bir tespitin yapılamadığını, tespit ve değerlendirmelere göre 21.12.2017 tarihli heyet halinde hazırlanan ek raporda ki kanaatin değişmesini gerektirecek yeni bir kanaate ulaşılamadığını beyan etmişlerdir.
Davalı vekili ek rapora karşı beyan dilekçesi ile mahkemenin dava dışı … A.Ş. nin defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılmasına karar vermiş olduğunu, taraflarından dosyaya sunulan ekstre ve muhasebe fişinden anlaşılacağı üzere söz konusu virman işlemiyle kayıt işleminin 01.09.2014 tarihinde gerçekleşmiş olduğunu, mahkeme buna ilişkin ara kararı oluştururken beyanlarını eksik değerlendirerek dava dışı firmanın 2012-2013 yılı defterlerinin incelenmesine karar vermiş olduğunu, bu ara kararın hatalı ve eksik olduğunu, 12.861,54.-TL’lik faturanın davacı firma adına hesaplara alacak olarak kayıt edildiği görülmekte olduğunu, mahkeme kararı uyarınca sayın bilirkişinin sadece 2012-2013 yılı defter ve kayıtlarını incelediği için bu hususu tespit edememiş olduğunu, bilirkişi bu işlemin 2014 yılında gerçekleştiğini belirterek 2014 yılı defterlerinin incelenmesi gerektiğini sayın mahkemeye bilgi olarak belirtebileceğini, bu yönleriyle mezkur bilirkişi ek raporunun eksik ve hatalı olmuş olduğunu, dava dışı firmanın 2014 yılı defter ve kayıtlarında mezkur fatura davacı firma adına alacak kaydedilmiş olduğunu, davacı firmayla aynı şekilde dava dışı firma arasında ihtilaf meydana gelmiş Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….E. Sayılı dosyasından taraflar arasındaki ihtilafın çözümlenmiş olduğunu, bu karar doğrultusunda alacaklı firma icra yoluyla alacağını tahsil etmiş olduğunu, tahsil edilen ve karara bağlanan alacak içerisinde 2014 yılı kayıtlarında yer alan 12.861,54-TL’lik fatura da yer aldığı için bu fatura bedeli dava dışı firma olan … A.Ş. tarafından davacı tarafa ödenmiş bulunmakta olduğunu beyan ederek ek rapora itiraz etmiş ve dava dışı firmanın 2014 yılı ticari defter ve belgelerinin incelenmesini talep etmiş olup,
Davalı vekilinin ek rapora karşı itirazlarının değerlendirilmesi için, dava dışı şirketin 2014 yılı Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde inceleme günü belirlenerek ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi Murat Kutanoğlu ibraz etmiş olduğu 07/05/2019 havale tarihli raporunda özetle; dava dışı şirketin 2014 yılı kayıtlarında 01.09.2014 tarihinde 12.861,54-TL’ lik davacı ve davalı hesabına virman yapılmış olduğunu ancak bu virman işleminin hangi belgeye dayalı olarak yapıldığının dosya kapsamında ki vesaiklere göre tespit edilemediğini, virman işlemi sonucunda dava dışı firma nezdinde ki hesaplarda ki davalının alacağının davacının alacağına aktarılmış olduğunu, ancak bu işlem ile ilgili davacının oluru veya kabulüne ilişkin herhangi bir tespitin bulunmadığını, bu itibarla yapılan işlemde davacının kabulünün olmadığı varsayıldığında iş bu virman işleminin dikkate alınamayacağını, bu doğrultuda heyet halinde verilen ek raporda ki görüş ve kanaatin aynen geçerli olduğunu beyan etmiştir.
Bakırköy …. ATM’nin …. esas sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celbedilmiş, incelenmesinde; davacının dosyamız davacısı, …, davalının … olduğu, Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali talepli açıldığı, yapılan yargılama sonucunda, davanın 112.277,74.-TL’lik kısmının kabulü 126.056,93.-TL’lik kısmının reddine karar verildiği, mahkeme kararına esas alınan bilirkişi raporunda davacının alacağına ilişkin tespitler yapılırken cari hesap ekstrelerine bağlı kalındığı ve davalı şirketin 2014 yılı kayıtlarında 01.09.2014 tarihinde 12.861,54-TL’ lik davalı hesabına virmanın davacı alacağında nazara alındığına ilişkin bir tespit de bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda bilirkişi raporunda bahsedildiği üzere virman işleminin hangi belgeye dayalı olarak yapıldığının dosya kapsamında ki vesaiklere göre tespit edilemediği, virman işlemi sonucunda dava dışı firma nezdinde ki hesaplarda ki davalının alacağının davacının alacağına aktarılmış olduğu, ancak bu işlem ile ilgili davacının oluru veya kabulüne ilişkin herhangi bir tespitin bulunmadığı, bunun yanında söz konusu virmanın davacının dava dışı şirket ile ticari ilişkisinde alacak hesabında nazara alındığı da ispatlanamamıştır.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde, mahkememizce tarafların ve dava dışı … A.Ş.’nin ticari defter ve belgeleri ile dosya kapsamına sunulan belgeler üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemeleri sonucunda taraflar arasında Ticari Şartlar Anlaşması kapsamında sürekli alım satım ilişkisi bulunduğu, 21/12/2017 tarihli bilirkişi raporunda, taraflar arasındaki sözleşme hükümleri, ürünlerin teslimine ilişkin kargo teslim belgeleri, kurye teslim zimmet listesi vb belgeler ve sektörel uygulama nazara alınarak ve tutarlı bir şekilde açıklanarak ayrıntılı şekilde tespit edildiği üzere, davacının icra takibine konu ettiği, 2.665,71 TL toplam tutarlı 7 adet iade faturasının davacı tarafından sözleşmeye uygun ve doğru tanzim edilen faturalar olduğu, faturaları davalı tarafın teslim aldığı ve faturalara süresi içinde itirazını içeren bir kaydın da dava dosyası içeriğinde mevcut olmadığı, 12.861,54-TL TL tutarlı tutarlı faturanın davacı tarafından sözleşmeye uygun ve fakat farklı tutarda tanzim edilmiş bir fatura olduğu, tanzim edilmesi gereken tutarın 12.567,89 TL olduğu, davalı tarafın teslim almadan imtina ettiği bu faturanın 12.567,89 TL olarak davalı tarafından kabulü gerektiği anlaşılmıştır. 2.260,96 TL tutarlı promosyon açıklamalı faturanın davacı tarafından tanzimini sözleşmeye göre haklı kılan bir neden bulunmadığının tespit edildiği, buna rağmen faturanın davalı tarafından teslim alındığı ve faturalara süresi içinde itirazını içeren bir kaydın da dava dosyası içeriğinde mevcut olmadığı, bilirkişi raporunda bu sebeplerle promosyon faturasının da davacı alacağından sayılması gerektiği kabul edilmişse de, söz konusu faturanın taraflar arsındaki sözleşmede dayanağının bulunmadığı, sırf davalıya tebliğ edilmiş ve itiraz edilmemiş olmasının alacağın varlığı için yeterli olmadığı değerlendirilmekle, davacı alacağı olarak kabul edilmemiştir. Buna göre bilirkişi raporunda tespit edilen 13.331,52-TL alacaktan 2.260,90 TL nin çıkarılmasıyla davacı alacağının 11.070,62 TL olduğu kabul edilmiş, yukarıda açıklandığı üzere dava dışı şirketin 2014 yılı kayıtlarında 01.09.2014 tarihinde 12.861,54-TL’ lik davacı ve davalı hesabına yapmış olduğu virmanın dayanağı da ispatlanamadığından 11.070,62 TL üzerinden davanın kabulüne, ispatlanan alacak miktarı faturaya ayalı olup likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatı verilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- Davanın kısmen kabulüne,
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasında yapılan takibe davalının itirazının 11.070,62 TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin bu miktar asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Asıl alacağın % 20’si oranında 2.214,124 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 756,23-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak ve icra veznesine peşin olarak yatırılan 232,69-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 523,54-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Dava ilk açılış harç gideri ve icra veznesine yatırılan harcın toplamı olan 261,89-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak toplam 1.746,55-TL’den kabul-red oranına göre hesaplanan 1.418,90-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olarak toplam 343,00-TL’den kabul-red oranına göre hesaplanan 64,35-TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 2.554,55-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı, 12/09/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır