Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/351 E. 2018/197 K. 07.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/351 Esas
KARAR NO : 2018/197

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/04/2016
KARAR TARİHİ : 07/03/2018
G.KARAR YAZIM TARİHİ : 08/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil ile müvekkil Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde su ve kanalizasyon hizmetlerini yürütmek üzere kurulduğunu, davalı … ın abonesi olduğu…numaralı sözleşme hesabına yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun surette tahakkuk ettirilerek atılan dönem borçlarını ödemediğini, müvekkil idare de alacağının tahsili amacıyla Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyası ile borçlu aleyhine ilamsız icra yoluyla takip başlattığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu bu nedenlerle, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptalini, davalı tarafın % 20 dan aşağı olmamak şartıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini ve yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine yasal süresi içinde itiraz ettiklerini, takibin her açıdan yanlış ve eksik olduğunu, başlatılan takipte borcun sebebinin ne olduğunun müvekkil tarafından anlaşılmadığını, müvekkilin davaya konu işyerini 14/02/2005 tarihinde … isimli şahsa sattığını, bu konudaki evrakları alacaklı görünen kuruma sunduğunu, başvuru neticesinde iski tarafından borcun müvekkilin sorumluluğuna olan bölümü yapılandırılmış, bu bedelin müvekkil tarafından ilgili kuruma ödendiğini, davacının şimdi aynı hususta müvekkilin ödemesini yapıp bitirdiği borç için tekrar müvekkile ödeme emri göndererek mükerrer tahsilat yapmaya çalıştığını, davacı tarafından gönderilen ödeme emrinde müvekkilin isminin iki kez yer aldığını, her iki borçlu hanesinde de müvekkilin isminin ve TC kimlik numarasının aynı olmasına rağmen adreslerin farklı olduğunu, davacının 2005 yılından beri müvekkil ile hiçbir ilgisinin bulunmadığı bir adrese ödeme emrinde yer vermek adına müvekkili iki kez borçlu olarak gösterdiğini, davacının taleplerinin sebepsiz ve haksız olduğunu ayrıca ödeme emrinin de usulune uygun tanzim edilmediğini, müvekkile tebliğ edilen ödeme emrinde borcun sebebi olarak yalnızca … rakamlarına yer verildiğini, borcun sebebine ilişkin herhangi bir açıklayıcı ibareye yer verilmediğini, davaya konu yerin 14/02/2005 tarihinde … isimli şahsa satıldığını bu nedenle davanın haksız ve hukuki mesnetten yoksun olması sebebiyle reddine, davacı tarafın % 20 dan aşağı olmamak kaydıyla haksız icra tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGITAY BOZMASI; Mahkememizin(Kapatılan Bakırköy … ATM’nin) 11/06/2014 tarih ve … Esas, … Karar sayılı ilamı Yargıtay … HD’nin 15/02/2016 tarih ve .. Esas .. Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur.
BOZMA ÜZERİNE MAHKEMEMİZİN GÖRÜŞÜ; Usul ve yasaya uygun olan Yargıtay …. HD’nin 15/02/2016 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; Kaçak su tüketimine dayanan tutanaklar üzerine düzenlenen fatura bedellerinin tahsiline ilişkin yapılan takibe itirazın iptaline ilişkindir.
Davaya konu Bakırköy … İcra Dairesinin … sayılı takip dosyası celp edilip incelendiğinde; davalı aleyhine 27.173,82 TL asıl alacak, 9.867,26 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 37.041,08 TL üzerinden genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı tarafa 19/03/2012 tarihinde tebliğinden sonra davalı tarafın 20/03/2012 tarihinde yaptığı itiraz sonucunda takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı ve davalı taraf talepleri doğrultusunda davaya konu tüm belgeler üzerinde bilirkişi vasıtası ile inceleme yaptırılmış, bilirkişi raporunu dosyaya ibraz etmiştir.
Uyulmasına karar verilen bozma ilamı gereğince alanında uzman bilirkişilerden yeniden bir heyet oluşturularak rapor alınması cihetine gidilmiş, bilirkişi heyeti 23/01/2017 tarihli raporunu ibraz etmiştir.
Davalı tarafın aboneliğin iptali ile ilgili talebi hususunda davacı kuruma müzekkere yazılarak bununla ilgili bilgi ve belgeler istenilmiş, gelen yazı cevabı üzerine bilirkişi heyetinden ek rapor alınması cihetine gidilmiş ve 23/10/2017 tarihli ek rapor ibraz edilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davacı taraf davalının … numaralı aboneliği bulunduğunu, tüketmiş olduğu su bedeline ilişkin kesilen toplam 37.041,08-TL su bedelini ödemediği gerekçesi ile icra takibinde bulunduğunu, itiraz üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu belirterek iptaline karar verilmesini talep etmiş, davalı taraf ise müvekkilinin borcu bulunmadığını, söz konusu iş yerini 14/02/2005 tarihinde sattığını, belirtilen döneme ilişkin su kullanılmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Tarafların iddiaları dikkate alındığında; davalının aboneliğinin devam edip etmediği, sözleşmeye göre davalının sorumlu olup olmayacağı, takibe konu faturalara dayanak su tüketiminin davalı tarafından yapılıp yapılmadığı, itirazın yerinde olup olmadığı uyuşmazlık konularıdır.
Tüm dosya kapsamı ve davacı kurumdan gelen 15/04/2017 tarihli yazı içeriği ve ekleri incelendiğinde davalının … nolu sözleşmesinin borcundan dolayı 07/03/2005 tarihinde iptal işlemi yapılarak aboneliğine son verildiği anlaşılmıştır. Yine davacı kurumun yazı cevabına göre, mevcut adreste abonelik yapılmadan sözleşmesiz kaçak kullanımına devam edilmiş olduğu tesisatın aparat ile defalarca kapatılarak, aparat kırılarak kaçak su kullanımına devam edildiği gerekçesi ile tutanak tutulmuştur. Dosya arasında bulunan takibe dayanak faturaların esas alındığı kaçak su tutanaklarının da tarihi dikkate alındığında dava konusu iş yerinin satışından ve davalının aboneliğinin iptal edildiği 07/03/2005 tarihinden çok sonrasında 2007 ve 2008 yılları içerisinde düzenlendiği anlaşılmaktadır. Mevcut durum karşısında davacının talep etmiş olduğu elektrik tüketim bedelinin aralarındaki sözleşme sona erdikten sonra kullanılan su nedeniyle sözleşmeye dayanmadığı sabittir. Bu durumda sözleşme dışı su tüketimini kimin yaptığının tespiti ile bu bedelin o şahıstan tahsili gerekecektir. Bu bağlamda sözleşme ilişkisi dışında bu suyu kimin kullandığını tespit ve iddiasını ispat davacıya aittir. Tutulan tutanak içerikleri dikkate alındığında bir kısmında abone bilgileri olarak borçlar iptal yazısı ve … isminin yer aldığı, bir kısmında …, … isimlerinin yer aldığı, bir kısmının altında sadece düzenleyenlerin imzasının bulunduğu, bir kısmında … imzasının olduğu anlaşılmaktadır. Tutanak içerikleri ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında kaçak elektrik tutanakları tespit edilen kaçak su kullanımının davalı tarafından yapıldığına dair bir delil bulunmamaktadır. Bu hali ile davacı davasını ispat edemediğinden açılan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90-TL harçtan, peşin alınan 632,60-TL harcın mahsubu ile bakiye 596,70-TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı yararına takdir olunan 4.424,52-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
6-Bozma ilamından önce 272,90-TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili için Yeditepe Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne harç tahsil müzekkeresi yazılmış olduğundan bu harcın tahsil edilmiş olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesi için Yeditepe Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize müracaatla Yargıtaya temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 07/03/2018

Katip …

Hakim …