Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1202 E. 2018/348 K. 05.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1202 Esas
KARAR NO : 2018/348

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2016
KARAR TARİHİ : 05/04/2018
Mahkememizde açılan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı – karşı davalı vekili dava dilekçesi ile müvekkilinin yapmış olduğu işin hizmet bedeli olarak 2.019,60 TL ve 2.376,00 TL olmak üzere toplam 2 adet fatura kesildiğini, davalının iki fatura bedelinden bakiye 3.753,82 TL tutar ile ilgili olarak herhangi bir ödeme yapmadığını, bunun üzerine davalı aleyhine Büyükçekmece … icra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, borçlunun borca ve ferilere itiraz ettiğini ve takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamına davalının % 20 ‘den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı- karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesi ile müvekkilinin üstüne düşen bütün sorumlulukları yerine getirmiş olup gerekli ödemeleri yaptığını, 12.09.2014 tarihinde davalı tarafça hazırlanmış menüden müvekkile ait firmanın tüm personelinin zehirlendiğini, 12.09.2014 tarihli menüdeki yemeklerin numuneleri TC Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İstanbul Gıda Kontrol Laboratuvarı Müdürlüğüne gönderildiğini, “salmonella spp” analizin uygun olmadığı sonucuna varıldığını, söz konusu durum neticesinde personelin tamamı zehirlenme dolayısı ile işe devam edemediğini ve rapor alındığını, müvekkili firmanın 3 günlük üretim aksaması yaşamış 38.422,55 TL kayba uğradığını, zehirlenme neticesinde personelleri için tedavi ve tahlil giderlerini bizzat ödediğini, bu durumun 30.01.2015 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname ile davacıya ihtar edilmişse de herhangi bir netice alınmadığını, karşı tarafın alacağını kabul etmemek kaydı ile takas defiiini ileri sürdüklerini, karşı tarafın bakiye alacağını kabul etmemek ile sayın mahkemece böyle bir kanaate varılması halinde karşı taraftan alacaklı olmaları sebebiyle iş bu alacağa ilişkin takas defiini ileri sürdüklerini, karşı davadaki beyanlarında ise 12,09.2014 tarihinde çorba, pilav ve tavuk dönerden oluşan menüden müvekkili firma çalışanlarının zehirlendiğini, bu zehirlenme neticesinde birtakım zararlar meydana geldiğini, tedavi giderler ve 3 günlük üretim aksaması neticesinde 45.203 Kgın karşılığı olan 38.422,55 TL bedelden oluştuğunu beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davanın reddine, mahkemece aksi kanatte varılması halinde takas definin kabulüne ve mahsubun yapılmasına kara verilmesini, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 38.422,05 TL olan maddi tazminatına ilişkin karşı davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı- karşı davalı vekili asıl davaya cevaba cevap ve karşı davaya cevap dilekçesi ile asıl dava cari hesap ilişkisinden kaynaklı fatura borcuna ilişkin olup, davalının açmış olduğu karşı davanın ise muaccel olmamış bir alacağa ilişkin tazminat davası olduğunu, bu haliyle davalının açmış olduğu kaşı davanın caiz olmadığını, çünkü alacak davası ile arasında bir bağlantı olmadığını, bu haliyle karşı davanın tefrik edilmesi gerektiğini, yemeklerin tesliminden sonraki muhafaza hizmet ve sunumlara ilişkin sorumluluğun müvekkili firmada olmadığını taraflar arasında inkar edilmeyecek biçimde sabit olduğunu, davacının tazminat tutarını hesaplarken hangi ölçütleri esas kaldığını tarafınca anlaşılmadığını, uğramış oludğu iddia edelin zarar tutarının kabulünün mümkün olmadığını, davacı firma tarafından yaptırılmış olan inceleme prosedüre uygun koşulları taşımadığını, davacı firma yemekleri muhafaza etme konusunda gerekli özen ve disiplini göstermediği gibi anladığı kadarıyla konusunda eğitimsiz ve duruma hakim olmayan personelleri tarafından servis edildiğini, bu haliyle yanlış muhafaza ve servisten kaynaklı ürünlerde problemler meydana geldiğini beyanla karşı davanın asıl dava ile bağlantısı bulunmadığından tefrik edilmesine, alınmayan harcın ivedilikle talep edilen tazminat tutarı üzerinden ikmal edilmesine ve karşı davanın reddedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava İİK’nun 67. Maddesine istinaden açılmış İtirazın İptali davasıdır.
Büyükçekmece … icra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasının tetkikinden davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında 3.731,82 TL üzerinden ilamsız takip yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, SMMM … ile gıda mühendisi … tarafından düzenlenen raporda, tarafların ticari defterlerinin süresinde ve usule uygun tutuludğu ve sahipleri lehine delil niteliği taşıdığı belirtilmiştir. Raporda, davacı ve davalı yasal defter kayıtlarına göre 13.01.2015 takip tarihi itibari ile davacı asıl alacağının 3.731,82 TL’si olduğu, Diğer bir ifade ile tarafların takip tarihi itibari ile oluşan davacı asıl alacağı konusunda tam mutabakatlarının bulunduğu, talimat mahkemesinde davalının defterleri üzerinde yapılan incelemede davacının takip konusu faturalarının davalı defterlerinde aynen kayıtlı olduğuna dair tespit yapıldığı, Diğer taraftan davalı defterlerinde kayıtlı olan kredi kart ödemesi ve iade faturası içeriğinin ise dosya kapsamında ki vesaiklerle ispatının yapılmamış olduğu ayrıca iade faturası ve kredi kartı ödemesi ile ilgili davacının herhangi bir kabulünün bulunmadığı, davalının takip konusu fatura içeriği hizmetleri aldığına dair kabulünün bulunduğu, davalının aldığı hizmetlerin bir kısmını iade ettiği ve/veya kalan kısmını ödediğine dair ispat edici mahiyette vesaik sunmadığı dikkate alındığında 13.01.2015 takip tarihi itibari ile davalı taraftan 3.731,82 TL’si asıl alacaklı olduğunun ispatlandığı, davalı tarafın TBK. m 117 uyarınca rapor içeriğinde ayrıntısı verildiği üzere 13.01.2015 Takip tarihi itibari ile mütemerrit olduğu nazara alındığında takip tarihi öncesinde işlemiş faiz tahakkukunun mümkün olmadığı,13.01.2015 tarihli 4.808,60 TL’lik takip miktarı ile karşılaştırıldığında 678,60 TL’lik fazlalığın olduğu, Fazlalığın işlemiş faiz talebinden kaynaklandığı,bu itibarla takibin 3.731,82 TL.sı üzerinden devamı ile davalının mütemerrit olduğu nazara alınmak suretiyle 13.01.2015 takip tarihinden itibaren talep doğrultusunda davacı asıl alacağı 3.731,82 TL.sına davacı talebi doğrultusunda 3095 Sy.K.nun 4489 Sy.K.nun ile değişik 2.Maddesi gereğince T.C Merkez Bankası tarafından dönemde Kısa Vadeli Avans Kredilerine uygulanan faiz oranları(01.01.2015 sonrası %10,50) üzerinden basit usulde(3095 Sy.K.m3)temerrüt faizi tahakkukunun uygun olacağı, sonuç olarak, dosya üzerinden yapılan incelemede, iddia olunan zehirlenme nedeni olarak gösterilen yemek için alınan numunelerin, dava konusu yemeği temsil ettiğine, doğru numune alma şekli ve yönteminin kullanılarak numune alındığına dair gerekli delillerin sunulamadığı, rapor içeriğinde ki teknik değerlendirmeler dikkate alındığında davalı karşı davacının davasının reddinin gerekeceği belirtilmiştir. Bilirkişi raporu gerekçeli ve denetlemeye açık hazırlanmış olup, mahkememize hükme esas alınmıştır.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller hep birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında davacının davalıya personel yemek hizmeti verdiği ve dava konusu fatura içeriğindeki yemeklerin davalıya teslim edildiği hususunda uyumazlık bulunmadığı, asıl davadaki uyuşmazlığın icra takibine konu fatura bedelinin davalı tarafça ödenip ödenmediği, karşı davadaki uyuşmazlığın ise faturaya konu yemeklerden dolayı karşı dafacı çalışanlarının zehirlenip zehirlenmediği, daha doğrusu zehirlenmenin bu yemeklerden kaynaklanıp kaynaklanmadığı, bu yemeklerden kaynaklanmışsa, yemeklerin bozulmasında tarafların kusur durumlarına ilişkindir. Bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere davalı tarafça fatura bedelinin ödendiği veya fatura konusu ürünlerin kısmen veya tamamen iade edildiği ispatlanamadığından, asıl davada davacının iddiasına ispatladığı anlaşılmıştır. Karşı dava yönünden ise, iddia olunan zehirlenme nedeni olarak gösterilen yemek için alınan numunelerin, dava konusu yemeği temsil ettiğine, doğru numune alma şekli ve yönteminin kullanılarak numune alındığına dair gerekli delillerin sunulamadığı, ürünün niteliğine göre farklı şekillerde ve aşamalarda zehirlenmeye neden olabilecek duruma gelebileceği, doğru numune alma şekli ve yöntemi kullanıldığı ispatlanamadığından bilirkişi raporundaki teknik değerlendirmeler dikkate alındığında davalı karşı davacının davasını ispatlayamadığı anlaşılmakla karşı davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- Asıl davanın kabulüne, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasında davacı tarafça yapılan takibe davalının yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına,
2-Asıl alacağın % 20’sine denk gelen 746,36 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karşı davanın reddine,
4-Asıl davada karar ve ilam harcının 254,92 TL’ye ikmali ile bakiye 225,72 TL harcın davalı- karşı davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına, davacı – karşı davalı tarafından yatırılmış olan 29,20 TL peşin harcının mahsubuna,
5-Asıl davada davacı- karşı davalı tarafından yatırılan 29,20 TL BVH, 29,20 PH, 107,35 TL davetiye ve müzekkere gideri ile 700 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 865,75 TL yargılama giderinin davalı- karşı davacıdan alınarak davacı- karşı davalıya verilmesine,
6-Asıl davada davacı – karşı davalı vekili kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre takdir olunan 2.180 TL vekalet ücretinin davalı- karşı davacıdan alınarak davacı- karşı davalıya verilmesine, verilmesine,
7-Karşı davada karar ve ilam harcının 35,90 TL’nin peşin yatırılan 656,60 TL’den tenzili sonucu fazla yatırılan 620,70 TL’nin hüküm kesinleştikten sonra talebi halinde davalı- karşı davacıya iadesine,
8- Davalı- karşı davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
9-Karşı davada davacı- karşı davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre takdir olunan 4.576,48 TL vekalet ücretinin davalı- karşı davacıdan alınarak davalı- karşı davacıya verilmesine,
10-6100 Sayılı HMK’nun 333. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra mahkemece kendiliğinden, taraflar tarafından yatırılmış olan gider avansının kullanılmayan kısmının taraflara iadesine, bu kararın tebliğ giderinin iade edilecek avanstan karşılanmasına,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 05/04/2018

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı