Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1133 E. 2018/513 K. 16.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1133 Esas
KARAR NO : 2018/513

DAVA : İflas (İflasın Açılması)
DAVA TARİHİ : 12/12/2016
KARAR TARİHİ : 16/05/2018
G.KARAR YAZIM TARİHİ : 24/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan İflas (İflasın Açılması) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin İrlanda’da mukim kahve satımı yapan yabancı sermayeli bir şirket olduğunu, müvekkilinin sahibi olduğu 13,5 Ton kahveyi, dava dışı … isimli şirketle yürüteceği bir proje için 2016 yılının Mart ayında davalı … Gıda’mn İstanbul’daki deposuna teslim ettiğini, ancak söz konusu projenin iptal edilmesi üzerine davalının, kendisine ait depoda bulunan müvekkiline ait 13,5 Ton kahveyi satın almak istediğini, bunun üzerine dava dışı … şirketinin yetkilisi … tarafından davalı şirket yetkilisi …’e 5 Nisan 2016 tarihinde gönderilen e-posta iletisi ile davalının antreposunda bulunan 13,5 Ton kahvenin davalı tarafından satın alınması hususunda teklifte bulunduğunu, davalı şirketin yetkilisi …’in … yetkilisi …’ya gönderdiği 21.04.2016 tarihli e-posta iletisi ile her biri 25 kg olan ve 420 kutudan oluşan üründen 10,5 Ton satın almak istediğini, buna karşılık toplamda 91.350,00 USD nakit ödeme yapmayı kabul ettiğini bildirdiğini, davalının anlaşma hususundaki onayını takiben, müvekkili şirket yetkilisi …tarafından 29.04.2016 tarihli e-posta iletisi ile ekteki sözleşme ve 29.04.2016 tarihli faturanın davalı yetkilisi …’e gönderildiğini, davalının fatura bedelini ödemekten imtina ettiğini, 05.05.2016 tarihinde yapılan yazılı hatırlatma üzerine, davalı şirket yetkilisinin … yetkilileri aracılığı ile müvekkiline gönderdiği 12.05.2016 tarihli e-posta iletisi ile “faturanın sistemlerinde yer aldığım ve ödemenin bir sonraki hafta gerçekleştirileceğini” beyan ve kabul ettiğini, davalının, müvekkiline gönderdiği 06.06.2016 ve 23.06.2016 tarihli e-postalarda fınansal sıkıntıları olduğunu belirttiğini, müvekkilinin 06.07.2016 tarihinde gönderdiği e-posta ile en azından faturanın %50 sinin ödenmesini teklif ettiğini, davalının ödeme yapmaması üzerine, yukarıda ayrıntılı yazılı İflas yolu ile icra takibinin başlatıldığını, davalının haksız olarak itiraz ettiğini, davalının itirazının iptali ile davalının iflasına karar verilmesini, davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesini” arz ve talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı vekilinin 23.01.2017 h.tarihli cevap dilekçesinde özetle;“müvekkili ile davacı arasında ticari ilişki olmadığım, müvekkiline tebliğ edilen herhangi bir fatura olmadığını, müvekkilinin ticari defterlerinin incelenmesinde bu hususun tespit edileceğini, davacı tarafından, sözü edilen 29.04.2016 tarihli faturanın müvekkiline tebliğ edildiğine, söz konusu fatura içeriğindeki malın müvekkiline teslim edildiğine dair herhangi bir delil sunulmadığını, davacı tarafından tek taraflı olarak sunulan mail yazışmalarını kabul etmediklerini, davalının müvekkilinden alacaklı olduğunda dair hiçbir yazılı delil ibraz etmediğini, müvekkili şirketin yetkilisi olduğu beyan edilen …’in şirket yetkilisi olmadığını, ayrıca mail yazışmalarındaki sözleşmede müvekkilinin imzası olmadığını, davacının iddialarını kabul anlamına gelmemekle birlikte, 669 sayılı KHK uyarınca Olağanüstü halin devamı süresince, Sermaye şirketleri ile Koop. Tarafından iflasın ertelenmesi talebinde bulunulamayacağmm açıkça hükme bağlandığını, bu kapsamda İflas Erteleme talebinde bulunamayan müvekkillerin iflasmında istenemeyeceğini, davanın reddine, davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini” arz ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; İİK’nın 154. Maddesi gereğince itirazın kaldırılması ve iflas istemine ilişkindir.
Dosya arasına celbolunan Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı 93.121,94 USD’nin tahsiline ilişkin iflas yoluyla adil takipte bulunulduğu, itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının iflas talebi ile ilgili gerekli yasal ilan yapılmıştır.
Tarafların karşılıklı iddiaları, alacak borç durumu tespiti için ticari belgeler ve defterler üzerinde bilirkişi incelemesi için rapor alınması cihetine gidilmiş, davalının ibraz etmiş olduğu defterler üzerinde yapılan inceleme sonucu bilirkişi ibraz etmiş olduğu raporunda özetle; davalının defterlerinin usulüne uygun tutulmuş olduğunu, davacının sunmuş olduğu tercüme edilmiş ticari defter kayıtlarına göre davalıdan 91.350 USD karşılığı 80.110,49 Euro alacaklı gözüktüğünü, alacağa dayanak olan 29/03/2016 tarihli 10.500 kg kahveye ait 71.400 USD bedelli faturanın davacı tarafından kesilmediğini, dava dışı … Firması tarafından davalıya kesilmiş olduğunu, dava dışı … 71.400 Euro borçlu görüldüğünü, her ne kadar davacı tarafından bu ürünlerin kendisine ait olduğu belirtilmiş ise de, belirtmiş ve maillerde de bu şekilde yazışmalar bulunmakta ise de fatura konusu ürünlerin satıcısının dava dışı …, alıcısının da davalı … Gıda olduğunu, mail yazışmalarında davalının bu ürünlerini 91.350 USD’ye almayı kabul ettiğini ancak bununla ilgili hiçbir resmi belge bulunmadığını, tarafların beyanına dayandığını beyan etmiştir.
Tarafların sunmuş olduğu kayıtlar ve mali müşavirin hazırlamış olduğu rapor dikkate alındığında, dava konusu uyuşmazlığın yurt dışı menşeili ithal edilen ürüne ilişkin olması nedeniyle gümrük kayıtlarının da değerlendirilmesi gerektiğinden bir gümrük uzmanı dahil edilerek ihtarlar hususunda yeniden rapor alınması cihetine gidilmiş, bilirkişi ibraz etmiş olduğu raporunda davacının sunmuş olduğu defter kayıtlarına göre 91.350 Euro karşılığı 80.110,49 Euro alacaklı gözüktüğünü, davalının defterlerine göre herhangi bir kayıtr bulunmadığını, dosyaya ibraz edilen gümrük beyannameleri ithalat ve ihracat belgeleri değerlendirildiğinde dava dışı malların ihracatçısının dava dışı …. Firması olduğunu, bu firmanın faturasının üzerinde … Logosunun olduğunu, davacının dayanak olarak sunmuş olduğu fatura muhteriyatı malın, dava dışı …firması tarafından ihraç edilmesi nedeniyle asıl alacaklının gönderici ihracatçı firma olduğunu, bu ihracat bedelinin gönderildiğine dair dosyada belge bulunmadığını, davalının defterlerinde de bu bedelin …’ye ödendiğine dair bir kayıt bulunmadığını, gümrük mevzuatı ve kayıtlara göre bu şekilde olmasına karşın davacını sunmuş olduğu mail yazışmalarında, davacıya ait olduğunu kabul ettiği ürünleri 91.300 USD bedelle almayı kabul ettiği ancak bu işlemin hiçbir zaman resmi belgeye dayanmamış olduğunu beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davacı, davalıya yurt dışından kahve ürünü gönderdiğini, düzenlenen fatura bedelinin ödenmediğini belirterek takip dosyasında yapmış olduğu itirazın iptaline, bedelin ödenmemesi halinde davalının iflasına karar verilmesini talep etmiştir. Aralarındaki uyuşmazlık takibe konu fatura münderecatındaki malların davacı tarafından davalıya satılıp teslim edilip edilmediği, davalının fatura bedelini ödeyip ödemediği hususlarında bulunmaktadır.
Dosyada bulunan gümrük kayıtları ve özellikle serbest dolaşıma giriş beyannamesi incelendiğinde, Ambarlık Gümrük Müdürlüğünce tescili 26/03/2016 tarihli 420 Kap, 10.500 kg 71.400 USD bedelli göndericisinin … alıcısının … A.ş olduğu, mal mukabili ödeme şekliyle ihtaratın yapıldığı, beyanname ekinde bulunan 71.400 USD tutarlı faturanın 22/09/2015 tarihli olup Proforma ibaresinin bulunmadığı, yapılan bu ihtarat bedelinin yurt dışına gönderildiğine dair bir kayıt da olmadığı anlaşılmıştır.
Davacının sunmuş olduğu satıcı davacı ve alıcı davalı olan, altında davalının imzası olmayan sözleşmeye dayanarak davacı 26/04/2016 tarihli faturayı ibraz etmiştir. Ancak ihtaratın 71.400 USD bedelli olarak 29/03/2016 tarihinde yapıldığı dikkate alındığında, davacı tarafından kesilen 91.350 USD bedelli faturanın daha önce ithal edilmiş mallar için tekrar olarak kesilen fatura olduğu anlaşılmaktadır. Gümrük kayıtları da dikkate alındığında, dava konusu kahve ürününün gönderici firmanın … olduğu, yine gümrük mevzuatı gereğince borçlu firmanın da davalı firma olduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar taraflar arasındaki mail yazışmalarında ürünün davacı tarafından gönderilmesi ve davalı tarafından kabulüyle ilgili yazışmalar bulunmakta ise de, mevcut fatura gümrük kayıtları, gümrük serbest dolaşım giriş beyannamesi yanında bu mail yazışmalarının esas alınması mümkün değildir. Zira dava konusu uyuşmazlığa konu ürün, yurt dışından ithal edilmiş bir üründür. İthal edilen ürünle ilgili gümrük mevzuatının ve kayıtlarının dikkate alınması gerekir. Gümrük kayıtlarında da malın, sahibvi ve gönderisiin …olduğu açıktır. Bu kayıtta fatura ve gümrük beyannamesi mevcutken aralarındaki mail yazışmalarının esas alınması mümükün değildir. Her ne kadar davacı, …’nin kendisinin acentesi olduğunu belirtmiş ise de, her iki şirketin ayrı tüzel kişiliklerin olduğu, gümrük kayıtlarına göre malın ithalatçısının …olduğu anlaşıldığından acentadaki ilişkisine göre davacının bu şirket yerine geçmesi mümkün değildir. Tüm bu hususlar dikkate alınarak davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gerekli 35,90-TL red harcının peşin yatırılan 29,20-TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 6,70-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı yararına takdir olunan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, anlatıldı.16/05/2018

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …