Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1008 E. 2021/471 K. 27.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1008 Esas
KARAR NO : 2021/471

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/07/2016
KARAR TARİHİ : 27/04/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı …Lojistik İnş. Turizm San. ve Tic. Ltd. Şti. adına kayıtlı ancak davalı …’ın sürücü olarak kullandığı … plakalı aracın 05/05/2016 tarihinde … Mahallesi …. sokakta tamamen hatalı ve kusurlu olarak geri geri giderken yolda bulunan müvekkilini ezmesi sonucu, müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, olaydan sonra …. Devlet Hastanesi’nde tedavi gördüğünü, ve sol kaburgasında iki kemiği kırıldığını aradan 1 ay geçmesine rağmen halen iyileşemediğini, iş bu kazanın tamamen davalı araç sürücüsünün ağır ve tam kusuru neticesinde meydana geldiğini, ceza soruşturması devam eden Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma dosyasında mübrez eden …. Trafik Denetleme Büro Amirliğince düzenlenen trafik kazası tespit tutanağına göre; kazanın oluşmasında …. plakalı araç sürücüsünün K.T. Kanununda belirtilen kurallardan madde 67 “geriye gitmeleri veya geriye dönmeleri bu manevraları yapacak sürücülerin karayolunu kullananlar için tehlike yaratmaları kuralını ihlal ettiği” şeklinde belirtilmiş olup, müvekkilinin hiçbir kusurunun bulunmadığını, müvekkilinin emekli olmasına rağmen halen çalışmaya devam ettiğini, kaza geçirmesi sonucu oluşan kırıklıklardan dolayı işverence işine son verildiğini, maddi ve manevi olarak kötü bir süreç yaşadığını, müvekkilinin şu an yürümekte zorlandığını, herhangi bir eşyayı bir yerden bir yere kaldırıp taşıyamamakta olduğunu, müvekkilinin çalışmak bir yana kendisi dahi bakıma muhtaç hale gelmiş olduğunu, eski sağlığına kavuşamayabilir, eskisi gibi çalışamayabilir olduğunu, müvekkilinin iş bu kaza nedeniyle psikolojik olarak çökmüş vaziyette olduğunu, yine müvekkilinin tedavisinin halen devam ettiğini tedavi masraflarının henüz netleşmemiş olduğunu, netleştiğinde onu da ayrıca talep etme haklarını saklı tuttuklarını beyanla; öncelikle davalı … Lojistik İnş. Turz. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına kayıtlı …. plakalı araç kaydına 3.kişilere devir ve temlikini önlemek için tedbir konulmasına, fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile, şimdilik 5.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkiline verilmesine, şimdilik 50.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan … ve …Lojistik İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkiline verilmesine, yargılama masrafı ile vekalet ücretinin de davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu kazaya karışan…plaka sayılı aracın müvekkili sigorta şirketi nezdinde …. numaralı Trafik Sigorta Poliçesi ile 20.07.2015/2016 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olup sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, kabul anlamına gelmemekle beraber kazaya sebep olan olayda öncelikle kusur durumunun net olarak tespiti gerektiğini, davacı tarafın sigortalıları araç sürücüsüne raci kusur ve zararı kanıtlayamaması halinde müvekkili şirketin sorumluluğundan söz edilemeyeceğini, davacı vekilinin müvekkili …’nin daimi sakatlığının bulunduğunu iddiası ile müvekkili şirketten sakatlık tazminatı talep ettiğini, ancak Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmeliğe göre, kişinin tüm tedavileri tamamlandıktan sonra sakatlığın 12 ay boyunca stabil ve kalıcı olması gerektiğini, bu nedenle davacının kalıcı bir sakatlığının olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, ayrıca sağlık kurulu raporlarının da yönetmeliğe uygun olarak düzenlenmesi gerektiğini, bu yönleriyle de davacı vekilinin beyanlarını kabul etmediklerini, dava konusu kazanın 05.05.2016 tarihinde meydana gelmiş olduğunu, kaza tarihi üzerinden henüz 12 ay geçmediğinden davacı vekilinin daimi sakatlık iddialarının reddi gerektiğini, her ne kadar davacı vekili tedavi giderlerini talep etme hakkını saklı tutmuş olsa da, meydana gelen kaza nedeniyle davacı tarafından yapılmış olan masraflardan müvekkili şirketin sorumlu tutulamayacağını, davacıların iddiasının aksine burada sorumluluğun bizzat Sosyal Güvenlik Kurumuna ait olduğunu, dava konusu kazanın Genel Şartlardaki değişiklikten sonra 05.05.2016 tarihinde meydana gelmiş olduğunu, bu sebeple yasal düzenlemeler doğrultusunda gerek Karayolları Trafik Kanunu gerekse poliçe genel ve özel şartları uyarınca müvekkili şirketin tedavi giderleri ile geçici iş göremezlik tazminatı bakımından sorumluluğunun bulunmayacağını, bu hususta sorumluluk Sosyal Güvenlik Kurumu’na ait olduğundan davacı vekilinin işbu hususa ilişkin istemlerinin reddi gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkili şirketin sigorta bedelini ödeme yükümlülüğünün dava tarihinde muaccel hale gelmiş olduğunu, bu sebeple mahkemece faize hükmedilmesi halinde hükmedilecek faizin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiz olması gerektiğini beyanla; açılan davanın reddine, yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …Lojistik İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. İle …’a usulünce tebligat yapıldığı, ancak davaya cevap verilmediği görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı …’nin ATK … İhtisas Kuruluna sevki ile kaza nedeniyle tıbbi iyileşme süresi ile kalıcı iş gücü kaybı ve oranının tespiti ile rapor tanziminin istenmesine karar verilmiş olup, ATK Başkanlığı …. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 16/07/2018/… Karar Nolu ve … A.T.Nolu raporda özetle; davacı hakkında düzenlenmiş tıbbi belgelerin tetkikinde; … Devlet Hastanesi’nin 05/05/2016 tarihli adli muayene bildirim formunda; trafik kazası nedeniyle getirilen hastanın sol hemitoraksta ağrı ve hassasiyeti olduğu, BT istendiği, normal bulunduğu, GKS:15 olduğu, göğüs cerrahi konsültasyonu istendiği, önerilerde bulunularak taburcu edildiği, … Devlet Hastanesi’nin 05/05/2016 tarihli torakal BT raporunda; akciğer parankiminde bilateral hiler ve parahiler vasküler konjesyon görünümü izlendiği, … Devlet Hastanesi’nin 11/05/2016 tarihli epikrizinde; 6 gün önce trafik kazası geçiren hastanın ayak bileğindeki şikayetinin kaza günü olmadığı, olay sonrasında sağ ayak bilek dorsali şiştiği ve ekimoz olduğu, grafi istenip ortopedi konsültasyonu istendiği, grafide osseoz patoloji görülmediği, ayak bileğinde hareket kısıtlılığı olduğu, yumuşak doku travması nedeniyle plastik cerrahiye yönlendirildiği, …. Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 08/06/2016 tarihli PA akciğer grafi raporunda; 5. posterior kosta ön aksiller çizgi bileşkesinde oblik fraktür hattı izlendiği, … Eğitim ve Araştırma hastanesi’nin 21/02/2018 tarihli göğüs hastalıkları raporunda; SFT:FEV1%91 (2,93), FVC%75 (3,08), FEV1/FVC= 95 (hafif restriktif patern), akciğer grafisinin bronkovasküler izlerde belirginleşme dışında doğal olduğu, Dosyaya ekli grafilerin kurulumuzda incelenmesinde; 21/02/2018 tarihli PA akciğer grafisinde parankimde bronkovasküler imajlarda belirgin artış dışında özellik olmadığı izlendiğine göre sonuç olarak; mevcut belgelere göre; …’in 05/05/2016 tarihinde geçirmiş olduğu araç dışı trafik kazasına bağlı yaralanmasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 1,5(birbuçuk) aya kadar uzayabileceği bildirilmiştir.
Trafik kusur raporu alınması için dosyanın bilirkişiye tevdiine karar verilmiş olup, Trafik uzmanı bilirkişi … 11/03/2019 tarihli raporunda özetle; elde edilen bilgilerden kaza mahallinde yolun 30 metre genişlikte, düz, iki yönlü ve asfalt kaplamalı olduğunun, yol şerit çizgisinin bulunmadığının, eğimin mevcut olduğunun, trafik ışık sistemi ve işaret levhasının bulunmadığının, görüşün yeterince açık olduğunun, bölgenin yerleşim yeri olduğunun, hız limitinin 50 km/saat olduğunun, yaya kaldırımının ve banketin bulunmadığının, geçidin bulunmadığının, trafik görevlisinin bulunmadığının, kaza sırasında vaktin gündüz, havanın sisli/dumanlı ve zeminin kuru olduğunun anlaşılmış olduğunu, düzenlenen trafik kazası tespit tutanağında sürücü …’ın 2918 sayılı kanunun 67. maddesine ilişkin kuralı ihlal ettiği kanaatine varılmış, hastanede müşahede altında olduğundan beyanı alınıp öğrenilemediğinden bahisle kusur verildiğinin belirtilmiş olduğunu, elde edilen bilgilerin değerlendirilmesinden, kazanın, …, Mahallesi, … Sokak içinde … Sokak yönüne geri gitmekte olan davalı sürücü … yönetimindeki … plaka sayılı kamyon arkasında aynı yönde yürümekte olan davacı yaya …’ye çarpması şeklinde geliştiğinin anlaşıldığını, davalının polisteki 05.05.2016 tarihli ifadesinde park halinde bulunan kamyonuna bindiğini, geri vitese aldığını, …. Sokak’a doğru geri geri gitmeye başladığını, ancak manevra yapıp geri dönmek için yolu ortalayarak geri gittiğini, yavaş bir şekilde yaklaşık 15 metre kadar geri gittiğini, bir şahısın kendisine “bir adama çarptın” şeklinde bağırdığını, hemen kamyonunu durdurduğunu, kamyonun arka kısmında bir şahsı yerde yüz üstü yatar vaziyette gördüğünü, geri giderken aynalarını kontrol etmiş olduğunu, kimseyi göremediğini, zaten çarptığı şahısın da yolun ortasından yürüyormuş olduğunu ifade etmiş olduğunu, davacı …’nin de aynı günlü ifadesinde … sokak içerisinde rampa aşağıya doğru yaya olarak yürümekte olduğunu, etrafına da bakındığını, bir anda kendisini aracın altında bulduğunu, etraftaki vatandaşların bağırması ile sürücünün aracı durdurduğunu, kendisini aracın altından çıkarttıklarını, kamyonun sesini duymadığını, muhtemelen aracı çalıştırmadan geri geri gitmekte olduğunu anlatmış olduğunu, davacı … Sokak içinde yürümekte olduğunu ifade etmiş olsa da kendisinin ve davalının beyanı ile kaza tespit tutanağındaki krokinin değerlendirilmesinden … Sokak içinde arkasındaki kamyonun aynı yönde yürümekte olduğu, kamyonun 30 metrelik yolun hemen hemen ortasında seyrettiğinin anlaşılmış olduğunu, olayın şeklinden davalının geri manevrası sırasında yolu gerek aracına binmeden önce ve gerekse seyri sırasında etkin bir şekilde kontrol etmediğinin anlaşılmış olduğunu, diğer taraftan 2818 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na bağlı Karayolları Trafik Yönetmeliği kamyon sürücülerinin geri manevra emniyetle sağlanamıyor ise araçlarının arkasında gözcü bulundurulmasını zorunlu kıldığını, aracında gözcü veya ikinci bir şahıs bulunmuyor ise çevrede bulunanlardan yardım almasının da mümkün olabildiğini, zira çevrede kişilerin bulunduğu sonucuna varılmış olduğunu, nitekim davacı ve davalının beyanlarından çevrede vatandaşların bulunduğunun anlaşıldığını, nihayet Kaza tespit tutanağında da ilk yardım durumu bölümünde vatandaş hanesinin işaretlenmiş olduğunu, bu itibarla dikkatsiz ve tedbirsiz araç yöneten ve arkasını etkin bir şekilde denetlemeyen ve manevrası sırasında gözcü yardımına başvurmayan davalı sürücü …’ın anılan kanunun 67. maddesinin ve bağlı yönetmeliğin 137B. maddesinin ilgili fıkra ve bendlerinin gereklerini yerine getirmediği ve kazanın oluşmasında asli ve birinci derecede kusurlu davrandığı kanaatine varılmış olduğunu, davacının da her ne kadar yaya kaldırımı ve banket bulunmasa dahi 30 metre genişliğindeki yolun kenarından yürümemesi olması ve mevcut trafik durumunu denetlememiş olmasının hatalı olduğunu, bu itibarla davacı …’nin de 2918 sayılı kanunun 68. ve bağlı yönetmeliğin 138. maddelerinin ilgili fıkralarına aykırı davranarak kazanın oluşmasında tali ve ikinci derecede kusurlu davrandığının kanaatına varılmış olduğunu sonuç olarak; olayda ; davalı sürücü …’ın %75 (YÜZDE YETMİŞ BEŞ) oranında birinci derecede kusurlu davrandığını, davacı yaya …’nin %25 (YÜZDE YİRMİ BEŞ) oranında ikinci derecede kusurlu bulunduğunu bildirmiştir.
Dosyanın kusur yönünden ATK’ye gönderilmesine karar verilmiş olup, ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 19/08/2019 tarih ve …. sayılı raporda özetle; olayın; 05.05.2016 günü saat 17.30 sıralarında davalı sürücü … sevk ve idaresindeki …. plakalı kamyon ile …. Sokak üzerinde geri manevra yaptığı esnada idaresindeki kamyonun arka kısımlarıyla; kaplama üzerinde bulunan davacı yaya …’ye çarpması sonucu dava meydana gelmiş olduğunu, Trafik kazası tespit tutanağında; olay mahallinde yol platform genişliğinin 30 metre, iki yönlü, eğimli, üç yönlü (T) kavşak olduğu, yaya kaldırımı olmadığı, banketin olmadığı, zeminin asfalt-kuru olduğu, vaktin gündüz, havanın sis-dumanlı, mahalin meskun, olay mahallinin azami hız limitinin 50 km/h olduğu, çarpma akabinde kamyonun yolun sağ tarafına 12 metre mesafede durduğunun belirtilmiş olduğu, davalı sürücü …’ın 05.05.2016 tarihli ifadesinde;”… saat 17.30 sıralarında … Mah. … Sokak üzerinde park halinde bulunan ve çalıştığım şirkete ait olan … plakalı …. marka kamyonuma bindim. Akabinde kamyonu geri vitese aldım ve … Sokağa doğru geri geri gitmeye başladım, ancak manevra yapıp dönmek için yolu ortalayarak geri gittim. Yavaş şekilde yaklaşık 15 metre kadar geri gittim ve yolda bulunan tanımadığım bir şahıs bana “bir adama çarptın” şeklinde bağırdı. Ben de hemen kamyonumu durdurdum ve indim. Kamyonun arka kısmında bir şahsı yerde yüz üstü yatar vaziyette gördüm ve hemen 112 yi aradım. Akabinde gelen ambulans yaralı şahsı hastaneye götürdü. Ben geri ederken aynalarımı kontrol etmiştim ancak arkada kimseyi göremedim, zaten çarptığım şahıs da yolun ortasından yürüyormuş…” şeklinde beyanda bulunmuş olduğu, davacı yaya …’nin 05.05.2016 tarihli ifadesinde;”… 17.30 sıralarında Akçaburgaz mah. …. sokak içerisinden rampa aşağıya yaya olarak yürümekte etrafıma da bakınıyordum, bir anda kendimi bir aracın altında buldum, etraftaki vatandaşların bağırması ile sürücü aracı durdurdu ve beni aracın altından çıkarttılar… sürücü sevk ve idaresinde olan ve bana çarptığı …. plaka sayılı kamyonun ben sesini duymadım, muhtemelen aracı çalıştırmadan geri geri gidiyordu…” şeklinde beyanda bulunmuş olduğu, dosyada mevcut 07.08.2018 tarihli bilirkişi raporunda; sürücü …’ın asli kusurlu olduğunun, yaya …’nin kusursuz olduğunun belirtilmiş olduğu, dosyada mevcut 11.03.2019 tarihli bilirkişi raporunda; sürücü …’ın %75 (yüzde yetmiş beş) oranında birinci derecede kusurlu olduğunun, yaya …’nin %25 (yüzde yirmi beş) oranında ikinci derecede kusurlu olduğunun belirtilmiş olduğu, tüm dosya kapsamı; mahkememiz dosyası ve ekli gönderilen belgeleri, dava ve cevap dilekçesi, beyanlar, bilirkişi raporları, kaza tespit tutanağı incelendiğinde kazanın yukarıda “OLAY” kısmında açıklandığı biçimde gerçekleştiğinin anlaşılmış olup; olay mahalli özellikleri, olayın meydana geliş şekli dikkate alındığında mevcut verilerle; Davalı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki kamyon ile geriye doğru manevra yaparken gerisini sol ve sağ aynalardan kontrol etmesi, aracın teknik özelliklerini dikkate alıp görüş alanı dışında kalan yerler için gözcü bulundurup manevrasını dikkatli ve kontrollü bir şekilde yapması gerekirken bu hususlara riayet etmediği, geriye doğru kontrolsüz şekilde geldiği esnada kaplama içerisine bulunan yayayı fark edemeyerek yayaya çarptığı olayda asli kusurlu olduğu, Davacı yaya …’nin, yaya kaldırım ve banket bulunmayan olay mahalli sokakta yürümekte olduğu sırada kendi can güvenliği açısından yürüyüşünü mümkün olduğunca yol kenarında sürdürmesi gerektiği hususuna riayet etmediği, dikkatsizce yolun orta kısımlarında yürüdüğü sırada da arka tarafından geri manevra ile gelen kamyonun sadmesine maruz kaldığı olayda tali kusurlu olduğu, sonuç olarak; olayda; davalı sürücü …’ın %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’nin %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir.
Dosyanın 1 aktüerya uzmanı, 1 doktor bilirkişi bilirkişiye tevdii ile tarafların kusur durumlarının tespiti, ATK raporu, dosya kapsamı, tedavi belgeleri incelenmek ve sunulan belgelerdeki giderlerin davadan önce SGK ve davalı trafik sigortacısı tarafından ödenen bedeller olup olmadığı da irdelenmek suretiyle, belgelerdeki tedavi giderlerinin kazayla ilgili olup olmadığının denetlenmesi, 6111 sayılı Kanun’un 59. ve geçici 1. maddesi gereği SGK’nın sorumluluğunda olanların bulunup bulunmadığı, varsa miktarı, davacı tarafından talep edilebilecek tedavi gideri olup olmadığının ayrıca davacının geçici işgöremezlik oranı nedeniyle talep edebileceği tazminat ve bakıcı giderinin tespiti ile rapor tanziminin istenmesine karar verilmiş olup, Op. Dr. …. ve Tazminat Hesap Uzmanı bilirkişi …. 06/05/2020 tarihli raporlarında özetle; 05.05.2016 tarihinde trafik kazasında yaralanan …’nin kaza sonrası, … Devlet Hastanesi; Acil Serviste; 5.05.2016 tarihli muayenesinde sol hemitoraksta ağrı ve hassasiyet saptanmış. BT’de akciğer parankiminde bilateral hiler ve parahiler vasküler konjesyon saptanarak göğüs cerrahisi konsultasyonunu takiben önerilerle taburcu edilmiş, 11.05.2016 tarihli muayenesinde, Sağ ayak bileğindeki şikayetinin 6 gün önce geçirdiği trafik kazasında olmadığı belirtilmiş. Olay sonrasında sağ ayak bilek dorsali şiştiği ve ekimoz olduğu, grafi istenip ortopedi konsültasyonu istendiği, grafide osseoz patoloji görülmediği, ayak bileğinde hareket kısıtlılığı olduğu, yumuşak doku travması nedeniyle plastik cerrahiye yönlendirildiği belirtilmiş, …. E.A.Hastanesinde, 08.06.2016 tarihinde yapılan muayenede 5.posteriör kosta kırığı saptanmış, …. Devlet Hastanesi’nin 13.06.2016 tarih ve … sayılı Plastik Cerrahi notunda; istirahat raporunda ayağın açık yarası tanısı kayıtlı olduğu belirtilmiş, …. E.A.Hastanesinde,21.02.2018 tarihli muayenesinde kaza ile ilgili patoloji saptanmamış olduğunu, 05.05.2016 tarihinde trafik kazasında yaralanan …’nin bakıcı ve tedavi giderleri incelendiğinde; tedavi giderlerinin; hastanelerdeki tedavi giderleri, bakıcı, ulaşım, ilaç, pansuman ve diğer bakım giderleri olduğunu, trafik kazası sonucu yaralanmalarda hastanelerdeki tedavi giderlerinden Sgk’nın, anlaşmalı olan-olmayan sağlık kuramlarındaki tedavi giderlerinden SUT fiyatı esasları ile sorumlu olduğunu, bakıcı, ulaşım, ilaç, pansuman ve diğer bakım giderlerinden Sgk’nın sorumlu olmadığını, dosya içeriğindeki tıbbi bilgi ve belgeler değerlendirildiğinde sağ ayak-ayak bileği patolojilerinin trafik kazası ile illiyetinin olmadığından değerlendirme dışı bırakılmış olduğunu, hastanelerdeki tedavi giderleri yönünden değerlendirildiğinde; hastanelerdeki tedavi giderlerinin SUT fiyatları ile Sgk tarafından karşılandığının görülmüş olduğunu, Sgk’nın sorumlu olduğu tedavi gideri olmadığını, bakıcı, evde pansuman, bakım için gerekli tıbbi malzemeler, ilaç, hastanelere kontrollere gidiş-geliş esnasında ulaşım ve diğer sosyal giderleri yönünden değerlendirildiğinde; bu tür giderlerin belgelenmesi zorunlu olmayan tedavi giderleri olduğunu, kişinin tıbbi durumuna göre hekim tarafından değerlendirilmekte olduğunu, bakıcı ihtiyacı süresi ve gideri yönünden incelendiğinde; bakıcı desteğine ihtiyacı olup olmadığı ve süresi geçici işgöremezlik süresince değil kişinin tıbbi durumuna göre günlük ihtiyaçlarını gidermek için başkasının desteğine ihtiyacı olup olmadığına göre hekim tarafından değerlendirilmekte olduğunu, tıbbi durumu değerlendirildiğinde bakıcı desteğine ihtiyacı olmadığı kanaatine varılmış olduğunu, evde pansuman, bakım için gerekli tıbbi malzemeler ve ilaç giderleri yönünden incelendiğinde; bu tür giderleri olmadığı kanaatine varılmış olduğunu, hastanelere kontrollere gidiş-geliş esnasında ulaşım ve diğer sosyal giderleri için ; 300,00 TL gideri olduğunu, davacının tedavi ve bakıcı gideri olarak, bakıcı, evde pansuman, bakım için gerekli tıbbi malzemeler ve ilaç giderleri olmadığını, hastanelere kontrollere gidiş-geliş esnasında ulaşım ve diğer sosyal giderleri için olmak üzere toplam 300,00 TL gideri olduğunu, davacının kazanın meydana gelmesinde %25 oranında olduğundan 300,00 tedavi ve yol giderlerinin 225,00 TL’lik kısmını talep edebileceğini, davacının talep edebileceği 225,00 TL tedavi giderinden davalıların sorumlu olup olmadıkları ve sorumlu iseler sorumluluk miktarlarının mahkemenin takdirinde olduğunu, ATK Trafik İhtisas Dairesinin 19.08.2019 tarihli raporunda olayın meydana gelmesinde; …. plakalı aracın davalı sürücüsü …’ın %75 oranında kusurlu olduğunun, davacı yaya …’nin %25 oranında kusurlu olduğunun belirtilmekte olduğunu, 01.01.1956 doğumlu olan davacı …’nin 05.05.2016 kaza tarihi itibariyle (60) yaşında olduğunu, Yargıtayın bu konudaki yerleşmiş içtihatlarına ve uygulamalara göre kural olarak aktif çalışma yaşı sonunun (60) olarak kabul edilmekte olduğunu, o halde, davacı aktif devresini tamamlamış durumda olup, maddi zararının tamamının pasif dönemde olduğunu, davacı pasif dönemde her hangi bir işte çalışmasa ve emekli olsa dahi “kendi yaşamsal aktivitelehni sürdürmek için emsallerine göre daha fazla efor sarf edeceğinden” malûliyet maddi zarar hesabı yapılacak olduğunu, davacının (1,5) aylık geçici iş göremezlik dönemindeki % 100 nispetindeki maluliyetiyle orantılı olarak maddi zararının; 1.766,19 TL x % 100 Malûliyet = 1.766,19 TL olduğunu, olayın meydana gelmesinde davalı tarafa sigortalı aracın davalı sürücüsü %75 oranında olduğundan %75 kusura isabet eden maddi zarar tutarının davacı yararına maddi zarar olarak dikkate alınacak ve davacının %25 kusuru oranında kusur indirimi yapılacak olduğunu, davacıya SGK tarafından geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığına dair dosyada belge olmadığından bu aşamada rücuya tabi ödemeler hususunda indirime yer bulunmadığını, davacıya maddi tazminat ödemesi yapıldığına ilişkin bilgi ve belge olmadığından ödeme tenzili hususunda bir indirime yer bulunmadığını, davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının; indirimsiz geçici iş göremezlik maddi zararı = 1.766,19 TL, kusur indirimi (1.766,19 TL x %25 kusur)= 441,55 TL, nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararı = 1.324,64 TL olduğunu, 07 D 3296 plakalı aracın 20.07.2015-20.07.2016 vadeli ZMSS poliçesi ile tedavi gideri yönünden zeyilnameye bakılmaksızın 310.000,00 TL teminatla davalı … şirketi tarafından sigortalanmış olduğunu, davacının geçici iş göremezlik nedeniyle 1.324,64 TL, tedavi gideri nedeniyle 225,00 TL olmak üzere tedavi gideri teminatı kapsamındaki nihai ve gerçek maddi zararları toplamı 1.549,64 TL olup, 290.000,00 TL tutarındaki tedavi giderinin teminat limitinin altında kaldığını, dava öncesinde davalı … şirketine ihtar edildiğine dair dosyada belge olmadığından davalı … şirketi yönünden temerrüt başlangıcının görevsizlik kararı verilen davanın dava tarihi olan 22.07.2016 tarihi olduğunu, davalı sürücü ve işleten yönünden ise temerrüt başlangıcının haksız fiilin başlangıcı olan 05.05.2016 kaza tarihi olduğunu, faiz nev’i talep ile bağlı kalınarak yasal faiz olduğunu sonuç olarak; davacının hastanelerdeki tedavi giderlerinin SUT fiyatları esasıyla Sgk tarafından karşılandığını ve Sgk’nın sorumlu olduğu tedavi gideri olmadığını, sağ ayak-ayak bileği yaralanmasının geçirilmiş trafik kazası ile illiyetinin olmadığını, bakıcı desteğine ihtiyacı olmadığını, kazada yaralanması nedeniyle 300,00 TL tedavi giderinin %25 kusuru oranında talep edebileceğini, 225,00 TL kısmından davalıların sorumlu olup olmadıkları ve sorumlu iseler sorumluluk miktarlarının mahkemenin takdirinde olduğunu, davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 1.324,64 TL olduğunu, temerrüt başlangıcının davalı … şirketi yönünden 22.07.206 tarihi, davalı sürücü ve işleten yönünden 05.05.2016 tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğunu bildirmişlerdir.
Dosyanın tarafların itirazları ve Nakliye İşçileri Sendikasının müzekkere cevabı değerlendirilmek, gerekirse seçenekli hesaplanmak üzere ek rapor tanzimi için bilirkişilere tevdine karar verilmiş olup, kök raporu hazırlayan bilirkişi heyeti 01/04/2021 tarihli ek raporlarında özetle; 01.01.1956 doğumlu olan davacı …’nin 05.05.2016 kaza tarihi itibariyle (60) yaşında olduğunu, dava dilekçesinde davacının emekli olmasına rağmen TIR şoförü olarak çalışmaya devam ettiği ve aylık net ücretinin 3.500,00 TL olduğu beyan edilmekte olduğunu, Müşteki İfade Tutanağında ise davacının emekli olduğunun belirtilmekte olduğunu, dava dilekçesinde davacının emekli olmasına rağmen TIR şoförü olarak çalışmaya devam ettiği ve aylık net ücretinin 3.500,00 TL olduğu beyan edilmekte olduğunu, bununla birlikte; davacının aylık net ücretine ilişkin bordro veya SGK Hizmet Dökümünün dosyada mevcut olmadığını, ayrıca; Müşteki İfade Tutanağında davacının emekli olduğunu beyan etmiş olduğunu, Mahkemece emsal ücret araştırması cihetine gidilmiş ve Nakliyat-İş Sendikasınca Sayın Mahkemenin müzekkeresine verilen 27.07.2020 tarihli cevapta davacı emsallerinin 2016 yılındaki aylık net ücretinin 2.720,00 TL olduğunun belirtilmekte olduğunu, takdir Mahkemeye ait olmak üzere hem pasif devredeki asgari ücrete hem de emsal ücrete göre olmak üzere 2 SEÇENEKLİ değerlendirme yapılacak olduğunu, davacının 05.05.2016 kaza tarihinden itibaren 20.06.2016 tarihine kadar geçen (1,5) aylık işlemiş devredeki net kazançlarının; 1. SEÇENEK: Pasif devredeki asgari ücrete göre; 1,766,19 TL, 2. SEÇENEK: Aktif devrede ve emsal ücrete göre; 4.080,00 TL olduğunu, davacının (1,5) aylık geçici iş göremezlik dönemindeki % 100 nispetindeki maluliyetiyle orantılı olarak maddi zararının; 1.SEÇENEK: Pasif devredeki asgari ücrete göre; 1.766,19 TL x % 100 Malûliyet = 1.766,19 TL, 2. SEÇENEK: Aktif devrede ve emsal ücrete göre; 14.080,00 TL x % 100 Malûliyet = 4.080,00 TL olduğunu, davacının nihai ve gerçek geçici is göremezlik maddi zararının; 1.SEÇENEK: Pasif devredeki asgari ücrete göre; davacının indirimsiz geçici iş göremezlik maddi zararı = 1.766,19 TL Kusur indirimi (1.766,19 TL x %25 kusur) = 441,55 TL davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararı = 1.324,64 TL olduğunu, 2.SEÇENEK: Aktif devrede ve emsal ücrete göre; davacının indirimsiz geçici iş göremezlik maddi zararı= 4.080,00 TL, Kusur indirimi (4.080,00 TL x %25 kusur) = 1.020,00 TL, davacının nihai ve gerçek geçici is göremezlik maddi zararı = 3.060,00 TL olduğunu sonuç olarak; davacının hastanelerdeki tedavi giderlerinin SUT fiyatları esasıyla Sgk tarafından karşılandığını ve Sgk’nın sorumlu olduğu tedavi gideri olmadığını, sağ ayak-ayak bileği yaralanmasının geçirilmiş trafik kazası ile illiyetinin olmadığını, bakıcı desteğine ihtiyacı olmadığını, davacının kazada yaralanması nedeniyle 300,00 TL tedavi giderinin davalının %75 kusuru oranında talep edebileceği tutarının 225,00 TL olduğunu, davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 1. SEÇENEK: Pasif devredeki asgari ücrete göre 1.324,64 TL olduğunu, 2. SEÇENEK: Aktif devrede ve emsal ücrete göre 3.060,004 TL olduğunu, Temerrüt başlangıcının davalı … şirketi yönünden 22.07.2016 tarihi, davalı sürücü ve işleten yönünden 05.05.2016 tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğunu bildirmişlerdir.
Davacı vekilinin 27/04/2021 tarihli duruşmada alınan beyanında; dava dilekçesinde belirtilen 5.000,00 TL maddi tazminat talebinin 500,00 TL tedavi gideri, 2.250,00 TL geçici iş göremezlik ve 2.250 TL kalıcı iş göremezlik taleplerinden oluştuğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı tümel olarak değerlendirilmiştir.
Maddi tazminat yönünden yapılan değerlendirmede, kaza tarihi olan 05/05/2016 tarihinde davalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile geri geri giderken davacı tarafa çarpması neticesinde davacının yaralandığı, ATK’dan ve trafik bilirkişisinden alınan bilirkişi raporlarında belirtildiği üzere davalı sürücü …’ın % 75, davacı yaya …’nin % 25 oranında kusurlu olduğu, davacının geçici veya kalıcı maluliyetinin oluşup oluşmadığının tespiti hususunda alınan ATK raporunda belirtildiği üzere davacının kalıcı maluliyetinin bulunmadığı, iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 1,5 (birbuçuk) aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir. Aktüerya bilirkişisinden alınan raporda davacı tarafın talep edebileceği tedavi giderinin 225,00 TL olduğu, geçici iş göremezlik zararının 1.324,64 TL olduğu tespit edilmiştir. Her ne kadar davacı vekili tarafından, davacının kaza tarihi itibari ile şoför olarak çalıştığı ve hesabın davacının kaza tarihi itibari ile aldığı maaş üzerinden hesaplanması gerektiğini belirtmiş ise de, dosya kapsamında yalnızca SED raporunda davacının şoför olarak çalıştığının belirtildiği, davacının kaza tarihinde şoför olarak çalıştığının ispatlanamadığından asgari ücret üzerinden yapılan hesaplama dikkate alınmıştır. Dosya arasında bulunan ZMMS evrakları incelendiğinde davalılar …Lojistik İnşaat San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin ve … Sigorta A.ş.’nin de meydana gelen zarardan sorumlu oldukları anlaşılmaktadır. Açıklanan bu nedenlerle maddi tazminata ilişkin davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 1.324,64 TL geçici iş göremezlik ve 225,00 TL tedavi gideri, toplam 1.549,64‬ maddi tazminatın davalı … şirketi yönünden dava tarihinden itibaren, davalılar … ve …Lojistik İnşaat Turizm Sanayi ve Tic Ltd Şti yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacı tarafa verilmesine karar vermek gerektiği kanaati ile aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Manevi tazminat yönünden yapılan değerlendirmede ise, olayın oluş şekli, tarafların kusur durumları, yaralanmanın derecesi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve hakkaniyet ilkesi nazara alınarak 5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 05/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …Lojistik İnşaat Turizm Sanayi ve Tic Ltd Şti.’den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerektiği kanaati ile aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
A) MADDİ TAZMİNATA İLİŞKİN DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
1-Davacı taraf için 1.324,64 TL geçici iş göremezlik zararı, 225,00 TL tedavi gideri, toplam ‭1.549,64‬ maddi tazminatın davalı … yönünden dava tarihi olan 22/07/2016 tarihinden, diğer davalılar … ve …Lojistik İnşaat Turizm Sanayi ve Tic Ltd Şti yönünden kaza tarihi olan 05/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa VERİLMESİNE,
2-Alınması gereken 211,71 TL harçtan peşin alınan 187,86 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,85 TL eksik harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 217,06 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça sarf edilen bilirkişi ve ATK masrafı, tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 3.437,65 TL yargılama giderinden kabul oranı (%14,73) ret oranı (%85,27) dikkate alınarak hesaplanan 506,37 TL’nin 1/2’sine tekabül eden 253,19 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 3.099,28 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden bu davalı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 1.900,72 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak bu davalıya VERİLMESİNE,
B)MANEVİ TAZMİNATA İLİŞKİN DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
1-Davacı taraf için 5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 05/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …Lojistik İnşaat Turizm Sanayi ve Tic Ltd Şti.’den alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Alınması gereken 341,55 TL harcın davalılar … ve …Lojistik İnşaat Turizm Sanayi ve Tic Ltd Şti.’den alınarak hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafça sarf edilen bilirkişi ve ATK masrafı, tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 3.437,65 TL yargılama giderinden kabul oranı (%14,73) ret oranı (%85,27) dikkate alınarak hesaplanan 506,37 TL’nin 1/2’sine tekabül eden 253,19 TL’sinin avalılar … ve …Lojistik İnşaat Turizm Sanayi ve Tic Ltd Şti.’den alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 4.080,00 TL ücreti vekaletin davalılar … ve …Lojistik İnşaat Turizm Sanayi ve Tic Ltd Şti.’den alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 27/04/2021

Katip ….
¸

Hakim …
¸