Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/948 E. 2018/425 K. 26.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/948 Esas
KARAR NO : 2018/425

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/05/2014
KARAR TARİHİ : 26/04/2018
Mahkememizde açılan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine Bakırköy … Tüketici Mahkemesinin … Esasına kayden açtığı iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki Gayrimenkul Satış Vadi Sözleşmesi uyarınca davacının davalıdan … ve … isimli iş merkezi projesinden … ada … parsel sayıdaki …-… … nolu bağımsız bölümü satın aldığını, davalının sözleşmede kararlaştırıldığı halde taşınmaz bölümlerini 24 ay içerisinde teslim etmeyi kabul ve taahhüt ettiği halde müvekkiline ait bölümü teslim etmediğini, bunun üzerine noterlik vasıtasıyla davalıya ihtarname gönderilerek bağımsız bölümün fiili teslime hazır hale getirilmesi , yaşanan kira kaybının müvekkiline ödenmesi hususunun ihtar edildiğini her ne kadar sözleşmede tahkim şartı var ise de davalının bu şarta uygun şekilde hakim seçimini gerçekleştirmediğini, taraflar arasındaki sorunun çözümlenememesi üzerine müvekkilinin davalı hakkında Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasında icra takibi başlattığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptaline, davalının % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sözleşmenin 21. Maddesinde yer alan tahkim şartı uyarınca davanın öncelikle dava şartı nedeniyle usulden reddine, esasa ilişkin cevaplarında ise müvekkilinin elinde olmayan haklı ve önlenemeyeceği sebeplerle sözleşmede öngörülen süre içerisinde dava konusu taşınmazı hazır hale getiremediğini, müvekkilinin iyi niyetli olduğunu beyanla davanın esastan reddini savunmuştur.
Dava, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Bakırköy … Tüketici Mahkemesinin 13.11.2014 tarih … E- … Karar sayılı görevsizlik kararı sonucu dosya mahkememize tevzi edilmiştir.
Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasının tetkikinden davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında cezai şart, işlemiş faiz, kira kaybı alacağı olmak üzere toplam 88.374,12 TL üzerinden ilamsız takip yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Dava, İİK’nun 67. maddesine istinaden açılmış itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekilince mahkememizin benzer mahiyetteki … E sayılı dosyasında verilen kararının Yargıtay … Hukuk Dairesinin … Esas … karar sayılı 19/10/2015 tarihli kararı ile bozulduğunu beyan etmesi üzerine, söz konusu dosyanın yargıtaydan dönüşü beklenmiştir.
Mahkememizin emsal mahiyetteki … esas sayılı dosyasında, yapılan yargılama sonucunda, 13/10/2014 tarih … Esas … tarihli karar ile, taraflar arasındaki sözleşmenin “Anlaşmazlıkların Halli” Başlıklı kısmının 20.1 maddesinde satıcı ile alıcı arasında vuku bulacak ihtilafların tahkim usulünün esas alınarak çözüleceğinin kararlaştırıldığı, söz konusu tahkim şartı nitelik itibariyle tahkim sözleşmesi olup, tahkim sözleşmesinin tabi bulunduğu hükümlere tabi olduğu, tahkim şartının yasada aranan şekil şartlarını taşıdığı, davalının yasal süresi içerisinde tahkim ilk itirazında bulunduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekilince temyizi üzerine, Yargıtay … Hukuk Dairesinin … Esas … karar sayılı 19/10/2015 tarihli kararı ile, “… Taraflar arasındaki uyuşmazlık, gayrimenkul satış vaadi ve alıcı kredisi temini sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Sözleşmenin 21. maddesinde tahkim şartı bulunmakta ise de, tapuda kayıtlı bir taşınmazın satış vaadi sözleşmesinin geçerli olabilmesi için noterde yapılması gerektiğinden ve somut olayda sözleşme noterde yapılmadığından geçersiz olup, geçersiz sözleşmedeki tahkim şartının da geçersiz olduğu gözetilmeden mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. … ” gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği, davalı vekilinin karar düzeltme isteminde bulunduğu ve talebinin Yargıtay … Hukuk Dairesinin 31/10/2017 tarih … Esas … karar sayılı ilam ile reddine karar verilmesi üzerine dosyanın mahkememize gelerek mahkememiz esasının … sırasına kaydının yapıldığı, mahkememizce bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edildiği görülmüştür.
Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre mahkememizin emsal mahiyette … ( bozma sonrası …) esas sayılı dosyasında verilen karar ve bozma ilamı nazara alındığında; iddia ve savunmaya, tarafların kabulünde bulunan 11/04/2007 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine ve tüm dosya kapsamına göre, her ne kadar taraflar arasında düzenlenen bir satış vaadi sözleşmesi var ise de, bu sözleşmenin adi şekilde yapıldığı, yerleşik uygulamaya göre (Yargıtay … HD nin … esas … carar sayılı ve 24/10/2013 tarihli ilama, aynı dairenin … esas … karar sayılı ,01/03/2011 tarihli ilamı, aynı dairenin … esas … karar sayılı ve 10/12/2014 tarihli ilamı ve aynı dairenin … esas … karar sayılı ve 04/04/2017 tarihli ilamı ) taraflar arasında düzenlenen satış vaadi sözleşmesinin TBK 237/2 naddesi gereğince resmi şekilde düzenlenmediği için geçerli olmadığı, tapuda sonradan devir yapılmış olsa dahi, başlangıçta geçersiz olan adi sözleşmenin geçerli hale gelemeyeceği, ayrıca taşınmazların tapu sicilinde resmi şekilde yapılan devri konusunda alıcı davacı şirket tarafından taşınmazların tapu siciline adi şekilde yapılan sözleşme ile şerh konulduğunun iddia ve ispat edilemediği, dolayısıyla geçersiz olan bir sözleşmeye dayalı olarak kira kaybına lişkin alacak istenemeyeceği anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- Davanın reddine,
2-Karar ve ilam harcının 35,90 TL’nin peşin yatırılan 1.509,20 TL’den tenzili sonucu fazla yatırılan 1.473,30 TL’nin hüküm kesinleştikten sonra talebi halinde davacıya iadesine,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 12 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre takdir olunan 9.819,93 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-6100 Sayılı HMK’nun 333. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra mahkemece kendiliğinden, davacı tarafından yatırılmış olan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine, bu kararın tebliğ giderinin iade edilecek avanstan karşılanmasına,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 26/04/2018
Katip …
E-İMZALI

Hakim …
E-İMZALI