Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/536 E. 2018/457 K. 03.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/536 Esas
KARAR NO : 2018/457

Tevfik Erdönmez Paşa Sk. Yuva 6 Apt. N: 24/1 Esentepe Şişli/ İST
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 26/05/2015
KARAR TARİHİ : 03/05/2018
Mahkememizde açılan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine Silivri …. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan ve bu mahkemece verilen … Esas …. Karar sayılı 20/01/2015 tarihli görevsizlik kararı ile mahkememize tevzii edilen iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; davacının nakliye abonman poliçesi ile …. Sigorta’ya sigorta sözleşmesi yaptığını, dava dışı …. Cam San.A.Ş. nin …. ‘nde bulunan fabrikasından yine dava dışı olan alıcı …. cam ve …. İnş. Oto. Orm. Ürün. Nak. San.Tic.Ltd.Şti’nin Bursa İnegöl’e taşıma işinin … ‘ın alt taşıyıcısı … Lojistik A.Ş.’nin üstlendiğini, … Lojistik A.Ş. Cam ve aynaların taşınması işini davalı ……’ya verdiğini, ……. ‘nın taşınma sırasında feribotun aşırı sallanması nedeniyle taşıma konusu camlar ve aynaların devrilmiş ve kırılmış olduğunu bildirdiğini, sigortalının talebi üzerine ekpertiz raporu alındığını, hasarın 12.454,86TL olarak belirlendiğini, bedelin davacı tarafından … Lojistik A.Ş.’ye ödendiğini, davacının sigortalının alacağını devraldığını, alacaklarının tahsiline yönelik İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla takip başlatıklarını, davalının yetki itirazında bulunduğunu, yetkisizlik üzerine dosyanın Çatalca İcra Müdürlüğüne gönderildiğini ve … Esas sayısını aldığını, davalının borca itiraz ettiğini, öncelikle …. Plakalı araç üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, itirazın iptaline, takibin devamına, asıl alacağa ödeme tarihine olan 07/09/2012 tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ikametgah adresinin Silivri İstanbul olduğu, yetki itirazlarının olduğunu, davalının kusurunun bulunmadığını, yükleme işi bittikten sonra en güvenli ulaşım şekli olan deniz taşımacılığını seçtiğini, denizde fırtına çıkması sonucu geminin aşırı sallandığını, sallantı nedeniyle araçta bulunan camların hasar gördüğünü, kusurlu olan tarafın gemi firması olduğunu, davacının iddialarının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davanın usulden reddine, işin esasına girilmesi halinde davanın …. ihbarına, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili cevaba cevap dilekçesi ile davalının karayolu taşıyıcı sıfatıyla üstlendiği taşımada kendi iradesi ile deniz yolunu seçmesinin hukuki sonuçlarına katlanması gerektiği, özellikle yükün cam eşya olduğu gözetildiğinde, karayolu taşıyıcısının denizyolu taşımasını tercih etmekte hatalı olduğu, dava dışı eşya sahibinin uğradığı gerçek zarardan davalının sorumlu olduğu, kara yoluyla taşımayı ifa etmesi gerekirken denizyolu seçen davalının deniz taşıyanının kusurlu olduğunu iddia etmesinin haklı olmadığı, davalının fiili taşıyıcı olduğu, taşımada karayolu taşıyıcısı olarak görevlendirilen davalının, deniz yolu tercihinden dolayı sonuçlarına katlanması gerektiği, kusurlu olduğu ileri sürülerek davanın kabulüne karar verilmesini talep edilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;

Dava, taşıma sırasında hasar gören mallara ilişkin sigortalıya ödenen tazminatın fiili taşıyıcıdan tahsili amacıyla Çatalca Müdürlüğünün …. E sayılı icra dosyasında yapılan takibe davalıların itirazınının iptali istemine ilişkindir.
Çatalca Müdürlüğünün … E sayılı dosyasının tetkikinden davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında 12.454,86 TL üzerinden ilamsız takip yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Dava devamederken davalının vefat ettiği anlaşılmış, davacı vekilinin talebiyle davalının mirasçılarına dava yöneltilerek davaya dahil edilmişlerdir.
Mahkememizce dosya üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda cam emtia uzmanı Yrd. Doç. Dr. …. , meteoroloji uzmanı Prof. Dr. …. ve taşıma hukuk bilirkişisi Yrd. Doç. Dr. …. tarafından düzenlenen raporda,; sonuç olarak, sigortacının ödemesinin sorumluluk sigortası gereği akdi taşıyıcı … firmasına yapıldığı, 6762 sayılı mülga TTK m. 1301 ve alacağın temliki hükümlerine göre davacının aktif husumete ehil olduğu, TTK m.781 gereği davalı taşıyıcının kusur sorumlusu olduğu; ancak ifa sürecinde yararlandığı kişilerin ve dolayısı ile deniz taşıyanının kusurundan davalının sorumlu tutulabileceği, deniz taşıma ro-ro taşıma seçiminden dolayı davalının kusurundan söz edilemeyeceği, araçta yapılan yükleme, istifleme ve sabitlemenin de kusurlu olduğu; zararın meydana gelmesinde deniz taşıyanı ve gönderenin ortak-müterafik kusurlu kabul edilerek eşit kusur oranı ile meydana gelen zararın yarısından davalının sorumlu tutulabileceği, bu durumda muafiyet düşülmeksizın hesaplanan zararın yarısı olan 7.435,94 TL zarardan davalı taşıyıcının sorumlu tutulması gerektiği, zarar görenin zararını akdi taşıyıcı … firmasına yansıttığı gözetilerek; … tarafından da tazminat hakkının davacıya temlik edildiği gözetilerek davacının toplam zararın yarısını rücu edebileceği, burada muafiyetin dikkate alınmaması gerektiği, ticari faiz olan avans faizinden daha düşük olmakla talep edilen reeskont faizi ile davacı alacağının tahsili bakımından takibin devamı gerektiği belirtilmiş, bilirkişi raporuna tarafların itiraz etmesi sonucu aynı heyetten alınan ek bilirkişi raporunda, itirazlarının değerlendirilerek, kök rapor sonuç ve kanaatlerimizi değiştirmeyi gerektiren bir tespite ulaşılamadığı belirtilmiştir.
Ek rapora itiraz sonucu farklı bir heyetten yeniden rapor alınmasına karar verilmiş, sigorta bilirkişisi …., kimya yüksek mühendisi … ve meteorolji uzmanı Dr. … tarafından düzenlenen raporda, davaya konu taşıma sırasında gerçekleşen gerçek hasar miktarının 14.871,88 TL olduğu, davacı tarafından düzenlenen poliçede, gerçekleşen hasarlarda, sigorta bedelinin %10 u oranında muafiyet uygulanacağı belirtilmesine rağmen, poliçenin bu kısmının okunaksız olması sebebiyle muafiyet miktarının tespit edilemediği, buna karşılık davacının, aynı zamanda temlik alan sıfatına sahip olması sebebiyle, 12.454,86 TL tazminatı ödediği görüldüğü, davacının, kendi sigortalının üst taşıyan, davalının son taşıyan olduğu, mevcut poliçede, davalıya rücu yapılmayacağına dair bir düzenlemenin bulunmadığı, davacı sigortalısı üst taşıtanın, gönderenin zararını ödediği, Tekirdağ’dan Bandırma’ya gitmekte olan feribotun 4-6 Bofor şiddetindeki rüzgara Kuzey-Kuzeydoğu’dan maruz kalması ve gözlenen dalga boyu yükseklikleri ile feribotta orta şiddette bir salınım gözlenmiş olduğu; bu salınımın feribot içinde gerekli önlemlerin alındığı, gerekli sabitlemelerin yapıldığı durumlarda zarara neden olabilecek şiddette bir salınım olmadığı; hasarın göndericinin sorumluluğunda bulunan yükün kamyon kasasına sabitlenmemesi, bağlanmaması neticesinde doğduğu, hasarın kamyonun yükü ile deniz aracına yüklenmesinden doğduğunun, camların bulunduğu sehpanın kamyon kaşesi içinde öne doğru devrilmesi dikkate alındığında ispatının yapılamadığı, davalının malın emniyetli taşınmasında gerekli özen yükümlülüğünü yerine getirdiğinin ispatını yapamadığından, hasarın gerçekleşmesinde %50 oranında müterafik kusuru bulunduğu , davalının hasardan sorumlu olduğu miktarın 6.227,43 TL den ibaret olduğu belirtilmiştir.
İki ayrı bilirkişi heyetinden alınan raporlar birbirenden farklı olup tespitlerde çelişki bulunduğundan ve dosyanın karara çıkartılması mümkün olmadığından birinci ve ikinci bilirkişi raporları ve tarafların ikinci bilirkişi heyeti raporuna karşı beyan ve itirazlarının incelenmesi amacıyla yeni bir heyetten rapor alınmasına karar verilmiştir.
Sigorta hukuk bilirkişisi … , meteoroloji mühendisi … ve işletme sektör uzmanı Dr. … tarafından düzenlenen raporda, sigorta teminatına konu yük hasarının istif hatasından meydana geldiği, araca yükleme gönderen tarafından yapılmış olmasından; fiili taşıyıcı sıfatında davalıya vaki hasardan dolayı TTK m. 863/1 hükmünde kusur izafe edilemeyeceği, ancak, yükün taşınması işin de davalı fiili taşıyıcının yüke özen – nezaret borcu eksikliğinden hasarın meydana gelmesinde % 25 oranında kusur izafe edildiği, kusur oranında, davalının davacıya rücuen 3.113.6 7 TL tazminat ödemesi gerekeceği, davacı sigortacı; poliçe kloz istisna hükmü hilafına sigorta ettirene hasar tazminatı ödemiş olmasından halefiyet ilkesi ihlal edildiği, ancak; temlik niteliğinde ibraname mevcut olduğundan, davacının davada sıfatı mahkemenin hukukunda bulunduğu belirtilmiştir. Bilirkişi raporu gerekçeli ve denetlemeye açık hazırlanmış olup, mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Yapılan yargılama , toplanan deliller birlikte değerlendirilmiştir.
Davacı taraf dava konusu taşımada, davalının taşınan yükün cam ve ayna yükü olduğunu bildiği halde fırtınalı havada yine de ro-ro gemisi tercih ederek kusurlu ve sorumlu olduğunu, karayolu taşıyıcısı olarak görevlendirilen davalının deniz yolu tercih etmesinin sonuçlarına katlanması gerektiğini ileri sürmüştür. Davalı taraf ise; dava konusu yüklemenini taşıtın üstünün kapatılması aşaması dahil mal gönderen … Cam firması tarafından yapıldığını, en güvenli yol olan deniz taşımasının tercih edildiğini, gem hareket ettikten yaklaşık üç saat sonra fırtına çıktığını ve çıkan fırtınada gemi üzerindeki aracın içindeki yük ile birlikte devrildiğini. Araçların gemide sabitlenmemesi nedeniyle deniz taşıyanının sorumlu olabileceğini savunmuştur.
Taraflar arasında taşıma sözleşmesi, davalının taşıyıcı sıfatı, davalının taşıma sürecinde deniz yolu ile ro-ro taşıması tercih ettiği, deniz taşıma sürecinde iken taşıtın ve yükün devrilmesi neticesi cam ve ayna emtiasının kırılması şeklinde hasar oluşması hususlarında ihtilaf yoktur. İhtilaf, deniz taşıma sürecinde meydana gelen zarardan davalının kusurlu ve sorumlu olup olmayacağı ve. kusurlu ise zarar miktarının ne kadar olduğu hususlarındadır.
Dava konusu uyuşmazlıkla ilgili üç ayrı bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır. Her üç raporda ortak olarak, davacının akdi taşıyıcı olan sigortalısı … Lojistik A.Ş. ‘ ye yaptığı ödeme nedeniyle aktif husumet ehliyetinin bulunduğu( akdi taşıyıcı TLS Lojistik A.Ş. taşımada zarar gören malların sahibi olarak …. Cam Sanayi A.Ş.’ye hasar bedelini ödemiştir. ) , deniz taşıma seçiminden dolayı davalının kusurundan söz edilemeyeceği, hasarın araçta yapılan yükleme, istifleme ve sabitlemenin kusurlu olmasından kaynaklandığı yönünde benzer kanaat bilirilmiştir. Fakat her ne kadar ilk iki raporda yükü gönderenin ve davalının kusurlarının %50 ,%50 olduğu kanati bildirilmişse de, bu konuda 3 . Heyet raporunda bildirilen, davalı için %25 kusur oranına itibar edilerek, rapor hükme esas alınmıştır. Zira, söz konusu raporda da değinilen Yargıtay …. HD„ … E.. … K. say. kararında özetle; “…aynı konvansiyonun 17/4-c maddesi uyarınca, malların gönderici, alıcı veya dunlar atlına hareket eden şahıslar tarafından taşınması, yüklenmesi, istif edilmesi veya boşaltılması nedeniyle oluşan hasarlardan dolayı taşıyıcının ibra edileceği belirtilmiştir. Somut olayda, mahkemenin gerekçesinde de, bilirkişi raporunda belirtildiği üzere hasarın yükleme ve istifleme hatası sonucu meydana geldiği ve yüklemenin gönderen tarafından gerçekleştirildiği sabit olmasına rağmen, CMR. 17/4-5. maddeleri gereği sadece yükleme ve istiflemeye nezaret etme yükümlülüğü bulunan taşıyıcıların gönderen kusuruna eşit derecede bir sorumluluklarının olamayacağı, nitekim bilirkişi raporunda da davalıların % 25 oranında kusurlu oldukları belirtildiği halde mahkeme, davalıların % 50 oranında kusurlu oldukları gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir… ” yönünde (paralel kural, TTK m. 863/1-İlk) işaret edilmekle hüküm kurulmuş olup, mahkememizce bu doğrultuda davalıların murisi taşıyıcının kusurunun %25 olduğu kabul edilerek 3. heyet raporunda tespit edilen miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne, itirazın 3.113,67 TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, İcra inkar tazminat talebinin dava konusu yargılamayı gerektirmesi ve likit olmaması nedeniyle reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kısmen kabulü ile Çatalca Müdürlüğünün …. E sayılı icra dosyasında yapılan takipte davalının itirazının 3.113,67 TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-İcra inkar tazminat talebinin dava konusu yargılamayı gerektirmesi ve likit olmaması nedeniyle reddine,
3- Karar ve ilam harcının 212,70 TL peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Davacı tarafından yapılan 25,20 TL BVH; 212,70 TL peşin harç ve 62,70 TL icra peşin harcı olmak üzere toplam 300,60 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 202,30 TL davetiye ve müzekkere gideri ile 3.600 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 3.802,30 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre hesaplanan 950,56 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 1.800 TL yargılama giderinin red oranına hesaplanan 1.350 TL’sinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine kalan kısmın davalılar üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre takdir olunan 2.180 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre takdir olunan 2.180 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
9-6100 Sayılı HMK’nun 333. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra mahkemece kendiliğinden, davacı tarafından yatırılmış olan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine, bu kararın tebliğ giderinin iade edilecek avanstan karşılanmasına,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı . 03/05/2018

Katip …
E-İMZALI

Hakim …
E-İMZALI