Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/410 E. 2022/540 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/410 Esas
KARAR NO : 2022/540

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/04/2015
KARAR TARİHİ : 16/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlık Kurumu Başkanlığının aşı nakil kabı için ihale yaptığını, ihalede satın alınmak istenen aşı nakil kabı şartnamesinde ürünün genel özelliklerinin belirtildiğini, ancak herhangi bir özel tasarım verilmediğini, müvekkilinin de bu ihaleye özel olarak tasarladığı aşı nakil kabı ile katıldığını, ancak imza sirkülerini onaylı aslının verilmesi nedeniyle müvekkilinin teklifinin geçersiz sayıldığını, davalı … Şti’nin 2.560.000,00 TL’lik teklifini kabul edilerek ihalenin bu firmaya verildiğini, oysa müvekkilinin 2.400.000,00 TL’lik teklifini ihaledeki en düşük teklif olduğunu, müvekkilinin aşı nakil kabı ile ilgili ihale şartnamesine uygunluk testi yaptırmış olduğunu, böylece aşı nakil kabı tasarımı ve kalıpları için yaklaşık 160.000 TL harcama yaptığını,ihaleyi kazanamayınca davalı … ….. şirketine arıyarak aşı nakil kabı üretimi yaptıklarını ve kalıplari için önemli miktarda yatırım yapıldığını belirterek bu konuda iş birliği teklif ettiğini, anılan şirketin davalı … ile görüşülebileceğini belirtmesi ve davacı iş yerine gelmesi üzerine davacı şirket yetkilisi … ile görüşerek aşı nakil kaplarını müvekkil firmadan alma konusunda sözlü olarak anlaştıklarını, aşı nakil kaplarının karının yarısını müvekkili firmaya verileceğinin kararlaştırıldığını, bu görüşme sonucunda davalı …’ın müvekkilinden bir adet aşı nakil kabı teslim aldığını, Sağlık Bakanlığı yetkililerine ürün numunesini gönderdikten sonra kabul edilirse tekrar görüşeceklerinin bildirildiğini, müvekkilinin birkaç ay sonra Sağlık Merkezlerinde aşı nakil kabını görünce ihaleyi alan … ….. Şirketinin ürünleri Sağlık Bakanlığına teslim ettiğini öğrendiğini, ayrıca müvekkilinin … Merkezinde 26-29 Mart 2015 tarihlerinde düzenlenen …. Fuarına katılarak ürünlerine sergilediğini, davalılardan … Şti’nin bu fuarda stant açarak aşı nakil kabı ve diğer ürünlerini sergilediğini gördüğünü, sergilenen aşı nakil kabını incelediklerinde bunun kendilerinin tasarladığı ve davalılardan aynı zamanda da …. Şirketinin ortağı ve yöneticisi olan …’a teslim ettikleri numunenin aynısı olduğunu gördüklerini böylece davalı … … Şti’nin aşı nakil kaplarını diğer davalı ….. Şirketine yaptırmış olduklarını anladıklarını beyanla davalıların haksız fiilleri nedeniyle müvekkilinin duymuş olduğu üzüntü nedeniyle 50.000 TL manevi tazminatın, davalılardan müteselsilen tahsiline, davalıların haksız kazançları Sağlık Bakanlığı ihalesi nedeniyle 1.300.000 TL olup müvekkilinin tasarladığı aşı nakil kabı üretmeye ve satmaya devam ettiklerinden elde ettikleri kazancın daha yüksek meblağlarına ulaştığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 250.000 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına, haksız rekabetin tespitine ve önlenmesine, haksız rekabet sonucu oluşan maddi durumun ortadan kaldırılmasına, haksız rekabet konusu ürünlerin toplatılarak el konulmasına, kalıplara el konulmasına, haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların imhasına karar verilmesini talep ettiği
CEVAP: Davalı … ve …. vekilinin cevap dilekçesinde özetle; ile müvekillerinin yerleşim yerinin Ankara olup yetkili mahkemenin Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, müvekkili …’ın aşı nakil kabı ile ilgili olarak davacının iş yerine gelerek görüşmesi ve aşı kabını alarak ordan ayrılmasının kesinlikle söz konusu olmadığını, söz konusu ihaleyi kazanan firmanın diğer davalı … … Şti olup müvekkili gerçek kişi husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığından davalılar … yönünden davanın reddini savunduğu, ayrıca dava konusu aşı kabının 2012 yılında … Kalıp- …. iş yerinde kalıpları yaptırmak suretiyle üretilen bir ürün olduğunu beyanla davanın yetki , husumet yönünden olmadığı takdirde esastan reddini savunduğu,
Davalı … usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dolayısıyla dava konusu aşı kaplarının davacı tarafından tasarlanıp tasarlanmadığı, davalı … şirketi ile davacının dava konusu ürünler ve kalıplar için anlaşma yapıp yapmadığı, söz konusu aşı kaplarından davalı … tarafnıdan numune alınıp alınmadığı, diğer davalı … tarafından dava konusu aşı nakil kabının aynısının kalıplarını yaptırıp yaptırmadığı ve üretimini gerçekleştirip gerçekleştirmediği, böylelikle davacının maddi manevi zararara uğrayıp uğramadığı, uğramışsa talep edebileceği miktarın ne kadar olduğu hususunun ihtilaflı olduğu ,
…. Polis Merkezi Amirliği’nin … hakkında sosyal ekonomik durumunun tespiti için tanzim olunan tutanakta; lise mezunu olduğu, Evli ve 2 çocuğu ile birlikte yaşadığı, aylık ortalama 20.000-TL olduğu, kira geliri, şirket ortaklığı gelirinin olduğu, toplamda 24 adet kendisine ait dairesinin olduğu bildirilmiştir.
Ankara Ticaret Sicili Müdürlüğü’nden …, …. Tüketim Malları San. ve Tic. Ltd. Şti. Ve … Sistemler Limited Şirketi’nin sicil kayıtları celp edilmiştir.
Sağlık Bakanlığı’ndan …. ihale kayıt numaralı aşı nakil kabı ihale dosyası ile ödemelere dair belgeler celp edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında davalıların ticari defterlerinin incelenmesi için Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış, alınan talimat raporunda özetle; yapılan uyarılı tebligat sonrasında, davalı şirketlerden yalnızca … Sağlık Ürünleri Ltd.Şti. nin 2014 yılına ait yevmiye ve kebir defteri ibraz edilmiş, bu şirketin ticari defter kayıtlarına göre, diğer davalı …. Sis. Ltd. Şti. ile aralarındaki ticari bağ yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere gösterildiği, bu iki davalı şirket arasındaki ticari ilişkiye dayanak faturalar ibraz olunmadığı için 2014 yılı itibariyle … Sağlık Ürünleri Ltd.Şti. nin diğer davalı şirketten alacağının mevcut dava konusunu oluşturan aşı nakil kabı ile ilgili olup olmadığı konusunda tespit yapılamamış olup, taraflar arasındaki temel ticari ilişki ortaya konulduğu kanaati bildirilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında davacının ticari defterleri ile dava konusu aşı nakil kabı üzerinde inceleme günü belirlenerek rapor alınmasına karar verilmiş olup, alınan bilirkişi heyeti raporunda özetle; dava konusu ürünün; teknik şartnameye göre üretildiği/ürettirildiği ve piyasada benzerleri olan bir ürün olduğu, ancak dava konusu aşı kaplarının kalıplarının, davacı tarafından farklı firmalara ürettirildiği, nihai ürünlerin de -yetkili mercilere gönderilerek- TSE, ISO 9001, CE belgelerinin davacı tarafından alındığı, ve dolayısıyla dava konusu aşı kaplarının davacı tarafından tasarlanıp, üretilmiş olabileceği, dava konusu ürünün, şekil olarak özel tasarım bir ürün olmadığı, nitekim davacının da aşı nakil kabı için tasarım tescili almadığı, piyasadaki ürünleri bir birinden ayıracak önemli özellikler olduğu için, ürünlerin renklerinin, içeriklerinin ve nihai şekillerinin çok daha önemli olduğu, yapılan araştırmalar neticesinde piyasada pek çok çeşit (kerık, boyut, şekil, vs.) aşı nakil kabının olduğu, her firmanın kendi özel tasarımı olan aşı nakil kabını ürettiği, davaya konu olan aşı nakil kapları karşılaştırıldığında; aşı nakil kaplarının bir birlerine ayniyet derecesinde benzediği, davalıların bu ürünü üretebilmeleri için bir takım çalışmalar yaptığını gösterecek sözleşme, fatura, alım-satım belgelerine dosyada rastlanamadığı, davacı ile davalılar …Sistemler Ltd. Şti., … Sağlık Ürünleri Limited Şti. ve … arasında, dava konusu ürünler ve/veya kalıplar için anlaşma yapılmadığı, dosyadaki belge ve deliller ışığında, davacı taraf ile davalılardan …’ın her hangi bir şekilde iletişime geçtiklerini ispatlayacak bir delilin mevcut olmadığı, dolayısıyla davalı …’ın aşı kaplarından numune alıp almadığının ispata muhtaç olduğu, diğer davalı …..’ın dilekçesinde; ürün kalıplarını dava dışı …. Plastik Kalıp firmasına yaptırdıklarını beyan ettiği, ancak davalılar ile ….. Plastik Kalıp firması arasında da bir sözleşme, fatura ve/veya ürün alım-satım belgesinin mevcut olmadığı, ayrıca dava dışı… Plastik Kalıp firmasının da ihaleye katılan istekliler arasında olduğu, dava konusu ürünlerin, çok ufak farklar dışında, ayniyet derecesinde benzemesi, davacının ürettiği ürünün üzerinde üretici firmayı ve iletişim bilgilerini gösterir amblemin ve seri numarasının olması, ayrıca görsel olarak ürünlerin önyüzünde yer alan logo ve amblemlerin (şeffaf ve beyaz zemin) kalitesi karşılaştırıldığında, Diğer davalı …..’ın, dava konusu aşı nakil kaplarının bir kopyasının üretimini gerçekleştirmiş olabileceği, davacının dava konusu ürünleri üretebilmek için yatırımlarda bulunduğu, bunları faturalarla da ispatladığı, davacının dava konusu ürünlerin satışından kazanabileceği bedelin; dava konusu olay sebebi ile etkilenmiş olabileceği, dolayısıyla davacının maddi zarar etmiş olabileceği, bilirkişi incelemesine sunulan davacı şirkete ait fatura ve muhasebe kayıtlarına göre davacı şirketin aşı kapları için toplamda 324.797,89 TL tutarında masraf yaptığı, davacı şirketin muhasebe kayıtlarında aşı kapları nedeniyle uğranılan zarar miktarını gösteren ve davalı aleyhine sonuç doğurucu nitelikte herhangi bir muhasebe kaydının ise bulunmadığı, talimat yolu ile alınan bilirkişi raporunda davalıların aşı kapları nedeniyle elde ettiği kara ilişkin herhangi bir tespitin de yapılmadığı, davacının manevi zarar talebinin mahkemenin takdirinde olduğu kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekilinin beyanları dikkate alınmak suretiyle Ankara … ATM’ye yeniden talimat yazılarak daha önceden yaptırılan bilirkişi incelemesinde davalı …’a çıkartılan inceleme davetiyesinin inceleme tarihinin yazılmadığı dikkate alınmak suretiyle inceleme gün ve saatine ilişkin davetiyenin eksiksiz hazırlanması suretiyle davalı …’ın ve ayrıca davalı … Şti’nin ticari defter ve belgelerinin önceki bilirkişi ….. tarafından incelenmesi ayrıca davalı …. Şti’ne ait defterler yapılan inceleme sonucu düzenlenen rapora davacı vekilince yapılan itirazlar irdelenmek suretiyle ek rapor alınmasının istenmesi karar verilmiş, alınan talimat bilirkişi ek raporunda özetle; Davalı …. şirketine ait ticari defterlerde diğer davalı … arasındaki ticari ilişkinin “…” hesabının “…” alt hesabında izlediği, davalı …. şirketine ait şirket ticari defterlerinde de diğer davalı şirkete 3.293.049,60-TL borç gözükmekle, her iki taraf ticari defter kayıtlarının birbiriyle örtüştüğü anlaşıldığı, davalı … şirketinden temin edilen fatura içeriklerinin incelenmesinden, diğer davalı şirket adına düzenlemiş olduğu, 15.12.2014 tarih … no.lu 3.624.960,00 TL bedelli, 27.11.2014 tarih … no.lu 308.723,40 TL bedelli, 15.12.2014 tarih … no.lu 2.984.325,20 TL bedelli fatura içeriklerinin “Aşı Nakil Kabı” olduğu görülmüş olup, söz konusu faturaların bir örneğinin rapora eklendiği görülmüştür.
Bilirkişi raporunun mahkememizce tespit edilen bilirkişilerden …’nın çekilmesi nedeniyle kalan iki bilirkişi tarafından hazırlanmış olması nazara alınarak bilirkişi heyetine haksız rekabet alanında uzman … ile davalının iştirazlarının değerlendirilmesi açısında celse arasında resen seçilecek tasarım uzmanı bilirkişi eklenerek, tarafların itiraz ve beyanlarının değerlendirilip ek rapor sunulması için dosyanın bilirkişi heyetine tevdine karar verilmiş olup, alınan bilirkişi heyeti ek raporunda özetle; Teknik inceleme sonucunda yapılan “… Karşılaştırılan tasarımları oluşturan bütün öğeler benzer biçim oran ve yerleşimdedir. Tasarımlar arasındaki farklar kapak açılma biçimi ve taşıma elemanı olup, bu fark tasarımın görsel algısında küçük ayrıntı olarak algılanmakta tasarımlara ayırt edici nitelik kazandırmamaktadır. … Davacı tarafa ait ürün ile davalı tarafa ait ürün arasında kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları sonucuna varılmıştır” yönündeki tespit dikkate alındığında, davalının, iltibasa yol açacak şekilde davacıya ait ürününün aynısını/benzerini kullanarak haksız rekabette bulunduğu, dolayısıyla davacının, haksız rekabet olduğunun tespitine, haksız rekabetin men’ine, haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasına, haksız rekabet konusu ürünlerin toplatılarak el konulmasına, haksız rekabete konu ürünlerin üretiminde kullanılan kalıplara el konulmasına, haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların imhasına, uğranılan zararların tazminine ilişkin talepleri yerinde olduğu, TTK. m. 56/l-e hükmü uyarınca, maddi tazminat olarak, haksız rekabet sonucunda davalının elde etmesi mümkün görülen menfaatin karşılığına da karar verilebileceği, kök raporun mali inceleme bölümünde ifade edildiği üzere, davalının haksız rekabet nedeniyle elde etmiş olduğu gelir ya da davacının haksız rekabet nedeniyle uğramış olduğu kar kaybının tespit edilemediği, bu durumda TBK. m. 50 hükmü uyarınca yine de mahkemece uğranılan diğer zararlarla ilgili olarak maddi bir tazminat tayin edilebileceği, bu noktada, davacı vekilinin haklı olarak ifade etmiş olduğu üzere, talimat yoluyla düzenlenen ek bilirkişi raporunda, davalıların davacıya ait ürünlerin aynısının/benzerinin kullanmaları sonucu toplamda 6.916.000 TL. satış yaptıkları anlaşıldığından, ortalama kar marjının %20 oranında olduğu dikkate alındığında, davalıların yapılan satışlardan ortalama elde ettikleri 1.383.200 TL/’lik kazancın davacıya verilmesine takdiren hükmedilebileceği, davacı açısından manevi tazminat talep etme şartının da gerçekleştiği kanaati bildirilmiştir.
Önceki bilirkişi heyetine ek raporda yeni bilirkişi eklenmiş olması da nazara alınarak davalıların itirzlarının değerlendirilmesi için son bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, alınan bilirkişi heyeti 2. ek raporunda özetle; davalıların kazanç kaybı hesabına yönelik itirazı dışında kalan ve kök rapora yönelik itirazlar ile aynı yönde olan itirazları 23/09/2019 tarihli ek raporunda ayrıntılı olarak değerlendirilmiş olup, dosyada yeni bir bilgi ya da belge bulunmadığından bu itirazlarının ek raporunda tespit ve değerlendirmeleri ile görüşlerinde herhangi bir değişiklik yaratmadığı, davalının kazanç kaybı hesabındaki alım-satım miktarına yönelik itirazının talimat yolu ile alınan ek rapor içeriği karşısında yerinde olmadığı ancak sektörel kar marjı oranına ilişkin itirazının ise yerinde olma ihtimalinin bulunduğu ve bu durumun sektörel kurum / kuruluşlara müzekkere yazılarak açıklığa kavuşturulmasının gerektiği kanaati bildirilmiştir.
…. Plastik San ve Tic. Ltd. Şti’den gelen müzekkere cevabında … adlı firmanın müşterisi olduklarını, bu firma ile 20.000 adet aşı nakil kabı ürününün 21/11/2014 ve 15/12/2014 tarihleri nazara alınarak belirtilen tarihlerde yapılan alım-satıma ilişkin kar marjı oranı sorulmuş ise de bu tarihler arasında 20.000 adet aşı nakil kabı ürünü satışı yapılmadığını, bu sebeple alım/satıma ilişkin kar marjı oranını bildiremedikleri bildirilmiştir.
…. A.Ş.’den gelen müzekkere cevabında şirketin aşı nakil kabı ürünü imalatçısı veya tedarikçisi olmadığı için bu konuda mahkemeyi bilgilendirme konusunda bilgili, yetkin ve yetkili olmadığını, şirketin faaliyet alanı plastik kap imalatı olmadığını, sağlık konusunda uzmanlık gerektiren birim maliyeti ve katma değeri yüksek özel robotik tıbbi techizat ve donanım üretiminde olduğu, sorulan hususlarda bilgi sahibi olmadıkları bildirilmiştir.
Ankara Ticaret Odası’dan gelen müzekkere cevabında 20.000 adet aşı nakil kabı ürününün 27/11/2014 ve 15/12/2014 tarihleri nazara alınarak belirtilen tarihlerde yapılan alım-satıma ilişkin kâr marjı oranının serbest piyasa ekonomik şartlarına bağlı olarak değişkenlik göstermesi nedeniyle herhangi bir oran belirtmenin mümkün olmadığı bildirilmiştir.
İstanbul Ticaret Odasın’dan gelen müzekkere cevabında 27/11/2014-15/12/2014 dönemine ait bahsi geçen sektöre ilişkin kâr marjı ile ilgili olarak, işin niteliği, personelin bilgi ve becerisi, müşteri talep ve beklentileri, hukuki düzenlemeler, işyerinin finansal durumu, kullanılan teknolojinin seviyesi, işyerinin lokasyonu, genel ekonomik durum, sektörel koşullar vb. Birçok faktöre göre kazancın değişiklik gösterebileceği, bu nedenle kâr marjı hakkında genel bir değerlendirme yapmanın mümkün olmayacağı yönünde görüş bildirilmiştir.
İzmir Ticaret Odasın’dan gelen müzekkere cevabında davalı şirketin oda üyesi olmadığı, odanın faaliyet alanının dışında kalması nedeniyle emsal ücret tespiti yapılamadığı bildirilmiştir.
… Derneği’nden gelen müzekkere cevabında 27/11/2014 ve 15/12/2014 tarihleri arasında 20.000 adet aşı nakil kabı ürününün alım-satımına ilişkin kar marjı oranı, alıcı ve satıcının serbest piyasa koşullarında kendi aralarında yaptıkları sözleşme hükümleri ile belirlendiği, başkaca bir oran bulunmadığı bildirilmiştir.
Gelen müzekkere cevabı ve dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilerek ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti 3. ek raporunda özetle; 10/03/2020 tarihli ek raporundan sonraki müzekkere yanıtları önceki raporlarında da tespit ve değerlendirmelerinde herhangi bir değişiklik yaratmadığı kanaati bildirilmiştir.
Dosyada alınan bilirkişi heyet raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olmaması nedeniyle yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasına, bilirkişilerin her biri için 2.000,00 TL olmak üzere toplam 8.000,00-TL ücret takdirine karar verilmiş olup, davacı tarafa verilen kesin süre içerisinde belirlenen bilirkişi ücreti yatırılmamıştır.
Mahkememizin24/02/2022 tarihli celsesinde dosyanın bilirkişi heyetine tevdine karar verilmiş olup bilirkişi ücretinin verilen kesin süre içerisinde yatırılmadığı taktirde bilirkişi deliline başvurmaktan vazgeçmiş sayılacağına dair karar verilerek gerekli ihtaratlar yapılmış olup ispat yükü kendi üzerinde olan davacı tarafın ihtarata rağmen bilirkişi ücretini 2 haftalık kesin süre içerisinde yatırmadığı, bu durumda bilirkişi deliline dayanmaktan vazgeçilmiş sayıldığı sonucunun doğduğu, dosya kapsamında yer alan bilgi ve belgelerle de ispat yükü kendi üzerinde olan davacı tarafın davasını ispatlayamadığı anlaşılmakla ispatlanamayan davanın reddine dair karar vermek gerektiği kanaatine varılarak aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70-TL’nin harcın, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 5.123,25-TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 5.042,55-TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince tespit olunan 29.450,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı … tarafından yapılan 800,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafça dosyaya yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalılar vekilinin e-duruşma ortamında yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 16/06/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır