Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1202 E. 2019/561 K. 22.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1202
KARAR NO : 2019/561

DAVA : İflas (İflasın Ertelenmesi)
DAVA TARİHİ : 18/12/2015
KARAR TARİHİ : 22/05/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 07/06/2019

DAVA; Davacı vekili tarafından açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle;Davacı vekili tarafından açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle davacı şirketin 1991 yılında aile şirketi olarak kurulduğunu ve plastik hammadelerden baskısı dahi yapılmış tamamlanmış ambalaj malzemeleri ürettiğini şirketin yapmış olduğu işin kalitesinden dolayı piyasada kısa süre içerisinde yer edinerek yerini sağlamlaştırdığını, üretim tesisinin yeterli gelmemesi nedeniyle genişlediğini ve makine parkına yatırım yaptığını, şirketin üretim yaptığı makinelerin neredeyse tamamının kendisine ait olduğunu ve teknolojik olarak son derece güncel durumda olduğunu, şirketin üretimini daha çok gıda ambalajlanmasına yönelik üretim yaptığını ve yapmış olduğu üretimlerin ağırlıklı olarak Akdeniz bölgesine gönderildiğini, lakin Rusya ve Ukrayna ile yaşanan sıkıntıların davacı şirketi de sıkıntıya soktuğunu Rusya’nın Türkiye’den mal alımını yasaklamasının şirketin ihracatını önlediğini davacı şirketin yapması gereken tahsilatları yapamadığı gibi müşterilerine yaptığı satışların da durma noktasına geldiğini yeni ambalaj siparişi de alamadığını, İİK 179 ve TTK 377 maddelerine dayanarak iflas ertelemesi talebinde bulunduğunu, şirketin mali durumunun iyileştirilmesi amacıyla şirkete ait satış stratejilerinde değişikliğe gidilmesi şirketin daha küçük organizasyonel bölümlere ayrılarak faaliyet içi ve dışı giderlerinin düşürülmesinin öngörüldüğünden bahisle şirkete kayyım atanmasını,iyileştirme projesinin sağlıklı uygulanması için gereken muhafaza tedbirlerinin alınmasını, şirketin borca batıklığının tespitini ve iflasın ertelenmesini talep ve dava etmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE;
Dava; İİK 179 ve devamı maddeleri gereğince iflasın ertelenmesi istemine ilişkindir.
Mahkememizce 21/12/2015 tarihli tensip tutanağı gereğince iflas ilanları yapılmış gazete suretleri dosyamız içerisine alınmıştır.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkereye cevap verildiği davacı şirketin sicil kayıtlarının mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Davacının borca batık olup olmadığının tespiti ile varlıklarının rayiç değerleri dikkate alınarak borca batıklık bilançosunun hazırlanması için … Mah. Prof. Dr. … Cad. … Sitesi … Blok N:…. … adresindeki şirket merkezinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup mahallinde inceleme yapılmıştır.
Mali Müşavir …, MAkine Müh. …, Metalurji ve Malz. Mühendisi Doç. Dr. … Gıda Müh. … ve Marka Değerleme Uzmanı …. tarafından düzenlenen 27/12/2015 tarihli bilirkişi raporu ile;
Şirketin Baskılı vc baskısız plastik torba ile plastik ve kağıt menşeli ambalaj malzemeleri imal etmek ve matbaacılık yapmak,her türlü türlü petrokimya ürünleri ve bunlardan imal edilmiş kimyevi maddeler, hammaddeler, yan mamuller ve mamuller, plastik ve metal menşeli sanayi ve sanayi yan ürünleri alım satımını ve imalatını yapmak ve ana sözleşmesinde yazılı olan diğer işleri gerçekleştirdiğini, Şirket aktifinde ticari Alacaklar ile Alacak senetleri hesap gruplarında kayıtlı hesaplara ilişkin olarak, borca batıklık incelemesinin yapıldığı tarih itibarıyla mutabakat belgelerine rastlanmadığı ve mali yönden yapılan değerlendirmede şirket ticari defterlerine göre raporlanan değerlerin esas alındığını, yapılan değerlendirmede aktiflerinin 1.386.169,22TL Borçlarının 2.592.339,53TL olduğu şirketin 24,12.2015 tarihi itibariyle toplam borçlarının, toplam aktiflerini 1.206,170,31 TL tutarında aştığı dolayısıyla şirketin borca batık durumda bulunduğu, alacaklarını tahsil etmekte güçlük yaşadığı nakit çıkışları ile nakit girişleri arasında vade uyumunu sağlayamadığı yüksek maliyetle finansal kaynak bulabildiğini ve giderlerini kontrol etmek için etkin bir sistem kuramadığını, tüm bu nedenlerle şirketin dar boğaza düştüğünü, Şirketin faaliyet gösterdiği iş kolu gereği yüksek maliyete katlanıldığını, Kar hedeflenmesinin iyileştirme projesinin en esaslı noktalarından birisini teşkil ettiğini ve olumlu değerlendirildiğini, karlılık hesabı projelendirilmesi yolundaki önlemlerin olumlu olmakla birlikte hemen faaliyete geçirilmesi halinde anlamlı olacağı şeklinde görüş ve kanaat bildirdikleri görülmüştür.
Davacı şirketçe iyileştirme projesinin sunulması üzerine davacı şirketin borca batık duruma düştüğü tarihten önceki dönemlere İlişkin faaliyet sonuçları analize tabi tutulmuş, takiben de davacı şirketçe sunulan genel satış, maliyet ve kârlılık öngörüleriyle karşılaştırmalı olarak değerlendirilmesi hususunda rapor düzenlenmiş olup bilirkişi heyetince sunulan 10/10/2016 tarihli rapor ile; Davacı şirket iyileştirme projesinde yer verilen sermaye artırımı önlemine yönelik olarak somut adım atılarak önemli bir bölümünün ödendiğini, iyileştirme projesinde yer verilen gelir tablosu projeksiyonları itibarıyle aradan geçen 6 aylık süreçte özellikle kâr hedeflerinden önemli sapmalar olduğu 31.12,2015 tarihi itibariyle ibraz edilen mali tablolara göre, 2015 yılının son iki aylık döneminde hedeflenen 30.000,00 TL’lik net kâra ulaşılamadığı gibi, önemli ölçüde zararın raporlandığını, 30.06.2016 tarihi itibarıyla raporlanan net kâr tutarı 102,619,57 TL olarak görünüp iyileştirme projesinde 2016 yılının tamamı İçin hedeflenen net kâr tutarının 320.000,00 TL olduğu dikkate alındığında, bu verilerin 2016 yılı ilk 6 aylık döneminde net kârda önemli bir sapma olduğu,Net kâr öngörülerinin ve ilk 8 aylık dönemde gözlenen olumsuz sapmalara karşın Net Satış hedeflerinin ulaşılabilir hedefler olarak belirlenmiş olması projenin bu bağlamdaki olumlu yönünü yansıttığını,Projede öngörülen borca batıklık miktarına göre, önceki bilirkişi heyeti tarafından hesaplanan miktarın yaklaşık %50 düzeyinde daha yüksek olması ise, projede yer verilen fınansal planların hareket noktası itibarıyla durum analizinin yeterince gerçekçi olarak yapılmadığı anlamına geldiği,davacı şirketin gerek proje başlangıcında öngörülen borca batıklık miktarı, gerekse dönemler itibarıyla raporlanan kâr ve zarar tutarları içerisinde, dönemsel olarak faaliyet sonuçlarına yansıtılması gereken giderlerin en azından karşılık ayrılmak suretiyle dikkate alınmamasının projenin izlenmesi ve kontrolü itibarıyla eksiklikler olarak gözlendiği sonuç olarak davacı şirketin 24,12.2015 tarihi itibarıyla rayiç öz varlığının 1,206.170,31 TL, dolayısıyla da borca batık durumda olduğu;Davacı şirketin,sunduğu iyileştirme projesinin,ciddi ve inandırıcı bir proje olarak değerlendirilemeyeceği; sonuç olarak iflasın ertelenmesi için gerekli teknik koşullardan “borca batık bulunma” koşulunu sağlamış durumda görünen davacı şirketin, “ciddi ve inandırıcı bir proje sunulması” koşulunu ise bu aşamada sağlayamadığı şeklinde görüş bildirdikleri görülmüştür.
Bilirkişi heyetince sunulan 15/12/2017 tarihli ek rapor ile Faaliyetlerini sürdürmekte olan ve satış hedefleri itibarıyla olumlu gelişmeler gözlenen davacı şirketçe sunulu revize iyileştirme projesi çerçevesinde, sermaye artırma önlemine yönelik önlem de dikkate alındığında, iyileşme ümidinin güçlenmiş durumda göründüğü, revize iyileştirme projesinin sermaye artırım önlemi ile ilgili hedefleri ve bu bağlamda atıldığı gözlenen adımlar birlikte dikkate alındığında, şirketin borca batıklıktan çıkması için yeterli olarak değerlendirilebileceği;gelinen aşama itibarıyla davacı şirketin 31.12.2017 tarihi itibarıyla borca batıklıktan çıkma olasılığı doğduğundan, Öz Kaynaklarının “aktiflerin muhtemel satış değerleri” esasına göre tespitinin de önem kazanmış durumda göründüğü şeklinde görüş bildirdikleri görülmüştür.
Mahkememizce 14.02.2018 tarihli duruşma ara karar uyarınca aradan geçen surede şirketin işleyişinde ve rayiç durumunda ciddi değişiklik olabileceği dikkate alınarak borca batıklığm yeniden belirlenmesi hususunda rapor alınmasına karar verilmiş olup bilirkişi heyetince sunulan 18/06/2018 tarihli rapor ile;… Esas sayılı dosya ve Davacı tarafından verilen 2017 yıllına ait Bilanço ve Gelir tablosu üzerinde yapılan incelemede 31.12.2017 tarihi itibariyle kaydı değerlere göre şirketin Mevcutlar ve AlacaklarToplamı 9.927.579,97 TL, Borçlar Toplamı9.515.825,16TL olmakla şirketin Şirketin Kaydı özvarlığı (+) 411.754,81 TL olarak hesaplanmış,Davacı şirketçe sunulan 31.12.2017 tarihli kaydı bilançoda şirket borçlarının aktiflerinden az olduğu, diğer bir ifadeyle de kaydı değerlere göre borca batık durumda olmadığı,şirketin Kaydı özvarlığı (+) 411.754,81 TL olarak hesaplanmış,Teknik bilirkişi tarafından Tesis makine cihazlar taşıt ve demirbaşlar, mamuller vs. üzerinde yapılan keşif ve inceleme ile şirketin 31.12.2017 tarihi itibariyle rayiç değerlere göre şirketin Mevcutlar ve Alacaklar Toplamı 9.156.946,82TL,Borçlar Toplamı 9.515.825,16 TL olup şirketin(-) 358.878,34 TLözvarlığının bulunduğu, sonuç olarak şirket aktiflerinin satış değerleri(piyasa rayiç değerleri) esas alınmak suretiyle düzenlenen bilanço sonuçlarına göre şirketin 31.12.2017 tarihi itibariyle toplam borçlarının, toplam aktiflerini (-) 358.878,34 TL tutarında aştığı dolayısıyla aktif toplamının şirket borçlarını karşılayamaz, diğer bir ifadeyle de şirketin Borca Batık durumda bulunduğu,şeklinde görüşlerini bildirdikleri görülmüştür.
Mahkememizin10.10.2018 tarihli duruşma ara kararı gereğince dosyanın tetkikinde gelinen aşama itibariyle davacı şirketin borca batık olup olmadığının, iflas erteleme koşullarının oluşup oluşmadığının tespiti için dosyanın bilirkişiye tevdiine karar verilmiş olup bilirkişi heyetince sunulan 28/01/2019 tarihli rapor ile;Şirketin borcu batıklık bilançosuna esas olan 31,12.2015 tarihli bilanço kalemleri ile 30,09.2018 dönemlerine ait bilançoların aktif hesaplarının karşılaştırılmasında Dönen Varlıklarında kaynaklanan artışın çoğunun Stoklardaki ve Ticari Alacaklardaki artıştan kaynaklandığı,Alınan Çekler hesabının 30.09.2018 tarihi itibariyle artarak+702,707,34 TL ye yükseldiği,Bankalar hesabının bakiyesinin 30.09,2018 tarihi itibariyle 305.026,22 TL artarak 324.645,33 TLolduğu,Duran Varlıklarda oluşan artışın tesis makine cihaz ve demirbaşlar hesabındaki artıştan kaynaklandığı,Şirkciin Kısa Vadeli ve uzun vadeli arttığı,Şirket aktiflerini finanse ederken borçlanma oranında artış eğiliminin görüldüğü Sonuç olarak Davacı şirketin ticari faaliyetine (üretim ve satış) hiç ara vermeden şirket merkezinin bulunduğu adreste 31/12/20l8tarihi itibariyle 35 personeli ile devam ettiği,Şirketin 30/09/2018 arihli 1.400,000,00TL sermayesinin tamamının ödenmiş olduğu, 15.11,2018 tarih 2018-01 sayılı Genel Kurul Kararı ile 850.000,00 TL. arttırılmak sureti ile 2.250.000,00 TL’ye çıkarıldığı, nakden arttırılan sermayenin tamamının ortakların nakden koydukları şirket özkaynakları arasında bulunan Sermaye Yedekleri hesabından karşılandığı,şirketin 31.12.2017 tarihi itibari ile net satışlarının 23.153.503,24TL olduğu, 259.587J9TL. kâr ettiği, davacı şirketin 30.09,2018 tarihi itibari ile de net salışlarınm24.049,405,53TL olduğu, şirketin 130.445,92TL zarar ettiği,özkaynaklarının 31.12.2015 tarihi itibari ile -896.828,02 TL,30/09/2016 tarihi itibariyle artarak 281,308,89 TL’ye ulaştığı,buna güre 31.12.2015-30.09.2018 döneminde şirketin Özvarlığında 1,178.136,91 TLJık iyileşme olduğu göriiJmüşlfir.Pavacı şirketin 30.09.2018 tarihi itibariyle kaydi değerlere göre özvarlıkllarının + 281.308,89 olarak koruduğunun tespit edildiği buna güre, davacı şirketin kaydi bilanço değerleri ve bilanço tarihi sonrası yapılan sermaye artışı gözününe alındığında borca batık olmadığı, yapılan düzenli ödemelerin alacaklıların haklarının korunduğunu gösterdiği ve iyileştirmenin mümkün olduğu sonucuna varılmıştır.
Mahkememiz dosyasının 21/12/2015 tarihli, tensip tutanağı kararı ile davacı şirket yönetim kurulunun yaptıkları ve yapacakları işlerin denetimi ve onayı şirketin mali durumu ve yönetimi ile ilgili olarak rapor verilmesi için davacı şirkete kayyım heyeti atanmış ve kayyım heyetinin finans uzmanı … ile kimya Yüksek Mühendisi …. ‘den oluşturulmasına karar verilmiştir.
Kayyım heyetince sunulan 29/12/2015 tarihli ön rapor ile şirketin geçmiş yıllar performanslarına bakıldığında iyileştirme projesinde yer alan önlemler gerçekleştirildiği proforma gelir tablolarında yer alan hedeflerin ulaşılabilir olduğu, şirketin mevcut müşterileri incelendiğinde ciro hedeflerine ulaşılabileceğinin değerlendirildiği bu çerçevede önemli oların maliyet ve giderlerde yapılacak tasarrflar olduğu,şirketin haciz tehdidi olmaksızın faaliyetlerini kesintiye uğratmadan devam ettirdiği takdirde borçlarını ödeme kabiliyetinin olabileceği şeklinde kanaat bildirdiği görülmüştür.
Kayyım heyetince sunulan 2. Kayyım raporu ile; Davacı şirketin yapılandırdığı müdahiller ve müdahil olmayan mali borçlarını ve tedarikçi borçlarını Vergi ve Sgk prim borçlarını düzenli olarak ödediği, faaliyetlerinin kesintisiz olarak devam ettiği, geçen süreçte kayda değer bir olumsuzluk gözlenmediği, 450000,00TL olan şirket sermayesinin 550000,00TL artırılarak 1.000.000,00TL ye çıkartıldığı ve bunun ticaret sicilde ilan edildiği,faaliyetlerini istikrarlı bir şekilde devam ettirdikleri, pazardaki paylarını artırdıkları,mevcut müşterileri incelendiğinde iyileştirme projesinde belirtilen ciro hedeflerine ulaşılabileceğinin değerlendirildiği şeklinde görüy bildirdikleri görülmüştür.
Kayyım heyetince sunulan 24/10/2016 tarihli 3.rapor ile;Davacı şirketin yapılandırdığı müdahiller ve müdahil olmayan mali borçlarını ve tedarikçi borçlarını Vergi ve Sgk prim borçlarını düzenli olarak ödediği, faaliyetlerinin kesintisiz olarak devam ettiği şirket sermayesini 1.000.000,00TL ye çıkartıldığı ve bunun ticaret sicilde ilan edildiği,faaliyetlerini istikrarlı bir şekilde devam ettirdikleri, pazardaki paylarını artırdıkları,28 personel istihdam ettiği, mevcut müşterileri incelendiğinde iyileştirme projesinde belirtilen ciro hedeflerine ulaşılabileceğinin değerlendirildiği şeklinde görüş bildirdikleri görülmüştür.
Kayyım heyetince sunulan 26/12/2016 tarihli 4.rapor ile; Davacı şirketin yapılandırdığı müdahiller ve müdahil olmayan mali borçlarını ve tedarikçi borçlarını Vergi ve Sgk prim borçlarını düzenli olarak ödediği, faaliyetlerinin kesintisiz olarak devam ettiği, geçen süreçte kayda değer bir olumsuzluk gözlenmediği, şirket sermayesinin 400.000,00-TL’sı artırılarak 1.400.000,00 TL’sına çıkartılmasına karar verildiği ve genel kurul kararının ilan edildiği, faaliyetlerini istikrarlı bir şekilde devam ettirdikleri, pazardaki paylarını artırdıkları, faaliyet karını bir önceki döneme göre arttığı iyileştirme projesinde belirtilen ciro hedeflerine ulaşabileceği bu çerçevede maliyet ve giderlerde tasarruflara gidildiği,toplam 29 personel istihdam ettiği, Davacı şirketin faaliyetlerini iyileştirme projesinde öngördükleri şekilde devam ettirdikleri, tasarrufların şirketin iyileştirme projesinde belirtilen hedeflerine ulaşabilmesinde asıl etken olacağı sonuç olarak bir sonraki dönemde davacı şirketin faaliyetlerinde dahada artış eğilimine gireceği yönünde kanaat bildirdikleri görülmüştür.
Kayyım heyetince sunulan 06/06/2017 tarihli 5. Rapor ile; Davacı şirketin yapılandırdığı müdahiller ve müdahil olmayan mali borçlarını ve tedarikçi borçlarını Vergi ve Sgk prim borçlarını düzenli olarak ödediği, faaliyetlerinin kesintisiz olarak devam ettiği, geçen süreçte kayda değer bir olumsuzluk gözlenmediği,şirket sermayesinin artırıldğı ve 1.400.000,00 TL olduğu, faaliyetlerini istikrarlı bir şekilde devam ettirdikleri, pazardaki paylarını artırdıkları,iyileştirme projesinde belirtilen ciro hedeflerine ulaşilabileceğinin değerlendirildiği, ARGE çalışmalarının devam ettiği ve yeni ürün geliştireceği bu ürünle piyasada daha etken olacağı, 29 personel çalıştırdığı,2017 yılı içinde ihracata başladığı ,e davacı şirketin faaliyetlerinde dahada artış eğilimine gireceği yönünde kanaat bildirdikleri görülmüştür.
Kayyım heyetince sunulan 23/10/2017 tarihli 6. Rapor ile;şirketin yapılandırdığı müdahiller ve müdahil olmayan mali borçlarını,tedarikçi borçlarını ve Vergi ve Sgk prim borçlarının düzenli olarak ödediği, düzenli olarak ödediği faaliyetlerinin istikrarlı ve kesintisiz olarak devam ettiği, geçen süreçte kayda değer bir olumsuzluk gözlenmediği,pazardaki paylarını artırdıkları, tespit edilmiştir. Yeni bağlantılarla yurt dışı satışlara başladığı,ayrıca …. gibi ulusal market guruplarıyla da çalışmaya başladığı,toplam 29 personel istihdam ettiği,bir sonraki dönemde davacı şirketin faaliyetlerinde dahada artış eğilimine gireceği,davacı şirketin faaliyetlerini iyileştirme projesinde öngördükleri şekilde devam ettirdikleri yönünde kanaat bildirdikleri görülmüştür.
Kayyım heyetince sunulan 05/02/2018 tarihli 7. rapor ile; şirketin yapılandırdığı müdahiller ve müdahil olmayan mali borçlarını,tedarikçi borçlarını ve Vergi ve Sgk prim borçlarının düzenli olarak ödediği, düzenli olarak ödediği faaliyetlerinin istikrarlı ve kesintisiz olarak devam ettiği, geçen süreçte kayda değer bir olumsuzluk gözlenmediği,pazardaki paylarını artırdıkları, tespit edilmiştir. Yeni bağlantılarla yurt dışı satışlara başladığı,ayrıca …. gibi ulusal market guruplarıyla da çalışmaya başladığı,toplam 29 personel istihdam ettiği,biir sonraki dönemde davacı şirketin faaliyetlerinde dahada artış eğilimine gireceği,davacı şirketin faaliyetlerini iyileştirme projesinde öngördükleri şekilde devam ettirdikleri yönünde kanaat bildirdikleri görülmüştür.
Kayyım heyetince sunulan 24/04/2018 tarihli 8. Rapor ve ve 19/11/2018 tarihli 9. Rapor ile; şirketin yapılandırdığı müdahiller ve müdahil olmayan mali borçlarını,tedarikçi borçlarını ve Vergi ve Sgk prim borçlarının düzenli olarak ödediği, düzenli olarak ödediği faaliyetlerinin istikrarlı ve kesintisiz olarak devam ettiği, geçen süreçte kayda değer bir olumsuzluk gözlenmediği,pazardaki paylarını artırdığı,yeni bağlantılarla yurt dışı satışlara başladığı,toplam 30 personel istihdam ettiği,şirketin faaliyetlerini iyileştirme projesinde öngördükleri şekilde devam ettirdikleri, ,biir sonraki dönemde davacı şirketin faaliyetlerinde dahada artış eğilimine gireceği yönünde kanaat bildirdikleri görülmüştür.
Kayyım heyetince sunulan 15/03/2019 tarihli 10.rapor ile; davacı şirketin yapılandırdığı müdahiller ve müdahil olmayan mali borçlarım ve tedarikçi borçlarını düzenli olarak ödediği, Vergi ve Sgk prim borçlarının düzenli olarak ödediği, şirketin faaliyetlerinin kesintisiz olarak davam ettiği, geçen süreçte kayda değer bir olumsuzluk gözlenmediği, şirketin faaliyetlerini istikrarlı bir şekilde devam ettirerek pazardaki paylarını artırdıkları,yeni bağlantılarla yurt dışı satışlara başladığı,toplam 32 personel istihdam ettiği ,tedbir tarihinde 450.000.00 TL olan ödenmiş sermayesini 31.12.2015 itibaren 31 12.2018 tarihine kadar 2.250000.00 TL sı olduğu ödenmemiş sermayesi olmayıp ticari defter kayıtlarına göre özvarlığı +1219522,12 TL olduğu, iyileşmenin devam ettiği faaliyetlerini iyileştirme projesinde öngördükleri şekilde devam ettirdikleri, karlılığının arttığı yönünde kanaat bildirdikleri görülmüştür.
Bilirkişi heyetince sunulan 13/05/2019 tarihli rapor ile;Şirket aktiflerinin satış değeri (Piyasa Rayiç Değerleri) esas alınmak suretiyle bilanço sonuçlarına göre şirketin 31.03.2019 tarihi itibariyle toplam aktifleri toplam borçlarını (+) 2,402.819,77 TL tutarında aştığı; dolayısıyla aktif toplamının şirket borçlarını karşılayabildiği; diğer bir ifadeyle Borca Batık durumda olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Kayyım heyetince sunulan 13/05/2019 tarihli 11. rapor ile davacı şirketin yapılandırdığı müdahiller ve müdahil olmayan mali borçlarım ve tedarikçi borçlarını düzenli olarak ödediği, Vergi ve Sgk prim borçlarının düzenli olarak ödediği, şirketin faaliyetlerinin kesintisiz olarak davam ettiği, geçen süreçte kayda değer bir olumsuzluk gözlenmediği, şirketin faaliyetlerini istikrarlı bir şekilde devam ettirerek pazardaki paylarını artırdıkları,yeni bağlantılarla yurt dışı satışlara başladığı,toplam 32 personel istihdam ettiği ,tedbir tarihinde 450.000.00 TL olan ödenmiş sermayesini 31.12.2015 itibaren 31 12.2018 tarihine kadar 2.250 000.00 Tl sı olduğu ödenmemiş sermayesi olmayıp Nisan 2019 ayında şirket sermayesini 4.000.000,00 TL ye çıkarma kararı alındğı, ticari defter kayıtlarına göre özvarlığı +2,341118,96 TL olduğu, kaydı olarak borca batik olmadığı tespit edilmiştir.
İİK’nun 179/1.maddesinde “Sermaye şirketleri ile kooperatiflerin borçlarının aktifinden fazla olduğu idare ve temsil ile vazifelendirilmiş kimseler veya şirket ya da kooperatif tasfiye halinde ise tasfiye memurları veya alacaklı tarafından beyan ve mahkemece tespit edilirse, önceden takibe hacet kalmaksızın bunların iflasına karar verilir. Şu kadar ki, idare ve temsil ile vazifelendirilmiş kimseler ya da alacaklılardan biri şirket veya kooperatifin mali durumu iyileştirilmesinin mümkün olduğuna dair bir iyileştirme projesini mahkemeye sunarak iflasın ertelenmesini isteyebilir. Mahkeme, projeyi ciddi ve inandırıcı bulursa, iflasın ertelenmesine karar verir. İyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olduğunu gösteren bilgi ve belgelerin de mahkemeye sunulması zorunludur.” hükmü öngörülmüştür.
İİK’nun 179/a-1 madde hükmü uyarınca, mahkeme, iflasın ertelenmesi isteminde bulunulması üzerine envanter düzenlenmesi ve yönetim kurulunun yerine geçmesi ya da yönetim kurulu kararlarının onaylanması için derhal bir kayyım atar; ayrıca şirketin ve kooperatifin malvarlığının korunması için gerekli diğer önlemleri alır.
6102 sayılı TTK madde 377’ye göre “yönetim kurulu veya herhangi bir alacaklı yeni nakit sermaye konulması dahil nesnel ve gerçek kaynakları ve önlemleri gösteren bir iyileştirme projesini mahkemeye sunarak iflasın ertelenmesini isteyebilir. Bu halde, İcra ve İflas Kanununun 179 ila 179/b maddeleri uygulanır”.
Ortaklığın borca batık durumda olup olmadığı, aktiflerin satış fiyatları üzerinden düzenlenecek bilançoya göre tespit edilecektir.
İflasın ertelenmesine karar verilebilmesi için öncelikle ortaklığın borca batık halde bulunması ve tasfiye halinde olmaması gerekmekte olup, alınan bilirkişi raporları ile davacı şirketin borca batıklıktan çıkmış olduğu anlaşılmakla davanın ön koşulu ortadan kalktığından iflas erteleme talebinin reddine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davacı şirketin borca batıklıktan çıkmış olduğu anlaşılmakla davanın ön koşulu ortadan kalktığından iflas erteleme talebinin REDDİNE,
1-Hükümle birlikte mahkememizce verilen tedbir kararlarının kaldırılmasına,
2-Kayyım heyetinin görevine son verilmesine,
3-Alınması gereken 44,40TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 27/70TL den mahsubu ile eksik kalan 16,7TL nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili ile müdahil Yenipak vekilinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 GÜN içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 22/05/2019

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır